Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 11 Mayıs 2008
Anasayfam Yap | Sık Kullanılanlara Ekle | Reklam | Künye | Abone Formu | İletişim
ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET ve ŞÛRÂDIR

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Basından Seçmeler

Myanmar bizde de var!

Açıkçası şoke oldum... Bendeki bu şaşkınlık yaşanan felaketin büyüklüğüne ya da felaket sonrası ortaya çıkan hazin tabloya dair değildi.

Bu tür manzaralara -ne yazık ki- son dönemlerde hep rastlıyoruz ve korkarım ki, insanlık Yaratıcı’nın yeryüzüne koyduğu fabrika ayarlarını kurcaladıkça daha fazlaca karşılaşacağız... Myanmar diye bir ülkenin varlığını belki duymuştum lakin yönetimi, yapısı ve zihniyetiyle, bu kadar detaylı bir bilgi sahibi değildim. Ve araştırdıkça gördüm ki aslında bize çok da fazla uzakta olmayan bir zihniyetin hakim olduğu bir ülke Myanmar. Hani şu Ulusalcıların, Ergenekoncuların başarması durumunda sahip olacağımız ülke manzarasıyla neredeyse aynı. Bu nedenle Andıç Medyası’nın Malezya filan örneği aramasına gerek yok, buyurun size rol model bir ülke olarak Myanmar!

Şimdi ayrıntılar... Bir sefer Myanmar’ın şu anki iktidarı zihinsel yapı olarak ülkemizdeki bir düşünce ve partiye uzak değil. CHP tipi bir yönetim anlayışıyla idare ediliyor Myanmar. Kendilerinden başka herkesi vatana faydasız olarak gören ve memleketi bir tek kendilerinin sevdiğini sanan bir zihniyet var yönetimde. Hani bizim CHP, kongre öncesi afiş yapmıştı ya; ‘Din de bizim, devlet de, hepsi bizim’ filan...

Myanmar yönetimine göre ülkelerinin dört bir yanı düşman ülkelerce kuşatılmış durumda ve dünyanın tüm ülkeleri Myanmar’a düşman ve onları bölmek için sürekli plan, program yapıyorlar. Birleşmiş Milletler bile Myanmar’ı bölmek için kurulmuş bir kuruluş! Myanmar’ın tekaüt hukukçuları da ülke medyasını (şimdi medya bahsine de gireceğim) dolaşıp, hakim ve savcıların tarafsız olamayacağını, Myanmar Devleti’nin tarafını tutması gerektiğini söylüyorlar. Onlara göre de ülkede özgürlük isteyen herkes ya vatan düşmanı ya da ülkeyi bölmek isteyen dış mihrakların işgalci güçleri...Myanmar’da azgın bir azınlık elitinin iktidarı var. Ve bu iktidarı kolay kolay kimseye vermeye niyetleri yok, hele ki halka hiç yok! Bu nedenle ülke kan ağlarken bile, ‘birkaç yüz bin ölü de neyin nesi, referandum yapılacak’ diye ısrar ediyorlar. Zira her şey ayarlı, bizde bir dönem yapıldığı gibi yapılıyor; açık rey, gizli sayım!

Myanmar medyası da çok ilginçtir. Bir kere başka ülke medyası kolay kolay o ülkeye giremez, girenlerin de can güvenliği yoktur. Geçtiğimiz ay Japon gazeteci Nagai bu ülkede öldürüldü. Devletin kendi televizyonu ve özel gibi görünen, ancak açık ve gizli devletin yayın organı gibi davranan, neredeyse kendi halkına düşman bir yayın yapan medyası var. Bütün dünya Myanmar’ın demokratikleşmesini, dışa açılmasını, özgürleşmesini isterken, Myanmar medyası bunu isteyenlerin hain olduğunu yazıp duruyor...

Bizim andıççılara ne kadar da benziyor değil mi? Buna karşın medya ve diğer erkleri kullanarak (hukuk, emniyet, askeriye vs.) voliyi vuran bir eliti de var Myanmar’ın. Bu son doğal âfette ilk yardım onlara yapıldı. Ve hatta felaket olmadan bile, Myanmar’ın normal kesimlerine günde üç-beş saat elektrik verilirken bu azgın elit 24 saat tüm imkânlardan sonuna kadar yararlanıyor ve gece gündüz ülkelerine kimlerin düşman olduğunu tespit ediyorlardı. Şimdiki cunta yönetiminin dış yardımları reddetmesi, yabancı basını istememesinin nedeni de budur. Bir enteresan not daha: Myanmar’da sözde sivil toplum kuruluşları da var! İnanılmaz ama öyle, lakin bunların cuntacılarla gizli işbirliği içinde oldukları, bilinçli gösteriler düzenledikleri (ve tabii bu gösterilerde şiddet olayları çıkarılıp insanlar da öldürülüyor!), söz gelimi Japon gazetecinin öldürülme davasına müdahil olarak katılanları protesto ettikleri biliniyor.

Size yabancı geliyor mu bu tablolar? İşte bu ve buna benzer nedenlerle bizim Andıç Medyası’nın boşuna yorulmamasını istiyoruz. Ülkeyi Malezyalaşmak ile korkutup sindirmenin anlamı yok, alın size bir rol model; Myanmar! Zaten tam olarak Myanmarlaşmak için çok fazla çabaya da gerek yok, yüzde yetmiş gibi şaşırtıcı bir benzerliğimiz bulunuyor. Ha gayret çok yakında Myanmarlaşırız belki!

Zaman, 10.5.2008

M. Nedim HAZAR

11.05.2008

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 
GAZETE 1.SAYFA
Download

Kutlu Doğum Haftası Pdf

Bütün haberler

Başlıklar

  ABD de AB gibi Türkiye ile sivil ilişkiler kurmalı artık

  “Tek kurşun atmadan 90 bin şehit” efsanesine son

  Hâlâ ‘iç işlerimiz’ mantığı

  Myanmar bizde de var!