"Gerçekten" haber verir 29 Ağustos 2008
Anasayfam Yap | Sık Kullanılanlara Ekle | Reklam | Künye | Abone Formu | İletişim
ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET ve ŞÛRÂDIR

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Spor

 

F.Bahçe evinde aslan

AVRUPA Şampiyonlar Ligi 3. ön eleme turunun rövanşında FK Partizan'ı 2-1 yenerek ''Devler Ligi''ne adını yazdıran Fenerbahçe, Avrupa kupalarında kendi sahasındaki yenilmezlik serisini 14 maça çıkardı.

Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadı'nda rakiplerine geçit vermeyen sarı-lacivertliler, 2005-2006 sezonunda Şampiyonlar Ligi'nde (23 Kasım 2005) Milan karşısında aldığı 4-0'lık mağlubiyetin ardından, Kadıköy'de yenilgi yüzü görmedi. Sarı-lacivertliler, Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadı'nda çıktığı son 14 Avrupa Kupası maçında 11 kez kazanırken, 3 maçta eşitliği bozamadı. Fenerbahçe, Kadıköy'deki üst üste yaptığı son 8 Avrupa Kupası maçından da galibiyetle ayrılmasını bildi. Sarı-lacivertliler, teknik direktör Luis Aragones yönetiminde yaptığı 4 Avrupa kupası maçında 3 galibiyet 1 beraberlik aldı.

6. DEFA DEVLER LİGİ'NE GİRDİ

Partizan engelini geçen Fenerbahçe, 6. kez ''Devler Ligi''ne katılmaya hak kazandı. Avrupa arenasında bugüne dek 5 kez Şampiyonlar Ligi'nde mücadele eden sarı-lacivertliler, bu sezon 2. ön eleme turunda Macaristan'ın MTK Budapeşte ve 3. ön eleme turunda da Sırp temsilcisi Partizan'ı eleyerek 6. kez bu büyük organizasyona adını yazdırdı. Daha önce 1996-1997, 2001-2002, 2004-2005, 2005-2006 ve 2007-2008 sezonlarında Şampiyonlar Ligi'nde mücadele eden Fenerbahçe, 2002-2003 ve 2006-2007 sezonlarında olmak üzere 2 kez de ön eleme turunu geçemediği için ''Devler Ligi''ne girememişti. Avrupa Şampiyonlar Ligi'nde, çıktığı toplam 34 maçta 11 galibiyet alan Fenerbahçe, 19 kez yenilirken, 4 kez de eşitliği bozamadı. Sarı-lacivertliler ''Devler Ligi''nde attığı 38 gole karşılık kalesinde 59 gol gördü.

29.08.2008


 

G.Saray'ın kaybı çok büyük

GALATASARAY, Şampiyonlar Ligi'nde ilk kez ön eleme turunda başarısız olarak gruplara katılamadı.

Sarı-kırmızılılar, bundan önce 10 kez katıldığı Avrupa Şampiyonlar Ligi ön eleme turlarında hiç elenmezken, bu akşam Steaua Bükreş'e elenerek bir ilke imza attı. Sarı-kırmızılılar, ön eleme turlarında daha önce UEFA Kupası'nda 1995-96 Sezonu'nda Sparta Prag'a karşı 3-1 ve 1-1'lik skorlarla elenmişti. Galatasaray, Şampiyonlar Ligi'nde gruplara kalamayarak hayal kırıklığı yaşarken, büyük bir geliri de kaybetti. Sarı-kırmızılılar, alacakları bir galibiyetle ''ayakbastı'' parası olarak 4.5 milyon Avro'yu kasalarına koyacaktı. Galatasaray'ın gruplara kalması halinde elde edeceği puanlar, televizyon gelirleri ve reklamlarla bu para çok daha büyük miktarlara ulaşacaktı.

SERVET ÇETİN: HAZIR DEĞİLİZ

Galatasaraylı futbolcu Servet Çetin, Steau Bükreş'e elenmelerinin ardından yaptığı açıklamada, ''En büyük hatamız ilk maçta tam hazır olmamaktı'' dedi. Elenmenin iyi bir duygu olduğunun söylenemeyeceğini ve üzgün olduklarını belirten Servet, ''Bizim en büyük hatamız ilk maçta hazırlıksız olmamızdı, maç eksiğimiz olmasıydı. İlk maçta hazır olsaydık burada böyle olmazdı. Takımının bu akşam iyi oynadığını düşünüyorum ve maça da konsantreydik'' şeklinde konuştu. Golü yedikten sonra çok oyuncuyla atak yaptıklarını ve bu nedenle kontratak yediklerini kaydeden Servet, golün ofsayt olduğu haberini de aldığını dile getirdi. Şampiyonlar Ligi'ne katılmayı istediklerini, ancak bunun olmadığını belirten Servet, ''Ama bunu UEFA Kupası'nda en iyi şekilde telafi etmek istiyoruz'' diyerek sözlerini tamamladı.

29.08.2008


 

Skibbe: Lincoln formda değil

GALATASARAY Avrupa Şampiyonlar Ligi'ne katılma hakkını kazanamazken sarı-kırmızılı takımın teknik direktörü Michael Skibbe, ofsayttan yedikleri gol yüzünden maçın İtalyan hakemi Matteo Trefonilini'yi eleştiri yağmuruna tuttu.

Skibbe, Lincoln'un Steaua Bükreş maçında formunda olmadığını kabul etti. Bir gazetecinin, Lincoln'u maçta beğenip beğenmediğini sorması üzerine, ''Bence Lincoln görevini yerine getirdi bu akşam. Onu çıkartıp yerini başka oyuncu ile doldurmaya çalışmamalıydık. Belki formunda değil, bu konuda haklısınız'' diye cevap verdi. Bir Rumen gazetecinin, ''Steaua Bükreş Şampiyonlar Ligi'nde ne yapar?''sorusu üzerine, ''Kurayı beklemeliyiz, hızlı ve tecrübeli futbolcuları var. Özellikle iyi bir gününde Steaua Bükreş her takımı yenebilir'' ifadesini kullandı.

29.08.2008


 

Kaleci Volkan G.Saray'a üzüldü

FENERBAHÇELİ kaleci Volkan Demirel, Avrupa Şampiyonlar Ligi 3. ön eleme turunun rövanşında, Sırbistan'ın FK Partizan takımı karşısında kazanacaklarından emin olduklarını ifade etti. Sarı-lacivertli kaleci, 2-0 önde olmalarının verdiği rehavetle kalelerinde bir gol gördüklerini kaydederek, ''Sonuçta kazandık ve Şampiyonlar Ligi'ne girdik'' dedi.

Galatasaray'ın, Şampiyonlar Ligi'nden elendiği hatırlatılan Volkan, ''Galatasaray'ın da kazanmasını isterdik, çünkü neticede Türkiye'nin puanı yükseliyor'' diye konuştu.

''Sonuçta kazandık ve Şampiyonlar Ligi'ne girdik'' dedi. Galatasaray'ın, Şampiyonlar Ligi'nden elendiği hatırlatılan Volkan, ''Galatasaray'ın da kazanmasını isterdik, çünkü neticede Türkiye'nin puanı yükseliyor'' diye konuştu.

29.08.2008


 

Ligde bugün: A.Gücü-Trabzon

TRABZONSPOR ile Ankaragücü bugün yapacakları maç ile birlikte ligde 61. kez karşı karşıya gelecek.

Ankara 19 Mayıs Stadında oynanacak maç saat 21.00'de başlayacak. Bugüne dek iki takım arasında yapılan 60 maçta, bordo-mavililerin galibiyetlerde 30-15 üstünlüğü bulunuyor.

29.08.2008


 

G.Saray'ın hoca yanlışı

Galatasaray, Şampiyonlar Ligine veda etti. aslında G.Saray'ın vedası ilk maçta oldu. İstanbul'daki karşılaşmada Alman teknik adam Skibbe'nin akıl almaz takım tercihi, o maçın G.Saray'ın kazanamamasına sebep olmuştu.

Oyuncuların yanlış yerlerde oynatılması sonucunda G.Saray evinde 2-0 geriye düşüp beraberliği zar zor kurtarmıştı. Elemeli maçlarda iç sahada yenilen bir gol planları genelde tersine çevirir. G.Saray ilk maçta evinde iki gol yiyerek bu zorluğun bedelini, şampiyonlar ligine katılamamakla ödedi. Bu durumdan en çok etkilenecek olan kişi Skibbe olacaktır. Camia Skibbe'yi tartışacaktır. Skibbe'nin bu imajı düzeltmesi, bundan sonra G.Saray'ın UEFA Kupasındaki başarısıyla değerlendirilecektir.

G.Saray yönetiminin bu sezon kaleci almaya karar verdiği biliniyordu. Aykut malum. İlk maçta yaptığı acemice hata G.Saray'ın elenmesinin önemli bir nedeni. Kaleci almak için yapılan çalışmalar sonunda De Santis denilen İtalyan bir kaleci alındı. Onu da Skibbe oynatmıyor. Demek ki, güvenemiyor. Şampiyonlar Ligine katılmak için lâzım olan kaleci bu değilse Santis'in neden transfer edildiği, yönetimin cevap vermesi gereken bir konu. Biraz ucuza gelsin denilirken, daha katılırken 14 milyon Euro'dan olmak beceriksizlik değil mi? Yönetim Kewell, Meira, Baros transferlerinde nasıl başarılıysa, teknik adam ve kaleci seçiminde o denli başarısızdır. Onca üst düzey takım varken Steau Bükreş'le eşleşip elenmek, G.Saray için çok büyük bir handikap olmuştur.

G.Saray, dünya markası olabilme başarısı yakalamış bir takım. Bundan sonra çapı küçük ne oyuncu, ne de teknik adam G.Saray'da verimli olamaz. Hele önümüzdeki yıllarda stadını yapmış, kurumsal olarak modern hüviyet kazanmış, parasal konularda gelirini giderinin önüne geçirmiş olacak bir G.Saray'da, her yönüyle kalitenin olması, sportif başarının anahtarı olacaktır.

Said OKUR

29.08.2008


 

F.Bahçe'yi beğendim

Fenerbahçe, Partizan'ı yenerken hem Şampiyonlar Liginde gruplara kaldı, hem de tur atladığı için ayak bastı parası olarak 5,4 milyon Avro'yu kasasına koydu.

Bundan sonra grup maçlarında her galibiyet için 600 bin, beraberlik için 300 bin Avro prim alacak. İşler yolunda giderse sarı-lacivertli kulüp bu sezon sonunda en az 15 milyon Avro kazanmış olacak. Bir yerde transferlere harcanan paralar Şampiyonlar Ligindeki başarı ile geri alınmış olacak. Bu işin ekonomik yönü. Asıl önemli konu F.Bahçe'nin futbolu. Partizan karşısında 60 dakika çok iyi bir F.Bahçe izledik. Tribünlere keyif verdi. Kanatlarda Kazım Kazım ve Uğur Boral aksamasına karşılık yine de etkili pozisyonlar buldu. Bu maçta ön libero oynayan Şili'li Maldonado mükemmel bir performans gösterdi. Hem top çaldı, hem de topu çok hızlı bir şekilde oyuna sokarak takımı ateşledi.

Kaptan Alex ise tribünlere futbol ziyafeti çekti. Orta sahada bütün toplar onda toplandı. Harika paslar verdi. Zaman zaman seyirciyi ayağa kaldıran fantastik çalımlarla rakibini geçti. Sahanın tek lideriydi. Güiza'nın mükemmel topunu uçarak kafa ile ağlara göndermesi bile ustalık işiydi. Her zaman söylüyorum. Alex, F.Bahçe'nin gelmiş geçmiş en iyi yabancı futbolcusudur. Bu sezon sözleşmesi sona eriyor. Yönetim, 4 yılda F.Bahçe'ye 2 şampiyonluk sevinci yaşatan bu yıldızı mutlaka kadrosunda tutmalıdır.

Kalede Volkan hatasız oynadı. Yediği frikik golünde yapacak bir hamlesi yoktu. Tek tük Partizan'ın tehlikeli ataklarını çabuk çıkarak önledi. Gökhan Gönül, Gaziantepspor maçına oranla daha diriydi. Çok mücadele etti. Ama çok da top kaybı yaptı. Roberto Carlos eskisi gibi hareketli değil. Savunmadaki zaaflar yüzünden sahasında kalmayı tercih ediyor. Lugano, pas hataları yapmasına karşılık yine de en güvenilir isim. İlk yarıda sarı kart görme pahasına rakibini indirerek mutlaka bir gol pozisyonunu başlamadan bitirdi. Yasin, sakat Edu'nun yokluğunda fazla sırıtmadı. Hava toplarında rakiplerine top göstermedi. Maldonado, Selçuk'un bölgesinde çok çalıştı, pres yaptı ve başarılı paslar göz doldurdu.

Kazım'da bir durgunluk görüyorum. Sürekli inişe geçiyor. Birebir mücadelelede gereksiz çalımlarla takımın gol pozisyonlarını harcıyor. Ayrıca laubali tavırlarında herhangi bir değişme yok. Sol kanatta Uğur Boral'ı anlayamıyorum. Güçlü fiziği ve rakiplerine nal toplatan kondisyonunu bir türlü sahaya yansıtamıyor. Roberto Carlos'dan aldığı topları yeniden Carlos'a veriyor. Halbuki o topları kanatlara taşıyıp, orta yapabilse rakip savunma büyük sıkıntılara girecek. Ama yapmıyor. Semih Şentürk sakat oynadı. Bu olumsuzluğa rağmen Partizan'ı en çok uğraştıran isim oldu. Attığı gol ile kalitesini bir defa daha gösterdi.

Herkesin gol beklediği Guiza'dan bu maçta da gol sesi çıkmadı. Ancak Guiza egoist bir futbolcu değil. Gol atmıyor ama asist yapmayı beceriyor. Atılan 2 golde de onun katkısı var. Ayrıca rakipleri tarafından çok sıkı markaja alınıyor. F.Bahçe seyircisi her türlü olumsuzluğa rağmen ona destek verip, alkışlıyor. Atacağı bir gol İspanyol golcünün eski havasını yakalamasına yardımcı olacak.

Erol DOYURAN

29.08.2008

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 
GAZETE 1.SAYFA

Bütün haberler

Site yöneticisi | Editör
Yeni Asya Gazetesi Gülbahar Cd. Günay Sk. No.4 Güneşli-İSTANBUL T:0212 655 88 59 F:0212 515 67 62 | © Copyright YeniAsya 2008.Tüm hakları Saklıdır