"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Gözün kalbe attığı imza

Meryem TORTUK
05 Eylül 2014, Cuma
Gözler hayata açılan pencereler. Onunla seyreder bütün güzellikleri insan. Bakışların değdiği yerden iner kalbe bütün varlığın yansımaları. Göz neye değerse kalbe o düşer. Renler, dağlar, taşlar, su ve gökyüzü, bir bebeğin bakışı, bir dost yüzü, bir gül yüzü…
Bakışlarını neye yönlendirirse insan kalbine inen küçük tohumda o olur bir zaman sonra. Kirli şeyler, kirletir, gözden kalbin gözüne inen bir kara perde olur. Nurlu şeyler aydınlatır, perdeleri aşan bir nazar olur baktığında âlemleri seyreder.
Hz. Ali gibi der; “Gayb perdesi açılsa yakinim ziyadeleşmeyecek.”
Gözlerin değdiği eşyanın ne olduğu önemlidir bu yüzden, kalp çeşmine inen yolların aydınlığında yıkamak için varlığını gözlerini korumak da…
İnsan gözlerin derinliğinde kaybolur, başka hiçbir şeye gerek kalmadan anlaşır, anlatır bütün kelimelerini. Gözler buluştuğunda sözlere gerek kalmaz. Kâinatı seyreden gözler kâinatın gözüyle de buluşur, eşyanın yüzünden ruhuna akıtıp orada varlığıyla konuşturur. Kelimeleri ortadan kaldırıp, âlemlerle buluşturur.
Eğer gözlerin baktığında karanlıksa gördüğü her şey, ölü ve anlamsızsa, tatsız ve tuzsuzsa hayatın muhtevası, eşyanın bütün renkleri solmuşsa, gözünün değdiği yerden kalbine attığın tohumlara dön bir bak. Orada yeşeren bakışlarından topladığın tohumların özetidir hayatının bütün renklerini çalıp götüren.  Aynı zamanda hayatının da özetidir.
Seni bütün hazinelerine ulaştıran iki ilâhî penceredir göz. Ruhundan kalbine, kalbinden de iki ışık olup kâinata açılan iki pencere, değdiği eşyanın renkleriyle döner yeniden kalbine. Seyrettiğin, tat alıp, kalbine ve ruhuna ulaştırdığın her ne ise biraz ona bürünürsün.
Göz pencerenden, kalp pencerene akar bakışlarında topladığın, biriktirdiğin her ne varsa. Aydınlık aydınlatır, karanlık karartır. Kir perdeleri siyaha bürür,  güzellik perdeleri ortadan kaldırır.  Âlemi seyrettiğin iki pencere, gayp âlemlerine açılan büyük bir kapı olur. Sırat olur, ebed olur, ezel olur, ahiret olur.
Burada Esma-i İlâhiyi seyreden bir çift pencerede ebed yurdunda Rabbini seyreder.  Cenneti ortadan kaldırır, esas varlığının amacını bulur, bilir, yönelip secde eder. Secdede göz maksadına ulaşır.
Işığını alırsan, bu  âlemde de sana renkleri solgun bir hayat yaşatır, ebede de Rabbini seyretmekten mahrum bırakır.
Okunma Sayısı: 5159
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı