Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 07 Mayıs 2007

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Kültür-Sanat

 

Keçe ABD yolcusu

Konyalı keçe ustası Mehmet Girgiç, Amerika’da Millersville Üniversitesinde Mevlevî sikkesi, şal ve kilimlerden oluşan keçe sergisi açarak, kurulan stantta keçenin yapılışını uygulamalı olarak gösterecek.

Keçe ustası Mehmet Girgiç, yaklaşık 40 yıldır dede mesleği olan keçeciliği sürdürdüğünü ve tanıtmaya çalıştığını söyledi.

Mevlânâ Müzesi yakınındaki iş yerinde Mevlevî sikkesi, şapka, şal ve çeşitli desenlerde ürettiği kilimleri sattığını ifade eden Girgiç, turistlerin keçe san’atına ilgi duyduğunu, öğrenmek isteyenlere de iş yerinde kurslar verdiğini belirtti.

İş yerindeki çalışmalarını eşi ve üniversiteden bu işe ilgi duyan öğrencilerle sürdürdüğünü ifade eden Girgiç, üniversiteden gençlerin geleneksel el san’atlarından keçeciliğe gösterdiği ilginin kendisini mutlu ettiğini belirtti.

KEÇE SAN’ATINI YURT DIŞINDA TANITIYOR

Keçe san’atını yurt dışında da tanıtmaya çalıştığını, daha önce Amerika’da bulunan Lincoln Üniversitesi ile ortak çalışma yaparak burada kurslar düzenlediğini ifade eden Girgiç, bu yıl da Amerika’da bulunan Millersville Üniversitesinde sergi açarak keçe san’atını tanıtacağını bildirdi.

Mevlevi sikkesi, şal, kilim gibi ürünlerden oluşan serginin 4 Haziran-13 Temmuz tarihleri arasında açılacağını belirten Girgiç, şöyle konuştu:

“Serginin, sadece ürünlerin konulduğu, insanların bakıp geçtiği bir etkinlik olmasını istemiyorum. İnsanlar o eserin nasıl ortaya çıktığını, nelerin kullanıldığını, nasıl emek verildiğini anlamalılar. Bu yapılırsa o ürünün kıymeti daha iyi anlatılmış, eser daha iyi tanıtılmış olur. Bu nedenle sergi sırasında açılacak stantlarda, keçenin yapılışını, nelerin nasıl kullanıldığını uygulamalı olarak anlatacağım. Ayrıca burada kaldığım sürece serginin dışında, workshoplarda da keçenin yapılışını anlatıp, isteyenlere kurs vereceğim.”

TOPKAPI SARAYI’NIN

BAHÇESİNDE KEÇE SERGİSİ

Amacının Türkiye’de de keçeden yapılabilecek bütün ürünlerin sunulduğu bir sergi açmak olduğunu bildiren Girgiç, şunları kaydetti:

“Sergiyi İslâm Eserleri Müzesi’nde ya da Topkapı Sarayı’nın bahçesinde kurulacak çadırlarda açmak istiyorum. Tüm dünyada bilinecek bir sergi olmasını amaçlıyorum. Bu büyük bir çalışma ve para gerektiriyor, ama önümüzdeki senelerde bunu gerçekleştirmeyi istiyorum.”

Girgiç, şu sıralarda özellikle keçeden yapılan kilimlerin ve yeni yaptığı Osmanlı kaftanının ilgi gördüğünü, ürünlerinin verilen emeğe göre 300-700 YTL arasında satıldığını sözlerine ekledi.

07.05.2007


 

10. Ülker Kukla Festivali başlıyor

Seyirlik oyunların en eskilerinden ve geleneksel Türk tiyatrosunun önemli unsurlarından biri olan kukla san’atı, 10. İstanbul Uluslararası Ülker Kukla Festivali ile bir kez daha sanatseverlerin gündeminde yerini aldı. Festival, 9-16 Mayıs tarihleri arasında 10’uncu kez izleyicilerle buluşuyor.

Cengiz Özek’in san’at yönetmenliğinde 10 yıldır aralıksız devam eden festival, dünyadan ve Türkiye’den en iyi kuklacıları bir araya getiriyor. 9 ülkenin katılımıyla düzenlenen festival, bu sene, 11 yabancı ve 5 yerli gruba ev sahipliği yapıyor. 8 gün sürecek festivalde Bulgaristan, Fransa, İspanya, İtalya, Japonya, Kanada, Rusya, Tayvan ve Türkiye’den katılan kukla tiyatroları san’atseverlerin beğenisine sunuluyor.

10. yıla özel olarak, festival iki bölümden oluşuyor. Birinci bölümdeki gösteriler festivalin başlangıcından bu yana sükse yapmış, yoğun ilgi ve beğeni görmüş gruplar arasından seçildi. Bütün dünyanın hayranlık duyduğu, Penza Theater (Rusya), Dondoro Theater (Japonya), Toni Runbau (İspanya), Paolo Papporotto (İtalya) ve State Puppet Thatre Bourgas (Bulgaristan) kukla severlerle yeniden birlikte olacaklar.

Festivalin ikinci bölümünde ise, yine dünyanın seçkin grupları arasından seçilmiş, Fransa, İspanya, İtalya, Rusya, Tayvan, Kanada ve Türkiye’den yeni ve özel gösteriler yer alıyor.

Bu yılki festivalin açılış gösterisi, Japon kukla sanatının en önemli ustalarından olan Hoichi Okamoto’nun Dondoro Tiyatrosu olacak.

Festival kapsamında verilen geleneksel “Onur Ödülü”nün bu yılki sahibi Metin And oldu. Türk geleneksel tiyatrosunun en önemli araştırmacılarından biri olan Metin And özellikle Karagöz üzerine yaptığı incelemelerle gölge tiyatromuza ve kukla san’atımıza büyük katkılarda bulundu.

07.05.2007


 

Fotoğraf yarışmasının ödülleri sahiplerini buldu

Bursa’nın merkez Osmangazi Belediyesi’nin Osman Gazi’yi Anma ve Bursa’nın Fethi Şenlikleri kapsamında düzenlediği fotoğraf yarışmasının ödül töreni gerçekleştirildi.

Şenlikler kapsamında Amatör ve Basın Fotoğrafı kategorilerinde organize edilen yarışmanın ödül töreni, Tophane’de bulunan surlar üzerinde gerçekleştirildi.

Yarışmanın Amatör kategorisinde, 60 katılımcı 271 fotoğrafla yarıştı. Kategorinin birincisi Mustafa İpek, ikincisi Hava Önder, üçüncüsü de Ahmet Çağlar oldu. İki mansiyon ödülünü Murat Korkmaz, Jüri Özel Ödülü’nü Aykut Güngör aldı. Amatör kategorisinin jürisini BUFSAD Başkanı Bahadır Öztuna, Fotoğraf Sanatçısı Dr. Ömer Yağlıdere, UÜ Eğitim Fakültesi Öğretim Görevlisi Güven Aktaş, Fotoğraf Sanatçısı Nadir Ede ve Osmangazi Belediyesi Basın Bürosu’ndan Mehmet Uzun oluşturdu.

Fotoğraf yarışmasında, toplam 3 katılımcının 11 fotoğrafla katıldığı Basın Fotoğrafı kategorisinde ise birincilik ödülünü Berkan Ünsal, ikincilik ve üçüncülük ödüllerini Emre Umurbilir aldı. Katılımın azlığından dolayı, mansiyon ödülleri ile Osmangazi Belediyesi Özel Ödülü verilemedi. Yarışmanın Basın kategori jürisini BUFSAD eski Başkanı Dr. Osman Önder, Anadolu Ajansı (AA) Bölge Müdürü Murat Taydaş, Olay Gazetesi’nden Aykut Güngör ve Osmangazi Belediyesi Basın Bürosu’ndan Saffet Yılmaz oluşturdu.

07.05.2007


 

Gelibolu’da Mevlânâ günleri

Mevlânâ Celâleddin-i Rumi’nin doğumunun 800. yıl dönümü dolayısı ile Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Türkiye Yazarlar Birliği tarafından Gelibolu’da Mevlânâ Günleri düzenlendi.

Gelibolu Mevlevîhanesi’nde düzenlenen panelin açılış konuşmasını yapan Türkiye Yazarlar Birliği Genel Başkanı Hicabi Kırlangıç, “Dışarda hangi fırtına koparsa kopsun, gönül ülkemiz huzur içerisindedir. Mevlânâ Celâleddin-i Rumî’nin bir adı da Hünkârdır. Yani gönül ülkesinin sultanıdır. Mevlânâ Celâleddin-i Rumî’nin o huzur ikliminde, o gönül saltanatında huzur içinde bir arada bulunmaktan mutluluk duyuyorum. Anadolu’nun Mevlânâ’nın yaşadığı dönemdeki siyasî ve toplumsal kargaşalarını göz önüne getirecek olursak, manzaranın büyüklüğünü ve önemini daha da iyi anlarız. Mevlânâ Hazretleri bulunduğu o döneminde bölgeye huzur vermiş, fikirleri ile insanlara yön vermiş, insanları ahlâkî çerçevede gelişmeye doğru yönlendirmiş büyük bir insandır ve onun eserleri bugün de toplumları yönlendiriyor” dedi.

07.05.2007


 

Uluslar arası Mevlânâ Kongresi AKM’de

8- 12 Mayıs tarihleri arasında The Marmara Taksim Otel’de gerçekleştirilecek olan organizasyon 8 Mayıs’ta AKM’ de yapılacak bir açılış töreni ile start alıyor.

2007 yılının Mevlânâ Yılı ilân edilmesine binaen daha kapsamlı olacağı belirtilen faaliyette 170 konuşmacı sunum yapacak. Katılımcılardan Michaela Mihriban Özelsel de program dahilinde İstanbul’a gelecek isimlerden. Özelsel, “Halvette 40 Gün” ve “Kalbe Yolculuk” adlı kitaplarıyla tanınıyor.

07.05.2007

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

Bütün haberler


 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004