Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 11 Ocak 2007

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Ekonomi

 

‘Deri’ciler hedef büyüttü

ABD’de ilk kez düzenlenen ‘’Türk Ayakkabı ve Deri Giyim Fuarı’’ New York’ta başladı. Türk deri ve deri mamulleri ile ayakkabı üretici firmaları, Manhattan’da Grand Hyatt Otel’de 3 gün boyunca Amerikan ithalatçı firmalarıyla iş yapabilme imkanı bulacak. Fuara, 5’i ayakkabı, 30’u deri mamulleri firması olmak üzere toplam 35 Türk firması katılıyor.

Dış Ticaret Müsteşarlığı ve Deri Tanıtım Grubunun koordinasyonunda ve İstanbul Tekstil ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İTKİB) organizasyonunda düzenlenen fuarda, Türk deri ve deri mamulleri ile ayakkabı üretici firmaları, Manhattan’da Grand Hyatt Otel’de 3 gün boyunca Amerikan ithalatçı firmalarıyla iş yapabilme imkanı bulacak. Fuara, 5’i ayakkabı, 30’u deri mamulleri firması olmak üzere toplam 35 Türk firması katılıyor.

DERGİLERLE TANITIM

ABD’de çeşitli gazetelerde reklam olarak yayınlanacak tanıtım afişleri, sektörün çok önemli dergilerinden biri olan WWD’de (Women’s Wear Daily) kapak oldu.

SÜRÜCÜ’NÜN DEMECİ

Fuar nedeniyle New York’ta bulunan Dış Ticaret Müsteşarlığı Daire Başkanı ve 2005 yılında kurulan Türk Deri Tanıtım Grubunun Başkanı Bilal Sürücü yaptığı açıklamada, Türk deri sektörünün, dünyanın en büyük deri ve deri mamulleri ithal eden ülkesi olan ABD’de pazar payını artırması gerektiğini söyledi.

ABD’nin deri sektöründe 30 milyar dolar civarında ithalatı bulunduğunu, dolayısıyla bunun dünyada deri ithalatında üçte birlik bir orana denk geldiğini belirten Sürücü, ‘’Sektörde böylesine devasa ithalatı olan ABD’ye ihracatımız son üç yılda 50 milyon dolara yaklaştı, bu rakam yüzde 1 oranında bile değil’’ diye konuştu.

Bilal Sürücü, Türkiye’nin Deri Tanıtım Grubu’nun kurulmasıyla ABD pazarını da bir numaralı hedef pazar olarak belirlediğini ve bu amaçla tanıtım faaliyetleri düzenlemeye karar verdiğini söyledi.

PAZAR PAYI

Sürücü, bir milyar 50 milyon dolarlık ihracatı bulunan Türk deri ve deri mamulleri sektörünün ABD’deki payının 50 milyon dolar olduğunu, bunun yüzde 1 bile olmadığını yineleyerek, ‘’Amacımız öncelikle bu pazar payını yüzde 1’e, daha sonra yakın ve orta vadede en az yüzde 5’e çıkarmak’’ diye konuştu. Türkiye’nin deri potansiyelinin çok yüksek olduğunu vurgulayan Sürücü, ‘’Türk deri sektörü, kalitesiyle kendini ispatlamış durumda, dünyanın bir numarası olan İtalya ile yarışacak düzeydeyiz’’ dedi.

Sürücü, Dış Ticaret Müşteşarlığının 4 yıl boyunca New York’ta düzenlenen ‘’Ayakkabı ve Deri Giyim Fuarını’’ maddi ve manevi olarak desteklemeye devam edeceğini belirterek, amaçlarının bu fuarın kalıcı olmasını sağlamak olduğunu kaydetti.

KATILAN FİRMALAR

Fuara katılan firmalar arasında Adamo Deri, Akdede Deri, Derimod, Desa, Gun Deri, Sued Mod, İnci ve Polaris gibi firmalar yer alıyor. Fuarda, 35 firmanın 2007-2008 sonbahar ve kış koleksiyonlarından örnekler sunuluyor. Fuar bugün (11 Ocak) sona erecek.

/ NEW YORK

11.01.2007


 

Enerjiyi israf etme lüksümüz yok

Kayseri ve Civarı Elektrik T.A.Ş. Genel Müdürü Şadi Büyükkeçeci, Türkiye’de tüketilen enerjinin her yıl yaklaşık yüzde 30’luk bölümünün israf edildiğini belirterek, ‘’Enerjide bu kadar dışa bağımlı bir ülkede enerjiyi israf etmek gibi bir lüksümüz olamaz’’ dedi.

Büyükkeçeci, 11-18 Ocak tarihleri arasında kutlanacak Enerji Tasarrufu Haftası nedeniyle yaptığı açıklamada, Türkiye’de tüketilen enerjinin çok büyük bir bölümünün ithal yoldan karşılandığını ve karşılığında büyük miktarda ödemelerin yapıldığını kaydetti.

Tüketilen enerjinin yaklaşık yüzde 30’luk bölümünün israf edildiğini ifade eden Büyükkeçeci, şunları söyledi: ‘’Gelişmekte olan ülkemizin israf edecek ve boşa harcayacak tek kuruşunun olmadığını düşündüğümüzde, hemen hepimizin bu konuda ciddi adımlar atması

gerekmektedir. Enerji tasarrufu, enerjiyi en iyi ve en verimli kullanmaktan geçer. Enerji israf etmek gibi bir lüksümüz olamaz. Elektrik tasarrufunda aydınlatmaya olabildiğince önem verilmeli, normal ampul yerine floresan veya kompakt floresan ampuller kullanılmalıdır. Evlerimizde kullanılan çamaşır ve bulaşık makineleri tam dolmadan yıkama işlemi yapılmamalıdır. Televizyonlar mutlaka kumanda yerine anahtarından kapatılmalıdır. Ütü işlemleri yeterli çamaşır biriktirildikten sonra yapılmalı, ısınma amaçlı olarak elektrik enerjisi tüketilmemelidir. Sanayi tesislerinde mevcut akkor flamanlı lambalar, floresan lambalarla değiştirilmeli, yatırımlarda enerji tüketimi az olan yüksek teknolojiye sahip cihazlarla fabrikaların donatılması gerekmektedir.’’

Büyükkeçeci, yaz saati uygulamasının da enerji tasarrufuna önemli katkı sağladığını belirtti.

/ KAYSERİ

11.01.2007


 

Kayıt dışı en önemli dert

Ankara Organize Tekstil Sanayi Sitesi (ANTEKS) Yönetim Kurulu Başkanı Süreyya Kayıhan, kayıt dışı ekonominin, çalışma hayatının olduğu kadar tekstil sektörünün de en önemli sorunu olduğunu belirtti.

Kayıhan, yaptığı yazılı açıklamada, ekonomide büyüme rekorlarına rağmen kayıt dışı ekonominin giderek artmasının son derece olumsuz ve endişe verici bir tablo oluşturduğunu ifade ederek, ‘’Resmi açıklamalara göre Türkiye’de her 10 işçiden 4’ü kayıt dışı çalışıyor. Ekonomik göstergelerdeki tüm iyileşmelere rağmen bu konuda maalesef hiçbir adım atılamadı’’ dedi.

AB kriterlerinde kayıtlı iş ve aş yaratan, insanı mutlu bir toplum olmanın yolunun ancak Türkiye’de üretim hedefine kilitlenmekten geçtiğini belirten ANTEKS Başkanı, çalışma hayatının ‘’kara deliklerinden’’ biri olan kayıt dışı ekonominin, tekstil sektörünün de en önemli sorunu olduğunu kaydetti.

Bununla mücadele etmek için kayıt dışı faaliyetleri özendiren çok yüksek kurumlar vergisi, KDV ve en direkt vergilerin düşürülmesi, vergilerin Türkiye’de emek yoğun sektörlerde yatırımı teşvik edecek seviyelere indirilmesinin aciliyet taşıdığını ifade eden Kayıhan, şöyle devam etti: ‘’Ayrıca, çalışma mevzuatının esnekleştirilmesi, standart dışı istihdam türlerinin yasal olarak tanınması, toplumu bilinçlendirme kampanyalarının yürütülmesi, bürokrasinin sadeleştirilmesi, kamu kuruluşları arasında koordinasyonun geliştirilmesi, işçi-işveren kesimleriyle diyalog ve işbirliği içinde olunması gibi bir dizi tedbir alınmalıdır.’’

/ ANKARA

11.01.2007


 

Domatese İspanyol zammı

Domateste Avrupa pazarının ihtiyacını karşılayan İspanya’nın üretim kalitesini düşürmesi, taleplerin Türkiye’deki seralara çevrilmesine neden oldu. Üretimin ihracata yönelmesiyle semt pazarlarında domatesin fiyatı, muzu geçerek 2,5-3 YTL’ye ulaştı.

Avrupa’nın tek çatı altında en büyük seralarına sahip Agrobay Seracılık AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Şentürk, yaptığı açıklamada, bu yıl sera sezonunun başlamasıyla birlikte Avrupa pazarından yüksek miktarda domates talebinin geldiğini belirtti.

Büyükşehirlerdeki semt pazarlarında domates, kilogram fiyatı ortalama 2 YTL olan muzu geçerek 2,5-3 YTL’ye ulaştı. İzmir Kemeraltı Çarşısındaki Havra Sokağında sebze meyve satışı yapan pazarcılar, vatandaşın fiyatı yüksek bularak tepki gösterdiğini söyledi.

Fiyata rağmen domates alanların ise düşük miktarlarda almaya dikkat ettiği belirtildi.

/ İZMİR

11.01.2007


 

Otobüs işletmeleri rekabetten şikâyetçi

Ankara Otobüs İşletmecileri ve Acenteleri Derneği Başkanı Mehmet Çelik, hava ve deniz taşımacılığı yapan firmalara ÖTV indirimi uygulandığını belirterek, otobüs firmalarının devletten hiçbir destek almadan ayakta durmaya çalıştıklarını söyledi.

Çelik, şehirler arası otobüs işletmecilerinin zor durumda olduğunu belirterek THY ve özel hava yolu şirketlerinin, yaptıkları kampanyalarla kendilerine darbe vurduğunu savundu. Hava yolu şirketlerinin indirimli olarak satışa sundukları bileti almaya giden vatandaşlara ‘’kontenjanımız doldu’’ yanıtını verdiğini, daha sonra da normal fiyattan bilet sattığını öne süren Çelik, hava alanına indirimli fiyattan uçma planı yaparak giden yolcunun geri dönmemek için normal fiyattan bilet almaya razı olduğunu ileri sürdü.

Hava ve deniz yolu taşımacılığı yapan firmalara ÖTV indirimi yapıldığını söyleyen Çelik, otobüs firmalarının devletten hiçbir destek almadan kendi imkanları ile ayakta durmaya çalıştıklarını kaydetti. Yaşanan olumsuzluklara rağmen kontak kapatmayı düşünmediklerini ifade eden Çelik, ‘’Devlete karşı gelmek gibi bir niyetimiz yok’’ dedi.

/ ANKARA

11.01.2007


 

Tarım kan kaybediyor

Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Gaziantep Şube Başkanı Ahmet Faruk Demir, tarlanın, bilgi ve teknoloji ile buluşturulmasına yönelik bir politika seçiminin ufukta görünmediğini belirtti.

Demir, yaptığı açıklamada, tarımın, Türkiye için sosyal-ekonomik-politik bakımdan son derece önemli bir sektör olduğunu, ulusal gelire ve istihdama katkı koyan, kırsal alanın hemen tek ekonomi getiri kaynağı olan, doyuran - barındıran bir sektör olduğunu vurguladı.

Demir, buna karşın sektörün son yıllarda sürekli kan kaybettiğini, iç ticaret hadlerinin korkunç bir şekilde tarım aleyhine geliştiğini, sektörün genelinde üretim artışlarının nüfus artış hızının gerisinde kaldığı bazı alt sektörlerde üretimde geriye gidişlerin yaşandığını, kırsal yoksulluğun dayanılmaz boyutlara ulaştığının bilindiğini ifade etti.

Bu yapı içinde ziraat mühendisinden üreticiye, köylüye kadar, sektörde bulunan herkesin yaşam alanının giderek daraldığına dikkati çeken Demir, ‘’Kamu organizasyonunun yaşama müdahil olma gücü kesiliyor, mühendis ile köylünün adeta bağı koparılıyor. Tarlanın, bilgi ve teknoloji ile buluşturulmasına yönelik bir politika seçimi, ufukta gözükmüyor’’ dedi.

/ GAZİANTEP

11.01.2007


 

Türkiye Finans’a 50 milyon Euro Murabaha Sendikasyonu

Katılım Bankacılığının öncü kuruluşlarından Türkiye Finans, Deutsche Bank AG ile 50 milyon Euro’luk Murabaha Sendikasyonu anlaşmasına imza attı.

Dün Çırağan Sarayı’nda düzenlenen imza törenine Türkiye Finans Genel Müdürü Yunus Nacar ve Genel Müdür Yardımcısı Osman Çelik, Deutsche Bank Londra Yatırım Bankacılığı Müdür Yardımcısı Tolga Önel ile Deutsche Bank Türkiye Temsilciliği Borçlanma Piyasaları Analisti Ege Akçasoy’un yanı sıra konsorsiyumda yer alan bankaların temsilcileri katıldı.

İlk kez murabaha sendikasyonu alan Türkiye Finans, bir yıl vadeli sendikasyonu öncelikli olarak KOBİ’lerin finansman ihtiyacı için kullanmayı amaçlıyor. Türkiye Finans 2007 yılı içinde Türkiye’ye 200 Milyon Dolar daha kaynak getirmeyi planlıyor.

Yeni Asya

11.01.2007


 

Fişleri muhafaza edin

Fiş ve fatura doldurma zahmetini ortadan kaldıracak gelir vergisi kanun tasarısının henüz yasalaşmadığı hatırlatılarak, fatura ve fişlerin alımının sürdürülerek muhafaza edilmesi konusunda duyarlı olunması istendi.

Adana Serbest Muhasebeci ve Mali Müşavirler Odası (ASMMMO) Başkanı Ahmet Coşar, TBMM gündemindeki Gelir Vergisi Kanununda değişiklik öngören tasarı gereği, bu yıldan itibaren fiş ve fatura doldurma zahmetine son verilmesinin beklendiğini belirtti.

‘’Nasıl olsa işime yaramayacak’’ düşüncesiyle fiş ve faturalara alınmaması ve saklanmaması gibi yanlış yöntemlerin yaygınlaşmasının söz konusu olduğunu ifade eden Coşar, şunları söyledi: ‘’Oysa, kanun tasarı halinde olduğu için herhangi bir değişiklik de gündeme gelebilir. Bu nedenle fiş ve faturalar en az bir yıl süreyle saklanmalı. Bunlar, vergi iadesi için olduğu kadar, ileride oluşabilecek tüketici hakkı ihlaline karşı da gerekli olacaktır. Çünkü bir tüketici, aldığı mal ayıplı çıktığı takdirde elinde bu malı aldığını belgeleyen fiş ya da fatura yoksa kanunlar önünde hiçbir hak iddia edemiyor.’’

/ ADANA

11.01.2007

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

Bütün haberler


 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004