Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 01 Ocak 2008

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Basından Seçmeler

Türk ekonomisi 2008'de iki yönden kırılganlığa açık

BİRİNCİ CEPHE: Ben önümüzdeki sürecin geçmiş olan sürece göre önemli farklılıklar taşıdığı bir ara noktada olduğumuzu görüyorum. Bir kere son ekonomik göstergelerde bozulmalar var. Nedir onlar?

1- Türkiye'nin yıllık enflasyonu yüzde 4 hedeflediği bir ortamda, aylık oran kasımda yüzde 2'ye yakın çıktı. Bu, ana hedef olarak enflasyonu aşağı çekmeye çalışan bir ülkede çok yüksek ve önemli bir gösterge.

2- 2001 krizinden sonra ilk defa büyümede önemli bir kırılma var. Yılın üçüncü çeyreğinde GSYH büyümesi yüzde bir buçuk. Bu çok büyük bir düşüş. Sanırım 2007 büyüme oranı da psikolojik sınır olan yüzde 5'in altında çıkacak.

3- İşsizlik oranında 2006'nın Ağustosu'na göre 0.1, Eylül'üne göre 0.3 kadar yükselme var. Kaldı ki zaten nüfus arttığı, ekonomi büyüme trendi gösterdiği halde toplam istihdam 2001 öncesiyle aynı düzeydeydi. O yüzden bu artış bize eğride ciddi bir yön değişimi olduğunu söylüyor.

4- 2007 itibariyle 35-40 milyar cari açığın ortaya çıkacağı düşünülüyor. Toplam talep üzerindeki baskıya rağmen cari açık artıyorsa bu önemli bir hadise. Ayrıca son birkaç yıldır cari açığa sebep olan yeni bir yapısal unsurla da karşı karşıyayız: Sürekli hizmet sektörlerine giren yabancı sermayenin kâr transferleri. 2002'de cari açık tablosundaki kâr transferleri 89 milyon dolardı, 2007 yıl sonu itibarıyla 2 milyar dolara yakın çıkacağı anlaşılıyor. Bu önümüzdeki yıllarda da katlanarak artacak ve cari açığı çok olumsuz etkileyecek.

5- Dünyada var olmanın en temel göstergesi ekonomik rekabet gücüyle bağlantılıdır. Türkiye'ye baktığımızda ise kur sürekli düşüyor. Dolayısıyla sanayimiz daha pahalı girdi kullanıyor, daha az gelir elde ediyor. Kurun düşüşü ihracatı zorladıkça, ithalatı özendiriyor. "Bu kur da piyasada oluşuyor" vs. denebilir... O zaman Türkiye'yle aynı konumundaki yükselen piyasalar ekonomilerine baktığımızda o ülkelerde kurun düşüşü yok. Yine o ülkelerde bizden farklı olarak cari fazlaları var.

İKİNCİ CEPHE: Dünya hassas bir noktada. Yakın zamana kadar devam eden likidite bolluğu devam ediyor. Ama riskler var. ABD'de 300-500 milyar dolar gibi dönmeyen kredilerden söz ediliyor. Bu bir dalgalanma yarattığı takdirde finans kuruluşları dışarıya açılan sermayelerini çekerler. O zaman da bizdeki cari açığı finanse eden para bolluğu ortadan kalkar.

SONUÇ: Eğer hiçbir önlem alınmaz, "küresel dalga neyse ekonomi de odur" denirse ortaya ne çıkar? 2008 içinde dış dalga geldiği anda Türkiye'de kriz çıkar. Böyle bir dalganın oluşmasına izin verileceğini sanmıyorum, ama dışarıda olup bitenlerin de hiçbir garantisi yok. İkincisi böyle bir dış dalga gelmese bile bana göre az önce anlattığım iç veriler de önümüzdeki süreçte Türk ekonomisini darboğazlara götürebilir. Türkiye'nin artık iki yönlü kırılganlığa açık bir yapısı var.

"YABANCILAŞMAYI" TARTIŞACAĞIZ: Hiçbir şey olmadan böyle gitse bile bu durumun gideceği yer ekonominin tamamen yabancılaşmasıdır. Bu ekonomi politikalarının da yabancılaşması anlamına gelir. Sanıyorum "yabancılaşma" ekonomistlerin 2008'de ayrıca tartışması gereken bir başlık olacak.

DERVİŞ PROGRAMI BİTECEK Mİ?: Hassas bir noktadayız. Yeni açılımlar yapmamız gerekiyor. Rekabet gücünü temel baz alan yeni bir ekonomik program şart. 2008'de ekonomide rekabet gücünü artırmaya yönelik aktif politikaların, tüm birimlerde görüşbirliği ve kabullenmelerin ortaya çıkması lazım.

Milliyet, 31.12.2007

Abdullatif Şener

01.01.2008

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

Bütün haberler

Başlıklar

  Pakistan ve bir ülke

  Darbeyle gelenin suikastla gittiği yer

  AKP için tehlike henüz geçmedi

  Türk ekonomisi 2008'de iki yönden kırılganlığa açık

  2008 de kayıp bir yıl mı olacak?


 Son Dakika Haberleri