28 Ekim 2009 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Gün Gün Tarih
Dergilerimiz

Dünya

 

BAŞÖRTÜSÜNDE ÇÖZÜM BULUNMALI

ABD Dışişleri Bakanlığının Demokrasi, İnsan Hakları ve İşgücünden Sorumlu Bakan Yardımcısı Michael Posner, 2009 Uluslararası Dinî Özgürlükler Raporuyla ilgili olarak “Raporda, Türkiye’deki başörtüsü yasağının kaldırılması mı isteniyor?” şeklindeki soruyu, “Bizim niyetimiz ve umudumuz, toplum kesimlerinin insanlara dini tutum ve inançlarını şiddete başvurmadan ifade etmelerine izin verilmesinin bir yolunun bulunmasıdır” şeklinde cevaplandırdı.

BAŞÖRTÜSÜNE SERBESTİYET GEREKİYOR

ABD Dışişleri Bakanlığının Demokrasi, İnsan Hakları ve İşgücünden Sorumlu Bakan Yardımcısı Michael Posner, “insanların dinî tavır ve inançlarını şiddet içermeyen şekilde ifade etmelerine izin verilmesinin bir yolunun bulunacağını umduklarını” söyledi. Posner, ABD Dışişleri Bakanlığının Yıllık 2009 Uluslararası Dini Özgürlükler Raporunu açıklamasının ardından Dışişleri Bakanı Hillary Clinton ile birlikte düzenlediği ortak basın toplantısında bir gazetecinin, “Raporda, Türkiye’deki başörtüsü yasağının kaldırılması mı isteniyor?” şeklindeki sorusunu cevapladı. “Bunun, insanların dinî kimliklerini nasıl ifade ettiğiyle ilgili hususlardan biri” olduğunu belirten Posner, “Genel olarak umudumuz o ki, toplumlar, insanların dini tavır ve inançlarını şiddet içermeyen şekillerde ifade etmelerine izin verilmesinin bir yolunu bulacak” dedi. Posner, “Sanırım bir raporda bu konuya yer verilmesi, bizim genel anlamda hükümetleri, dinin şiddet içermeyen sembolik temsilleriyle ilgili sorunları yeniden düşünmeye ve mümkün olduğu kadar insanların bu kararları kendilerinin almasına imkân sağlamaya teşvik ettiğimizi gösteriyor” diye konuştu.

ABD’den dinî özgürlük mesajı

ABD Dışişleri Bakanlığının yıllık olarak yayımladığı 2009 Dinî Özgürlükler Raporunda, Türkiye’de devletin dinî özgürlüklerin uygulanmasına genelde saygı gösterdiği, ancak ‘’laik devleti’’ koruma gerekçesiyle, İslâmî ve diğer dinî gruplara sınırlamalar getirmeye ve devlet kuruluşları ve üniversitelerde İslâmî ifadeye önemli kısıtlamalar koymaya devam ettiği belirtildi. Raporun Türkiye bölümünde, kamu binaları ve üniversitelerde uygulanan başörtüsü yasağı ve AKP’ye açılan kapatma davasına da yer verildi. ABD Dışişleri Bakanlığının 1 Temmuz 2008-30 Haziran 2009 tarihlerini kapsayan raporunda, dinî özgürlüklere ilişkin “kayda değer ihlâllerin” görüldüğü belirtilen ülkeler arasında Türkiye’nin de adı yer aldı.

Raporun Türkiye bölümünde, ‘’anayasanın din özgürlüğünü öngördüğü, diğer yasa ve siyasetlerin de dinin genelde serbestçe uygulanmasına katkı sağladığı, ancak laik devletin bütünlüğü ve varlığıyla ilgili anayasal düzenlemelerin bu hakları kısıtladığı’’ ifade edildi.

Raporda şöyle denildi: ‘’Devlet genelde dinî özgürlüklerin uygulanmasına saygı gösteriyor. Raporun kapsadığı dönemde devletin dinî özgürlüklere saygısının statüsünde bir değişiklik olmadı. Devlet, ‘laik devleti’ koruma gerekçesiyle, İslâmî ve diğer gruplara sınırlamalar getirmeyi ve devlet kuruluşları ve üniversitelerde İslâmî ifadeye kısıtlamalar koymayı sürdürdü. Yetkililer, devlet kuruluşları ve okullarında İslâmî başörtüsü takılmasına karşı geniş yasağı devam ettirdiler. Devlet ayrıca ‘İslâmî aşırılığa’ karşı çıkmayı sürdürdü. Dinî azınlıklar, inançlarından dolayı devlet kurumlarında kariyer yapmalarının fiilen engellendiğini söyledi. Dinî azınlık grupları da, ibadetlerinde, devlete kayıt yaptırmada ve dindaşlarını eğitmede zorluklarla karşılaştılar. Bazı Müslümanlar, Hristiyanlar ve Bahailer, dinleri yaymaya çalıştıkları iddiasıyla bazı kısıtlamalara ve bazen tacizlere maruz kaldılar.’’ Raporda, dinî özgürlüklere ilişkin ihlâllerin ‘’kayda değer’’ olduğu ülkelerdeki durumdan bahsedilirken, Türkiye’ye de yer verildi. Raporun bu bölümünde, Türkiye’nin yanı sıra, Afganistan, Azerbaycan, Brunei, Burma, Çin, Küba, Mısır, Eritre, Fiji, Hindistan, Endonezya, İran, Irak, İsrail, Laos, Malezya, Nijerya, Kuzey Kore, Pakistan, Rusya, Suudi Arabistan, Somali, Sudan, Tacikistan, Türkmenistan, Özbekistan, Venezuela, Vietnam ve Yemen’deki durum anlatıldı.

Dinî özgürlükler konusunda özellikle kaygı duyulan ülkeler ise, Burma, Çin, Eritre, İran, Kuzey Kore, Suudi Arabistan, Sudan ve Özbekistan olarak gösterildi.

28.10.2009


 

Hiroşima ile Nagazaki Obama’yı bekliyor

Tarİhte atom bombası atılmış tek ülke olan Japonya’da bombaların kurbanı Hiroşima ile Nagazaki şehirleri ABD Başkanı Barack Obama’nın ziyaretini bekliyor.

Hiroşima ile Nagazaki’nin belediye başkanları, başşehir Tokyo’da ABD Büyükelçiliğine başvuruda bulunarak Obama’yı beklediklerini bildirdi. İkinci Dünya Savaşı’nın sonunda, 6 ve 9 Ağustos 1945’te ABD tarafından atom bombası atılan ve toplam 500 bin insanın öldüğü Hiroşima ve Nagazaki şehirleri, bu yıl Nobel Barış Ödülü’ne lâyık görülen ABD’nin ilk siyahî Başkanı Barack Obama’nın ziyaetini büyük merakla bekliyor. ABD’nin en üst düzey yetkilileri arasında Nobel Barış Ödüllü 39. Başkan Jimmy Carter ile Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi Hiroşima’yı ziyaret etti. Pelosi, Hiroşima’yı geçen yıl ziyaret ederken, ABD’nin 37. Başkanı Richard Nixon da emekli olduktan sonra Hiroşima’ya geldi. ABD’nin yeni Tokyo Büyükelçisi John Roos, göreve geldikten birkaç hafta sonra bu ay içinde Hiroşima’yı ziyaret ettiğinde Japonlar derinden etkilenmişti.

28.10.2009


 

İsrail, Filistinlilere suyu bile fazla görüyor

UluslararasI Af Örgütü, İsrail ile Filistinliler arasında sürekli problem olan su ve suyun paylaşımı konusunda İsrail’i suçladı.

Af Örgütü, yayımladığı raporda, İsrail’in sınırlamalarının Batı Şeria ve Gazze Şeridi’ndeki Filistinlilerin yeterli miktarda su alımını engellediğini, İsraillilerin günlük su tüketimi ile Filistinliler arasında büyük fark bulunduğunu ve İsraillilerin 4 kat daha fazla su tükettiğini öne sürdü. Af Örgütü’nün raporuna göre, İsrailliler kişi başına günde 300 litre su tüketirken, Filistinlilerde bu miktar Batı Şeria ve Gazze Şeridi’nde günlük ortalama 70 litre olarak ortaya çıkıyor ve Dünya Sağlık Örgütü’nün 100 litre tavsiyesinin altında bulunuyor. İsrail’de su temininde üç önemli kaynak bulunuyor. Kineret Gölü (Celile Denizi) ile dağ ve kıyılardaki tatlı su kaynakları. Dağlardaki su kaynaklarının büyük bölümü ise Batı Şeria’da bulunuyor. Raporda, bu kaynaklardaki suyun yüzde 80’inin İsrail tarafından alındığı belirtiliyor. Örgüt İsrail’e, Filistinlilerin yeterli suya erişimini engelleyen mevcut kısıtlamaları kaldırma, Filistinlilere karşı ayırımcı politika ve uygulamalara son verme, su tesislerine yönelik yıkım emirlerini kaldırma çağrısında bulundu.

28.10.2009


 

Norveç hapishaneleri imam arıyor

Norveç’tekİ cezaevlerinde yatan Müslüman mahkûm sayısının artması, hapishaneleri imam arayışına yöneltti.

Ülkedeki birçok hapishanede mahkûmların ortalama dörtte birini Müslüman tutuklular oluşturuyor. Bu durum, cezaevlerinde papazların yanı sıra imamların da görev almasını zorunlu kılıyor. Norveç’in en büyük hapishanelerinden Ringerike Cezaevi Müdürü Haakon Melvold, konuyu değerlendirdi. Hapishanelerinde toplam 160 mahpusun bulunduğunu ve bunlardan 52’sinin Müslüman olduğunu söyleyen Melvold, din görevlisi olarak sadece bir papazın bulunduğunu belirtti. Tutuklu sayısının üçte birine din hizmeti sağlayamadıklarını dile getiren hapishane müdürü, “Müslüman mahpusların farklı milletlerden olması, dil sorununu ortaya çıkarıyor. Hepsinin en iyi bildiği ortak dil Norveçce. Böyle olunca, aradığımız vasıflarda imam bulmak oldukça zorlaşıyor” dedi. Müslüman mahpusların “helâl yeme” ihtiyacını yerine getirdiklerini vurgulayan Melvold, mahkûmların özellikle Ramazan ayında bu konuya daha çok dikkat ettiklerini belirtti. Hapishanede papaz olarak görev yapan Rolf Martin Synnes de aynı konuya dikkat çekerek acilen bir İmama ihtiyaç duyduklarını belirtiyor.

28.10.2009


 

Norveç hapishaneleri imam arıyor

Norveç’tekİ cezaevlerinde yatan Müslüman mahkûm sayısının artması, hapishaneleri imam arayışına yöneltti.

Ülkedeki birçok hapishanede mahkûmların ortalama dörtte birini Müslüman tutuklular oluşturuyor. Bu durum, cezaevlerinde papazların yanı sıra imamların da görev almasını zorunlu kılıyor. Norveç’in en büyük hapishanelerinden Ringerike Cezaevi Müdürü Haakon Melvold, konuyu değerlendirdi. Hapishanelerinde toplam 160 mahpusun bulunduğunu ve bunlardan 52’sinin Müslüman olduğunu söyleyen Melvold, din görevlisi olarak sadece bir papazın bulunduğunu belirtti. Tutuklu sayısının üçte birine din hizmeti sağlayamadıklarını dile getiren hapishane müdürü, “Müslüman mahpusların farklı milletlerden olması, dil sorununu ortaya çıkarıyor. Hepsinin en iyi bildiği ortak dil Norveçce. Böyle olunca, aradığımız vasıflarda imam bulmak oldukça zorlaşıyor” dedi. Müslüman mahpusların “helâl yeme” ihtiyacını yerine getirdiklerini vurgulayan Melvold, mahkûmların özellikle Ramazan ayında bu konuya daha çok dikkat ettiklerini belirtti. Hapishanede papaz olarak görev yapan Rolf Martin Synnes de aynı konuya dikkat çekerek acilen bir İmama ihtiyaç duyduklarını belirtiyor.

28.10.2009


 

Çin, hacı adaylarını aşılıyor

ÇİN yetkililerinin, bu yıl hacca gidecek kişilere domuz gribi aşısı yaptığı bildirildi.

Resmî Çin haber ajansı Şinhua’nın haberine göre, kuzeybatıdaki Ninghia eyaletinde 2 binden fazla hacı adayı aşılanırken, hacı adaylarının aşı için kişi başına 5 yuan (0,73 ABD Doları) ödedikleri belirtildi. Ajans, bu yıl hacca gidecek 12 bin 700 hacı adayının tamamının aşılanacağını da belirtti. Çinli hacı adayları, Cumartesi günü Mekke’ye gitmeye başlayacak. Çin Sağlık Bakanlığının her gün güncellediği domuz gribi vak'a sayısına göre, önceki güne kadar Çin’de toplam 35 bin 664 vak'a görüldü. Bu arada Çin hükümeti, Çin’deki 8 aşı üreticisine domuz gribi aşısı üretme lisansı verdi. Sağlık yetkilileri, yıl sonuna kadar 1,3 milyarlık Çin nüfusunun yüzde 5’ini aşılayacak kadar aşı üretilmesini beklediklerini kaydetti.

28.10.2009

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

Bütün haberler

Gazetemiz İmtiyaz Sahibi Mehmet Kutlular’ın STV Haber’deki programını izlemek için tıklayın.
Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu
Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.