Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 17 Temmuz 2007

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Basından Seçmeler

DP tabanı tuzağı fark etti

Bazı çevrelerin AK Parti’ye tek alternatif olarak CHP-MHP koalisyonunu göstermesi, Demokrat Parti (DP) Genel Başkanı Mehmet Ağar’ın tepkisini çekti.

Ağar, bunun bir “mühendislik projesi” olduğunu düşünüyor. Medyanın DP’yi yok saymasının parti tabanını harekete geçirdiğini belirten Ağar, “Bir oyunun döndüğünü fark etti herkes. Bu yeni toplum mühendisliği projesi. Son 10 gün içinde meydanlarda toplanan kalabalıkların sayısı arttı. Kararsızların ilgisi bize yöneldi.” diyor. DP lideri, Köşk seçimi konusunda da net konuştu: “Yeni cumhurbaşkanı sağ tandanslı olacak; kimse tereddüt etmesin. Toplumun net eğilimi böyle. 11. cumhurbaşkanını Meclis seçecek. Yeni adayın içeriden olmasını istiyoruz. ‘Dışarıdan olsun’ demek 550 milletvekilinin zafiyetini işaret eder.”

Mehmet Ağar, anketlerin aksine baraj problemlerinin olmadığını ifade ederken, ezanı aslına çeviren DP’nin başörtüsü sorununu da çözeceğini vurguluyor. ‘Düz ovada siyaset’ çıkışının arkasında duran DP lideri, yaşananlardan gerekli dersleri çıkarmaları halinde DTP kökenli bağımsızların Meclis’e girmesinin sorun oluşturmayacağına dikkat çekiyor.

DP lideri Ağar, önceki gün yapılan Samsun mitingine giderken seçim sürecini ve sonrasını Zaman’a değerlendirdi. Konuşmasına eşi Emel Hanım’a olan duygularını dile getirerek başlıyor. Emel Hanım bütün mitinglerde yanından hiç ayrılmadı. Otobüsün üzerinde konuşurken ona eşlik ediyor, terini siliyor, seyahat boyunca yiyeceği, içeceği dahil bütün ihtiyaçlarıyla yakından ilgileniyor. Ağar, minnettarlığını, “Bizim hanımın kalbi çok temiz. Duası ve bedduası tutar. Bedduasından korkarım. Hep duasını alırım. Yanımda bana güç veriyor.” sözleriyle dile getiriyor. Seçim süreci liderler için yoğun ve yorucu tempoya sahne oluyor. Günde iki mitingde birer saat konuşmak sesi de etkiliyor. Ağar, bu tempoya dayanmak için bol bol C vitamini alıyor. Sesini güçlü tutmak için çiğ yumurta içiyor. Ayrıca, “Çok zalim bir içecek.” dediği taze meyve suyu kokteyli ve acı pul biberle karıştırılmış zeytinyağı kullanıyor. Seçim koşuşturmalarında 5-6 kilo verdiğini mutlulukla söyleyen Ağar, otobüsün üzerinde giydiği yöresel kıyafetleri akşam eve getirdiğini ve onları müzede toplamayı düşündüğünü anlatıyor.

CHP-MHP hükümeti oluşturma

gayreti, halkı rahatsız etti

Mehmet Ağar, daha sonra kırsal kesimin duygularına tercüman olacak adayların DP listelerinde yer aldığını örneklerle anlatıyor: “Hayatı başkaları için yaşadım. Arkadaşlar, ‘İşiyle gücüyle ilgilendiklerin oy verse iktidar olursun’ diyor. Haksız değiller. En iyi adaylar bizde. Konya’da Panko Birlik Başkanı Recep Konuk... Sivas’ta eski Tarım Bakanı Hüsnü Yusuf Gökalp aday. Kırsal taban mesajımızı kavradı.”

Demokrat Parti’yi barajın altında gösteren medyadaki anket ve yorumların parti tabanını harekete geçirdiğini belirten Ağar, mühendislik projesi olarak takdim edilen CHP-MHP koalisyonu söylentilerinin de DP’de tepki doğurduğunu söylüyor. Ağar, bu konuda şu görüşü dile getiriyor: “Bir oyunun döndüğünü fark etti herkes. DP yok farz edilerek CHP ile MHP hükümeti oluşturma girişimleri halkı rahatsız etti. Bu yeni toplum mühendisliği projesi sağduyulu halkımızı DP’ye kilitledi. Son 10 gün içindeki miting meydanlarında toplanan kalabalıkların sayısı arttı. Kararsızların ilgisi bize yöneldi. Bu çok net görülmeye başladı. Gazetelerin şehir nabızlarında barajı aşarsa iki-üç çıkarır tahminleri yapılıyor. İki-üç çıkaracaksak barajdan söz edilir mi? Bizim baraj problemimiz yok. Başlangıçta olumsuz görüntü vardı, şimdi geçti.”

Ezanı aslına çevirdiğimiz gibi

başörtüsü yasağını da kaldırırız

Ağar, başından beri başörtüsü sorununu çözme vaadinde bulunuyor. Seçim beyannamesine de aldığı bu zor problemi nasıl çözeceğini anlatırken, ezanı kaldıran DP geleneğine atıfta bulunuyor: “DP, duruşu olan bir parti. Geleneği var. Ezanı aslına iade ettiğimiz gibi çözeceğiz. DP, CHP ile anlaşarak Ezan Kanunu çıkardı. Ne laiklik zedelendi ne de rejime halel geldi. Cumhuriyet’in gücü başörtülü kızlarımızla başı açık olanı aynı sırada okutmaya yeter. Halkın arasında olmayan ayrımın, siyasette olmaması lazım. Üniversitelerdeki yasak savunulamaz. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kararı da engel değil. Kimse bunu öne sürmesin. Başörtüsü sorununu çözerek Türkiye’yi rahatlatacağız. Her türlü hazırlığımız var. Bu sorunu siyasetin kullanım alanının dışına çıkarmalıyız.”

Mehmet Ağar, Anavatan Partisi ile akim kalan birleşme projesinin seçimden sonra yeniden canlanacağını da vurguluyor. Süreci Meclis’in normal çalışma süresi olan ekim ayına kadar bitireceklerine inanıyor. Aday listelerinde Anavatan Partisi’nde siyaset yapmış değerli isimlerin bulunduğunu kaydeden Ağar, sözlerini şöyle sürdürüyor: “Zorluk olmayacağını düşünüyorum. Biz CHP-DSP gibi seçim öncesi bir araya gelip sonra herkes kendi yoluna anlayışıyla yola çıkmadık. Merkez sağ tek partide toplanacak. Birleşme seçimden olsa iyi olurdu, kötü olmazdı.”

Mehmet Ağar, merkez sağın bugünkü dağınık durumunu değerlendirirken, askerî müdahalelerden yakınıyor. “Merkez sağı siyasete dışarıdan müdahaleler, askerî darbeler bitirdi.” diyen Ağar, 22 Temmuz’da siyasetin normalleşeceğini kaydediyor. DP lideri, sağ kökenli isimlerden İlhan Kesici ve Lütfullah Kayalar’ın CHP listelerinden aday olmasına ise tepkili: “Vaktiyle merkez sağın liderliğine soyunmuş İlhan Kesici ve Lütfullah Kayalar’ın CHP’den aday olması, merkez sağın niye bu hale geldiğini açıkça ortaya koyuyor. Yanlış yaptılar.” Seçimden sonra parçalı Meclis oluşursa DP’nin koalisyon politikası ne olacak? Bu soruya ise Ağar’ın cevabı şöyle: “Peşin hüküm içinde değiliz. Hiçbir partiye önyargımız yok. Programına bakarak gerekirse işbirliği yaparız.”

DTP’li adayların Meclis’e girmesi

“Herkes olanlardan ders çıkardıysa Türkiye yarar görür. Husumet üretmeyen sevgi, kardeşlik duygularıyla hareket ederlerse ülke kazanır. Türkiye’nin muazzam potansiyeli var. Mutlu gelecek bizi bekliyor. Daha müreffeh, daha zengin ülke olmamız elimizde. Terörle mücadele sadece silahla olmuyor. Bizim ‘düz ovada siyaset’ diyerek söylediğimiz noktaya şimdi herkes geldi. Teröre destek ve kaynak ortadan kaldırılmalı. Yoksa cinnet eylemleri devam eder. Yabancı servisler boş durmuyor. Siyaset iyi kullanılırsa önümüzdeki dönemde 20 yıllık mesafe alırız. Terörle mücadelenin en güçlü dayanağı demokrasi... Arkanızdaki en büyük güç milletin kendisi. Terörist, hukuk ve demokrasi içinde tasfiye olur. Bölücü terörün en şiddetli döneminde bile bölge halkını yanımıza almakta zorlanmadık. Mücadele temelimiz demokrasi, bu vazgeçilmez zemindir. Başka türlü senaryolara gönül bağlanmaz. Hakaret ederek, cellatlığa soyunarak terörü çözemezsiniz. Bizim terörle mücadele geçmişimiz ortada. Herkes nutuk atarken biz mücadele için ter döküyorduk.”

Cumhurbaşkanı sağdan çıkacak

“Kimsenin tereddüdü olmasın. Toplumun net bir temayülü var. Yeni cumhurbaşkanı sağdan çıkacak. Bu, Meclis iradesine de yansıyacak. Başbakan son (uzlaşma) çıkışıyla daha önce söylediklerini tekzip etti. Konya’da söyledim, kendini mebus seçtirmek için Deniz Baykal’la 5 sefer görüştü. Cumhurbaşkanlığı seçiminde aynısını yapmadı. Yeni Meclis uzlaşmanın önünü açacak. 11. cumhurbaşkanını Meclis seçecek. Kriz beklemiyorum. Meclis’teki uzlaşma Türkiye’ye umut verecek. Yeni adayın ağırlıklı olarak içeriden olmasını istiyoruz. Bu siyasetin varlığına saygıyı gösterir. Dışarıdan demek 550 milletvekilinin zafiyetini işaret eder. CHP’nin ön şart sürmesi doğru değil.”

Zaman, 16.7.2007

Mustafa ÜNAL

17.07.2007

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

Bütün haberler

Başlıklar

  DP tabanı tuzağı fark etti

  Bu rektör yargılanacak mı?

  Seçimde aday olmayan Bakan Ali Coşkun: AKP’de ortak akıl unutuldu


 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004