Haberler

Babacan: AB’ye ihtiyacımız var

Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Ali Babacan, “Özellikle son 1-1,5 aydır yaşadığımız iç olaylara baktığımızda aslında AB sürecinin Türkiye için ne kadar önemli olduğunu belki daha iyi farkediyoruz” dedi.

‘’Türkiye ve AB: Avrupa Enerji Politikası için Hep Birlikte’’ konferansında konuşan Babacan, herkes için hayati önem taşıyan enerji konusunu Avrupa Komisyonu ve üye ülke temsilcileri ile birlikte ele alıyor olmalarının, Türkiye-AB ilişkilerinde kat edilen mesafe açısından başlı başına önemli bir gösterge olduğunu söyledi. Babacan, konferansın bu niteliği ile dahi Türkiye-AB ilişkilerinin ulaştığı noktayı, işbirliğinin boyutları ve paylaşılan ortak konuları göstermesi bakımından memnuniyet verici olduğunu ifade ederek, artık dünyada ucuz enerjinin bittiği bir döneme girildiğini kaydetti. Türkiye bir taraftan AB ile ortak projeler hayata geçirirken bir taraftan Türkiye’nin AB katılım müzakerelerinin devam ettiğini söyleyen Babacan, ‘’Her ne kadar dışarıdan bakıldığında bu sıkıntılı bir süreç olarak görülse de aslında teknik, hukuki süreç aynı kararlılıkla ve özellikle Alman dönem başkalığında artan bir ivme ile devam ediyor’’ dedi.

Ali Babacan, enerji faslının da müzakere etmeye konu olan 33 fasıldan biri olduğunu, şu anda Konseyde Türkiye’nin bu fasılla ilgili müzakereye davet edilmesinin görüşüldüğünü anlattı.

Komisyonun bu konudaki görüşlerinin olumlu olduğuna işaret eden Babacan, şunları belirtti:

‘’Tabii nihai kararı Konsey verecek. Burada hızla artan enerji ihtiyacını karşılamak zorunluluğu olan Türkiye ve aynı zamanda AB için bu enerji faslının bir an önce resmen müzakerelere açılması bizim temennimiz. Bu fasıl için biz herhangi bir açılış kriteri olmadan direkt olarak açmayı istiyoruz. Türkiye’nin buna hazır olduğunu düşünüyoruz. Müzakere belgemizi teslim ettik, şu anda komisyon çalışmalarını tamamladı. Nihai karar umarız yakın zamanda verilecek. Bu konu ile ilgili kaybedecek vaktimizin olmadığını düşünüyoruz. Bir an önce resmen müzakerelere başlamayı arzu ediyoruz.

Özellikle son 1-1,5 aydır yaşadığımız iç olaylara baktığımızda aslında AB sürecinin Türkiye için ne kadar önemli olduğunu belki daha iyi farkediyoruz. Bu konularda eğer bir ölçüt yoksa kendimizi mukayese edebileceğimiz bir kriter yoksa, ‘her ülkenin kendi fasılları özeldir, bizim demokrasimiz bize özel bir demokrasidir. Hukukun üstünlüğü bizde de vardır ama çerçeveleri vardır fakat bazen bunun dışında farklı şeyler de yapılabilir’ gibi yaklaşımlar maalesef Türkiye’yi on yıllarca üçüncü dünya ülkesi olmaya mahkum edecek yaklaşımlardır.’’

/ İSTANBUL

06.06.2007

Temelde hukuk ve özgürlükler var

AB’nin Genişlemeden Sorumlu Üyesi Olli Rehn, ifade, din özgürlüğü, sivil halk ve ordu ilişkileri ile demokratik üstünlüğün hükümetlerin önceliği olması gerektiğini söyledi. Rehn, “Türkiye’nin çizmiş olduğu yol haritasını büyük bir memnuniyetle karşılıyoruz. AB’nin standartlarına uyum açısından reformların çok güzel bir şekilde yapılması gerekiyor. Bir evi düşünürseniz; bu reformlar evin çatısını oluşturuyorsa, hukukun üstünlüğü de evin temelini oluşturur. Bu temel; ifade, din özgürlüğü, sivil halk ve ordu ilişkileri, demokratik üstünlük” diye konuştu.

Türkiye’nin Avrupa enerji güvenliğine katkılarının ele alındığı “Türkiye ve AB: Avrupa Enerji Politikası İçin Hep Birlikte” konulu konferansta konuşan Olli Rehn, Türkiye’nin eskiden olmadığı kadar dikkat çeken bir ülke olduğunu belirtti. Terör saldırıları nedeniyle Türkiye’ye başsağlığı dilediğini söyleyen Rehn, “AB olarak bunları lânetliyoruz. Türkiye’ye yapılan bu saldırıyı lanetliyoruz. Terörle mücadelede sizinle birlikte olduğumuzu söylüyorum. Türkiye’deki ev sahipleri, Türkiye’nin AB’ye entegrasyonunu seçim kampanyasında bile bir kenara koyamayacak stratejik bir konu olduğunu bugün gösterdiler” dedi.

Devlet Bakanı Ali Babacan’a espri yapan Rehn, “Chicago lehçesiyle çok güzel İngilizce konuşuyordu. Ama bugün Türkçe konuştu. Buradan seçim kampanyasını başlatmış oldu. Seçimler çok önemli, siyasi tartışmayı çok yakından takip ediyorum. Seçimlerde kazanılacak ve kaybedilecek çok şey var” ifadelerini kullandı.

Türkiye’nin çok ciddî bir şekilde AB’yle ilgili reformlarına devam etmesi gerektiğinin altını çizen Rehn, şöyle devam etti:

“Bu ülkenin modernleşmesi için gerekli olan Türkiye’nin çizmiş olduğu yol haritasını büyük bir memnuniyetle karşılıyoruz. AB’nin standartlarına uyum açısından reformların çok güzel bir şekilde yapılması gerekiyor. Bir evi düşünürseniz; bu reformlar evin çatısını oluşturuyorsa, hukukun üstülüğü de evin temelini oluşturur. Bu temel; ifade, din özgürlüğü, sivil halk ve ordu ilişkileri, demokratik üstünlük. Kısa vadede bu, hükümetin ve seçilecek gelecek diğer hükümetin önceliği olmalı. Türkiye reformlara ritmik bir şekilde devam etmeli. İster samba, isterse ağır bir orkestra, bir şekilde devam etmeli. Eğer bir müzik durursa güvenimiz kaybolur. Ortak hedeften şaşmamalıyız. Ortak stratejik çıkarlarımızı gözden kaçırmamalıyız. Ortadoğu doğu bölgesindeki istikrar çok önemli. Türkiye, terörle insan ve uyuşturucu kaçakçılığıyla mücadelede bölgedeki en büyük ortağımız. Türkiye’deki ekonomik büyüme çok etkileyici.”

/ İSTANBUL

06.06.2007

Şehit annesi: Güvercinimi kurtaramadım

Tunceli’nin Pülümür ilçesinde teröristlerin Kocatepe Karakolu’na saldırısı sonucu şehit olan İlhan Sağlam’ın annesi, Kısmet Sağlam bir gece önce rüyasında köpeklerin güvercinlere saldırdığını belirterek, “güvercinleri kurtarmak için eline aldığını, köpeklere taş attığını, ancak taş attıkça köpeklerin daha çok saldırdığını, güvercinleri kurtaramadığını’’ söyledi.

Tunceli’nin Pülümür ilçesinde teröristlerin Kocatepe Karakolu’na saldırısı sonucu şehit olan İlhan Sağlam’ın İzmir’in Kemalpaşa ilçesinde yaşayan ailesi acı haberle yıkıldı.

Er İlhan Sağlam’ın şehit olduğu haberinin evine ulaşmasının ardından, yakınları sinir krizleri geçirdi. Anne Kısmet Sağlam, bir gece önce rüyasında köpeklerin güvercinlere saldırdığını belirterek, “güvercinleri kurtarmak için eline aldığını, köpeklere taş attığını, ancak taş attıkça köpeklerin daha çok saldırdığını, güvercinleri kurtaramadığını’’ söyledi. Abla Mahperi Sağlam ise “İlhan’ı ak güvercin olarak gönderdik, kara güvercin olarak geldi. Onlar bir tane vurur, biz 10 tane göndeririz’’ dedi.

Şehit askerin ağabeyi Şahin Sağlam (35), kardeşinin asker fotoğrafını göstererek, en son bir akşam önce telefonda konuştuklarını, kendisine göreve gideceğini söylediğini kaydetti. Ağabey Şahin, kardeşinin bir elekt-rikçide çalıştığını, askerlik dönüşü kendi işini kurmayı düşündüğünü belirtti. Kemalpaşa Belediye Başkanı Yakup Karaca ve Kemalpaşa Garnizon Komutanı Binbaşı Yahya Kazık da şehit askerin evine gelerek, ailenin acısına ortak oldu. Aileye çocuklarının şehit olduğu haberi verilirken, bir sağlık ekibi de evde hazır bulunduruldu.

/ İZMİR

06.06.2007

Mektubu gelmeden şehadet haberi geldi

Tunceli’nin Pülümür ilçesinde teröristlerin Kocatepe Karakolu’na saldırısı sonucu şehit olan Jandarma Er Eraslan Güngör’ün (21), bir gece önce telefonla görüştüğü eşine, mektup gönderdiğini söylediği öğrenildi.

Olayın duyulmasının ardından Eraslan Güngör’ün Amasya Merkez Keçili köyündeki ailesi büyük bir acı yaşarken, başta yakınları ve askerî yetkililer olmak üzere şehit erin evine gelen çok sayıda kişi taziye ziyaretinde bulundu. Şehit erin annesi Yadigar ve sara hastası baba Rıza Güngör olayın şokunu yaşıyor. Henüz 7 aylık evliyken vatanî görevi için ayrı kaldığı eşi Yeter Güngör ise sık sık baygınlık geçiriyor, 2’si kız 5 kardeşin en büyüğü olan şehit er Güngör’ün kardeşleri de gözyaşı döküyor. Aile fertlerini, yakınları teskin etmeye çalışıyor.

/ AMASYA

06.06.2007

Ağar: Bizim ittifakımız milletle

DP Genel Başkanı Mehmet Ağar, bazı basın organlarında Genç Parti ile ittifak arayışında olduklarına yönelik yer alan haberlerle ilgili olarak, ‘’Benim bir tek ittifakım vardır, milletle... Milletin dışında da hiç kimseyle de ittifak yapmam’’ dedi. Genç Parti ile herhangi bir görüşmesinin olmadığını kaydeden Mehmet Ağar, ‘’Böyle bir şey söz konusu bile değil. Yani hiç bir görüşmem, aramam olmadı. Ayıp derler adama’’ diye konuştu. Ağar iktidara geldiklerinde başörtüsü yasağını kaldırma sözü de verdi.

Uğur Dündar’ın sunduğu ‘’Seçim Arenası’’ programında canlı yayına katılan Ağar, ANAVATAN ile yaşadıkları birleşme sürecinin başarısızlığa uğramasını ‘’çöküntü’’ olarak görmediğini, daha farklı bir boyutta görmek istediğini söyledi.‘’Süreç tabiî mecrası içinde yürürken siyasetin bazı meseleleri sebebiyle bunların yaşandığını’’ ifade eden Ağar, ‘’Yarım kalan yolculuklar mutlaka tamama erecektir. Şartlar bugün böyle gelişti, olumsuz gelişti. Ama, ben kimseyi rencide etmemenin gayreti içindeyim’’ diye konuştu.

‘’Bunlar yaşandı, bunlar da bir tecrübe siyasette. Bu merhale de bugün geride kalmıştır’’ diyen Ağar, şunları kaydetti:

‘’Biz, merkez sağın, güçlü, büyük partisiyiz. Bizim ittifak arayışına ihtiyacımız yok. Biz herkesle beraber olma arzusu içinde olduk. Bizimle görüşmek isteyen, bizimle yürümek isteyen herkese kapımız, gönlümüz açık olur. Bunlar gelip geçmiştir, gelip geçecektir de...

Sonuç olarak, iyi niyeti muhafaza etmek lazım. Geçmişe dönük, geçmişin sıkıntılarından tecrübe geliştirmek lazım. Gelecekte bu yolculuk devam ettiğinde daha hatasız bir kulvarın içinde gitmek doğru bir iş olur.’’

“ZAMAN KAYBIMIZ OLDU”

Ağar, ‘’Erkan Mumcu, kendilerine umut bağlayanlarda yarattığı hayal kırıklığı nedeniyle özür diledi, ‘Sayın Ağar’ın da toplumdan özür dileme borcu var’ dedi. Siz kabul ediyor musunuz?’’ sorusuna, ‘’Benim öyle bir borcum yok. Kaybettiğimiz zamandan dolayı milletle beraber paylaşacağımız başka şeyler vardı, ondan belki bir zaman kaybımız oldu’’ karşılığını verdi.

Ağar, milletin içinden geldiğini ve milletine karşı bir hatasının olmadığını söyledi.

“DÜZ OVADA SİYASET’’

Mehmet Ağar, ‘’düz ovada siyaset yapsınlar’’ şeklindeki sözünün ‘’af’’ olarak anlaşıldığı yönündeki tartışmalarla ilgili olarak da ‘’Bu fenalığı yapan, bu alçaklığı yapan, yaptırana affımız söz konusu olabilir mi? Demokratik bir ülkede her suçun cezası olacak. Bundan hiç bir şekilde kurtuluş yok. Benim bütün meselem düzden dağa adam çıkması’’ dedi.

Devletin şefkatli, okşayan elinin her zaman insanının yanında olduğunu vurgulayan Ağar, ‘’Toprak bizim, ülke bizim. Hepimiz biraradayız, macerayı yukarılarda, dağlarda aramaya gerek yok. Şehirde, normal hayatın içinde olun. Kiminiz işçi, kiminiz çiftçi, kiminiz okuyan’’ diye konuştu.

“İDDİALAR TAMAMEN BALON”

Ağar, bazı basın organlarında Genç Parti ile ittifak arayışında olduklarına yönelik yer alan haberlerin hatırlatılması üzerine de ‘’Benim bir tek ittifakım vardır, milletle... Milletin dışında da hiç kimseyle de ittifak yapmam’’ dedi.

Genç Parti ile herhangi bir görüşmesinin olmadığını kaydeden Mehmet Ağar, ‘’Böyle bir şey söz konusu bile değil. Yani hiçbir görüşmem, aramam olmadı. Böyle bir şey söz konusu değilken ayıp derler adama. Kimseyle bir ittifak arayışımız yok. Tamamen balon. Bizim böyle bir şeye ihtiyacımız yok’’ diye konuştu.

Ağar, partisinin seçimlerde barajı aşamama ihtimaliyle ilgili soruya ‘’Asla ve kat'a söz konusu değil. Bunu hep beraber göreceğiz’’ karşılığını verdi.

/ ANKARA

06.06.2007

“Bağımsız adayların seçimi”

Yüksek Seçim Kurulu (YSK), siyasî partilerin milletvekili aday listelerini incelemeye başladı. Siyasî partiler, YSK’nın belirttiği eksiklikleri 8 Hazirana kadar tamamlayacak.

Siyasî partiler, milletvekili aday listelerini önceki gün saat 17.00 itibariyle YSK’ya teslim etti. Bağımsız aday olacakların il seçim kurullarına yapacakları başvurular da önceki gün saat 17.00 itibariyle sona erdi.

YSK’ya sırasıyla Türkiye Komünist Partisi, Halkın Yükselişi Partisi, Emek Partisi, Genç Parti, AKP, Saadet Partisi, İşçi Partisi, Liberal Demokrat Parti, Özgürlük ve Dayanışma Partisi, Anavatan Partisi, Aydınlık Türkiye Partisi, Demokrat Parti, MHP, Bağımsız Türkiye Partisi ve CHP’nin milletvekili aday listeleri teslim edildi. Bağımsız milletvekili adaylığı için il seçim kurullarına, 573 kişi müracaat ederek bağımsız aday oldu.

Genel seçimler için iki parti Almanya’dan birer milletvekili adayını listelerine aldı.

YSK, siyasî partilerin aday listelerini inceledikten sonra belirlenecek eksikliklerin tamamlanması için siyasî partilere bildirimde bulunacak. Siyasî partilerin, YSK’nın belirttiği eksiklikleri 8 Haziran Cuma gününe kadar tamamlamaları gerekiyor.

Milletvekili geçici aday listeleri, 10 Haziran Pazar günü radyo, televizyon ve Resmî Gazete’de yayımlanacak. Aynı gün geçici adaylar, ilgili il seçim kurulu ve YSK’ca doğrudan incelemeye alınacak. Bu adaylara karşı yapılacak itirazlar da incelenecek.

YSK, istifa, itiraz veya inceleme üzerine adaylıktan çıkarılanlar sebebiyle ortaya çıkan aday eksilmelerinin tamamlanmasını 15 Haziran Cuma günü siyasî partilere bildirecek.

Milletvekili aday listelerindeki eksiklikler, ilgili siyasi partilerce tamamlanarak 17 Haziran Pazar gününe kadar YSK’ya bildirilecek.

Bağımsız adaylar da dahil tüm adaylarla ilgili son sözü YSK söyleyecek.

Kurul, milletvekili kesin aday listelerini 20 Haziran Çarşamba günü radyo, televizyon, Resmî Gazete ve illerde ilân edecek.

/ ANKARA

06.06.2007

Yazıcıoğlu, partisinden istifa etti

Muhsin Yazıcıoğlu, Seçim Kanunu’na göre, bağımsız adayların hiçbir siyasi parti sıfatı taşımaması gerektiğini belirterek, BBP Genel Başkanlığı görevinden istifa ettiğini bildirdi.

Yazıcıoğlu, parti genel merkezinde gazetecilere yaptığı açıklamada, BBP’nin seçimlere girmeme kararı aldığını, kendisi ve 21 arkadaşının 21 ilde seçimlere bağımsız gireceklerini bildirdi.

/ ANKARA

06.06.2007

AKP’de 150 milletvekili liste dışı

AKP milletvekili aday listesinde 150 civarındaki milletvekili yer almadı. Aralarında İsmail Alptekin, Ersönmez Yarbay, Feyzi Berdibek, Ertuğrul Yalçınbayır, Ali Sezal, Mehmet Dülger, Halil Ürün, Mehmet Elkatmış, Süleyman Gündüz, Eyyüp Sanay gibi isimlerin de bulunduğu milletvekilleri tekrar aday gösterilmedi.

AKP milletvekili aday listesinde, aralarında İsmail Alptekin, Ali Coşkun, Ersönmez Yarbay, Feyzi Berdibek, Ertuğrul Yalçınbayır, Ali Sezal, Mehmet Dülger, Halil Ürün, Mehmet Elkatmış, Süleyman Gündüz, Eyyüp Sanay, Mahfuz Güler, Aziz Akgül, Cavit Torun, Tevhid Karakaya, Musa Uzunkaya, Sabri Varan, Gülseren Topuz, Zeynep Karahan Uslu, Azmi Ateş, Ergün Dağcıoğlu, Faruk Bayrak, İnci Gülser Özdemir ve Alim Tunç’un da bulunduğu yaklaşık 150 civarındaki milletvekili yer almadı.

Öte yandan, Eski Anavatan Partili İçişleri Bakanlarından Ülkü Gökalp Güney Bayburt 1. sıradan, milletvekilliğinden istifa eden Eski Ağrı Milletvekili Cemal Kaya Ağrı 2. sıradan, Bağımsız Milletvekili Süleyman Bölünmez Mardin 2. sıradan, Eski Anavatan Partili milletvekili Yaşar Eryılmaz Ağrı 1. sıradan, Eski DYP milletvekili Saffet Kaya Ardahan 1. sıradan aday listesine girdi.

AKP milletvekili aday listesinde 62 kadın aday yer aldı.

Genel Başkan Yardımcısı Edibe Sözen İstanbul 1. Bölge 3. sıradan, Genel Başkan Yardımcısı Nükhet Hotar Göksel İzmir 1. Bölge 2. sıradan, Kadın Kolları Başkanı Selma Kavaf Denizli 2. sıradan, Özlem Türköne İstanbul 1. Bölge 9. sıradan, Zeynep Dağı Ankara 1. Bölge 5. sıradan, Fatma Şahin Gaziantep 2. sıradan, Nursuna Memecan İstanbul 1. Bölge 6. sıradan, Öznur Çalık Malatya 3. sıradan milletvekili adayı oldu.

Listelerde yer almayan Sanayi ve Ticaret Bakanı Ali Coşkun, “AK Parti’nin kuruluşunda belirlediğimiz prensiplerden biri de 65 yaş sınırıydı, bu nedenle kendim aday olmak istemedim” dedi.

/ ANKARA

06.06.2007

MHP’de listeye tepki korkusu

MHP’nin 22 Temmuzda yapılacak milletvekili seçimlerine ilişkin Yüksek Seçim Kuruluna verdiği aday listesi dün belli oldu. Listenin geç açıklanmasında, listeye giremeyen partililerin tepkisinden duyulan endişenin yattığı belirtiliyor.

MHPmilletvekili aday listesinde parti yöneticileri ile partiye yeni katılanlar üst sıralarda yer aldı. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Osmaniye 1. sıradan aday olduğu listede, Genel Sekreter Cihan Paçacı Ankara 2. Bölge 2. sırada, Genel Başkan Yardımcıları Ali Işıklar Ankara 2. Bölge 4. sırada, Atila Kaya İstanbul 3. bölge 2. sırada, Faruk Bal Konya 1. sırada, Mehmet Ekici Yozgat 1. sırada, Mehmet Şandır Mersin 1. sırada, Metin Çobanoğlu Kırşehir 1. sırada, Murat Şefkatli Ankara 1. Bölge 4. sıra, Oktay Vural İzmir 1. Bölge 1. sırada, Sabahattin Çakmakoğlu Kayseri 1. sırada bulunuyor.

Eski İçişleri Bakanı Meral Akşener İstanbul 3. bölge 1. sıradan milletvekili adayı oldu. MHP’de listenin geç açıklanmasında, listeye giremeyen partililerin tepkisinden duyulan endişenin yattığı iddia edildi.

/ ANKARA

06.06.2007

İstifalar demokrasinin oturmadığını gösteriyor

Avrupa-Türkiye Turizm İş Konseyi Başkanı Hüseyin Baraner, ‘’adaylık yarışındaki son gelişmelerin Türkiye’de köklü demokrasinin oturmadığını gösterdiğini’’ savundu.

Baraner, yaptığı açıklamada, 22 Temmuzda yapılacak milletvekilliği seçimleri öncesinde siyasi partilerde yaşanan istifaların ülkeye zarar verdiğini iddia etti. Siyasi partilerde 5 dakika içinde istifa edenlerin Türkiye’nin yurt dışı imajına zarar verdiğini ifade eden Baraner, şunları kaydetti: ‘’Adaylık yarışındaki son gelişmeler, Türkiye’de köklü demokrasinin tam oturmadığını gösterdi. Siyasî parti liderleri, poker taktikleri ile bu yüzyılda Türkiye’ye demokrasiyi getiremezler. Tüm dünya şunu görüyor ki 3 dakika içinde, savunduklarının tam aksi görüş alan adaylar, Türkiye’de köklü demokrasinin tam oturmadığı tüm dünyaya sergiledi. Tüm birimlerin ama milletvekilliği adaylığı olsun, ama başka bir konu olsun, istikrarlı olması lazım. Bu çağ, dünyada istikrar çağı. Türkiye’nin de artık bir istikrar medeniyetini başlatması gerekir.’’

/ MERSİN

06.06.2007

Kadın vekil yasağı çözer mi?

Seçim tarihinin belirlenmesinden sonra kadınların siyasette daha etkin olması ve özellikle kadın hakları alanında çalışma yapmaları için kampanya başlatan kadın örgütleri başarılı oldu.

artiler bir çok kadın adaya listelerinde yer verirken, Meclise girecek milletvekillerinin en büyük kadın problemi olan başörtüsü yasağı konusunda nasıl bir tavır alacakları merakla bekleniyor.

Listelerinde ne fazla kadın adaya AKP yer verdi. AKP, müracaat eden 454 kadın adaydan 24’ünü seçilebilecek sıralara yerleştirirken toplam 63 kadın adaya listelerinde yer verdi.

CHP ise müracaat eden 246 kadın adaydan 12’sini ilk sıralarda olmak üzere toplam 52 kadın aday gösterdi. Milletvekili aday listelerini YSK’ya teslim eden CHP’li Algan Hacaloğlu 2002 seçimlerine göre kadın aday sayısında yüzde 300’lük bir artış sağladıklarını belirtti.

DP ise müracaat eden 458 kadın adaydan 58’ine listelerinde yer verdi.

2002 seçimleri sonucunda AKP ve CHP’den meclise 24 kadın milletvekili girmişti. Bu oranı az bulan kadın örgütleri medyanın da desteğiyle kadın milletvekili sayısının artması için kampanyalar düzenlemişti.

Kemal BENEK / ANKARA

06.06.2007

Meclis 914 kanun çıkardı, Sezer 61'ini veto etti

TBMM, yoğun geçen bir dönemi daha geride bıraktı. Derlemelere göre, Meclis, 22. Dönemde 914 kanun çıkardı. Meclise söz konusu dönemde bin 109 tasarı sevk edilirken, bunların 24’ü Hükümetçe geri alındı, 1 tasarı ise reddedildi.

148 tasarı komisyonlarda, 140 tasarı ise Genel Kurul gündeminde kaldı. Komisyonlarda bekleyen tasarılardan 57’i Dışişleri, 36’sı Plan ve Bütçe, 11’i Millî Savunma, 10’u Adalet, 9’u İçişleri, 8’i ise Millî Eğitim Komisyonunun gündeminde bulunuyor.

Meclise, en çok 1. yasama yılında tasarı sevk edildi. 395 tasarının sevk edildiği ilk yılı , 233 ile ikinci yıl, 211 tasarı ile üçüncü yıl, 145 tasarı ile dördüncü yıl, 125 tasarı ile de beşinci yıl izledi.

Meclis, 22. Dönemde 914 tasarı, teklif ve KHK’yı yasalaştırdı. Yasaların 344’ü uluslar arası sözleşmeleri içeriyor. Birinci yasama yılında 199, ikinci yasama yılında 265, üçüncü yasama yılında 166, dördüncü yasama yılında ise 145, beşinci yasama yılında ise 139 düzenleme yasalaştı.

Milletvekilleri 5 yılda bin 43 teklif verdi. Birinci yasama yılında 180 ikinci yasama yılında 137, üçüncü yasama yılında 265, dördüncü yasama yılında 284, beşinci yasama yılında ise 177 teklif verilirken; yasalaşan teklif sayısı 288’de kaldı. 104 teklif Genel Kurulda beklerken, 14 teklif geri alındı.

SEZER’İN GERİ GÖNDERDİKLERİ

Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, 22. Dönemde 61 kanunu bir kez daha görüşülmek üzere Meclise iade etti. Bunlardan 49’u ikinci kez görüşülüp yeniden sunuldu, 12 kanun ise Meclis gündeminde kaldı.

Anayasa Mahkemesi, çoğu CHP olmak üzere, Cumhurbaşkanı Sezer ve yargıdan gelen başvurular üzerine 53 yasayı iptal ederek yürütmesini durdu.

Genel Kurul; 22. Dönemin 5 yasama yılı boyunca 598 gün toplandı. Bu günlerde 3 bin 384 saat 19 dakika çalıştı. Genel Kurul, 19 gün toplanamazken, 126 birleşimde ise yeter sayı bulunamadığı için çalışmalarını sürdüremedi.

Genel Kurul çalışmalarında 158 bin 465 sayfa tutanak tutuldu.

/ ANKARA

06.06.2007

Ulaşım sektörü seçime hazır

Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Başkanı Başaran Ulusoy, "Biz, sektör mensupları olarak önümüzdeki dönemin gelişmelerini belirleyecek bu önemli demokratik hakkın kullanımında en büyük katılımın sağlanması yönünde, üzerimize düşen her özveride bulunmaya hazırız" dedi.

Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Başkanı Başaran Ulusoy, 22 Temmuz 2007 tarihinde genel seçimler için sandık başına gitmenin her özveriye değer bir vatandaşlık görevi olduğu inancını taşıdıklarını belirterek, ‘’Biz, sektör mensupları olarak önümüzdeki dönemin gelişmelerini belirleyecek bu önemli demokratik hakkın kullanımında en büyük katılımın sağlanması yönünde, üzerimize düşen her özveride bulunmaya hazırız’’ dedi. Ulusoy, yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye’nin bugün ve yarınları için en önemli konusunun 7’den 70’e bu ülkede yaşayan herkesin, kendilerine emanet edilen değerlerine ve demokrasi erdemine sahip çıkması olduğunu vurguladı. Türkiye’de yaşayan insanların ülkeye olan sevgisinin, demokrasiye ve bağımsızlığa olan inancının her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyulan birlik, beraberlik, barış anlayışı ile hareket ederek korunacağına inancını ifade eden Ulusoy, Cumhuriyet’in temel değerlerine sahip çıkılmasının bütünleştirici olduğunu ifade etti. ‘’Bu ülke hepimizindir’’ diyen Başaran Ulusoy, şunları kaydetti: ‘’Bunun içindir ki milli egemenlik erkinin kullanımında; toplumun mevcut seçim sisteminin elverdiği ölçüde de olsa, en geniş ve etkin şekilde temsilinin sağlanması yönünde, oy hakkı olan herkesin sandık başına gitmesi, kaçınılmaz, kaçınılmaması gereken bir vatandaşlık görevi ve demokrasinin gereğidir.

Biz, sektör mensupları olarak önümüzdeki dönemin gelişmelerini belirleyecek bu önemli demokratik hakkın kullanımında en büyük katılımın sağlanması yönünde, üzerimize düşen her özveride bulunmaya hazırız.’’

/ İSTANBUL

06.06.2007

AİHM’den Türkiye aleyhine 3 karar

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), 3 davadan Türkiye’yi mahkum etti. AİHM kararı gereği Türkiye, başvuruyu yapanlara mahkeme masrafı da içinde olmak üzere toplam 147 bin avro ödeyecek.

AİHM, Türkiye aleyhine açılan üç davayı dün karara bağladı. Mahmut Anık ve Osman Sanrı’nın 10 yakın akrabasıyla yaptıkları ortak başvuruyu değerlendiren AİHM, “Türkiye’nin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) etkili soruşturma hakkıyla ilgili 2. maddesini ihlâl ettiği görüşüne” vardı.

AİHM kararı gereği Türkiye, başvuruyu yapanlara mahkeme masrafı da içinde olmak üzere toplam 147 bin avro ödeyecek.

Türkiye aleyhine başvuruyu yapan Anık ve Sanrı aileleri, yakın akrabaları Ahmet Anık ve Abdülkerim Sanrı’nın, 19 Ağustos 1999 tarihinde Şırnak yakınlarında güvenlik güçleri tarafından öldürüldüklerini iddia etmişlerdi.

AİHM, Hürriyet Yılmaz ve Sacettin Yıldız’ın yaptığı başvurudaysa “Türkiye’nin kötü muamele ve işkencenin yasaklanmasıyla ilgili AİHS’nin 3. maddesini ihlal ettiği” görüşüne vardı. AİHM’in, Yıldız’ın yaptığı başvuruda ayrıca, adil yargılanma hakkıyla ilgili AİHS’nin 6. maddesini ihlal ettiğine hükmetti. AİHM, başvuru yapanların maddi tazminat talebinde bulunmamaları sebebiyle para cezasına gerek görmedi.

AİHM, Hıdır Sevim ve Hasan Sevim’in yaptığı başvuruda, Türkiye’nin etkili başvuru hakkıyla ilgili AİHS’nin 13. maddesini ve kötü muamelenin yasaklanmasıyla ilgili 3. maddesini ihlal ettiğine hükmetti.

Türkiye, karar gereği mahkeme masrafları da içinde olmak üzere toplam 35 bin avro tazminat ödeyecek.

/ STRASBOURG

06.06.2007

Pamuk çocuklar Fransız basınında

Millî Eğitim Bakanlığı (MEB) ve Uluslararası Çalışma Örgütünün (ILO), tarımda çocuk işçiliğini önlemek amacıyla Adana’da, ‘’Pamuk kadar beyaz gelecek için’’ sloganıyla uyguladığı proje, Fransız basınından da ilgi gördü.

Dünyaya örnek gösterilen projeye, 12 Haziranda ‘’Dünya Çocuk İşçiliği İle Mücadele Günü’’ etkinlikleri kapsamında yer vermek isteyen Fransa ulusal televizyon kanalı TF1 (Television Francaise 1) ekibi, projenin yürütüldüğü Karataş’ta, tarlaları, çadırları ve sosyal destek merkezini gezerek pamuk tarımında çalışan çocukların, nasıl eğitime kazandırdıklarına şahit oldular.

Patrick Fandio başkanlığındaki ekip, ziyaret ettikleri tarlalarda, çocuklarla röportaj yaparak neden çalıştıklarını, çalışmaktan mutlu olup olmadıklarını, hayallerini, gelecekle ilgili beklentilerini, çalışırken karşı karşıya kaldıkları riskleri, okula gidip gitmediklerini ve ne kadar ücret aldıklarını sordular.

/ ADANA

06.06.2007

Kaybedene 6 ay ‘yeşil kart’ yok

Şanlıurfa’nın Siverek ilçesinde son zamanlarda ‘’Kayıp yeşil kart’’ ilanlarının artması üzerine, Kaymakamlık, kartını kaybedenlere 6 ay süreyle kart verilmemesi kararı aldı.

Alınan bilgiye göre, yaklaşık 132 bin yeşil kartlının bulunduğu ilçede, son zamanlarda ‘’kayıp yeşil kart’’ ilanlarının artması dikkati çekmesi üzerine Siverek Kaymakamı Seddar Yavuz, İlçe Sağlık Grup Başkanlığına yazı gönderdi.

Yazıda, son dönemlerde yeşil kart kayıplarında büyük artış olduğu belirtilerek, şu ifadelere yer verildi: ‘’Bu durum istismara açık olduğu gibi, kasıtlı olarak kayıp ilânları verildiği duyumları da alınmaktadır. Bundan sonra, yeşil kart kayıplarında dosyalar yeniden tanzim edilecek. Ayrıca kartlarını kaybedenlere 6 ay süreyle yeşil kart verilmemelidir.’’

/ SİVEREK

06.06.2007

Herkes ibadetini özgürce yapmalı

Türk Diyanet ve Vakfı Hizmetleri Kolu Kamu Görevlileri Sendikası (Türk Diyanet Vakfı-Sen) Genel Başkanı Bilal Eser, okullardaki mescitler ve namaz tartışmaları ile ilgili olarak, ‘’Bu art niyetli çıkarılmış bir konudur ve bizim buna katılmamız mümkün değildir. Herkes ibadetini hür şekilde yapmalıdır’’ dedi.

Diyanet İşleri Başkanlığından sorumlu Devlet Bakanı Mehmet Aydın’ın, göreve ilk geldiğinde ‘’Diyanet İşleri Başkanlığının bütün sorunları halledilecektir’’ dediğini belirten Eser, ‘’Beş yıl sonra geldiğimiz noktada tek başına ve güçlü bir şekilde TBMM’de büyük çoğunluğa sahip 58. ve 59. hükümet, dine ve Diyanete şaşı bakmıştır’’ iddiasında bulundu.

/ ANKARA

06.06.2007

Doğu, deprem riski altında

‘’Doğu Anadolu Fay Zonu Sempozyumu’’nun sonuç bildirgesinde, “Doğu Anadolu Fay Zonu gelecekte yıkıcı depremlerin riski altındadır’’ denildi.

TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası Diyarbakır Şubesince 24-26 Mayıs 2007 tarihleri arasında Büyükşehir Belediyesi Tiyatro Salonu’nda düzenlenen ‘’Doğu Anadolu Fay Zonu Sempozyumu’’nun sonuç bildirgesinde, Türkiye’nin ikinci önemli deprem kaynağı olan ‘’Doğu Anadolu Fay Zonu’’nun, Karlıova yakınlarından başlayıp, Kahramanmaraş’ın güneyine kadar ulaştığı belirtildi.

Akdeniz’e kadar uzanan fay zonunun 600 kilometre uzunluğunda ve geçmişte bu bölgede büyüklüğü 6 ile 7,5 arasında değişen çok sayıda yıkıcı depreme sebep olduğu bildirilen bildirgede, orta büyüklükteki 1971 Bingöl ve 1975 Lice depremlerinin bu bölgede olduğu hatırlatıldı.

Doğu Anadolu Fay Zonu ve yakın çevresindeki aktif zonların ihmal edilmemesi gerektiği vurgulanan bildirgede şu görüşlere yer verildi: ‘’Yaklaşık 115 yıldır ciddi yıkıcı büyük deprem oluşturmayan fay zonu sessizliğini korumakta ve enerji biriktirmektedir. Üzerinde çok sayıda sismik boşluk bulunan fay zonunun değişik kollarının yakın gelecekte yıkıcı depremlere kaynaklık etmesi kaçınılmazdır. Tarihsel kayıtlarda Doğu Anadolu Fay Zonu üzerinde 1789 yılında Elazığ ve Tunceli çevresinde gerçekleşen yıkıcı depremde 51 bin kişinin hayatını kaybettiği, 1. Jüstinyen zamanında Antakya’da yaşanan depremde de 200 bin kişinin öldüğü rivayet edilmektedir. Dolayısıyla Doğu Anadolu Fay Zonu gelecekte yıkıcı depremlerin riski altındadır.’’

/ DİYARBAKIR

06.06.2007

Elazığ’da deprem tatbikatı

Elazığ Valiliğinin düzenlediği deprem tatbikatı dün başladı. Elazığ Valiliği tarafından 11 ilin katılımıyla düzenlenen ve merkez üssü Sivrice ilçesi olan 7,1 büyüklüğündeki depremin canlandırılacağı tatbikat, 3 gün sürecek.

Tatbikat sebebiyle düzenlenen törende bir konuşma yapan Elazığ Valisi Muammer Muşmal, geçen Şubat ayında meydana gelen 2 deprem sonrasında, Afet Yönetim Merkezi’ni oluşturduklarını söyledi. Afetlere karşı hazırlıklı olmak gerektiğini vurgulayan Muşmal, ‘“Deprem nedeniyle her zaman üzerine sağlamca bastığımız güvendiğimiz toprağın bir gün ayağımızın altından kayacağı gerçeğini asla unutmamalıyız. Bunlar olurken çaresiz oturup beklememiz söz konusu olamaz’’ dedi.

/ ELAZIĞ

06.06.2007

Sapanca’dan Yuvacık Barajına su

Kocaeli’nin su sıkıntısının giderilmesi amacıyla Sapanca Gölü’nden Yuvacık Barajı’na su götürülmesi çalışmalarına başlandığı bildirildi.

İzmit Su ve Kanalizasyon İdaresi (İSU) Genel Müdürlüğünden yapılan yazılı açıklamada, yaşanabilecek su sıkıntısına karşı alternatif olması amacıyla Sapanca Gölü’nden Yuvacık Barajı Arıtma Tesisine içme suyu götürme çalışmalarının başlatıldığı ifade edildi. Çalışmalar kapsamında, 1328 milimetre çapında boruların kullanılarak toplam 20 bin 889 metre uzunluğunda boru döşeneceği belirtildi. Açıklamada, söz konusu çalışmanın, yaklaşık 7 ayda tamamlanmasının planlandığı bildirildi.

/ KOCAELİ

06.06.2007

Sağlıklı fast-food nasıl yenir?

Yüksek kalorili ve sağlıksız olarak kabul edilmesine karşın, özellikle gençler arasında giderek yaygınlaşan fast-food alışkanlığı, uzmanları da bu beslenme türünden uzaklaşmadan daha sağlıklı yemek yemenin mümkün olup olmadığına yönelik çalışmalara yöneltiyor.

CNN’in internet sitesinde yer alan ve Mayo Clinic tarafından hazırlanan rapordan derlenen bilgilere göre, fast food yeme alışkanlığından vazgeçemeyenler, mönülerinde ufak değişiklikler yaparak, ‘’daha sağlıklı’’ beslenme konusunda ilk adımlarını atabiliyorlar.

Raporda, sağlıklı beslenme kaygısı taşıyan, ancak ‘’fast food’’dan vazgeçemeyen kişilere altı başlık altında çeşitli tavsiyeler sunuluyor:

Porsiyonları küçük tutmak: Eğer gittiğiniz fast food restoran birden fazla boyut seçeneğine sahipse öncelikle en büyük olanından uzak durun. Yan Ürünleri sağlıklı seçmek: Birçok fast food restoranında, ana yemeğin yanında tüketilen yan ürünler için sağlıklı seçenekler de sunuluyor.

Yeşil seçeneklere yönelmek: Uzmanlar, bol soslu ve malzemeli bir salata yiyerek, ‘’Bu öğünde sadece salata yedim’’ diyenlere de kendilerini kandırmamalarını tavsiye ediyor.

Izgara seçenekler, pişirme yöntemleri: Gerek evde gerekse fast food lokantalarda, yemeğin nasıl piştiğine dikkat etmek ve tercihleri buna göre yapmak, sağlıklı beslenmenin öncelikli şartları arasında yer alıyor.

Kendi mönünüzü oluşturmak: Uzmanlar öncelikle alışkanlıklardan vazgeçmek ve restoran tarafından sunulan mönüleri olduğu gibi kabul etmemeyi öğrenmek gerektiğini belirtiyor.

İçeceklere dikkat: Çoğu fast food müdavimi, yediklerinin kalorisinin yüksek olduğunun farkında olmasına karşın, içeceklerden aldığı kalorinin farkında olmuyor.

/ İZMİR

06.06.2007

Çöpdeniz!

Küresel ısınmadan sonra dünyanın sorunu haline gelen çevre kirliliği, 80 milyon insanın ortaklaşa kullandığı Karadeniz kıyılarını da esir aldı.

Bilinçsiz tüketim anlayışı Karadeniz kumsallarını plastik eşya çöplüğü haline getirdi. Karadeniz kıyısında yaşayan milyonlarca insandan kaynaklanan evsel atıklar kıyılarda büyük bir kirlilik tehlikesi oluşturuyor. Bilinçsiz tüketim ve çevre anlayışı tabiî güzellikleriyle yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çeken Karadeniz kumsallarını adeta çöplüğe dönüştürdü. Yüzlerce kilometre uzunluğundaki kumsallarda plastik ayakkabı, leğen, pet şişeler, şampuan ve deterjan kutuları, otomobil lastikleri en çok göze çarpan çöpler arasında yer alıyor.

/ ORDU

06.06.2007

Güneş enerjisi ile ızgara keyfi

Sivas’ın Suşehri ilçesinde Fen Bilgisi öğretmeni Mehmet Aydemir, aynaların yardımıyla güneş enerjisini kullanarak ocak yaptı. Okul bahçesinde projesini deneyen Aydemir, ocak üzerinde pişirdiği etleri öğrencileri ve meslektaşlarına ikram etti.

Projesini okul bahçesinde tanıtan Aydemir, Şubat ayındaki yarıyıl tatilini bu projeyi tasarlayarak değerlendirdiğini belirterek, “2 ay gibi kısa bir sürede güneş enerjisiyle çalışan ızgara ocağını yaptım. İki bölümden oluşan projenin ilk kısmında 45 düz ayna kullandım. Bunlar sayesinde topladığım güneş ışınlarını, paslanmaz sac altında 45 derece ile altına koyduğum diğer aynalara yansıttım. Bu aynalar da odak yaparak, alttan sacı ısıtıyor ve 400 dereceye kadar ısı elde etmiş oluyoruz” dedi.

/ SİVAS

06.06.2007

Kamu binaları keneye karşı ilâçlandı

Sivas’ın Suşehri ilçesinde, belediye ekipleri, Kırım Kongo Kanamalı Ateşi hastalığına karşı tedbir amacıyla kenelere karşı ilçe merkezindeki kamu binaları ve okul bahçelerinde ilâçlama yaptı.

İlçede kene ısırması vakalarının görülmesi üzerine belediye bünyesinde ilâçlama ekibi oluşturuldu.

Özel giysili ekip, veteriner hekim kontrolünde kaymakamlık binası başta olmak üzere bazı resmî daireler, okul bahçeleri ve parklarda ilâçlama yaptı. Suşehri Belediyesi Veteriner Hekimi Deniz Aydın, vatandaşların ve öğrencilerin ilâçtan etkilenmemesi amacıyla ilaçlamayı gece yaptıklarını söyledi.

/ SİVAS

06.06.2007

Netteki virüslere dikkat!

Bilgisayar güvenliği uzmanları, bir internet arama motorundan bulunan siteye tıklandığında yüzde 4 casus yazılım veya bilgisayar virüsü bulaşma ihtimali bulunduğu uyarısı yaptılar.

Anti virüs yazılım şirketi McAfee tarafından yapılan bir araştırmada, sadece ABD’deki kullanıcıların kendilerini online güvenlik sitelerine götürmesi amacıyla ayda 276 milyon civarında arama yaptıkları ortaya çıktı.

Virüsle mücadele şirketinin, internetin beş büyük arama motoru, webdeki aramaların yüzde 93’ünü oluşturan Google, Yahoo, MSN, AOL ve Ask’da yaptığı araştırmada, American On Line (AOL) şirketi en güvenli, Yahoo ise en riskli çıktı. AOL’de yapılan aramalarda sitelerin yüzde 2,9’u, Yahoo’da ise yüzde 5,4’ünün riskli olduğu belirlendi.

/ ANKARA

06.06.2007

Haşereye yılda 50 milyon avro gidiyor

Daha çok bahar ve yaz aylarında çoğalan haşere ve kemirgenleri yok etmek için yılda 50 milyon avro harcandığı bildirildi.

Halk Sağlığı ve Haşere Kontrolü Derneği (HASKOD) Başkanı Orhan Yılmaz, taşıdıkları virüs sebebiyle birçok hastalığa davetiye çıkaran sivrisinek, kara sinek ve hamam böceği ile fare gibi kemirgenlere karşı mücadeleye son yıllarda belediyelerin yanı sıra vatandaşların da ilgi gösterdiğini söyledi. Yılmaz, ilâçlama ile ilgili Sağlık Bakanlığının hazırladığı düzenlemenin 27 Ocak 2005 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdiğini hatırlattı.

/ ADANA

06.06.2007

Güneş çarpmasına karşı tedbirler

Mardin Devlet Hastanesi Başhekimi Dr. Hıdır Çiftçi, bölgede artan hava sıcaklığına karşı vatandaşları daha dikkatli olmaları konusunda uyardı.

Aşırı sıcak sonucu beden ısısını ayarlayan mekanizmanın bozulmasına bağlı gelişen sıcak çarpmasının tedavi edilse bile öldürücü olabileceğini belirten Mardin Devlet Hastanesi Başhekimi Dr Hıdır Çiftçi, güneş çarpmasını daha çok çocuklarda yaşandığını kaydetti. Güneş çarpması şiddetli baş ağrısı, bulantı, kusma ve yüksek ateşle kendini gösterdiğini ifade eden Çiftçi, makine dairesi, çelik tezgâhları gibi çok sıcak yerlerde çalışanlarda da güneş görmemelerine rağmen ‘güneş çarpması’ etkilerinin ortaya çıkabileceğini vurguladı.

Güneş çarpmasının belirtilerinin çok çabuk ortaya çıktığını kaydeden Çiftçi, “Çocuklar ve yaşlı insanlar, bedenlerindeki ısı düzenleyici mekanizmalar yetersiz olduğundan, sıcaklık değişikliklerinden fazla etkilenir. Ayrıca yaşlılar, genellikle sıcakta gereğinden fazla giyinirler. Sıcağa alışkın olmayanlar, şişman kişiler, çok içki içenler ve ateşli hastalık geçirenler, olanlar için de sıcak çarpma hastalık tehlikesi daha yüksektir” şeklinde konuştu Dr. Çiftçi güneş çarpmasına karşılık yapılması gerekenleri şu şekilde sıraladı: “Hasta gölge bir yere götürülmeli. Çok hızlı bir şekilde soğutulmalı. Vücut sıcaklığını takip edilmeli, sıcaklık 38 - 39º C’ye düşünceye kadar soğutmaya devam edilmeli. Alkollü içecekler kesinlikle verilmemeli. Bilinci ve davranışları normalse içecek bir şey verilmeli. Eğer bilinci yerinde değilse içecek bir şey verilmemeli, boğulmasına neden olabilirsiniz. Çok acele tıbbi yardım çağırılmalı veya en yakın hastaneye götürülmelidir.”

/ MARDİN

06.06.2007

Netteki virüslere dikkat!

Bilgisayar güvenliği uzmanları, bir internet arama motorundan bulunan siteye tıklandığında yüzde 4 casus yazılım veya bilgisayar virüsü bulaşma ihtimali bulunduğu uyarısı yaptılar.

Anti virüs yazılım şirketi McAfee tarafından yapılan bir araştırmada, sadece ABD’deki kullanıcıların kendilerini online güvenlik sitelerine götürmesi amacıyla ayda 276 milyon civarında arama yaptıkları ortaya çıktı.

Virüsle mücadele şirketinin, internetin beş büyük arama motoru, webdeki aramaların yüzde 93’ünü oluşturan Google, Yahoo, MSN, AOL ve Ask’da yaptığı araştırmada, American On Line (AOL) şirketi en güvenli, Yahoo ise en riskli çıktı. AOL’de yapılan aramalarda sitelerin yüzde 2,9’u, Yahoo’da ise yüzde 5,4’ünün riskli olduğu belirlendi.

/ ANKARA

06.06.2007

Bütün haberler