Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 29 Mart 2007

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Basından Seçmeler

İstiklâl Mahkemeleri’nin dosyaları açılsa ve TV’lerde yeniden kurgulansa

Kendi meslek alanında evrensel bir kalite yaratmanın itibarına, politik bir lider olmanın itibarı ağır bastığında; “vatanı kurtarma” sevdalıları da, çoğaldıkça çoğalır ve karşılıklı “ihanet” suçlamaları, toplumlara kanlı bedeller ödetmeye başlar.

Türkiye’de de karşılıklı siyasal suçlamaların dozu artmakta. Önüne gelen kendisini övmekte ve rakiplerine sövmekte.

Öfke arttıkça, seviye de düşmekte.

***

Geçmişteki politik suçlamalarla cezalandırma türlerinin dökümü; örneğin, İstiklal Mahkemeleri’nin dosyaları açılsa ve TV’lerde yeniden kurgulansa...

Kim bilir nasıl bir reyting patlaması olur.

***

İstiklal Mahkemeleri’nin tarihçesine, özet olarak şöyle bir göz atalım:

1- 1920’de Ankara’da kurulan TBMM’nin kabul ettiği, “Asker Kaçakları Hakkında Kanun”la birlikte, İstiklal Mahkemeleri’nin kurulması da gündeme geldi.

***

2- Mahkemelerin yargıçları, TBMM üyeleri arasından seçilecek; mahkemenin başkanını da, yargıçlığa seçilmişler kendi aralarından saptayacaktı.

***

3- Mahkemelerin sayısı ve nerelerde faaliyet göstereceğine, hükümetin önerisiyle TBMM karar verecekti.

***

4- Mahkemelerin kararları kesindi; itiraz ve Yargıtay yolu kapalıydı. Mahkemeler kararlarından sorumlu değildiler. Kararlarını vicdani kanaatlerine göre vereceklerdi.

***

5- 1921 yılının başında, Ankara’nın dışındaki İstiklal Mahkemeleri’nin kapatılmasına karar verildi; 5 ay sonra da yeniden açılmasına karar verildi.

***

6- 1922’de, yeniden, hepsinin kapatılmasına karar verildi.

***

7- 1923’te, sadece bu kez İstanbul’da yeniden açılmasına karar verildi.

***

8- 1924’te, İstanbul’daki İstiklal Mahkemesi’nin de kapatılmasına karar verildi.

***

9- 1925’te, Şeyh Sait ayaklanmasıyla birlikte, İstiklal Mahkemeleri’nin yeniden kurulmasına karar verildi.

***

10- 1927’de yeniden kapatılmasına karar verildi.

***

Orhan Kemal’in babası Abdülkadir Kemali, TBMM’de birinci dönem Kastamonu milletvekiliydi. Kastamonu’da kurulan İstiklal Mahkemesi’nde de başkan olmuştu.

Abdülkadir Kemali Bey’in, acılarla da dolu siyasi hayatının bitiminde bir köşeye çekilmesinden sonra, kendisiyle ahbaplık etmek fırsatını bulmuştum.

***

Abdülkadir Kemali, İstiklal Mahkemesi Başkanı olduğu günlerde, 13 at hırsızı Çingeneyle, 13 asker kaçağı yakalanmıştı.

Asker kaçaklarına verilen idam cezası da, yanlışlıkla at hırsızı Çingenelere uygulanmış ve hepsi asılmıştı.

***

Bir gün Abdülkadir Bey’e:

- O yanlışlık nasıl oldu, diye sormuştum.

Abdülkadir Bey:

- Öyle karışık günlerde, bu tür bazı hatalar oluyordu, demişti.

- Peki asker kaçakları ne oldu?

- Yapılan hata anlaşılınca, onlar da ertesi gün asıldı.

***

İstiklal Mahkemeleri’ne ait karar ve uygulamalar, yeniden kurgulansa TV kanallarında; özellikle de Hüseyin Cahit’in davasıyla, Maliye Nazırı Cavit Bey’in davası...

***

Lozan Konferansı’nda Türk delegasyonuna mali danışman olarak da katılmış bulunan Cavit Bey’in idamında, yeterince aydınlanmamış birçok nokta vardı.

***

Bir gün de İsmet Paşa’ya sormuştum:

- Cavit Bey neden idam edildi, diye.

İsmet Paşa:

- Ben kendisini, siyasetten çekilip, bir çiftlik alması ve orada kendi halinde yaşaması için çok ikaz ettim, demişti. İkazımı dinlemedi; arkadaşlar da, ona ceza yapıp astılar.

***

1926’da Cavit Bey’in idamını izleyen gazeteci Mecdi Sadrettin’in, gazetesine “asılırken horoz gibi öttü” diye yazması yıllar boyu eleştirilmişti.

***

Cavit Bey, Hüseyin Cahit’in de çok yakın bir dostuydu. O kadar ki, Hüseyin Cahit, Cavit Bey’in babasız kalmış oğlu Şiar’a sahip çıkmış ve ona kendi soyadını vermişti.

***

Ve bir süre İstanbul’da cumhuriyet savcılığı yapmış olan Şiar Yalçın da, Faik Türün Paşa’nın sıkıyönetim komutanı olduğu günlerde tutuklanmış; Aziz Nesin’den İlhan Selçuk’a, Sabahaddin Eyüboğlu’ndan bendenize kadar bir yığın yazar çizerle birlikte, Kartal Askeri Cezaevi’nde yatmıştı.

***

Siyasal bir lider olma özlemiyle vatanı kurtarma sevdasının yaygınlaşması ve karşılıklı artan suçlamalar; birçok tarihsel bilgisizlik ve yanılgıyı da, döküp duruyor ekranlara...

***

Siyasal suçlamaların nelere mal olduğunun kanıtlanması açısından; İstiklal Mahkemeleri dosyalarının canlandırılarak, TV’lerde yeniden kurgulanması; sanırım çok şaşırtıcı ve çok çarpıcı olur.

Reytinglerde kırılacak rekorlar da cabası...

Milliyet, 28.3.2007

Çetin ALTAN

29.03.2007

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

Bütün haberler

Başlıklar

  ‘Skandal’ gazetecilik ve politikacılık

  Bir liberalden ne bekliyorlar?

  İstiklâl Mahkemeleri’nin dosyaları açılsa ve TV’lerde yeniden kurgulansa

  KA-DER ve başörtüsü


 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004