İş bir iktidarda ne pahasına olursa olsun kalmak mücadelesine döndü ki, bu sefer kendisini desteklemeyen herkese düşman muamelesi yapılmaya başlandı. İşin içine hukuksuzluk girdi ki, bu eninde sonunda hesap vermeyi gerektirecek. İslâm’a hizmet adına yola çıkan cemaat ve tarikatlar, mevcut iktidara yakın oldukları ölçüde devlet imkânlarından faydalanmaları karşılığı, kendi çizgi ve İslâmî prensiplerden taviz verdiler ve ihlâsı kaçırdılar. Bu vartaya düşemeyen nadir gruplardan biridir Yeni Asya camiası, bugün işte herkes bu basiret ve dirayeti takdir ediyor. 

Türkiye’deki Siyasal İslâm çizgisi, hem siyaseten yaptıkları yanlışlarla ülkeye hem de iktidarda kalmak için yaptıklarıyla İslâmiyet’e zarar veriyorlar.

Başörtülü bacım

Şiddet kötüdür, kadına yapılan şiddet daha kötüdür. Zaman gazetesine tomalı polisler eşliğinde yapılan kayyum atamasında başörtülü bayanları yerde sürükleyip, copladılar ya. Yüzü kan içinde bir bayanın resmi bütün dünyada bu gazete baskınının, zorbalığın ve hukuksuzluğun fotoğrafı oldu. Herkes de Erdoğan’ın, “Başörtülü bacımı yerlerde sürüklediler” sözünü hatırladı. Bu fotoğrafla anılmak da AKP hükümetine nasip oldu!

Bu yol nereye gider?

Türkiye’nin iyi yolda olduğunu söyleyen havuz yazarları, AKP fanatikleri, muhakeme noksanları dışında, ülkesi için endişe eden herkesin sorduğu soru, Türkiye nereye gidiyor? Bu düşüş nereye kadar sürer. Söylüyorum, eğer hükümet aynı zihniyetle giderse bu düşüş devam eder. 3. köprü, bakın askerî araçlarımızı kendimiz yapıyoruz, göz boyamaları dışında, ülkeye anlatacak birşeyleri kalmadı. Ülke hukuk, demokrasi, insan hakları ve ekonomi alanında bu kötü gidişi durdurmadıkça nasıl iyiye gitsin? Eğer ülke ekonominiz ülkenin tabiî kaynaklarına dayanmıyorsa, demokrasi, hukuk ve insan haklarını temin etmeden ekonominizi geliştiremezsiniz. Bunun için son 5 yıldır ülkede kişi başına düşen millî gelir düşüyor.

Hükümet 2+2 = 5 iddiasında ise ekonomi bunu dinlemez. Şimdi yeni iddiaları başkanlık, ülkeyi bunun düze çıkaracağını söylüyorlar. Bu en basit ifadeyle sorun olmayan yerde çözümü aramaktır ki, bunun ülkedeki kötü gidişe çare olmaz.

Hükümet bu yoldan döner mi? Dönmez, dönemez. O kadar büyük hatalar yaptılar ki, bu yolun geri dönüşü onların sonun getireceğini bildiklerinden bu yolu devam ettirebildikleri kadar devam ettirmeye çalışacaklar.

Hükümetin alternatifi, mevcut meclisteki muhalefetten değil, yeni, genç bir Demokrat yapıdan gelecektir.

Zaman tamam, sıradaki!

Zaman gazetesine kayyum atandı. Gazete “millî” çizgiye getirildi! Zaten kısık olan muhalefetin sesi daha da kısıldı. Burada duracağını zannedenler yanılıyor. Sırada Cumhuriyet var! Sonra öteki. Ben söylemiyorum havuz yazarları söylüyor. Biliyorsunuz onların daha olmadan olayları bilme gibi bir becerileri var!