"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Çocuk hakları üzerine

Hakan Özlen
22 Kasım 2023, Çarşamba
Kasım günü “Dünya Çocuk Hakları Günü” olarak kabul edilir. Bu tarihî gün sebebiyle çocuk hakları üzerinde bir değerlendirme yapmak istiyoruz.

Çocuk Hakları Sözleşmesi, her çocuğun vazgeçilmez haklara sahip olduğunu ve ayrım yapılmaması gerektiğini vurgular. 

Sözleşme; çocuğun yararının gözetilmesi, korunması, bakımının devlet tarafından takip edilmesi ve hayatın en temel haklarına sahip olması gerektiğini belirtir.

Bu sözleşmenin önemli ilkeleri var. 

Mesela; katılım hakkı ilkesine göre her çocuk, düşünce ve ifade hürriyetine sahip. Çocukların kendilerini ve istikballerini etkileyen konularda karar alma süreçlerine katılması ve fikrini beyan etmesi bu ilke kapsamında korunma altına alınmış.

Çocuğun üstün yararı ilkesine göre, çocukları etkileyen her kararın onların üstün yararı gözetilerek alınması gerekiyor.

Çocuğun bir fert olarak varlığını ve maddi-manevi gelişimini sürdürmesi ilkesi; tüm çocukların tabii olarak hayat hakkına sahip olduğunu ve bu hakları çerçevesinde terakki etme ve kuvvelerini açığa çıkarma imkanına sahip olmaları gerektiğini söylüyor. Bu imkana ulaşabilmeleri için de büyüklere düşen vazifeler var.

Ayrımcılık yapmama ilkesine göre dünyada tüm çocukların dil, din, ırk, ekonomik durum ya da cinsiyetlerine bakılmaksızın Çocuk Hakları Sözleşmesi’nde belirlenen haklardan eşit bir şekilde yararlanmaları gerekiyor.

Uluslararası Af Örgütü, UNICEF (BM Çocuklara Yardım Fonu) ve Çocuk Hakları Komitesi gibi kuruluşlar bu sözleşmenin önemsendiğini gösteriyor. 

2 Eylül 1990 tarihinde yürürlüğe giren Çocuk Hakları Sözleşmesi’ne Türkiye dahil 196 ülke taraf.

Ve bu belge aynı zamanda en fazla ülkenin onayladığı bir insan hakları belgesi niteliğine sahip.

Çocuk Hakları Komitesi, sözleşmeyi ihlal eden devletlere tavsiyelerde bulunuyor ve yaptırımlar uyguluyor.

Ancak buna rağmen dünya genelinde milyonları aşan çocuk zulmü vakıaları mevcut.

2022 yılı UNICEF raporuna göre, açlık krizinden etkilenen 15 ülkede her dakikada bir çocuk, şiddetli kötü beslenme sorunuyla mücadele ediyor.

Peki, böyle bir vakıa karşısında çocukların eğitim, sağlık, beslenme ve barınma gibi temel ihtiyaçları neden tedarik edilemiyor ve ne için buna göz yumuluyor?

İsrail terör devleti tarafından katledilen çocuklar hakkında neden gereken yapılmıyor?

BM’nin çatışmalarda çocuk haklarını ihlal eden ülkelere ilişkin yıllık raporlarında İsrail’in halen yer almaması neyin nesi?

BM’nin “Filistinli çocukları dünyadaki diğer çocuklar gibi korumak” gibi bir sorumluluğu yok mu? Bu düpedüz bir ayrımcılık değil mi?

Batılı devletler ve ABD’nin her türlü insan haklarını korumak noktasında beyanlarının bir önemi kalmadığını düşünüyoruz!

Galiba “müsavi hukuk nazariyesi” bir ütopyadan ibaret!

Hani şâh ve gedayı aynı kefede tartmayı mümkün kılan o yüce adalet…

Ey karıncaya ayak basmayı yasak eden hukukun halefleri! 

Bunca zillet, cehalet, fakirlik, miskinlik artık yeter değil mi?

ABD ve Avrupa bizden hakiki hukuku kodlamamızı ve tatbik etmemizi bekliyor. Ancak o zaman “İslamiyet istibdada müsait değildir, hak ve güzel bir dindir” hükmünü duyabileceğiz. 

Okunma Sayısı: 934
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Hasan M

    22.11.2023 19:44:08

    Konuyu detaylandırmanızda fayda var. Ülkemizde de çok çiğnenen haklar var.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı