17 Eylül 2009 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Gün Gün Tarih
Dergilerimiz

İNCİR ÇEKİRDEĞİ

Rabbin kim? - SUAT ÜNSAL

Her şey bir soruyla başladı. Bir soruyla devam ediyor. İlerimizde aynı soru bizi bek- liyor…

Dün ruhlar âleminde muhatap olduğumuz, “Rabbin kim?” sorusuna, yarın da berzah âleminde cevap vereceğiz.

İnsana düşen ise, şu soru kirliliğinde, doğru soruyu bulup onun izini sürmek. Çünkü soru bir yoldur. Yanlış sorular ise, insanı yanlış yerlere götürür.

İnsanı şu dünyada yaratan, ona sorma yeteneği veren, cevaplarını da yine dünyada yarattı. Soru sormamızı isteyen O yaratıcı, bize akıl verdi, âlemi de cevap olarak yarattı.

“Rabbin kim?” sorusuna sadece dün ve yarın değil, bugün de muhatabız biz.

Karşımızdaki dünya hem soru, hem de cevap bize.

Hikmet sahibi yaratanımız, kutsal kitaplarıyla, peygamberleriyle bize konuştuğu gibi, yarattığı kâinatla da bize hitap etmekte. İlle de bizimle, bizim gibi konuşmasına gerek yok, her mektup bir konuşmak değil mi, her mesaj bir konuşmak değil mi, her işaret bir şeyler söylemez mi bize?

Şu müthiş derecede harikalarla yaratılan kâinattan daha açık bir mektup mu olur?

Her mevsim elimize gelen meyvelerden daha güzel bir mesaj mı olur?

Atomundan güneşine her varlık konuşur bizimle, elimize aldığımız elma sorar: “Toprağı alıp elma yapan kim?”

Yumurta sorar: “Bende eseri bulunmayan organları, güzelliği, sesi, hayatı kuşa veren, yumurtayı böyle mükemmel terbiye eden kim?”

Tohum sorar, atom sorar, güneş sorar, her şey sorar: “Bu mükemmel eserler, cansız, şuursuz, ilimsiz, akılsız varlıkların eserleri olabilir mi?”

Bu sorular aynı zamanda insana verilen cevaplardır. Her şey, tek tek, ve bütünüyle kâinat insana der: “Beni, ilmiyle ve kudretiyle Allah yarattı, terbiye edip mükemmel hâle getirdi.”

Ve ardından insana sorulur: “Senin Rabbin kim? Seni yokken yaratan, her ihtiyacını en güzel şekilde verip, seni besleyen, büyüten kim? Seni imkânlarla donatan, seni sen yapan kim?..”

Yediğinde sorulur: “Yediğini yaratan, bedeninde faydalı hâle getiren kim? Senin Rabbin kim?”

Baktığında sorulur: “Gözünü de, görmeyi de, gördüğünü de yaratan kim? Senin Rabbin kim?”

Duyduğunda sorulur, nefes aldığında, gezdiğinde, düşündüğünde, hayal ettiğinde, sevindiğinde.. Sorulur: “Rabbin kim? Seni sen yapan kim?”

“Rabbin kim?” sorusu, sadece dünün ve yarının değil, bugünün de sorusu.

Bizim hayatımız, bu sorulara verdiğimiz cevaplardır. Dünyada bu sorulara doğru cevapları vermeliyiz ki, berzahta da doğru cevapları verebilelim. Öyle değil mi; cevaplarını sınavdan önce hazırlayanlar başarılı olabilirler.

17.09.2009

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

Başlıklar

  Ramazan takvimi

  BİR ÂYET, BİR YORUM

  Bir Sahabenin Günlüğü

  İNCİR ÇEKİRDEĞİ

  RİSÂLE-İ NUR’DAN SORULAR VE CEVAPLAR

  PEYGAMBER KISSALARI

  RAMAZAN HÂLLERİ

  BEDİÜZZAMAN’IN VASIFLARI VE SOSYAL İLİŞKİLERİ

  BEHLÜL DÂNÂ VE HARUN REŞİD

  DENİZCİNİN RAMAZANI

  İLMİHAL

  MİNİ HİKÂYELER

  DOSTLARA DUÂLAR

  DÜŞÜNCE KIRINTILARI

Gazetemiz İmtiyaz Sahibi Mehmet Kutlular’ın STV Haber’deki programını izlemek için tıklayın.
Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu
Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.