Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 16 Kasım 2006

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Raşit YÜCEL

Bir sonbahar



“Külli âtin karîb” diye bir hakikat var. Yani “Her gelecek yakındır”

İlkbahar o kadar şiir ve edebiyat dünyasına adını yazmış ise, sonbaharda hüzün şiirleri ve ebebiyat tekerlemeleri kaydedilmiştir.

Sonbahar hüzündür, bir yaprak dökümüdür.

Sonbahar birçok şeye anılar serdetmiştir.

İkindi vaktine, Son Peygamber’e (asm), insanın son demlerine işaret eder. Hayatın onca acı ve tatlı anlarını bir bir hatıra getirerek, derinden derine bir ah çektirir.

Sonbahar, bir de “âhir zaman” anlarını hatırlatır. Yani “son asırlar”... İnsan nasıl ki doğar, nasıl ki yaşar ve sonunda hayatı sona erer; kâinat da öyle. Onun da takdir edilmiş bir ömrü vardır. O da ölecektir. Yıldızlar, gezegenler, galaksiler bir bir dağılacak ve parçalanacaktır.

Bir sonbahardır. Nice ilkbaharları tadan ve zevk alanların bir sonbahar ile buluşmaları muhakkaktır.

Sonbahar ebedî yok oluş ve kayboluş zamanı da değildir. Her kıştan sonra bir bahar, her sonbahardan sonra da tekrar bir taze baharın gelmesi kat’îdir.

Her insanın sonbaharını taze ve şirin bir bahara dönüştürmesi kendi elindedir. Bediüzzaman Hazretleri bu mânâyı bakın ne güzel tasvir etmiştir: “Bütün firaklardan gelen feryadlar, aşk-ı bekadan gelen ağlamaların tercümanlarıdır” Bâkî kalmak, yok olmamak, yaptıklarının zayi olmasını istememek her insanın en önemli arzusudur. İşte Bediüzzaman Hazretleri, bütün ayrılıklardan gelen feryatların, bâkî kalma aşkından gelen istek ve arzunun neticesi olduğunu dile getirmektedir.

Ayrılık acıdır, ayrılık yakıcıdır, ayrılık hicrandır.

Ayrılığın en korkuncu bir daha bulaşamama endişesidir.

Yoksa kavuşmaya engel olmayan sonbaharların hiçbir mahzuru yoktur dünyamızda.

Ben sonbaharı da sevdim. Onun yere düşen sarı yapraklarını da.

Sonbahar olmasa kıştan bahara yol gelmez.

Şükür ki biz yok olmayacağız. Baharda tekrar dirileceğiz.

16.11.2006

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (09.11.2006) - İçimiz ve dışımız

  (02.11.2006) - Kırılma noktaları

  (23.10.2006) - Bayram

  (19.10.2006) - Öyle bir gece

  (12.10.2006) - Ne zamanı?

  (05.10.2006) - Camiler

  (28.09.2006) - Hoş geldin!

  (14.09.2006) - Berat edenler

  (09.09.2006) - Dünya barışı

  (01.09.2006) - Zaferler

 

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdurrahman ŞEN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Faruk ÇAKIR

  Gökçe OK

  Habip FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hülya KARTAL

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Hüseyin YILMAZ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Metin KARABAŞOĞLU

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Murat ÇİFTKAYA

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Raşit YÜCEL

  S. Bahaddin YAŞAR

  Saadet Bayri FİDAN

  Sami CEBECİ

  Sena DEMİR

  Serdar MURAT

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin Uçal ABDULLAH

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Zeynep GÜVENÇ

  Ümit ŞİMŞEK

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  Şaban DÖĞEN


 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004