Güncel |
Türkiye, AB’ye hazır |
Balkan Politika Kulübü Başkanı, eski Bulgaristan’ın Cumhurbaşkanı Jelyu Jelev, Türkiye’nin şu anda Avrupa Birliği’ne (AB) girmek için hazır olduğunu belirterek, ‘’Meclis ve hükümet bu süreci daha da kısaltabilir. Bunun için Türkiye’nin Brüksel’e baskı yapması gerekiyor’’ dedi. Jelev, 12. Uluslararası Balkan Kulübü Konferansı öncesinde düzenlenen basın toplantısında, bu yıl 12’ncisi düzenlenecek konferansın, Türkiye’nin AB’ye girmesine katkı sağlayacağını söyledi. Türkiye’nin AB’ye girmeyi hak ettiğini ifade eden Jelev, AB’ye girmek isteyen ülkelerin demokratik ve ekonomisinin güçlü olması gerektiğini anlattı. Jelev, ‘’Türkiye’nin, daha önceden AB’ye girmesi gerekiyordu çünkü böyle bir demokratik yapısı var. Türkiye’nin AB’ye girmesi, AB için bonus olacak’’ dedi. Türkiye’nin, Asya ve Avrupa kıtaları arasında köprü olduğuna işaret eden Jelev, Türkiye’nin Müslüman bir ülke olduğu için Arap ülkeleri üzerinde etkisi bulunduğunu kaydetti. AB için Türkiye’nin, sahip olduğu doğal kaynaklar dolayısıyla da çok büyük önem taşıdığını ifade eden Jelev, şöyle konuştu: ‘’Batı ülkelerinin çoğu Türkiye’nin AB’ye girmesini istemezler. Birkaç yıl önce Fransa Parlamentosu beni davet etti. Bana bir soru sordular; ‘Sizce Türkiye AB’ye girsin mi, girmesin mi’. Hiç düşünmeden, ‘Girmesi gerekiyor’ dedim. Yarın Rusya AB’ye girmek isterse ve şartları da uyuyorsa o zaman AB’nin sınırlarını Urallara kadar mı kabul edeceğiz? Rusya’nın da AB’ye girmesi lazım. Rusya’nın da girmesiyle AB, siyasi açıdan dünyada sözü geçen bir birlik haline gelecektir.’’ Türkiye’nin nüfusunun çoğunluğunun Müslüman olduğunu ancak Şeriatla yönetilmediğini, çok demokratik bir ülke olarak aşırı dinci teröre de karşı olduğunu söyleyen Jelev, AB’nin bir Hristiyan kulübü olmadığını belirtti.
‘’İKİ ÜLKENİN BENCİLLİĞİNİ GÖSTERİYOR’’ Türkiye’nin AB’ye girmesini desteklemeyenlerin bunun nedenini ortaya koyamadığını ifade eden Jelev, Fransa ve Almanya’nın ‘’Genç ve yüksek nüfus, rekabet açısından önemli, Türkiye AB’ye girerse parlamentoya daha çok milletvekili sokacak’’ şeklindeki ifadelerinin değer verilecek görüşler olmadığını, bu görüşlerin, bu iki büyük ülkenin bencilliğini gösterdiğini söyledi. AB’nin çok iyi bir geleceği olduğunu, Türkiye’nin de bu birliğin içinde yer alması gerektiğini belirten Jelev, ‘’AB, ekonomik açıdan dev ama siyasi açıdan bir cüce’’ dedi. Jelev, bir gazetecinin, ‘’Türkiye’nin AB üyeliği için ne kadar bir süre öngörüyorsunuz?’’ sorusunu, ‘’Süre veremem. Yakın da olabilir, daha sonraki bir dönemde de olabilir. Türkiye şu anda AB’ye girmek için hazır. Türkiye’nin parlamentosu, hükümeti süreci daha da kısaltabilir’’ diye cevapladı. ‘’Hükümet bu süreci kısaltmak için ne yapabilir’’ sorusu üzerine Jelev, ‘’Türkiye’nin Brüksel’e baskı yapması gerekiyor. Kulübe de baskı yapması gerekiyor’’ dedi. İstanbul / aa
ABDULLAH GÜL: BİZE FIRSAT VERİN
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Fransız İşadamları Derneği (MEDEF) ile Türk Sanayici ve İşadamları Derneği’nin (TÜSİAD) düzenlediği ‘’Dünyada ve Avrupa’da daha güçlü olmak için: Türk-Fransız ortaklığı’’ konulu konferansta yaptığı konuşmada, müzakere sürecini tamamlamış bir Türkiye’nin AB’ye girmek istemeyebileceğini belirterek, “Tartışmalara çok fazla girmeden yürümemize, yani ‘kendimizi bütün standartlarımızı AB standartlarına getirmemize fırsat verin’ demekten başka bir talebimiz yoktur’’ dedi. Türkiye’nin güçlenmesinin Fransa’nın ve AB’nin çıkarına olduğunu belirten Gül, ‘’bundan sizin de mutlu olmanız gerekir. Güçlü ve kuvvetli ortak istersiniz. Her halde zayıf bir ortakla yapabileceğiniz işler sınırlıdır” diye konuştu. Cumhurbaşkanı Fransız LCİ televizyonuna yaptığı açıklamada ise “Türkiye’nin 1915 olaylarıyla ilgili Ermeni iddialarını gündeme getirenleri hapse atmaktan ne zaman vazgeçeceği” yönündeki bir soruya karşılık Türkiye’de böyle bir kanun olmadığını hatırlattı. Türkiye hakkındaki algılamayla Türkiye gerçeklerinin farklı olduğunu belirten Gül, “Türkiye’de şiddet içermemesi kaydıyla her türlü görüş savunulabilir. Türkiye artık eski Türkiye değil, şiddet içermediği sürece katılmadığım düşünceler ülkemde rahatlıkla konuşulabiliyor” dedi. Paris / aa |
10.10.2009 |