Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 11 Ağustos 2007

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Ekonomi

 

“Dövizle borçlanmayın”

Türkiye Bankalar Birliği Başkanı ve Türkiye İş Bankası Genel Müdürü Ersin Özince, “Döviz geliri olmayan vatandaşlarımız dövizle borçlanmalara hiç itibar etmemeli” dedi. İş Bankası ile Kredi Garanti Fonu arasında imzalanan işbirliği anlaşması sonrasında gazetecilerin sorularını cevaplayan Özince, muhtemel bir küresel krizin Türkiye’yi nasıl etkileyeceğine ilişkin bir soruya karşılık olarak, Türkiye’de çeşitli kırılganlıklar bulunduğunu, ancak muhtemel bir krizden ne büyüklükte etkileneceğinin tam olarak söylenemeyeceğini dile getirdi.

Türkiye’nin dış kaynağı yalnızca doğrudan sermaye olarak değil önemli miktarlarda hareketli portföyler ile de aldığına dikkat çeken Özince, “Bu durum hem Türkiye’deki hem dünyadaki dengesizliklerden ciddi şekilde etkileniyor. Dolayısıyla böylesi bir durum heran risk oluşturur. Ama Türkiye için önemli boyutlarda risk oluşturup oluşturmayacağını söylemek güç” dedi.

Özince, Türkiye’de hâlâ başta reel sektör ve kişiler olmak üzere, bankacılık dışındaki kesimlerin fazlaca kur riski aldığı uyarısında bulunarak, şöyle konuştu: “Tabi reel sektörün kurumsal yapılarında bunu iyi yönetenler çoğunluktadır. Ama kur riski bunu taşıyamayacak olanlar tarafından alınmamalı. Hele vatandaşlarımız, döviz geliri olmayan vatandaşlarımız, dövizle borçlanmalara hiç itibar etmemeli. Bu yaşanılanların büyük bir problem yaratmayacağını ümit ediyorum. Türkiye, son seçimle tekrar önemli ölçüde güvence altına alınan istikrar nedeniyle, krizin biraz dışında kalmasını başarıyor gibi gözüküyor.”

/ İSTANBUL

11.08.2007


 

Kuraklık sofrayı da, tarlayı da vurdu

Bu yıl Türkiye genelinde yaşanan aşırı sıcaklar ve kuraklık tarımsal üretimi de olumsuz etkiledi.

Önemli tarımsal üretim merkezlerinden Adana, Antalya, Bursa, Balıkesir, Samsun, Manisa, Aydın ve Konya’da sebze ve meyvede ciddi rekolte kayıplarının yaşandığı bildirildi. İstanbul, Ankara ve İzmir gibi büyükşehirlerde kuraklık ve küresel ısınma gerekçesiyle sebze-meyve tüketiciye yüksek rakamlarla sunulurken, Türkiye’nin ambarı konumundaki Çukurova’da, yaşanan olumsuzluk dolayısıyla birçok üründe rekolte düşüklüğü beklenmesine rağmen bunun hasadın devam etmesi dolayısıyla henüz fiyatlarda hissedilir bir artışa yol açmadığı bildirildi.

Adana Büyükşehir Belediyesi Vedat Dalokay Sebze Halinde domates 25-50, biber 60-90, salatalık 25-45, karpuz ise 25 YKr’den işlem görüyor. Antalya’da yeterince yağış alamayan barajların dolmaması dolayısıyla, üretici bazı tarlalarını boş bıraktı, ekilen tarlalarda ise verim düşük oldu. Ürünün az olmasının yanı sıra, Türkiye’nin sebze ihtiyacının büyük bölümünü karşılayan Akdeniz bölgesinin sahillerindeki tarım arazilerinde,ara sezon olması yüzünden, büyük şehirlerdeki pazar ve manavlarda sebze fiyatları arttı.

Başta Antalya Toptancı Hali olmak üzere, Kumluca, Finike, Demre, Gazipaşa, Alanya, Manavgat hallerine ürün girişi neredeyse yok denecek kadar azaldı.

/ ADANA/ANTALYA/BURSA

11.08.2007


 

Deniz suyunu arıtmak daha ucuz

Arıtım Mühendislik İş Geliştirme Koordinatörü Pelin Torunoğlu, deniz suyundan üretilen 1 metreküp arıtılmış suyun işletme maliyetinin, Reverse Osmosis sistemlerinde kullandıkları özel enerji geri kazanım sistemi ile 0,30 sente kadar indiğini belirterek, ‘’İSKİ’nin bugün suyu evlerimize metreküp başına 1,71 YTL’ye satığı dikkate alındığında son derece ekonomik bir sistem olarak karşımıza çıkıyor’’ dedi.

Torunoğlu, en az enerji tüketimi ile ekonomik temiz su üretimine imkan tanıyan Reverse Osmosis (ters osmoz) sistemi ile deniz suyunu arıttıklarını söyledi.

Metreküp başına üretilen suya çok düşük kilovat saat harcandığına dikkat çeken Torunoğlu, burada özel enerji geri kazanım sistemi (caretta) uyguladıklarını, bununla enerji maliyetlerinin yüzde 60 oranında azaldığını anlattı. Pelin Torunoğlu, ‘’Deniz suyundan üretilen 1 metreküp arıtılmış suyun yatırım hariç işletme maliyeti Reverse Osmosis sistemlerinde kullandığımız özel enerji geri kazanım sistemi ile 0,30 sente kadar iniyor. İSKİ’nin bugün suyu evlerimize metreküp başına 1,71 YTL’ye (konut başına ilk 30 metreküp/ay’a kadar kullanım fiyatı) satığı dikkate alındığında son derece ekonomik bir sistem olarak karşımıza çıkıyor.

Yatırım maliyeti de kendisini 3-4 yılda amorti ediyor’’ şeklinde konuştu.

Pelin Torunoğlu, sisteme 100 metreküp deniz suyu verildiğinde bunun 40-45 metreküpünün arıtılmış su olarak alındığını, göl akarsu gibi tatlı sularda bu dönüşün yüzde 75-80’i bulduğunu kaydetti.

/ İSTANBUL

11.08.2007


 

Borsada tatlı kâr

Bu yılın Temmuz ayında finansal yatırım araçları arasında en yüksek reel getiriyi, hem aylık hem de yıllık bazda “borsa’’ sağladı. Borsa yatırımcısına, aylık bazda yüzde 13,83, yıllık bazda da yüzde 36,76 kazandırdı.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), seçilmiş finansal yatırım araçlarının, Temmuz ayı itibarıyla reel getiri oranlarını açıkladı. Buna göre Temmuzda tüketici fiyatları (TÜFE) bazında enflasyondan arındırıldığında, mevduat faizi yüzde 2,12 getiri sağlarken, dolar yüzde 2,29, avro ve külçe altın yüzde 0,17’şer getiri kaybı yaşattı.

Temmuz ayı itibariyle son bir yıla bakıldığında ise finansal yatırım araçları arasında en fazla getiriyi sağlayan borsayı, TÜFE bazında reel olarak yüzde 9,26 getiri sağlayan mevduat faizi izledi. Son bir yılda, dolar yatırımcısına yüzde 22,92, avro yüzde 16,65 ve külçe altın da yüzde 17,96 oranında kaybettirdi.

/ ANKARA

11.08.2007


 

“Greve evet” yanlış karar

Turizmciler ve yerel yöneticiler, THY’deki grev oylamasında ‘’evet’’ kararı çıkmasının Türk turizmini olumsuz etkileyeceğini belirterek taraflara uzlaşma çağrısı yaptı.

Türkiye Sivil Havacılık Sendikası’nın (Hava-İş), toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine grev kararı aldığı Türk Hava Yolları (THY) A.O. ve THY Teknik A.Ş’de 4 gün önce başlatılan grev oylamasında “evet’’ kararının çıkmasının turizmi olumsuz etkileyeceği bildirildi.

Tarafların anlaşamamasının “Türk turizmini olumsuz etkileyeceğini’’ görüşünü dile getiren Türkiye Seyehat Acenteleri Birliği (TÜRSAB) Başkanı Başaran Ulusoy, “Hepimiz, Türkiye’nin daha iyi yerlere gelmesi için çalışıyoruz. Türkiye’nin şartlarını ve geleceğini çok iyi düşünmemiz lazım. Biz tarafların anlaşmasını, uzlaşmasını istiyoruz. Ülkesini düşünen herkes, bu konuda biraz fedakârlık yapmalı’’ diye konuştu.

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Oğuz Satıcı da, THY çalışanlarının greve ‘evet’ demesinin Türkiye açısından doğru bir karar olmadığını söyledi. Satıcı, “Grevin olmaması için hukuki yollar ne ise, bu grevin ertelenmesi de söz konusu olursa biz taraf olarak da konuya müdahil oluruz’’ dedi.

/ MUĞLA

11.08.2007


 

Petrol ithal etmeyebiliriz

Türkiye Bitki Islahçıları Derneği Başkanı ve Ayçiçeği Uzmanı Dr. Yalçın Kaya, “Yağlı tohum üretimini 3-4 kat artırırsak Türkiye ne yağ, ne petrol ithal eder. Potansiyelimiz fazlasıyla var’’ dedi.

Avrasya 2. Tarım, Hayvancılık fuarına katılan Dr. Yalçın Kaya, biodizelin kanola, aspir, ayçiçeği, soya, palm gibi bitkisel ve hayvansal yağlardan üretildiğini söyledi. Biodizelin tarım ve inşaat makinelerinde yüzde 50’nin üzerinde, otobüslerde yüzde 20’ye, binek araçlarda yüzde 10’a kadar mazota karıştırılabildiğini ifade eden Kaya, Türkiye’de biodizele yönelik fazla miktarda talep olduğunu, ancak Türkiye’nin bitkisel yağ ihtiyacını karşılayamadığı için bu talebe cevap veremediğini kaydetti. Kaya, “Biz geçen sene 1,5 milyar dolarlık bitkisel yağ ithal ettik. Bunun 1 milyar 200 milyon dolarlık kısmı bitkisel yağ amaçlı, 300 milyon doları da biodizel amaçlı ithal edildi’’ diye konuştu.

Türkiye’nin ekilebilir alanlar açısından dünyada önde gelen ülkeler arasında yer aldığına işaret eden Kaya, “Bunları yağlı tohumlara çevirirsek hem bitkisel yağ ihtiyacımızı karşılarız hem de tarladan petrol, biodizel yağlı tohum üreterek petrol ihtiyacımızı da karşılamış oluruz. Yağlı tohum üretimini 3-4 kat artırırsak Türkiye ne yağ ne petrol ithal eder. Potansiyelimiz fazlasıyla var’’ şeklinde konuştu.

/ İSTANBUL

11.08.2007


 

Alış veriş’te, ‘çarşıdan plazaya’ geçiş

Anadolu’nun birçok yerinde hızla yaygınlaşan ve kurulduğu bölgelere canlılık kazandıran büyük alışveriş merkezleri, özellikle yörelerinde farklı bir ticaret kültürünü sürdüren ‘’çarşı esnafı’’nı olumsuz etkiliyor.

Dev alış veriş merkezlerinin kurulduğu kentlerde, çarşı esnafının bir bölümü ayakta kalma mücadelesi verirken bir bölümü bu duruma yenik düşüyor.

Kredi kartı kullanımının yaygınlaşması, marka ürünlerin daha fazla tercih edilir olması, ürünlerde çeşitlilik gibi unsurlar tüketicinin büyük alış veriş merkezlerini tercih etme sebepleri arasında yer alıyor. Plazalarda sunulan sosyal aktivite imkânları da tüketicinin alış veriş merkezlerine daha fazla yönelmesini sağlıyor.

Anadolu’daki çarşı esnaflığı geleneği ise tarihî çarşılarda sürdürülüyor. Yılların getirmiş olduğu kurulu düzen, yakın bir geçmişe kadar tüketicinin gözdesiydi. Ancak art arda kurulan plazaların alış veriş kültüründe oluşturduğu değişiklik, bu çarşılardaki esnafı da tedirgin etti.

Tarihî çarşılardaki esnafın bir bölümü plazaların gölgesinde kalırken, bir bölümü dev alışveriş merkezlerine rağmen cazibesini koruyor. Çarşı esnafı, özellikle plazaların daha az olduğu yerlerde gücünü sürdürüyor.

Plazaların gölgesinde mücadele veren çarşı esnafı da genellikle fiyatlarını daha uygun düzeylerde tutarak rekabet etmeye çalışıyor. Çarşı esnafının bir bölümü, kepenklerini kapatmamak için hipermarketlerin şehir merkezleri dışına taşınmasına ilişkin yasal düzenlemenin çıkmasını bekliyor.

Tarihi çarşılarda varlığını korumak isteyen bazı çarşı esnafı ise çarşılarını daha cazip kılmak için mücadele veriyor.

Özellikle son yıllarda belirgin şekilde değişikliğe uğrayan alış veriş kültürü ile birlikte yurtta hızla ‘’çarşıdan plazaya’’ geçiş süreci yaşanıyor.

/ ANKARA

11.08.2007


 

Verginin yüzde 44,7’si İstanbul’dan

stanbul Vergi Dairesi Başkanı Mehmet Koç, yılın ilk yarısında Türkiye vergi gelirlerinin yüzde 44,7’sinin İstanbul’da toplandığını söyledi.

Koç, geçen yılın ilk 6 ayında 73,1 milyar YTL olan brüt vergi gelirlerinin bu yılın aynı döneminde 80,6 milyar YTL’ye yükseldiğini ve ülke çapında brüt vergi gelirlerindeki artışın yüzde 10,1 olduğunu belirterek, İstanbul’daki Büyük Mükellefler Vergi Dairesinin brüt vergi gelirlerinin ise aynı dönemde yüzde 16 artışla 13,9 milyar YTL’ye ulaştığını kaydetti.

Büyük Mükellefler Vergi Dairesi hariç Türkiye vergi gelirlerindeki artış oranının yılın ilk yarısında yüzde 8,8 olarak gerçekleştiğini ifade eden Koç, ‘’Yılın ilk yarısında 2006’ya artışla Türkiye vergi gelirlerinin yüzde 44,7’si, yani 36 milyar 76 milyon YTL’si İstanbul’da toplandı. Sadece İVDB’nin brüt vergi gelirlerindeki artış oranı yüzde 8,4 oldu ve İVDB, yılın ilk yarısında 22,1 milyar YTL vergi geliri tahsil etti’’ diye konuştu.

Geçen yılın ilk yarısında 4 bin 204 olan kayıtsız mükellef sayısının bu yılın aynı döneminde 6 bin 767’ye yükseldiğini vurgulayan Koç, e-beyannamede ise ciddi bir artış olduğuna işaret ederek, bu yıl verilen e-beyanname sayısının yüzde 27 yükseldiğini, yılın ilk 6 ayında e-beyanname sayısının 5 milyon 387 bin 743 olduğunu ve toplam e-beyanname sayısının 18 milyon 741 bin 405’e ulaştığını kaydetti.

Ocak-Haziran 2007 döneminde ilk defa mükellefiyet tescil ettiren mükellef sayısının 81 bin 777’den 83 bin 125’e yükseldiğini ve bu yıl ilk defa işe başlayan mükellef sayısının yüzde 1,7 arttığını belirten Koç, işini bırakıp tamamen terk eden mükellef sayısının da 55 bin 546’ya düştüğünü söyledi.

/ İSTANBUL

11.08.2007


 

Organik tarımda Avrupa’yı besleriz

Organik Tarım Sanayi ve Ticaret AŞ (ORTSAŞ) Yönetim Kurulu Başkanı ve Kırşehir Organik Tahıl Yetiştiricileri Merkez Birliği Genel Başkanı Hüseyin Şahin, Türkiye’nin organik tarım konusunda çok büyük avantajları olduğunu belirterek, ‘’Türkiye güneşiyle, iklim çeşidiyle, organik tarımda bütün Avrupa’yı besleyecek bir bölge’’ dedi.

Avrasya Tarım 2007 Fuarı’na katılan Hüseyin Şahin, Kırşehir’in Organik Tarım Merkezi yapılması projesine ilişkin olarak, pilot bölgede başarılı olmaları halinde Türkiye’de Organik Tarım Merkez Birliği’ni kurma hedefleri olduğunu, Sivas’ı, Tokat’ı, İç Anadolu’yu tahıl konusunda örgütlemek istediklerini belirterek, bunun alt yapısını hazırlamaya çalıştıklarını, bunun için Kırşehir’de 6 tane birlik kurduklarını kaydetti.

Hüseyin Şahin, organik tarımda çok hızlı bir pazar trendi olduğunu ifade ederek, ‘’Her yıl yüzde 400 civarında artıyor talep. Dünyadaki pazar payı 1990 yılında yaklaşık 2,5 milyar dolarken, şu anda 100 milyar dolar civarında’’ diye konuştu.

Bu konuda Türkiye’nin çok büyük avantajı olduğunu vurgulayan Şahin, ‘’Türkiye güneşiyle, iklim çeşidiyle, organik tarımda bütün Avrupa’yı besleyecek veya dünyaya ciddî ihracat potansiyeli olan bir bölge. Topraklarımızı korumamız gerekiyor’’ dedi.

Şahin, ‘’5 yılda kesinlikle yıllık ortalama 50 milyon dolar civarında ihracat yapan bir potansiyele ulaşmayı hedefliyoruz’’ dedi.

/ İSTANBUL

11.08.2007

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

Bütün haberler


 Son Dakika Haberleri