Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 28 Kasım 2007

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Basından Seçmeler

Ann(e)-polis ve barış!

11 Eylül’ü bahane ederek üç Müslüman ülkeyi (Afganistan, Irak ve Somali) işgal eden, İsrail’i Lübnan’a saldırtan ve Suriye’ye sataştıran ABD şimdi de bölge ve dünya ülkelerini Annapolis’te bir araya getirerek barıştan söz etmektedir.

ABD’nin sözünü ettiği barış tüm bölgeyi değil yalnızca İsrail ve Filistinlileri kapsamaktadır.

Oysa; İsrail devletini Filistin toprağı üzerinde 1947’de kurduran ve bölgemizde o tarihten bu yana yaşanan TÜM savaş ve sorunların müsebbibi ABD’nin kendisidir.

Yani hem kanseri birine bulaştıracaksınız ve bu kanserin vücudunun her tarafına yayılması için elinizden gelen her şeyi yapacaksınız sonra da hastaya ‘gel bakalım seni nasıl kurtarız’ diyeceksiniz.

Lütfen ciddi ve mantıklı olalım.

Barış ABD, İsrail ve Batı’nın umrunda değil. Öyle olsaydı her şey çok kolay çözülürdü.

Osmanlı’nın bölgeden çekilmesi ile İngiltere 1917’de Filistin halkının toprağını Yahudilere vereceğini açıkladı. Filistin’deki Yahudilerin sayısı o sırada yaklaşık 15 bin civarındaydı.

30 yıl süren İngiliz işgali döneminde Yahudilerin sayısı Avrupa ve ABD’den gelen göçlerle 600 bine ulaştı.1947’de BM’deki gücünü kullanan ABD, Filistin’in yarısını Yahudilere vererek burada İsrail devletini kurdurdu.

Bu İsrail devleti 1967’de geri kalan Filistin topraklarını (Batı Şeria ve Gazze) ile Suriye’nin Golan, Mısır’ın Sina ve Lübnan Şebaa bölgelerini işgal etti.

Şimdi herkese çok basit olan bir soruyu soruyorum: İsrail işgali devam ettiği sürece acaba barış nasıl sağlanır?

Eğer İsrail barış istiyorsa öncelikle ve hiçbir gerekçeye başvurmadan işgal altında tuttuğu bu topraklardan çekilmeli.

ABD ise kuruluşundan bu yana İsrail’e verdiği destekten vazgeçmeli. Böylesi kolay bir formül için Annapolis’e gitmeye gerek yok.

Şimdiye kadar Annapolis benzeri onlarca toplantı yapıldı ve hepsinde barış anlaşmaları imzalandı. Ama İsrail altında imza attığı bu anlaşmaların hiçbir maddesine uymadı ve ABD hep ona destek verdi.

İsrail, işgal altındaki topraklarla ilgili olarak BM Güvenlik Konseyi ve Genel Kurul kararlarına uyarsa durum kendiliğinden çözülür.

İsterseniz durumu daha da basitleştirelim.

Diyelim yarın sabah İsrail 40 yıldır işgal altında tuttuğu Batı Şeria, Gazze, Golan ve Şebaa bölgelerinden çekildi ve Gazze ile Batı Şeria’da egemenliği, ordusu, hava sahası olmayacak bir Filistin devletinin kurulmasına izin verdi.

O zaman geçen mart ayında Riyad’da açıkladıkları gibi Arap ülkeleri de hemen İsrail’i tanıyacak ve onunla diplomatik ilişkiler kuracak.

Böylece sorun kendiliğinden çözülmüş olacak. Bunun için yüzlerce insanın Annapolis’e gitmesine gerek yok.

Lütfen kendinizi ve başkalarını kandırmayın.

İsrail asla barış yapmaz ve yapamaz.

Bunun onlarca iç ve dış nedeni var.

Barış yaparsa İsrail kendi varlık gerekçesini reddetmiş olacak.

Barış olursa İsrail hükümeti yalnız son 15 yılda eski Sovyetler Birliği’nden getirdiği ve Batı Şeria’da yerleştirdiği yaklaşık 600 bin Yahudi’ye acaba ne diyecek?

Dünya Yahudilerine sürekli olarak ‘Nil’den Fırat’a kadar uzanan Büyük Yahudi devletini vaat edilmiş topraklarda kurmak için Filistin’e ‘gelin’ çağırılarını yapan İsrail acaba barış olur ve Filistin ve diğer Arap topraklarından çekilirse gelen Yahudileri nerede yerleştirecek?

‘Kudüs, Yahudilerin sonsuza dek başkentidir’ diyerek bu konuda uluslararası Siyonist harekete motivasiyon sağlayan İsrailli radikaller ve ABD’deki Yahudi lobileri acaba 1967’de işagl edilen Doğu Kudüs’ten nasıl vazgeçecekler?

Türkiye’de de tanınan ABD’deki Yahudi lobilerinin liderlerinden Foxman ‘Kudüs, İsrail’de yaşayan Yahudilerin değil tüm dünya Yahudilerinin davasıdır’ diyor. Uzatmaya gerek yok.

Annapolis’ten hiç ama hiç bir sonuç alınmaz ve alınmayacaktır.

Annapolis’te ABD ve İsrail Filistinlileri yani Mahmut Abbas’ı ve Arap ülkelerini daha da bağımlı bir duruma getirmeyi amaçlıyor. İsrail ve ABD, halk desteği olmayan Abbas’tan Hamas’ı ortadan kaldırmasını isteyecek.

Göreceksiniz Annapolis’ten hemen sonra İsrail Gazze’deki Filistin halkına yönelik yoğun bir saldırıya geçecektir. Afganistan ve Irak’ta istediğini gerçekleştiremeyen ABD, Annapolis’te imajını kurtarmaya çalışacak. Ama nafile.

Çünkü Annapolis’te ABD bir kez daha İsraillilerin ve Yahudilerin koruyucu Ann(e)si olduğunu bunun için de polislik görevini sürdüreceğini herkese açıklayacak, anlatacak ve gerekirse zorla kabul ettirecek.

Toplantı yalnızca bu gerçeği kanıtlamak için Annapolis’te yapılıyor.

Gerisi kocaman bir palavra.

Bunu görmek için ise Türkiye ve bölgenin son 100 yıllık tarihine bakmak yeterlidir.

Akşam, 27.11.2007

Hüsnü MAHALLİ

28.11.2007

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

Bütün haberler

Başlıklar

  O küçük Tevhide’ye nasıl kıydınız?

  Askerî yaklaşım tekliyor

  Ann(e)-polis ve barış!

  Anayasa, 301 vesaire

  Kapitalizm güzellemesi


 Son Dakika Haberleri