Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 22 Haziran 2006

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Haberler

 

Abdülmecid Nursî: Üstadın naaşı Isparta'da

Bediüzzaman'ın Şanlıurfa'daki kabrinin 27 Mayısçılar tarafından başka bir yere nakli sürecinde bizzat bulunan kardeşi Abdülmecid Nursî'nin anlattıkları, “Naaş denize atıldı” iddiasını yalanlıyor.

Hürriyet gazetesinin ne maksatla gündeme taşıdığı anlaşılamayan Bediüzzaman Said Nursî Hazretlerinin cesedinin Kıbrıs açıklarında denize atıldığı haberi iddiadan öte geçmiyor.

Halil Uslu’nun ‘Bediüzzaman’ın Kardeşi Abdülmecid Nursî’ isimli kitabında, bizzat Abdülmecid Nursî’nin ağzından, naaşın mezara gömüldüğü şöyle anlatıyor:

“Evimize bir sivil memur geldi. ‘Vali Bey sizi istiyor’ dedi. (Bu memur sonradan tesbit ettiğimize göre Konya Emniyeti Birinci Şube Komiseri İbrahim Yüksel’dir.) Arabayla vilayete gittim. Vilayet makamında üç general var idi. İkisi Cemal Tural, Refik Tulga idi. Diğerinin ismini şimdi hatırlayamıyorum.

“Tanışmadan sonra, Cemal Tural Paşa ile aramızda şöyle bir konuşma oldu:

‘Ülkemiz kötü günler yaşıyor. Ağabeyini her geçen gün ziyaret edenler çoğalıyor. Bu itibarla kabrinin nakledeceğiz. Şu dilekçeyi imzala.’

“Dilekçeyi okuyunca tüylerim ürperdi. Az kalsın bayılacaktım.

‘Bu nasıl olur? Ağabeyimi, Üstadımı, hiç olmazsa vefatında rahat bırakın’ dedim.

‘Bizi buna mecbur eden kuvvet var. Ya imzalarsın, ya da sonun korkunç olur’ dediler.

“Akabinde imzaladım.

“Konya Hava Meydanına hareket edip, uçağa bindik. Diyarbakır’a vardık. Az bir moladan sonra ayrı bir uçak ile Urfa’ya gittik. Orada beni bir askerî vasıtaya bindirerek, askerî bir binaya götürüp bir odaya yerleştirdiler. İkindi vakti gelmişti. Akşam oldu, karanlık bastı. Bir askerî jip geldi, içinde üç asker, bir yüzbaşı vardı ve beni alıp Halîlü’r-Rahman Dergâhına götürdüler. “Dergâhın avlusuna girdik. Baktım iki tabut, dört asker, bir doktor var. Bana hitaben doktor bey dedi ki: ‘Merak edilecek bir şey yok. Buradan Hazret-i Üstadı fazla izdiham ve ziyaretçi yüzünden İç Anadolu’ya nakledecekler. Onun için seni buraya getirdiler.’

“Ben artık tutulmuştum. Ölüyor gibiydim. Titriyordum ve ağlıyordum. Sabahtan beri de ağzıma hiçbirşey koymamıştım. Doktor Bey askerlere dedi ki: ‘Bu tabutu açıp Üstadı öbür tabuta alacağız.’ “Fakat, onlar da benim gibi çok korkmuşlardı ve ‘Biz yapamayız’ dediler. “Yine Doktor, ‘Korkmayın, bizler emir kuluyuz. Bu, vazifemiz’ dedi.

“Ve askerler dergâh mezarlığından çıkartılan Üstadın tabutunu açtılar. Hazretim, artık ben bitmiştim. İçimden şöyle geçiyordu: ‘Şimdi Seyda’nın kemikleri birbirine karışmıştır.’

“Fakat heyhat, benim de yardımımı istediler ve böylece elimi kefene sürünce, Üstadın sanki yeni vefat etmiş gibi durduğunu fark ettim. Rahmetlik ağabeyimin yalnız kefeninin ağız kısmı biraz sararmıştı. Doktor Bey kefeni açtı, Üstadın yüzü nur içindeydi.

“Adeta bize tebessüm ediyordu. Tabuttan çıkardık. Askeriyenin çok ağır olan tabutuna yerleştirdik. Etrafında boşluklar vardı. Onu da otlar ile doldurduk, yolda örselenmesin diye.

“Bu işler bittikten sonra bir cemse ile havaalanına gittik. İlk gelen uçak tabutu almadı. Başka, ikinci bir uçağa tabutu yerleştirdik.

“Tabutu uçağa götürürken Urfa’nın sokaklarında hep süngülü askerler görüyordum.

‘Ne oluyor?’ diye sordum.

“Subayın biri, ‘Bu gece sokağa çıkma yasağı var’ diye cevap verdi.

“Her neyse. Urfa’dan kalktık, Diyarbakır’a geldik. Tural orada kaldı. Başka subaylar bindi uçağa. Oradan da Afyon’a indik. Askerî bir arabayla gece karanlığında semt-i meçhûle hareket ettik. Sabaha doğru Isparta’ya geldik. Ortalık alaca karanlık idi. Biraz daha gittikten sonra durduk. Tabutu indirdiler. Baktım bir kabir kazılmış. Etrafında 10-11 asker vardı. Tabutu askerler ellerine alıp hemen indirdiler, mezara koydular. Üstüne toprak attılar. O şanlı tabutu, kabrinde dahi rahat bırakılmayan Hazret-i Üstad’ın bu ikinci kabrine, ‘işaret olmasın’ diye herhangi bir taş dahi koymadılar.

“Onlar bu işlemi yaparken ben sağa sola bakıyordum. Gördüğüm manzara şu idi: “40-50 metre ileride askerler vardı. Mezarlığın etrafı taştan duvar idi. Üstadı duvarın dibine defnettiler. 10 ve 15 büyük ağaç ve bir de sıra ile söğüt veya kavak ağaçları vardı.

“İçimden ihtilâlcilere bedduâlar okuyordum: ‘Kabirde azap çekeceksiniz. Bu dünya size de kalmaz. Câniler, canavarlar’ diye...”

22.06.2006


 

Yasadaki geriye gidiş durdurulsun

Gazeteciler Cemiyeti, Gazeteciler Sendikası, Yayıncılar Birliği, Kitap Çevirmenleri Birliği, Uluslararası Yazarlar Birliği Türkiye Merkezi, Türkiye Yazarlar Sendikası ve Kitap Çevirmenleri Meslek Birliği temsilcileri, TMK tasarısının gazeteciler, yayıncılar, yazarlar, çevirmenler, eser sahipleri ve basın kuruluşlarının demokratik haklarını elinden alabilecek şekilde hazırlandığını belirterek yasadaki geriye gidişin durdurulmasınını ve tasarıdan vazgeçilmesini istediler.

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC), Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS), Türkiye Yayıncılar Birliği (TYB), Kitap Çevirmenleri Birliği ve Uluslararası Yazarları Birliği (PEN) Türkiye Merkezi, Türkiye Yazarlar Sendikası (TYS) ve Kitap Çevirmenleri Meslek Birliği bugün (20 Haziran) TGC Burhan Felek Konferans Salonu’nda ortaklaşa “Terörle Mücadele Kanunu (TMY) Tasarısı’nın basın yayın özgürlüğüne etkileri” konulu toplantı düzenledi.

TGC hukuk danışmanı Fikret İlkiz’in hazırladığı rapordan yola çıkan gazeteci ve yayıncı kuruluşları TMK’de değişiklik öngören tasarının gazeteciler, yayıncılar, yazarlar, çevirmenler, eser sahipleri ve basın kuruluşlarının demokratik haklarını elinden alabilecek şekilde hazırlandığını ifade edip yasadaki geriye gidişin durdurulmasını, tasarıdan vazgeçilmesini talep ettiler.

“TMY’nin bazı maddelerinin değiştirilmesi tasarısının basın yayın özgürlüğüne etkileri” başlıklı toplantıda sözcü olarak TGC Başkanı Orhan Erinç, TGS Genel Başkanı Ercan İpekçi, TYB Yönetim Kurulu Başkanı Çetin Tüzüner, PEN Türkiye Merkezi’nden Müge Sökmen, TYS Başkanı Enver Ercan, ve Kitap Çevirmenleri Meslek Birliği’nden Tuncay Birkan hazır bulundu.

Toplantıda dile getirilen taleplere destek vermek için Düşünce Suçuna Karşı Girişim’ den Şanar Yurdatapan, Yayıncı Ragıp Zarakolu, yazar Murathan Mungan, Tutuklu Gazeteciler Dayanışma Platformu sözcüsü Necati Abay, TMY Karşıtı Üniversiteliler adına Boğaziçi Üniversitesi’nden Prof. Dr. Fadime Gök ve Uluslararası PEN’den Eugene Schoulgin de toplantıyı izledi.

Basın metnini okuyan TGS Genel Başkanı İpekçi, “TMY’de değişiklik öngören tasarı temel hak ve özgürlükleri sınırlandırıyor” dedi.

Toplantıda söz alan TGC Başkanı Erinç, Genel Kurul’dan Cumhurbaşkanlığı’na kadar tasarının ele alınacağı her aşamada kaygılarını, tepkilerini ve uyarılarını sürdüreceklerini ve tasarının iptali için umutlu olduklarını belirtti. Erinç, muhalefet partisi de dahil siyasilerin “Yargılanmalar başlasın, sonra ele alırız” mantığıyla yaklaştığını söyledi ve “Önemli olan yargılanıp beraat etmek değil hiç yargılanmamak” dedi. İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) Türkiye Masası Sorumlusu Jonathan Sugden, tasarının çok önemli bir geri adım olduğuna işaret etti.

Yurdatapan: Bu tasarı herkesi etkileyecek

Şanar Yurdatapan, aslında tasarının incelenmeye gerek olmadığını, ana hatlarıyla bile ifade özgürlüğüne engel olduğunu söyledi. Yurdatapan TMY karşıtlarının ulaşabileceği tüm mercilerde tepkilerini göstermesi gerektiğini ve bir milletvekiline gönderilen SMS’in bile önemli olacağını ifade etti.

Yurdatapan, “Tasarının her kesimi etkileyecek kapsamda olması bir anlamda bizlerin şansı. Bütün farklı kesimler yan yana durarak karşı çıkabilirler. Bu tasarı hiç kimsenin işine yaramaz” dedi.

/ İSTANBUL

22.06.2006


 

Erdoğan: Milliyetçiliğimi kimseyle paylaşmam

Başbakan Erdoğan, “Milliyetçilik vatansever olmaksa, Türk milletine hizmet etmekse, ülkeyi muasır medeniyetler seviyesine çıkarmaksa, bu konuda bizden daha milliyetçi kimse olamaz. Milliyetçiliğimi, vatanseverliğimi kimseyle tartışmam” dedi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ‘’KKTC’yi hiçbir zaman AB’ye feda etmeyeceklerini’’ belirterek, ‘’Türkiye olarak bir onurumuz var, bu Kıbrıs’tır’’ dedi. Erdoğan, ‘’inandıkları istikamette yaşamaya çalıştıklarını’’ kaydederek, ‘’Ülkede siyaset yapma hakkım var. Siyasete girerken farklı, siyasetten sonra farklı bir yaşam tarzı mı uygulayacağım, halkımı mı aldatacağım? Dün neysem, bugün de oyum, değişemem, değişmedim’’ diye konuştu.

Erdoğan, TRT’de canlı yayınlanan ‘’Enine Boyuna’’ programında Nermin Tuğuşlu’nun sorularını cevapladı. Avrupa Birliği (AB) ile ilgili gelişmelere de değinen Erdoğan, bu süreci hiçbir zaman taktik olarak değil, vatanseverliklerinin gereği, milletin geleceği için düşündüklerini söyledi. Erdoğan, Ankara’nın siyasetine hiçbir zaman alışamayacağını belirterek, ‘’Ankara bürokrasisinin mutlaka değişmesi lazım. Bu yaklaşım tarzı değişmezse ülkemiz bundan çok kaybeder’’ dedi.

‘MİLLİYETÇİLİĞİMİ KİMSEYLE TARTIŞMAM’

Erdoğan, AKP’nin ‘’merkez parti’’ olduğunu, aşırı uçlarla bir alâkaları bulunmadığını söyledi. Başbakan Erdoğan, ‘’Milliyetçilik vatansever olmaksa, Türk milletine hizmet etmekse, ülkeyi muasır medeniyetler seviyesine çıkarmaksa bu konuda bizden daha milliyetçi kimse olamaz. Milliyetçiliğimi, vatanseverliğimi kimseyle tartışmam’’ dedi.

/ ANKARA

22.06.2006


 

Çiçek: Tasarı devletin isteği ile hazırlandı

Adalet Komisyonunda TMK'ya yönelik eleştirileri cevaplayan Adalet Bakanı Cemil Çiçek, “Devlet kamu düzenini sağlamak adına kendini savunur. İhtiyaç olursa günlük veya asırlık tedbirleri alır. Tasarı terörle mücadele eden kurumların isteği ile hazırlanmıştır” dedi.

Adalet Bakanı Cemil Çiçek, ‘’Türkiye’de irticai bir kısım faaliyetler geçmişte olmuştur, bugün vardır, yarın da olabilir’’ dedi.

Çiçek, Terörle Mücadele Kanunu’nda (TMK) değişiklik öngören kanun tasarısının görüşmelerinde, milletvekillerinin eleştirilerini cevapladı. Çiçek, ‘’yüz kızartıcı’’, ‘’hortumcu’’ gibi bazı suçların tanımlanmadığını belirterek, şöyle devam etti:’’Hukuki düzenleme yapıyorsak, kişi hak ve özgürlükleri açısından yersiz suçlamalara, bölünmelere, parçalanmalara, kavgalara, gerginliklere sebebiyet vermemek için olabildiğince kavramları tarif etmemiz lazım.’’

Dünyada terörün tanımı konusunda bir ittifakın söz konusu olmadığını anlatan Çiçek, bu ittifak olmadığı için her ülkenin kendi şartlarına göre tanım yaptığını söyledi. Çiçek, ‘’Bizim terörist dediğimiz Fehriye Erdal’ı filancalar iade etmiyor. ‘Bizde anayasayı değiştirme suçu yok’ diyorlar’’ şeklinde konuştu. Hükümet ve CHP’nin Meclis tatile girmeden çıkarmak için anlaştıkları TMK tasarısının Adalet Komisyonu’ndaki görüşmelerine irtica tartışması damgasını vurdu. CHP’li üyelerin irtica söylemleri AKP’li üyelerin tepkisine neden oldu.

AKP Adıyaman Milletvekili Hüsrev Kutlu, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın TMK tasarısının derhal çıkarılmasını istediğini ancak milletvekillerinin tasarıyı beğenmediğine dikkat çekti. CHP’li milletvekillerinin konuşmalarında MGSB’ye atıf yaparak irticaya yönelik konuşmalarına tepki gösteren Kutlu, “Kanunlarda bölücü ve irticai diye ayrım yapılmıyor. Kanunda terör diye geçiyor. Çocukluğumdan beri bu tür irtica söylemlerini duyarım. Bana göre irtica, kafalarda hayali olarak bulunan fobi haline gelmiş bir düşüncedir” dedi.

Kemal BENEK / ANKARA

22.06.2006


 

Yüce Divan’dan yarın karar çıkması bekleniyor

Eski Başbakan Mesut Yılmaz ve eski Devlet Bakanı Güneş Taner’in ‘’Türkbank ihalesine fesat karıştırmak’’ suçundan Yüce Divan’da yargılandıkları dâvâda, kararın yarın açıklanması bekleniyor.

Yüce Divan’da ilk kez bir eski başbakanın da sanık olduğu dâvânın ilk duruşması 16 Şubat 2005’te yapılmıştı. Sanıklar ve avukatları ilk duruşmada usule yönelik itirazlarda bulunmuşlar, ancak bunlar reddedilmişti.

Daha sonraki duruşmalarda sanıkların sorgulamaları yapılmış ve bir çok şahit dinlenilmişti. İddia makamında bulunan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Nuri Ok, 3 Mart 2006’da yapılan duruşmada esas hakkındaki görüşünü bildirmişti. Başsavcı Ok, sanıklara yüklenen suçun yeni Türk Ceza Kanunu’na (TCK) göre, ‘’ihaleye fesat karıştırma’’ değil, ‘’görevi kötüye kullanma’’ olduğunu ve bu suç için aranan 5 yıllık zaman aşımı süresinin dolduğuna işaret ederek, kamu dâvâsının düşürülmesini talep etmişti.

/ ANKARA

22.06.2006


 

Seferi Yılmaz tutuklandı

Hakkari’nin Şemdinli ilçesinde 9 Kasım 2005’te meydana gelen olaylarda kitapevi bombalanan Seferi Yılmaz, ‘’örgüt üyesi olma’’ şüphesiyle tutuklandı.

Van Cumhuriyet Başsavcı Vekilliği’nin talebi üzerine ifade vermek için adliyeye gelen Umut Kitapevi’nin sahibi Seferi Yılmaz, Cumhuriyet Savcısı Halil İbrahim Selçik’e yaklaşık bir buçuk saat süren ifade verdi.

İfadesinin ardından Savcı Selçik, ‘’Örgüt Üyesi Olma’’ şüphesiyle Yılmaz’ı tutuklama istemiyle Nöbetçi Ağır Ceza Mahkemesine sevk etti.

Mahkeme Başkanı Sinan Sivri tarafından dosyası incelenen Seferi Yılmaz, 2 saat süren mahkemenin ardından ‘’örgüt üyesi olma’’ şüphesiyle tutuklandı.

Adliyeden geniş güvenlik tedbiri altında elleri kelepçeli olarak çıkarılan Yılmaz, Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesine ait zırhlı araçla Van Devlet Hastanesi’ne götürülerek sağlık kontrolünden geçirildi, daha sonra cezaevine gönderildi.

Yılmaz’ın avukatlarından Cüneyt Caniş, adliye çıkışında gazetecilere yaptığı açıklamada, müvekkili Yılmaz’ın Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talebi üzerine ‘’örgüt üyesi olma’’ şüphesiyle tutuklandığını belirterek, böyle bir kararı beklemediklerini söyledi.

/ VAN

22.06.2006


 

Recep Akdağ’dan ‘Yeşil Kart’ açıklaması

Sağlık Bakanı Recep Akdağ, yeşil kartlı vatandaşların sadece 1. basamak sağlık kuruluşlarından yararlanması ve hastalığın tedavisinde yetersiz kalındığı durumlarda da ölüme terk edilmesi gibi bir durumun söz konusu olmadığını açıkladı.

CHP Ordu Milletvekili Sami Tandoğdu’nun soru önergesini yazılı olarak cevaplandıran Bakan Akdağ, yapılan düzenlemelerle yeşil kartlı vatandaşların daha iyi sağlık hizmeti alabildiklerini ve ilaçlarına her eczaneden kolaylıkla ulaşabildiklerini belirtti. Yeşil kartlı vatandaşların artık Askeri Hastaneler’den de yararlanabildiğini belirten Bakan Akdağ, “Yeşil kartlı vatandaşlarımızın sadece 1. basamak sağlık kuruluşlarından yararlanması ve hastalığın tedavisinde yetersiz kalındığı durumlarda da vatandaşlarımızın ölüme terk edilmesi gibi bir durum veya yorum, mevcut uygulamalar için doğru değildir. Çünkü yeşil kartlı vatandaşlarımız Bakanlığımıza bağlı ikinci veya üçüncü basamak sağlık tesislerine sevkle başvurabildikleri gibi doğrudan da başvurup hizmet alabilmektedirler” ifadelerini kullandı.

/ ANKARA

22.06.2006


 

Arınç, Bulgaristan’da

TBMM Başkanı Bülent Arınç, Türkiye ile Bulgaristan arasındaki ilişkilerin mükemmel düzeyde olduğunu ve hiçbir sorun bulunmadığını söyledi.

Resmi bir ziyaret için Bulgaristan’ın başkenti Sofya’ya gelen Arınç, Bulgaristan Ulusal Meclisini ziyaret etti. Meclise gelişinde, Bulgaristan Ulusal Meclisi Başkanı Georgi Pirinski tarafından törenle karşılanan Arınç ve beraberindekiler, Bulgar mevkidaşlarıyla başbaşa görüştü. Görüşmenin ardından Arınç ve Pirinski, basın açıklaması yaptı.

Bulgaristan Ulusal Meclisi Başkanı Pirinski, görüşmenin verimli geçtiğini, iki ülke arasındaki öncelikli konuları belirlediklerini söyledi. Bu önceliklerin; güvenlik, işbirliği ve bütünleşme olduğunu kaydeden Pirinski, iki komşu ülkenin, milli güvenliklerini ve bölge güvenliğini geliştirmek zorunda olduklarını belirtti.

Türkiye ile her alanda işbirliğinin geliştirilmesine önem verdiklerini belirten Pirinski, AB ve NATO sürecinde iki ülkenin işbirliği içinde olduğunu söyledi. TBMM Başkanı Arınç da Türkiye ile Bulgaristan arasındaki ilişkilerin mükemmel düzeyde olduğunu ve hiçbir sorun bulunmadığını kaydetti.

/ SOFYA

22.06.2006


 

AKP, kampa giriyor

AKP 7. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı, 23-25 Haziran tarihleri arasında Antalya’da yapılacak. Genel Başkan ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın başkanlığında, Antalya’nın Kundu beldesindeki bir otelde yapılacak toplantıya, bakanlar, milletvekilleri, parti kurucuları ile Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) üyeleri katılacak.

Edinilen bilgilere göre, katılımcılar 23 Haziran Cuma günü kampın yapılacağı otele gelerek yerleşecekler. 7. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı’nın resmi açılışı ise 24 Haziran Cumartesi günü saat 11.00’de AKP Genel Başkanı ve Başbakan Erdoğan’ın temel ve güncel konulara ilişkin yapacağı açılış konuşması ile gerçekleşecek. Başbakan

Erdoğan’ın basına açık konuşmasının ardından genel görüşmeye geçilecek. Bu bölümde güncel siyasi, ekonomik ve dış politika konularıile parti meselelerinin ele alınması bekleniyor. 7. İstişare ve Değerlendirme Toplantısının son günü olan 25 Haziran Pazar günü ise, sabah kahvaltısının ardından başlayacak toplantıda milletvekilleri tespit, izlenim ve görüşlerini aktaracak. Toplantı, Başbakan Erdoğan’ın akşam saatlerinde yapacağı değerlendirme ve kapanış konuşmasının ardından sona erecek. Öte yandan, AKP yönetimi, 3 gün sürecek toplantı öncesinde milletvekillerine iki sayfalık bir bilgilendirme yazısı gönderdi.

/ ANKARA

22.06.2006


 

Karekin’den Bartholomeos’a ziyaret

Ermeni Genel Patriği Karekin II, Fener Rum Patriği Bartholomeos’u ziyaret etti. Balat’daki Fener Rum Patrikhanesi’ne Türkiye Ermenileri Patriği Mesrob II ile birlikte limuzinle gelen Karekin, patrikhane görevlilerince karşılandı.

Patrikhanedeki Aya Yorgi Kilisesi’nde yapılan sabah ayinine katılan Karekin II ve beraberindekiler dua etti. Karekin II, daha sonra Bartholomeos ile görüştü. Ziyarette konuşan Karekin II, ‘’Bu buluşmamızın insanlar arasında barışa sebep olacağına inanıyorum’’ dedi. Karekin II ve Bartholomeos, daha sonra basına kapalı görüştü. Öte yandan, güvenlik güçlerinin Fener Rum Patrikhanesi çevresinde geniş güvenlik tedbirleri aldığı görüldü.

Karekin II’nin İstanbul ziyareti 27 Haziran Salı gününe kadar sürecek. Karekin II, Heybeliada’daki Aya Triada Manastırı’nın yanı sıra kentteki çeşitli Rum ve Ermeni kiliseleri ile Ayasofya Camii, Dolmabahçe Sarayı ve Kariye Müzesini gezecek. Karekin II, başta İstanbul Valisi Muammer Güler olmak üzere bazı görüşmelerde bulunacak.

/ İSTANBUL

22.06.2006


 

NATO’ya Ermenistan şikâyeti

NATO Parlamenter Asamblesi (NATOPA) Başkan Yardımcısı sıfatıyla geçtiğimiz hafta Ermenistan’a giden AKP Kırıkkale Milletvekili Vahit Erdem, Erivan’da yaşadığı “diplomatik skandalı” NATO yönetimine de taşıdı.

NATO’nun Brüksel’deki Asamble Genel Merkezi’ne bir mektup gönderen AKP’li Erdem, Ermenistan’ın tavrının kınanmasını istedi. Erdem mektubunda, ziyaret sırasında Ermeniler’in taciziyle karşılaştığını bildirdi. NATO Parlamenter Asamblesi (NATOPA) Başkan Yardımcısı sıfatıyla Kafkasya raporu için Ermenistan’ın başkenti Erivan’a giden Erdem, temasları sırasında diplomatik teammüllere uymayan bir dizi tutum ve davranışla karlaştıştı. NATO’nun Brüksel’de bulunan Asamble Genel Merkezi’ne bir mektup gönderen Vahit Erdem, Ermenistan’ın tavrının kınanmasını talep etti. Mektubunda Ermenistan’da yaşadığı olayları ayrıntılı bir şekilde anlatan Erdem, Ermenilerin kendisini taciz ettiğini bildirdi.

/ ANKARA

22.06.2006


 

Savaşın olmadığı tarihe yolculuk

Tarih Vakfı, ilköğretim okulu öğrencilerine, insanoğlunun yerleşik hayata geçtiği ilk yerlerden biri olan Çatalhöyük’te, insanlık tarihinin, savaş ve kavganın olmadığı dönemini anlatıyor.

Tarih Vakfı Eğitim Proje Koordinatörü Arkeolog Gülay Sert, yaptığı açıklamada, 2004 yılında AB destekli olarak ‘Akdeniz Eğitim, Öğretim ve Planlama Programı’ kapsamında başlatılan, Çatalhöyük Arkeoloji Yaz Atölyesi’nin, Shell firmasının sponsorluğunda devam ettiğini belirtti.

Konya başta olmak üzere çeşitli illerden gelen ilköğretim okulu öğrencilerinin, Çatalhöyük’te adeta 9 bin yıllık bir yolculuğa çıktığını ifade eden Sert, öğrencilere, insanoğlunun tarım yapmayı öğrenerek yerleşik hayata geçtiği, hayvanların evcilleştirdiği, insanın dünyadaki serüvenine ait önemli ip uçlarının yer aldığı Çatalhöyük’ü, ayrıntılarıyla tanıttıklarını söyledi.

Sert, bu yıl 6 Haziran'da başlayan Çatalhöyük Arkeoloji Yaz Atölyesi’nde, 6 Temmuz'a kadar binden fazla öğrenciye eğitim vermeyi, halen günübirlik olan bu etkinliği, önümüzdeki yıllarda ulusal ve uluslararası çocuk kampına dönüştürmeyi planladıklarını bildirdi.

/ KONYA

22.06.2006


 

Vakıf üniversiteleri ücretlerini açıkladı

Vakıf üniversiteleri, 2006-2007 akademik yılı eğitim ücretlerini ilân etmeye başladı. Bilkent Üniversitesi, 2006-2007 ders yılında ilk kez kayıt olacak öğrenciler için yıllık eğitim ücretini, bütün programlar için KDV dahil 14 bin 40 YTL olarak belirledi.

Eğitim ücretinin ilk yarısı (7 bin 20 YTL) üniversiteye kayıt sırasında, ikinci yarısı ise ikinci yarıyıl başında ders kaydı sırasında ödenecek. Bu ücret, yemek, kitap ve yurt ücretlerini kapsamayacak. Eğitim ücreti geçen yıl KDV hariç 13 bin YTL olarak belirlenmişti.

TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi, 2006-2007 eğitim-öğretim yılında yeni kayıt yaptıracak öğrenciler yıllık eğitim ücretini 14 bin YTL, 2004 girişli öğrenciler için 10 bin 500 YTL, 2005 girişli öğrenciler için ise 11 bin 500 YTL olarak tespit etti.

İstanbul Kültür Üniversitesi, Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi bölümleri için KDV dahil 15 bin 147 YTL, Hukuk Fakültesi ile Sanat ve Tasarım Fakültesi Bölümleri için 14 bin 850 YTL, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Bölümleri ile Fen-Edebiyat Fakültesi Bölümleri için 14 bin 256 YTL, meslek yüksekokullarının tüm programları (ikinci öğretim hariç) için 8 bin 316 YTL ücret belirledi. İstanbul Kültür Üniversitesi’nin İngilizce hazırlık programlarının tamamı 14 bin 256 YTL olarak saptandı.

/ ANKARA

22.06.2006


 

Yabancı öğrenciler törenle uğurlandı

Mozaik Kültür ve Yardımlaşma Derneği, Türkiye’deki üniversitelerde okuyan ve mezun olan 14 farklı ülkeden gelmiş 108 yabancı öğrenci için mezuniyet gecesi düzenledi.

2000 yılında, 7 iş adamının öncülüğü ile kurulan dernek, Türkiye’ye lisans, yüksek lisans veya doktora eğitimi almak için gelen, yabancı uyruklu öğrencilere burs ve ihtiyacı olan öğrencilere gıda, giyecek yardımında bulunuyor.

100’ü aşkın iş adamı üyesi ile yoluna devam eden Mozaik Derneği, bu yıl 5’inci mezuniyet törenini Şişli Kültür Merkezi ve Nikah Salonu’nda gerçekleştirdi. Tören öncesi ülkelerinin tanıtım standını açan öğrenciler ziyaretçilere kültürlerini ve ürünlerini tanıttılar. Mezuniyet gecesinde konuşan Dernek Başkanı Ergin Meydan, “Biz işadamları olarak bu öğrencilere yaptığımız yatırımların karşılıksız kalmayacağına inanıyor ve gelecekte dünyada kültür ve barış köprülerinin kurulmasına katkı sağlayacaklarına inanıyoruz” dedi.

Dereceye giren mezunlara ödüllerin verildiği törende Mozaik Dünya Renkleri Korosu da çeşitli parçalar seslendirdiler. Törene, burs veren işadamları, bazı okulların müdürleri, yöneticiler, mezun öğrenciler ve onların okul arkadaşları katıldı.

Ümit KIZILTEPE / İSTANBUL

22.06.2006


 

İş adamından eğitime destek

Kuluncaklı iş adamı Celal Yenitur, dereceye giren mezunları para ile ödüllendirdi.

Yenitur, Kuluncak Lisesinde düzenlenen programda 2005 – 2006 Eğitim Öğretim döneminde ilk üçe girerek mezun olan Kuluncak Lisesi öğrencilerinden 1’inci Oğuzhan Nacaroğlu’na 1000 YTL, 2. Meltem Şahin’e 750 YTL ve 3’üncü İlyas Yatık’ı 500 YTL para ödülü verdi. Yenitur, geçtiğimiz günlerde de Kuluncak İlçesinde 12 derslikli bir ilköğretim okulu inşası için Eğitime yüzde 100 destek çerçevesinde 250 bin dolar bağışta bulunmuştu.

Yenitur’a teşekkür eden Kuluncak Kaymakamı İbrahim Çenet, yaptığı konuşmada öğrenciler arasında başarıyı teşvik edeceklerini ve bunun her yıl gelenekselleştirilerek devam edeceğini söyledi.

Programa, öğrencilerin aileleri ve dâvetliler katıldı.

Said YALÇIN / MALATYA

22.06.2006

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

Bütün haberler

 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004