Dünya

30 yıl sonra ABD ile İran bir ilke imza attı, Cenevre maratonu başladı

İran’ın nükleer programıyla ilgili olarak İran ile AB arasındaki müzakereler, ABD’nin de katılımıyla Cenevre’de başladı.

İran ile müzakereleri yürüten 6 ülke, İran’ın uranyum zenginleştirme çalışmalarını genişletmeye son vermesi karşılığında bu ülkeye yönelik yeni BM Güvenlik Konseyi yaptırımları için baskı yapmaya son vermeyi öneriyor. Müzakerelerde tarafların anlaşmaya varması halinde bir sonraki adım, Tahran yönetiminin, siyasî ve ekonomik teşvik paketi karşılığında uranyum zenginleştirme faaliyetlerinden tamamen vazgeçmesiyle sonuçlanması beklenen resmî görüşmeler olacak. Bu arada üst düzey bir İranlı yetkili, müzakereler başlamadan önce yaptığı açıklamada, ülkesinin, uranyum zenginleştirmeyi askıya alması “ihtimalinin” olmadığını söyledi. Yetkili, uranyum zenginleştirmeyi herhangi bir şekilde dondurma veya askıya almanın söz konusu olmadığını belirtti.

/ Cenevre

20.07.2008

PAPA’DAN TARİHÎ ÖZÜR

Papa, Papazların çocuklara yönelik cinsel tacizinden utanç duyduğunu söyledi.

PAPA 16. Benediktus, Avustralya’da büyük tartışmalara sebep olan rahiplerin cinsel tacizinden “utanç” duyduğunu ve “bu kötülüğü” yapanların adalete teslim edilmesi gerektiğini söyledi. Dünya Gençlik Günü kutlamalarına başkanlık etmek üzere Avustralya’da bulunan Papa 16. Benediktus, Sidney’de Avustralyalı piskoposlar ve papaz okulu öğrencileri önünde yaptığı konuşmada, “bu milletin bazı rahip ve din adamlarının çocuklara cinsel tacizde bulunmasından utanç duyduklarını” belirtti. Papa, cinsel tacize uğrayanların çektiği acılardan “derin üzüntü” duyduğunu ve aynı acıyı paylaştığını da söyledi. Bu kötülüğü yapanların kesinlikle cezalandırılması gerektiğini belirten Papa, cinsel tacize uğrayan çocukların sevgi ve özene ihtiyaç duyduklarını ifade etti. Papa’nın “bu özrü” ayrı bir önem taşıyor, çünkü Papa, daha önce de Amerikan Katolik Kilisesi’ni lekeleyen rahiplerin cinsel taciz skandalından ‘’büyük utanç duyduğunu’’ söylemiş, hatta Washington’da gizlice “kurbanları” kabul etmişti. Ancak Papa, Avustralya’daki bu konuşmasıyla ilk kez halka özürlerini sunmuş oldu. Cinsel tacize uğrayanları ve ailelerini savunan Broken Rites hareketi, Papa’nın bugün Sidney’de halka sunduğu “özrü” yetersiz buldu. Hareketin sözcüsü Chris MacIsaac, “Özürler bir başlangıç olabilir ancak daha fazlasını görmek istiyoruz” dedi. MacIsaac, “Kurbanlara doğru davranılmasını istiyoruz. Dışlandıkları izlenimine kapılmalarını istemiyoruz. Katolik yetkililer tarafından bir kez daha istismara uğramalarını istemiyoruz” diye konuştu. Bu arada Melbourne’de bir rahibin tacizine uğrayan iki genç kızın ebeveynleri de taşındıkları Avrupa’dan Sidney’e gelerek, Papa ile görüşme talebinde bulundu. Tacizin ardından bir kızı intihar eden baba Anthony Foster, Papa’nın özrüyle ilgili olarak, “Bunlar sadece sözler, 13 yıldır aynı şeyi duyuyoruz. Bunlar sadece özür, arkasında somut bir şey yok, bunu aramaya geldik” dedi.

/ Sidney

20.07.2008

Türkiye’nin İran trafiği sürüyor

DIŞİŞLERİ Bakanı ve Başmüzakereci Ali Babacan’ın önceki akşam İran’ın nükleer programıyla ilgili sürece yönelik bazı önemli telefon görüşmeleri yaptığı öğrenildi.

Edinilen bilgiye göre, Babacan, ABD Dışişleri Bakanı Condeleezza Rice, Almanya Dışişleri Bakanı Frank Walter Steinmeier ve AB Ortak Dış Politika ve Güvenlik Yüksek Temsilcisi Javier Solana ile telefonda ayrı ayrı, uzun süre görüşerek, İran’ın nükleer dosyası ve sürecin diyalog yoluyla ilerlemesi konusunda görüş alış verişinde bulundu. İran’ın nükleer programıyla ilgili olarak İran ile AB arasındaki müzakereler, ABD’nin de katılımıyla bugün Cenevre’de yapılıyor.

/ Ankara

20.07.2008

Abhazya’ya, Rus formülü

RUSYA Devlet Başkanı Dmitri Medvedev Abhazya krizinin çözülmesi için Gürcistan askerlerinin bölgeden çekilmesi gerektiğini söyledi.

Rusya’nın başşehri Moskova’da resmî ziyarete bulunan Almanya Dışişleri Bakanı FrankWalter Steinmeier ile görüşen Medvedev, konuşmasında Abhazya krizine değindi. GürcistanAbhazya krizinin çözülmesinde tek yolun bulunduğunu anlatan Medvedev, “Krizin çözülmesi için iki tarafın da güç kullanılmasını yasaklayacak tedbir paketini imzalaması gerekiyor. Ayrıca Kodori Vadisi’nin yukarı bölgesinde bulunan Gürcistan askerlerinin çekilmesi lâzım.” diye konuştu. Medvedev, dondurulmuş sorunun ancak bu şekilde çözülebileceğini kaydetti. Rusya’nın konuya ilişkin duruşunu teferruatlı bir şekilde FrankWalter Steinmeier’e anlatan Medvedev, kendilerin niyetinin bölgede istikrarın sağlanması ve iki ülke arasında güvenin kurulması için etkileyici adımlar atması yönünde olduğunu vurguladı. Almanya Dışişleri Bakanı FrankWalter Steinmeier ise önceki gün Abhazya krizinin çözümüne destek olmak amacıyla Gürcistan’a gitmişti. Gürcistan’ın başşehri Tiflis’te temaslarda bulunan Alman Bakan, Abhazya’ya geçerek Berlin tarafından hazırlanan üç aşamalı planı önermişti. Bu arada Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, dün Berlin planının doğru olduğu yönünde açıklamalarda bulunmuştu. Abhazya’nın lideri Sergey Bağapş ise Tiflis ile aralarındaki soruna çözüm bulunmasını amaçlayan Berlin planını reddetti. Sergey Bağapş, Avrupa Birliği üyesi ülkelerin desteğini alarak sunduğu çözüm teklifini kabul edilemez bulduklarını söyledi. Berlin’in 3 aşamalı planında: tarafların şiddete son vermesi, Gürcü mültecilerin bölgeye kademeli olarak geri dönüşünün güvence altına alınması ve Abhazya’nın Gürcistan içinde otonom bir bölge olarak kabul edilmesi isteniyor. 1991 yılında Sovyetler Birliğinin dağılmasının ardından Tiflis’ten bağımsızlığını ilân eden Abhazya’da halen çatışmalar devam ediyor. Dondurulmuş sorunlu bölge ilân edilen Abhazya’nın Gürcistan sınırında 3 bin kadar Rus barış gücü askeri görev yapıyor.

/ Moskova

20.07.2008

Rusya, Ermeni kartına oynuyor

RUSYA'NIN özel internet portalı www.kavkazuzel.ru’nun haberine göre, Türk-Ermeni barışını en çok Kremlin istiyor.

Haberde Rus diplomasisinin Türk-Ermeni ilişkilerinin çözüm inisiyatifini Washington’un elinden almak için çaba sarf ettiği iddia edildi. Site haberinde Ermenistanlı siyaset uzmanı ve Erivan’ın Şam eski Büyükelçisi David Oganesyan’ın görüşlerine yer veriyor. Eski büyükelçi Oganesyan, Kremlin’in Türk-Ermeni ilişkilerinin yoluna girmesi için girişimlerde bulunmak istediğini ifade etti. Gelişmeleri Rusya’nın dikkatle izlediğini belirten Oganesyan, “Rus diplomasisi, Türk-Ermeni ilişkilerinin çözüm inisiyitafini Amerika’nın elinden almaya niyetli. Dolayısıyla, Kremlin Amerikan diplomasisinin gündeminde uzun yıllar kalan konuyu, kendi gündemine almak istiyor” dedi. Özgürlük radyosu yorumcusu Bryan Witmor da Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan’ın “futbol diplomasisi” yoluyla Türk-Ermeni ilişkilerini iyileştirmeyi hedeflediğini belirtti. Sarkisyan’ın Türkiye Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ü birlikte maç izlemek için Erivan’a davet etmesiyle ilgili açıklamasını Moskova’da yaptığına dikkat çeken siyasî yorumcu Witmor, “23 Haziran’da Moskova’da resmî ziyarette bulunan Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan, Türk meslektaşı Abdullah Gül’ü Erivan’a maça davet etti. Altını çizerek belirtmek gerekir ki, bu açıklama Moskova’da ve ayrıca da Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’un Ankara ziyaretinden bir kaç gün önce yapıldı” diye konuştu. Haberde, Washington’da bulunan Uluslararası ve Stratejik Analizler Merkezi (GSİS) Türkiye Masası Başkanı Bülent Ali Rıza’nın da aynı görüşlerine yer veriliyor. Bülent Ali Rıza Moskova’nın Türk-Ermeni ilişkilerinin yoluna girmesinden yana olduğunu vurguluyor. Türk uzman Ali Rıza, “Moskova, Türkiye ile iyi ilişkiler kurdu ve bunun böyle devam etmesinden yana. Moskova ikili ilişkilerde sorunlarla, özellikle Rusya’nın Moskova’ya yaptığı yardım faktörü bazında ortaya çıkabilecek herhangi bir sorunlarla karşılaşmamayı istiyor” dedi. Yazıda, bir başka Ermeni uzman Aleksandr İskenderyan’ın konuyla ilgili ilginç iddiasına da yer verildi. Ermeni uzman, “Güney Kafkasya’da dengelerin değişmesi sonucunda, Rusya şimdi Türk-Ermeni ilişkilerinin düzelmesini istiyor. Rusya’nın daha önce bölgede farklı bir tutumu olduğundan dolayı Ermenistan’ın izolasyonda kalması Moskova’nın işine geliyordu. Bugün ise durum daha farklı, dolayısıyla Rusya şimdi izolasyonundan yana değil” diyor.

/ Moskova

20.07.2008

Chatham House: Türkiye’de, seküler İslâm yükseliyor

THE Guardian gazetesinde düşünce kuruluşu Chatham House Türkiye uzmanı Fadi Hakura imzalı yazıda, Türkiye’de “sekülerleşen İslâm’ın yükselişte” olduğu ileri sürüldü.

Yazıda, AKP’nin kapatılması ve yaşanan sosyal gelişmelere dikkat çekiliyor. Türkiye’de siyasî alanda yaşananları iktidar kavgası olarak tanımlayan yazar, “İslâmî kesim ile laik kesim arasında yaşanan iktidar kavgası özellikle AKP’nin geçen yıl önemli oranda oy kazandığı seçimlerden sonra ortaya çıktı.” vurgusunu yaptı. Yaşanan bazı gelişmelere rağmen bölgede “dinamik ve hareketli” bir Türkiye’nin olduğunu belirten yazar, “Yaşanan dram bir yana Türkiye dinamik ve heyecanlı. Son anketlere bakılacak olursa halk hem laikliği hem de İslâmı destekliyor. İslâm ve laiklik Türk halkı arasında bir araya geliyor. Sekülerleşen İslâm yükseliyor.” diye yazdı. Son olarak yazar Hakura, “Erdoğan ve AKP’ye ne olursa olsun Türkiye yeni bir siyaset stilinin eşiğinde.” dedi.

/ Londra

20.07.2008

Obama Afganistan’da, Brown ise Irak’ta

ABD'DE Kasım ayında yapılacak başkanlık seçimlerinde Demokrat Parti’nin adayı olan Barack Obama’nın Afganistan ziyareti başladı.

Obama’nın sözcüsü Robert Gibbs, siyahî başkan adayının çıktığı Avrupa ve Orta Doğu’yu kapsayan gezisi çerçevesinde öğlen saatlerinde Kabil’e vardığını söyledi. Afganistan’a uçmadan önce gazetecilere yaptığı açıklamada Obama, “Bölgedeki durumu görmek için sabırsızlanıyorum. Afganistan ve Irak’taki komutanlarla konuşacağım. En büyük endişeleri ne, onu göreceğim. Ayrıca askerlerimiz verdiği kahramanca verdiği mücadele için teşekkür edeceğim.” diye konuşmuştu. Obama, seçim konuşmalarında başkan olursa önceliğini Afganistan’a vererek El Kaide ve Taliban’ı yenilgiye uğratmaya çalışacağını vurgulamıştı. Obama, sadece Irak’taki savaşa odaklanmanın, ABD’nin güvenliğini koruyacak bir strateji olmadığını kaydetmişti. Bu arada, İngiltere Başbakanı Gordon Brown’un sürpriz bir şekilde Irak’a geldiği belirtildi. Brown’un bu ziyaretinde Irak Başbakanı Nuri El Maliki ve diğer liderlerle ile bir araya geleceği, ayrıca ülkenin güneyinde bulunan İngiliz askerlerini ziyaret edeceği belirtildi. Irak hükümetinden yapılan açıklamada Brown’un görüşmelerde ikili ilişkileri ve Basra’daki İngiliz askerlerinin durumunu ele alacağı kaydedildi.

/ Kabil

20.07.2008