"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Ailede din eğitimi

N. Serkan DAĞLI
09 Ağustos 2013, Cuma
Toplum şu anda büyük manevî buhranlar geçiriyor. Ve bu bunalımların büyük devresini gençler oluşturuyor.
 Ailede çocuğa verilen dinî ve imanî eğitimin eksikliği, çocuğun gençlik dönemlerinde psikolojik ve ruhî meseleler yaşamasına sebep oluyor. Toplumun en küçük birimi olan aile, aslında en büyük vazifeyle mükellef. Çocuğun sadece maddî alanlarda rahat etmesi ve diğer yaşıtlarından aşağı kalmaması adına hiçbir masraftan kaçınmayan ailesi, nedense onun ahlâkî ve imanî yapısını göz ardı ederek aslında Cenâb-ı Hakk’ın lütfederek gönderdiği yavrusuna en büyük ihaneti yapıyor. Ve beden dâhil Allah’ın vermiş olduğu her nimete yapılan ihanetlerin karşılıksız kalmayacağı aşikâr bir gerçek. 
Gençlik dönemi hayatının en güzel ve verimli zamanları şüphesiz. Tabi ki bu devreyi verimli kılacak olan da yine onu yetiştiren ailesi. İlkokul döneminde, daha küçük ileride öğrenir diyerek boş verilen din eğitimi ilerleyen dönemlerde yine şu mazeretlerle geçiştiriliyor; dersleri çok ağır, ikisini bir arada götüremez. Bu gibi mazeretleri sıralayan ailesi çocuğun diziler izlemesinde, vaktini internet kafelerde geçirmesinde ve gezip eğlenmesinden ziyade din öğretiminin çocuğun zihnini bunalttığını söylüyor. Önce “İMAN VE AHLÂK” sözünü bir kere daha hatırlatmakta fayda görüyoruz. Lise döneminde ise özellikle son sınıfta olanların okulda dinî eğitimi yine geri plâna atıyor. Üniversiteyi kazanan bu öğrencinin gitmiş olduğu ortamdaki ahlâkî bozukluğun had safhaya ulaşması tam manasıyla bir kargaşa meydana getiririyor. Tabiî ki çocuğun bu ortamda net bir irade koyması çok zor. Çünkü ailesi bu iradeyi ortaya koyabilecek bir evlât yetiştirmemiş. İlerleyen vakitlerde de mesleği eline alan kişinin işinden evliliğinden ve çocuklarından uhrevî meselelere zaman ayıramamasına sebep oluyor. Ve ardı sıra gelen ihtiyarlık, tam manasıyla son noktayı koyuyor. Üstad Bediüzzaman Hazretleri’nin dediği gibi; insan bir yolcudur. Çocukluktan gençliğe, gençlikten ihtiyarlığa ve berzah âlemiyle devam edecek bir yolculuk. Ve hesap günü gelip çattığında mazeretlerle unuttuğu kendisini yaratan Allah’ın (cc) yüzüne nasıl bakacak? Tabiî bakabilecek bir yüzü olursa.
Okunma Sayısı: 2097
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı