İşten ayrılmak, başarılı olamamak, sevdiği birşeyi kaybetmek, kötü bir haber almak, üzülmemize yol açar.
Nasıl ki başımız ağrıdığında, sanki bütün vücudumuz ağrıyor gibidir. Birşeyler bizi üzdüğünde de sanki her olay kötü ve bizi üzüyor gibidir..
İnsan kendini bunalıma atmak için adeta özel gayret eder.
İşte tam da böyle bir anda bunalıma düşmemek için ihtiyacımız olan şey şudur: “Güzel gören güzel düşünür, güzel düşünen hayatından lezzet alır.” Bu düsturla hayata baktığımız zaman; bizi üzen olayların aslında bizi geliştiren olaylar olarak Yaratıcımız tarafından kasten gönderildiğini fark edip, hayattan elimizi eteğimizi çekmek yerine, hayata farklı pencerelerden bakıp yeni çıkış kapılarını keşfetmiş oluruz.
Yaşadığımız olaylar aslında bizim bunlara yüklediğimiz anlamlardan dolayı bizi üzüyor. Aynı olaya biz üzülürken yanımızdaki üzülmüyor.
Bazımız, üzüldüğü konu çözümlü ise gerekeni yaparak çözüme ulaşıyor... Çözüm yok ise zaten yapacak bir şey yok, üzülmeye değmez diyerek durumu olgun karşılayıp üzüntüsünü çabuk atlatıyor.
Bazımız ise, bu neden benim başıma geldi, hep beni buluyor, ben beceriksiz bir kişiyim, benden adam olmaz gibi olumsuz düşünceler üretir. Böyle olunca o kişide üzüntü uzun sürer.
Meselâ kişi; rastladığı arkadaşı selâm vermediğinde “Beni adam yerine koymadı” diye düşünürek üzülür. Oysa o kişi “Arkadaşım beni fark etmedi” diye olumlu algılama yapabilir ise üzüntü yaşamaz.
“Hayatımda hiç güzellik yok” diyen bir arkadaşa sahip olduğu güzellikleri hatırlattığımda ben hiç böyle düşünmemiştim dedi...
Evet; “Herşey ya bizzat güzeldir, ya da neticeleri itibarıyla güzeldir.” Biz bu bilgiyi şimdiye kadar kötü dediğimiz ve bizi üzen olaylar karşısında hatırlamış olsaydık, âlemimizde kötü hiçbir şey olmadığını anlamış alacaktık.
Belli ki bizi hep seven, koruyan, gözeten ve neticede bizi hep iyi olana sevk etmek isteyen biri var. Yaşadığımız olaylar buna işaret ediyor. Öyleyse, üzüntülerimizden ders alıp bunu kazanıma dönüştürmenin yollarını aramalıyız.
Bundan sonraki bakışımız “Hayatımda hiçbir güzellik yok” demek yerine “Şimdi ne güzellik yaratacak benim için” şeklinde olsun...
Zira O’nu nasıl bilirsek, O bize öyle muamele edecek!