Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 27 Eylül 2007

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Kültür-Sanat

829 yıldır ayakta

Ankara Kalesi içerisindeki Alaaddin Camii, Selçuklu Sultanı Alaaddin Keykubad tarafından 1178 yılında yaptırıldı. Kale içerisinde oldukça değişikliğe uğramış, tarihi yönü ve ahşap minberi ile farklı bir özellik taşıyan cami, zindan kapının yanında, güneyi kalenin sur duvarına yaslanarak yapıldı.

Caminin duvarları su basmaması için moloz taş, üstü kerpiç olarak yapıldı. İlk olarak eski bir mabet kalıntısı üzerine yapıldığı ve daha sonraki onarımlarda yerinin değiştirildiği tahmin edilen caminin ilk mihrabı, Vakıflar Genel Müdürlüğünce 1985’te burada yapılan bir araştırmada ortaya çıkarıldı. İlk mihrap, kalenin sur duvarı oyularak yapılmıştı.

Üstü fazla aşınan mihrabın Selçuklu dönemine ait Ankara’nın en eski mihraplarından biri olduğu düşünülüyor. Üstü bir sundurma ile korunan bu mihraptan yola çıkılarak ilk Alaaddin Camisi’nin şimdikine göre daha küçük olduğu tahmin ediliyor.

KİTABELER

Camide, Arapça bazı kitabeler yer alıyor. Bu kitabelere göre, zamanla harap olan cami, 1361 yılında Osmanlı Sultanı Orhan döneminde Ankara valisi Lülü Paşa tarafından onarıldı. II. Murad zamanında, 1433 yılında Şerife Sümbül Hatun tarafından tekrar onarıldığı belirtilen cami, 1893’te yeniden onarım gördü. Vakıflar Genel Müdürlüğünce de 1956-1960 arasında camide onarım yapıldı. 1984’te yapılan onarımda caminin yanındaki harap eklentiler temizlenerek, cami restore edildi.

BİZANS VE ROMA DÖNEMİNE AİT

MİMARİ PARÇALAR

Anadolu Selçuklu planlarına örnek olan caminin avlusunda Bizans ve Roma dönemlerine ait mimari parçalar ve kitabeler bulunuyor.

Cami içerisindeki sütunların başlıkları ile içerideki iki mermer sütun Roma dönemine ait. Son cemaat yeri orijinal olarak günümüze ulaşan caminin kuzeybatı köşesinde taş kaideli silindirik gövdeli minaresi bulunuyor.

Selçuklu Sultanı Mesut Bin Kılıçaslan tarafından yaptırılan ceviz ağacından oyma tekniğinde bezemelerin işlendiği minber ise Selçuklu ağaç işçiliğinin en güzel örneklerinden biri olarak kabul ediliyor. Caminin pencerelerinin ahşap kanatlarından biri ise Etnografya Müzesi’nde bulunuyor.

27.09.2007

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

Bütün haberler

Başlıklar

  829 yıldır ayakta

  KÜLTÜR A.Ş.’den indirimli satış

  Okullara kitap hediye etti

  “Göç” konulu yarışma sonuçlandı


 Son Dakika Haberleri