Bursa Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Celal Sönmez, 2006 yılı büyüme oranlarına ilişkin, ‘’Özel sektörün büyümeye olan katkısını da göz önüne alarak, büyüme hızının daha fazla düşmesine izin verilmemeli ve yatırım ortamının iyileştirilmesi için önlemler alınmalı’’ değerlendirmesinde bulundu.
TÜİK tarafından açıklanan 2006 yılı büyüme oranlarını değerlendiren Sönmez, 2006’nın son iki çeyreğinden başlayarak ekonominin yüzde 5’lik büyüme düzeyinin hemen altına bir dönüş yapma eğilimi bulunduğunu kaydetti. ‘’Bu noktada, özel sektörün büyümeye olan katkısını da göz önüne alarak, büyüme hızının daha fazla düşmesine izin verilmemeli ve yatırım ortamının iyileştirilmesi için önlemler alınmalı’’ diyen Sönmez, bu sebeble, büyümenin sürdürebilirliğinin çok daha önemli olduğunu vurguladı. Sönmez, büyüme hızının Türk ekonomisi için en önemli makro göstergelerden birisi olduğunu belirterek, şöyle devam etti: ‘’Son açıklanan büyüme rakamları Türk ekonomisinin 5 yıldan beri, bir başka deyişle 20 çeyrekten beri büyüdüğünü bize gösteriyor. 2001 ekonomik krizinin ardından alınan önlemlerin, bu dönemde uygulanan bütçe disiplininin ve dünya ekonomik konjonktürünün gerçekleştirilen büyümeye katkıları var. Rakamlar, büyümenin özel sektör ve ihracat kaynaklı olduğunu gösteriyor. Ayrıca, 2006 yılında inşaat sektöründeki yüzde 19,6’lık çok yüksek büyüme hızı da dikkatimizi çekiyor.’’
Celal Sönmez, 2006 yılının son iki çeyreğinde sırasıyla gerçekleşen yüzde 4,3 ve yüzde 4,6’lık büyüme hızlarının hedef olan yüzde 5’in altında kalmasının dikkate değer olduğu yorumunu yaparak, ‘’2007’nin ilk iki ayında geçen yılın KDV gelirlerine göre yüzde 27,2’lik gerileme olması ve yine bu yılın Ocak ve Şubat aylarında ithalde alınan KDV’de sadece 3,5 milyar YTL tahsil edilmesi, büyüme hızının 2007’nin ilk çeyreğinde de yüzde 5’in altında gerçekleşebileceğini akla getiriyor. Bu sayılar bir noktada piyasada yaşanan nakit sıkıntısı ve cirolardaki düşme ile nihai iç talepteki azalmayı da doğruluyor’’ görüşünü aktardı. Sönmez, ayrıca, bu yılın çok önemli iki seçimi içermesi ve seçim dönemlerinde genelde ekonomik kararlarda erteleme ve gecikme ihtimallerinin artabilmesinin de, bu yıl büyüme hızında biraz daha düşük değerler gözlenebileceğini hatırlattığını kaydetti.
|