Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 13 Şubat 2008

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Basından Seçmeler

Sağduyu ve hoşgörü devam etseydi...

Üniversitelerde türban yasağının kaldırılması amacının aslında yadırganacak bir yönü yok. Bütün Batı ülkelerinde, türban konusunda en büyük rahatsızlığı duyan Fransa dahil, üniversitelerde kılık kıyafet serbesttir. Bizde 1997 yılına kadar üniversitelerimizin çoğunda türbanla gelen kız öğrecilere karşı çeşitli derecelerde hoşgörüyle davranılıyordu.

Bu hoşgörü devam etseydi bugünkü kutuplaşmayla büyük olasılıkla karşılaşmayacaktık. Bugün ise 22 Temmuz seçimlerinden ve Cumhurbaşkanı’nın seçiminden sora kavuştuğumuz nisbi dinginlik birdenbire kaybolmuştur. Yeniden 22 Temmuz öncesine döndük.

Anayasa değişikliğinin bir emrivaki şeklinde ortaya çıkmasıyla kaçınılmaz olarak kurumsal ve toplumsal kutuplaşmada tekrar tehlikeli bir tırmanma yaşıyoruz. Bunun başlıca nedeni, AKP’nin gündemini gerçekleştirmek politikasındaki aceleciliğidir.

AKP seçimlerden hemen sonra yeni bir Anayasa projesi ortaya atmıştı. Türban meselesi de daha özgürlükçü olması öngörülen bu Anayasa çerçevesinde çözümlenecekti.

Sonra bu proje terk edildi ve MHP’nin desteğiyle türbana izin veren Anayasa değişikliğine girişildi. Sivil Anayasa’da öngörülen özgürlükler, hatta Ceza Yasası’nın 301. maddesi de rafa kaldırıldı.

* * *

İşin ilginç tarafı, TBMM’nin geçen hafta sonunda kabul ettiği Anayasa değişikliklerinin istenen sonucu vereceğinin de çok şüpheli olmasıdır. 42. maddede yapılan değişikliğin öngördüğü, “Kanunda yazılı olmayan herhangi bir sebeple kimse yükseköğrenim hakkını kullanmaktan mahrum edilemez” hükmünün uygulanması YÖK Kanunu’nda değişiklik yapılmasına bağlanmıştır.

Bu değişiklik yapılmazsa Anayasa değişikliği uygulanamaz. Değişiklik yapılırsa Anayasa Mahkemesi’nin bunu iptal edeceği de neredeyse kesin. Kaldı ki Anayasa Mahkemesi’nin, daha önce yaptığı gibi, hukuku zorlayarak Anayasa değişikliklerini bile iptal etmesi olasılık dışı değildir.

Sırf Anayasa değişikliklerine dayanarak bir kısım öğrenciler türbanla üniversitelere girmeye başlarlarsa, yaratılan çok gergin atmosferde, tatsız olayların cereyan etmesinden haklı olarak büyük endişe duyuluyor.

Kısacası, sağduyuyu terk ettik, uzlaşma kültürüne sırtımızı çevirdik ve kendimizi büyük bir açmaza sürüklemeyi yine başardık. Sonunda galiba kimse kazanmayacak, fakat milletçe kaybımız büyük olabilecek.

Hürriyet, 12.2.2008

İlter Türkmen

13.02.2008

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

Bütün haberler

Başlıklar

  Zor günler

  Korku tutsaklığından özgür düşünce çıkar mı?

  Sağduyu ve hoşgörü devam etseydi...

  “Yeni Asya’nın farklı tutumu”

  Artık üniversite de tek fikirli değil

  Sakin olalım


 Son Dakika Haberleri