Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 04 Nisan 2007

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Dünya

 

İngiltere-İran krizini ABD tetikledi

İngiltere’de yayımlanan The Independent gazetesi, 15 İngiliz askerinin İran tarafından esir alınmasına, ABD’nin İranlı iki üst düzey güvenlik yetkilisini kaçırma girişiminin yol açtığını öne sürdü.

ABD’nin bu girişiminin 10 hafta önce olduğunu iddia eden Independent, 11 Ocak sabahı kuzey Irak’taki İran irtibat bürosuna, bölgeye helikopterlerle indirilen bir grup askerin baskın yapmaya çalıştığını yazdı. Baskın sırasında bölgeyi ziyaret etmekte olan iki üst düzey güvenlik yetkilisi İran Ulusal Güvenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Muhammed Caferi ve Devrim Muhafızları İstihbarat şefi General Manuçehr Firuzende’nin ele geçirilemediğini, Amerikalı askerlerin de büroda bulunan daha alt düzeydeki 5 İranlı güvenlik elemanını gözaltına aldığını yazan gazete, 5 İranlı görevlinin hâlâ casusluk faaliyetleri yaptıkları iddiasıyla ABD tarafından tutulmakta olduğuna dikkat çekti.

Bölgeye, Celal Talabani ve Mesud Barzani ile görüşmeler yapmak üzere resmî ziyaret için gelen iki İranlının kaçırılması girişiminin, Mesud Barzani’ye bağlı güçlerin komutanı Fuad Hüseyin tarafından da doğrulandığını kaydeden Independent, Erbil’deki İran irtibat bürosunun İran’a gitmek isteyen Kürtlerin vize işlemlerini yaptığını belirtti.

Gazete, Hüseyin’in “Amerikalılar asıl Caferi’nin peşindeydi ve onu büroda bulabileceklerine inanıyordu” iddiasına da yer verdi. Gazete, Caferi’nin de, kaçırma girişiminin olduğu iddia edilen dönemde Erbil’de olduğunu doğruladığını yazdı.

The Independent gazetesi, ABD ve müttefiki ülkelerin İran üzerindeki baskıyı artırmaya çalıştıklarını, ancak Erbil’deki baskın girişiminin aşırı saldırganlık içeren çok ciddî bir eylem olduğunu ifade ederken, “Bu olay ABD ile İran arasındaki gerilimi tehlikeli biçimde artırdı ve bu da İranlıların ABD’den daha yumuşak bir hedef olarak gördüğü 15 İngiliz askerinin esir alınmasına yol açtı” iddiasında bulundu.

/ LONDRA

04.04.2007


 

Rehineler için iki kritik gün

İngiltere Başbakanı Tony Blair, İran’ın elinde tuttuğu 15 İngiliz askeriyle ilgili krizin çözümünde gelecek 2 günün “çok kritik” olduğunu söyledi.

Blair, İskoç Real radyosuna yaptığı açıklamada, krizin çözümünde önümüzdeki 48 saatin çok kritik olduğunu belirterek, İran Ulusal Yüksek Güvenlik Konseyi Genel Sekreteri Ali Laricani’nin görüşme önerisinin, krize son verilmesi yönünde umut vadettiğini kaydetti. Tony Blair, “En önemli şey, bu kişilerin sağ salim geri getirilmesi ve bunu diplomatik yolla çözmek istiyorlarsa kapı açık” yorumunu yaptı.

İNGİLTERE VE İRAN GÖRÜŞMEYE BAŞLADI

Öte yandan, İran Ulusal Güvenlik Yüksek Konseyi Başkanı Ali Laricani, İran kara sularına girdikleri gerekçesiyle gözaltına alınan 15 İngiliz askeriyle ilgili İngiltere ve İran’ın görüşmelere başladığını bildirdi. Laricani resmî bir haber ajansına yaptığı açıklamada, “İngiliz hükümeti, İngiliz askerleriyle ilgili sorunu çözmek amacıyla Dışişleri Bakanlığı ile diplomatik görüşmelere başladı” dedi. Görüşmelerin “yolun başında” olduğunu belirten Laricani, “Bu yolda devam ederlerse o zaman tabiî olarak şartlar değişebilir ve sorunu bitirmeye doğru gidebiliriz” diye konuştu.

/ LONDRA

04.04.2007


 

Kralın sözleri Beyaz Saray’ı kızdırdı

ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice, Suudi Arabistan Kralı Abdullah’ın Irak’taki ABD varlığına atfen ‘’gayrimeşrû yabancı işgal’’ nitelemesini kullanmasıyla ilgili olarak Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Suud El Faysal ile telefon görüşmesi yaptı.

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Sean McCormack, yaptığı açıklamada, Rice’ın El Faysal’ı aradığını ve olumlu bir konuşma yaptıklarını söyledi.

McCormack, görüşmeden, ABD-Suudi Arabistan ilişkilerinin her zamanki gibi iyi ve sağlam olduğu sonucunu çıkardıklarını ve ortak menfaatlere sahip olduklarını belirtti.

Rice, geçen cuma da Suudi Arabistan’ın Washington Büyükelçisi Adil El Cubeyr ile görüşmüştü.

Suudi Arabistan Kralı Abdullah, geçen hafta yaptığı açıklamada, Irak’taki ABD varlığını, ‘’gayrimeşru işgal’’ olarak nitelemiş, Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı El Faysal da bu açıklamaya ‘’Bir ülke topraklarında yabancı askerlerin varlığı işgal değilse nedir?’’ sözleriyle destek çıkmıştı.

/ WASHINGTON

04.04.2007


 

Rice’dan İran’a görüşme teklifi

ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice, İran ile direkt görüşmelere başlayabileceğini ifade etti. Rice’ın tek şartı ise İran’ın uranyum zenginleştirme çalışmalarını askıya alması.

İran, nükleer programını uygulamaya devam ederken, ABD tarafı durumdan duyduğu rahatsızlığı sürekli olarak dile getiriyor.

Yaşanan duruma çözüm yolu bulunması için ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice, İran ile doğrudan görüşmelere başlayabileceğini dile getirdi. Ancak bu görüşmelerin başlayabilmesi için Rice, İran tarafının uranyum zenginleştirme çalışmalarını askıya almasını talep ediyor.

Rice, “İran, uranyum zenginleştirme çalışmalarını durdurursa, ikili görüşmelere başlayabiliriz” dedi. Rice daha öncesi açıklamalarında İran’la yapılacak görüşmelerin Rusya, Çin, İngiltere, Fransa ve Almanya’nın da aralarında bulunduğu grup ile gerçekleştirilebileceğini ifade ediyordu.

/ WASHINGTON

04.04.2007


 

Buşehr santralinin üniteleri açıldı

İran’ın, yapım çalışmaları Rusya tarafından yürütülen ilk nükleer santralının destek üniteleri hizmete açıldı.

Pompa, soğutma bölümleri ve 400 kilo voltluk elektrik istasyonundan oluşan destek ünitelerinin açılışı, Cumhurbaşkanı Birinci Yardımcısı Perviz Davudi ve İran Atom Enerjisi Kurumu Başkanı Gulamrıza Agazade tarafından yapıldı.

Açılış töreninde, santrala ilişkin soruları cevaplayan Agazade, Rusya ile yapılan anlaşmaya göre, 90 tonluk nükleer yakıtın geçen ay teslim edilmesi gerektiğini, ancak şu ana kadar kendilerine yakıt ulaştırılmadığını belirtti. Nükleer yakıtın zamanında teslim edilmemesi konusunun “siyasî” olduğunu öne süren Agazade, “Buşehr santralı için zamanında yakıt vermeme, bizi uranyum zenginleştirme ve kendi yakıtımızı elde etme konusunda daha kararlı hale getiriyor” dedi.

Santralın ne zaman açılacağına ilişkin net bilgi vermeyen Agazade, Rus şirketine borçlu oldukları iddialarını reddetti. Agazade, “Bizim Rusya’ya borcumuz yok, aksine Rusya bize borçlu’’ diye konuştu.

/ TAHRAN

04.04.2007


 

Rusya’dan ABD’ye: Asabına hakim ol

Rusya Genelkurmay Başkanı Yuri Baluyevski, İran’a karşı askeri eylemde bulunmanın “ciddî bir siyasî hata” olacağını ve böyle bir durumun ABD’ye herhangi bir faydası olmayacağını söyledi.

Baluyevski, ABD’nin bölgede askerleri olduğunu hatırlatarak “Bu güçler İran topraklarını vurabilecek kapasitededir. Fakat böyle bir eylem ciddî bir siyasî hata olur” dedi. ABD’nin askerî saldırıyla İran’ın askerî ve sınaî potansiyeline zarar verebileceğini ifade eden Rus General Baluyevski, böyle bir durumun bir zafere yol açmayacağını ve bütün dünyada aksi tesir uyandıracağını bildirdi.

/ MOSKOVA

04.04.2007


 

İngiliz pilotlara kamikaze hatırlatması

İngiliz hava kuvvetlerinde, pilotlara terörle mücadelede gerekirse “intihar pilotu” olabilecekleri söylendi.

The Sun gazetesindeki habere göre, General David Walker, önceki gün pilotlarla yapılan toplantıda, “Bir Taliban ya da El Kaide yöneticisini taşıyan araca uçağınızla intihar dalışı yapmanın makul olacağını düşünür müsünüz” diye sordu. Gazete, Savunma Bakanlığı sözcüsünün açıklamasına da yer verdi. Sözcüye göre, General Walker astlarına böyle bir emir verip vermeyeceğini belirtmedi. Sözcü, generalin “üzerinde düşünmeleri için pilotlara sadece senaryo sunduğunu” söyledi.

/ LONDRA

04.04.2007


 

Moskova'da ezan ve Kur’ân sesleri

Rusya Müslümanları ‘Mevlid En-Nebi’ programında Peygamber Efendimizi anmak için bir araya geldiler. Rusya Müftüler Konseyi ve Nadejda Eğitim ve Kültür Vakfı işbirliği ile gerçekleştirilen programda Rusya’da yaşayan onlarca farklı etnik topluluktan Müslümanlar Karalövski Konser salonunu doldurdular.

Rusya Parlamentosundan milletvekilleri, yabancı misyon şefleri, özerk cumhuriyetlerin Moskova temsilcileri ile birçok akademisyen ve yazarın da katıldığı programda duygulu anlar yaşandı.

İstanbul Beyazıt Camii İmam Hatibi Suat Göztok’un Ezan-ı Şerif okuması ile başlayan program, Rusya Müftüler Konseyi Başkanı Ravil Gaynuddin’in gecenin önemini anlatan konuşması ile devam etti. İslâmiyet’in Rusya’ya giriş kapısı olan Kafkas Derbent bölgesine bir gezi düzenlediğini ifade eden Gaynuddin, “Oralarda ilk defa açıktan ezan okuduk. O ezan ki, aldı bizi çok uzaklara götürdü. Efendimiz’in arkadaşlarının okuduğu ilk ezanı hatırladık” şeklinde duygularını ifade etti. Peygamber Efendimizin insanlığı şereflendirdiği bu günlerde camilerde, evlerde mevlid programları düzenlenmesini, çokça salâvat-ı şerifeler getirilmesini isteyen Gaynuddin, “Allah’ın isminin yanında Peygamberimizin ismi de kıyamete kadar Müslümanların dilinde olacak. O hiçbir zaman unutulmayacak” dedi.

‘ÂLEMLERE RAHMET HZ.

MUHAMMED’ ŞİİR YARIŞMASI

Programda Rusya ve eski Sovyet ülkelerinden yüzlerce şiirin katıldığı Hz. Muhammed (asm) temalı şiir yarışmasında ilk üçe girenlere ödülleri verildi. Moskova’dan Rinat Begmamadov birincilik ödüllünü alırken Azerbaycan’dan da Ahundov Emil’in şiiri ikinci seçildi. Belarus’tan yarışmaya katılan Müslüman olmadığı halde Hz. Muhammed’e şiir yazan Gorgi Vasilov’un şiiri de yüzlerce şiir arasından üçüncülük ödülüne lâyık görüldü. Türkiye’den Ahmet Gürsel ve sema ekibinin ilâhîleri ve dervişlerin sema gösterileri ile gece renklenirken, Topkapı Sarayında yer alan Kutsal Emanetler resim sergisi de geceye katılanlar tarafından ilgiyle gezildi.

Rusya ve Tataristan millî şairi Naile Fatihova ve ‘Medine grubu’ Hz. Muhammed’e atfen yazdığı ‘Ey uzak çöllerin sıcak ateşi, salatu selâm sana olsun; Sen kâinatın varlık sebebisin, keşke yanında olabilsek’ ilâhîsini seslendirdi. Dağıstanlı iki küçük kız çocuğu Raziye Gimbotava ve Zumrut Mageodova da Arapça olarak ‘Salatullah’ ilâhîsini okudu. Tatar Ruzaliye Kayyımova da ‘Kitap’ adlı parçası ile dinleyenlerden büyük alkış aldı. Kayyımova Tatarca okuduğu şiirinde “Ne zaman cefa çeksem, ne zaman ruhum daralsa, ey Kur’ân senin sayfalarını çevirdiğimde rahatlıyorum. Her kelimesi bana yol gösteren yıldızlar gibidir. Geleceğimi aydınlatan Kur’ânım sana rahmet” diyerek dinleyenleri duygulandırdı.

Rusya’nın ünlü san’atçılarından Rinat İbragimov ve Roza Habubilina birlikte Rusça okudukları ‘Luç Kur’âna’ (Kur’ânın Işığı) ‘Kur’ânın yıldızları kalplerimizde, bizim şafağımız ancak onunla’ şarkısı ile program sona erdi.

‘KALBİM ZOR DAYANDI’

Programdan sonra duygularını ifade eden Rusya Tatar Kültür Derneği Başkanı ve emekli general Rasim Süleymanoviç Akçurin programdan sonra insanların dağılmadığına işaret ederek, “Büyük lezzet aldık, doyamadık. Kâinatın Efendisi Hz. Muhammed’e sena olsun” dedi. Kalbinin dayanamayacağını söyleyen yaşlı teyze Fatma Nurahmedova, “Çok heyecanlandım. İnsanlar birbirlerini seviyor. Peygamber Efendimizi tanıma adına muhteşem bir program oldu. Devamını istiyoruz” talebinde bulundu.

‘İSMİNİ DUYUNCA BÜTÜN

DERTLERDEN KURTULUYORUM’

Kur’ân-ı Kerim’i Rusçaya şiirsel olarak tercüme eden Rusya Bilimler Akademisi’nden Valeri Porokhova, dervişlerin sema gösterisine başlaması ile birlikte bir hafiflik hissettiğini söyledi. Porokhova heyecandan titrediğini ifade ederek, “Peygamberimizin ismini duyunca bütün dertlerden uzaklaşıyorum, bütün bedenimi bir nur ve sıcaklık kaplıyor” ifadelerine yer verdi. Tatar Ahmet Sattaroviç de ‘Peygamberimiz bütün dünyaya sevgi ve barış getirdi. Onun varlığını ne kadar muhtacız’ diyerek duygularını ifade etti.

Gözleri dolu “Çok duygulandım” diyen Ferhat Arifulloviç “73 yaşındayım. Sovyet dönemini çok iyi hatırlıyorum. Abdest, namaz nerede; çok zordu. Bugün gençlere bakıyorum, Peygamber Efendimiz için bir araya gelmişler. Gençlerin heyecanı beni umutlandırdı. Şu an ülkemizde din ve Peygamberimiz hakkında serbestçe ve rahatça konuşabiliyoruz” şeklinde değerlendirmede bulundu.

‘O’NUN ADINA NE YAPSAK AZ’

‘O’nu anlama ve anlatma adına ne yapsak az’ açıklamasında bulunan Rusya Müftüler Konseyi Başkanı ve Nadejda (Ümit) Eğitim ve Kültür Vakfı Genel Sekreteri Mustafa Kütükçü, “Kamu kurum ve kuruluşları başta olmak üzere her kesimden programa ilgi büyüktü. Herkes bu tür programların devamını istiyor. Bazı insanlar gözyaşlarını tutamadılar. Yaşanan duygu seli de gösteriyor ki O’nun için ne yapsak az” dedi.

Rusya’da 38 farklı etnik topluluktan 20 milyon Müslüman yaşadığını belirten Rusya Müftüler Konseyi Başkanı Ravil Gaynüddin de, “Bilindiği gibi Rusya Federasyonu İKÖ üyesi, İslâm dünyası ile iyi ilişkiler kuruyor. Rusya Müftüler Konseyi olarak bizler de bu tür büyük organizasyonlarla farklı kesimden insanlarla sevincimizi paylaşmak istedik. Bu tür programlar ruhî canlanmaya vesile oluyor” açıklamasında bulundu. Müftü Gaynuddin Rusya Müslümanları ile Türkiye arasında dostluk bulunduğunu ifade ederek, bunun gelişmesi için Allah’a duâ ettiğini söyledi.

04.04.2007


 

3 Amerikan askeri öldürüldü

Irak’ta üç Amerikan askerinin daha öldüğü bildirildi. Amerikan ordusu Bağdat, Kerkük ve El Ambar’da üç askerin hayatını kaybettiğini dün sabah açıkladı.

Irak’ta işgalin başladığı 2003 Martından bu yana 3 bin 252 Amerikalı asker ve sivil hayatını kaybetti.

/ BAĞDAT

04.04.2007


 

Çin’de okuryazarlık oranı düşüyor

Çinli yetkililer, okuryazarlığı artırma yolundaki çabalara karşın, okuma yazma bilmeyenlerin oranının ciddî şekilde arttığını açıkladı.

BBC muhabiri Jill McGivering’in aktardığına göre China Daily gazetesinde çıkan haberde ülkedeki durumun endişe verici olduğu görüşüne yer veriliyor.

Eğitim Bakanlığı’nın açıkladığı 2005 yılı verilerine göre, Çin’de beş yıl öncesine kıyasla okuma yazma bilmeyenlerin oranı 30 milyon daha fazla. Bu sorunla mücadeleden sorumlu yetkili Gao Xuegui, mevcut durumun Çin’de büyük sosyal etkilere yol açabileceğini söyledi. Bu durumun önemli bir sebebi pazar ekonomisinin iyi maaşla çalışacak, ancak vasıfsız işçi ihtiyacındaki artış.

Uzmanlar, özellikle kırsal kesimde yaşayanların kentlerde iş bulmak amacıyla eğitimlerini yarıda kestiklerini söylüyor. Çin’in bazı kesimlerinde eğitim öğretimin kalitesinde de düşüş yaşanıyor.

04.04.2007


 

Boş kilise, cami olacak

İngiltere’nin Lancashire bölgesindeki eski ve henüz bozulmamış Clitheroe kasabasında 40 yıl önce fabrika olarak kullanılmaya başlanan ve şimdi boş olan kilise, cami oluyor.

Hürriyet gazetesinin habe-rine göre, 14 bin 500 nüfuslu olan ve Müslüman topluluğu barındıran kasabada bu tarihî değişime imza atan kişi, Şeraz Arşad isimli Pakistan asıllı bir İngiliz.

Arşad’ın ibadet etmek için bina talebi, önce reddedilmişti. Ancak, Arşad vazgeçmeyerek talebini tekrar tekrar yetkililere iletti. Yapılan oylama sonucu yerel yönetimin camiye onay vermesiyle, Arşad da amacına ulaşmış oldu.

04.04.2007

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

Bütün haberler


 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004