"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Kırık bisiklet

Cemil GÜNVAR
10 Ocak 2015, Cumartesi
İstemek fıtratımızda var, eğer insanın ruhu canlılığını yitirmemişse yedisinde de olsa yetmişinde de olsa ister. Kimisi daha mutlu olabilmek için ister, kimisi içindeki boşlukları doldurabilmek için…

Her insanın hayatında olduğu gibi benim hayatımda da birçok istek oldu. Geriye dönüp baktığımda hayatımda en çok istediğim şeylerden bir tanesinin de benim gibi yarısı köylü, yarısı şehirli birçok  ailenin çocuklarının o yıllarda ortak hayali olan bisiklet olduğunu hatırlıyorum. O yıllarda elektronik oyuncaklar çocukların hayatlarına daha girmemişti; bilgisayar yoktu, cep telefonu yoktu… Biz sokak çocuklarıydık, ağaç dallarının birçok oyunumuzun ana materyali olduğu yıllarda bisiklet oldukça lüks bir hayal ve istek sayılırdı bizim için.

Sadece maddî eksiklerden mi; yoksa işin içinde başka sebepler de var mı bilmiyorum, uzun süre bisiklet alınmadı bana. Yaz gelsin, kış geçsin hele bir karneyi al, harmanı kaldırtıktan sonra bahanelerinin arasında bekledim durdum. Ta ki karşı komşumuzun oğluna bir bisiklet alıncaya kadar… Komşumuzun; oğluna aldığı bisiklet, benim bisiklet sahibi olmamı da hızlandırdı. Kendimden biliyorum insan evlâdının yarım gözlerle başkasının elindeki bir şeylere bakıp kalmasına dayanamaz, sanırım babam da bu ağırlığa dayanamadı…

Yaz tatilinin sıcak bir gününde ikindi sıralarında babam, umursamaz bir tavırla eve girip “bisikletini aldım; kapının önünde seni bekliyor,” dediğinde saniyeler içinde sokakta bulmuştum kendimi…  Ayakçıkları yere indirilmiş, ön tekeri hafiften sağa eğilmiş bir vaziyette bana bakıyordu. Kırmızı renkli,  BMX marka bir bisikletti. İkinci el bir bisikletti; ama bunu düşünen, düşünecek olan kimdi… İki tekerleğinin olması bizim ayaklarımızı mutluluktan yerden kesmeye yeterdi, yetmişti… Heyecandan iki tur attım çevresinde. Sağına soluna uzun uzun dokundum. Sonra ayakçıklarını indirip üzerine bindim. Heyecandan kalbimin nasıl hızlı attığını şimdi bile o günleri tekrar yaşıyormuş gibi hatırlıyorum. 

Üç dört gün boyunca sevincik delisi gibi bisikletime bakıp bakıp sevindim. Tekerlerini sildim, temizledim. Bisikletçiden aldığım süsleri taktım. Bakkaldan aldığım yapışkan etiketleri sağına soluna yapıştırdım. Kolay olmamıştı bu sevinci yaşamamız, uzun süre beklemiştim, doyasıya da yaşamak gerekiyordu şimdi sevincini…

Sevinci bende ne kadar sürdü bilmiyorum, ama altı yedi yıl kullandığımı hatırlıyorum bu bisikleti… Geçen yaz rahmetli babamın evinin deposunda bir şeyler ararken eski, kullanılmayan eşyaların arkasında gözüme ilişti kırmızı bisikletim. Tozların arasından alıp çıkardım. O zamanlar gözümde oldukça büyük gözüken bisikletim elime aldığımda oldukça küçük geldi. Pedalları kırılmıştı, fren telleri de… Kullandığım yıllarda üzerine yapıştırdığım etiketleri tozun kirin içinde yıpransa da hâlâ duruyordu üzerinde… Bir zamanlar rüyalarıma giren hayallerimi süsleyen defalarca istediğim, alınması için yalvardığım bu kırık bisiklet miydi diye ister istemez aklıma geldi… Nereden nereye… Bir zamanlar hayallerimi süsleyen rüyalarıma giren bu bisiklet; şimdi bir depoda, tozların arasında… 

Bisikletimi de alıp depodan çıktım. Bahçenin bir kenarına oturdum. O an düşündüm ki bir zamanlar yatacak oda bulamadığım rahmetli babamın evi şimdi kilitli, bir açan olmazsa bahçesi dökülen sarı yapraklarla doluyor. Ne komşu kaldı mahallede ne de eski mahalle… Zaman bu kırık bisikletin mevcudiyetini yok edemese bile bizde bıraktığı hissiyatı yavaş yavaş eritiyor. Peşinden koştuğumuz birçok isteğin, duygunun, düşüncenin üzerini tozlandırıp erittiği gibi… 

Okunma Sayısı: 2154
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı