Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 06 Ağustos 2006

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Basından Seçmeler

Ayıp ayıp!

Emekli bir korgeneral açıkladı ki, 1990’lı yıllarda Güneydoğu’da görev yaparken yargıçları, devlet memurlarını eğitmek amacıyla evlerinin yakınında birkaç bomba patlatmış...

“Ne var bunda?” diyor, halen MHP’de Merkez Yürütme Kurulu üyesi olan emekli paşa, “Bir iki kritik noktaya bomba attırdım. Boş yerlerdi. Meselem mesaj vermekti.”

Bombalı eğitim!

Kimi eğitmek için? Devletin memurunu, yargıcını eğitmek için gece vakti bomba atmak...

Akıl alır gibi değil.

Gülünebilir de, ağlanabilir de.

Tabii hemen akla geliyor:

Hukuk bunun neresinde?

Tabii hemen akla geliyor:

Şemdinli’de patlayan bombalar...

Tabii hemen akla geliyor:

Susurluk!

Paşa’nın, yargıçları eğitim amaçlı patlattığı bombalar o kadar çok şey çağrıştırıyor ki. Ama tümünde ortak bir nokta var:

Devlet ve hukuk!

Ya da hukuksuzluk...

Hukuku bu ülkede devletin ayrılmaz bir parçası haline getirmek hâlâ en önemli bir sorun olarak gündemdeki yerini koruyor. Paşamızın zihniyeti bunun çarpıcı bir göstergesi.

Çünkü devlet, bir nokta geliyor, kendini hukukla bağlı saymıyor.

Hukuk kurallarını boşluyor.

Ve bu boşlukta Susurluk doğabiliyor. Şemdinli doğabiliyor. Yargısız infazlar, faili meçhul cinayetler doğuyor. İşkencehaneler doğuyor. Devlet gücünü kendine dayanak yapan suç örgütleri doğuyor.

Güneydoğu’da çok önemli bir askeri birliğin komutanlığını yapan bir korgeneral, kendini bu rahatlıkla hukukun dışında görebilmişse, yargıca bombalı eğitim ile ilgili olarak daha hâlâ “Ne var bunda?” diyebiliyorsa, hatta bu yaptığını bir övünme meselesi yapabiliyorsa, gerisini şöyle bir düşünün.

Biliyorum, ne zaman devlet ve hukuk konusu gündeme gelse, kimileri, “Devletin ağzı süt kokmaz!” der. Terör ve şiddetle mücadelede hukuk dışılığı savunanlar her zaman vardır.

Susurluk skandalının üzerine bir sır perdesi çekilirken, faili meçhul cinayetler savunulurken, Şemdinli gerekçelenirken, hep o aynı mantık sırıtmıştır devletin zirvelerinde:

Devletin ağzı süt kokmaz!

Demokrasi ve hukuka bundan daha aykırı bir mantık olamaz. Eğer Türkiye’de hukuku ayaklarının üstüne oturtacaksak, demokratik hukuk devletini tüm kural ve kurumlarıyla işler hale getireceksek, başka çaremiz yok, devleti hukuk kurallarıyla bağlamamız şart. Devletin içine hem hukuku, hem demokrasiyi getirmemiz şart.

Yoksa yazık olur!

Yargıcını bombayla eğitmeyi düşünen zihniyeti devlet içinde silmeden, modern devletten, demokratik devletten, çağdaş yaşamdan, uygarlıktan söz edebilir miyiz?

Ayıp ayıp!

Milliyet, 5 Ağustos 2006

Hasan CEMAL

06.08.2006

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

Bütün haberler

Başlıklar

  [İsrailli politik bilimler profesörü İlan Pappe]: Soykırım kurbanı bir ülkenin bunları yapması utanç

  Ahlakî ve hukukî zafiyet

  Ayıp ayıp!

 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004