Spor

Fatih Terim geri dönmez

2010 için grup maçlarına ümitli başladık, hüsranla bitirdik. Şimdi bir dünya kupası finallerine daha katılamamanın üzüntüsünü yaşıyoruz. Halbuki Türk Milli Takımı aldığı sürpriz sonuçlar ve her yerde tribünleri dolduran taraftarları ile ilgiyle takip edilen renkli bir ekipti. Son Belçika maçında alınan mağlubiyet sonrası gurbetçilerimizin istemediğimiz taşkınlıklarda bulunmasına üzüntüyle karşılamakla birlikte, bize yakışmadığını itiraf etmemiz gerekir.

Fatih Terim'in ortaya çıkan bu başarısız tablodan sonra istifa etmesini normal karşılamalıyız. 14 Ekim'de Bursa'da oynanacak Ermenistan maçından sonra görevi bırakıp, veda edeceğini açıkladı. Bu kararından dönüş olmasını kimse beklemesin. Federasyondaki bazı yöneticiler onun gitmesine pek sıcak bakmıyor. 2012'ye kadar sözleşmesi olduğunu bahane ederek, görev kalması için baskı yapıyorlar. Bize göre bu tip baskılar boşa kürek çekmekten başka bir işe yaramaz. Ortada bir başarısızlık var. Bunun sorumlusu olarak Fatih Terim kendisini görüyor. İstifa kararı bu açıdan değerlendirilirse, kabul görmesi lazım.

Fatih Terim'in gitmesiyle birlikte milli takımda birtakım değişikliklere gidilmesi şart gibi görünüyor. Terim döneminde aday kadroya çağrılan isimler her zaman tartışma konusu olmuştur. Son Belçika maçında da bunu gördük. Kendi takımlarında yedek oynayanlar, milli takımda ilk 11'de sahaya çıktılar. Bundan sonra 3 büyük takıma göre aday kadro seçiminin son bulmasını bekliyoruz. Yeni hedef 2012 Avrupa Şampiyonası olacak olursa yeni isimleri kadroya kazandırmak için şimdiden kollar sıvanmalıdır.

Öncelikle Fatih Terim'in yerine gelecek isim kim olacak tartışması başlayacak. Üzülerek söyleyelim ki, Türkiye'de milli takımın başına geçecek yetişmiş bir teknik adam şu anda yok gibi görünüyor. Gözler yine Avrupa'ya çevrilecek. Medyada Hiddink ve Lucescu'nun isimleri öne çıkarıldı ama her ikisi de şu anda faal olarak görev yapıyor. Ağır tazminat şartları bu iki hoca ile anlaşmanın zor olacağını gösteriyor. Futbol Federasyonu bu konuda çok iyi düşünüp, acele bir karar vermeli.

[email protected]

EROL DOYURAN

12.10.2009