Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 17 Nisan 2008

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Ekonomi

 

Pirinç kuyrukları çoğalıyor

İzmir’den sonra, Sakarya’da Toprak Mahsülleri Ofisi Adapazarı Ajans Müdürlüğünde 1.8 YTL’den satılan baldo pirinçten almak isteyen vatandaşlar uzun kuyraklar oluşturdu.Vatandaşlar, marketlerde pirincin TMO’dan neredeyse 3 kat pahalı satıldığını söylediler.

Pirinç fiyatlarındaki artışın ardından Toprak Mahsulleri Ofisi İzmir mağazasından ucuz pirinç almak isteyen vatandaşlar, mağaza önünde kuyruk oluşturmaya devam ediyor. Bu arada Sakarya TMO önünde de pirinç kuyruğu oluştu. TMO’nun İzmir mağazası önünde sabah erken saatlerden itibaren kuyruğa giren vatandaşlar, satış ofisinin açılması için uzun süre bekledi. Vatandaşlar, marketlerde pirincin TMO’dan neredeyse 3 kat pahalı satıldığını söylediler.Mağazada kişi başına en fazla 2 kilogram pirinç satılıyor. Bu nedenle pirinç aldıktan sonra yeniden sıraya giren vatandaşlarla görevliler arasında zaman zaman tartışmalar da yaşanıyor. TMO görevlileri, ikinci kez pirinç almak isteyenleri sıradan çıkardı. Kuyruktaki vatandaşlardan şoför Sinan Akyol, yıllardan beri ilk kez bir kuyruğa girerek gıda maddesi almak zorunda kaldığını söyledi. Emekli işçi İsmet Altınbulak ise yetkililerin pirinç fiyatındaki artışa çözüm bulması gerektiğini söyledi.

/ İZMİR

17.04.2008


 

Zamanında ithalât yapılmayınca

Tüketiciler Derneği (TÜDER) geçen sene yaşanan kuraklığın, özellikle buğday, çeltik, ayçiçeği gibi ürünlerde verimin çok fazla düşmesine neden olduğunu, üretimin ihtiyacı karşılayamaz hale geldiğini, açığın zamanında ithalâtla karşılanması gerektiği halde bunun yapılmadığını, şu anda ise dünyada piyasalarında da fiyatların çok yükseldiğini bildirdi.

Tüketiciler Derneği (TÜDER), buğday fiyatlarındaki artışların halka yansımasının çok olumsuz etkiler yapacağını belirterek, Haziran-Temmuz ayında piyasaya çıkacak yeni mahsulün de, fiyatları eski seviyesine çekmesinin asla mümkün olmayacağını bildirdi.

TÜDER’den yapılan yazılı açıklamada, küresel ısınma, kuraklık, rekolte düşüşü gibi etkenlerle yükselen ekmek ve bakliyat fiyatlarının tüketicileri zor durumda bıraktığı belirtildi. Türkiye’nin yıllık 18 milyon ton buğday ihtiyacı bulunduğu, bunun yıllık üretimle karşılanabildiği ancak istenilen kalitede ekmek ve makarna yapabilmek için her yıl bir miktar ithalat da yapıldığı belirtilen açıklamada, Haziran ayı sonunda başlayan ve Temmuz ayı sonuna kadar devam eden hasat mevsiminde pazara arzedilen ürünün, tüccar ve Toprak Mahsülleri Ofisi (TMO) tarafından satın alınarak depo edildiği anlatıldı.

Açıklamada, özellikle TMO’nun buradaki rolünün, piyasada yönlendirici-fiyat belirleyici olmak ve yıl boyunca piyasayı regüle ederek spekülatörlerin fiyatlarla aşırı oynamalarını önlemek olduğuna işaret edilerek, ‘’Ancak son 4-5 yılda TMO bu misyonunu terk etmiştir, yani piyasaya girerek önemli miktarda alım yapmamaktadır. Depolarını piyasada baş rolü oynayan tüccara kiralamaktadır’’ görüşüne yer verildi.

Geçtiğimiz sene yaşanan küresel kuraklığın, özellikle buğday, çeltik, ayçiçeği, çeltik gibi ürünlerde verimin çok fazla düşmesine neden olduğu ifade edilen açıklamada, başlangıçta 500 bin ton olarak tahmin edilen verim kaybının 2,5 milyon ton olarak gerçekleştiği, bu durumda da üretimin Türkiye’nin ihtiyacını karşılamadığı vurgulandı.

Açıklamada, şunlar kaydedildi: “Bu durumda Türkiye’nin yapması gereken şey, fiyatlar henüz yükselmeden önce, hiç vakit kaybetmeden ihracatçı ülkelerle ithalat bağlantılarının yapılması idi. Maalesef geç kalınmıştır, şu anda dünya piyasalarında fiyatlar ikiye katlanmış durumdadır. İç piyasada da durumu erken fark eden tüccar içerden ve dışardan ürün toplayarak stoklamış ve beklemeye geçmiştir. Şu anda dünya piyasasında buğday 560 dolara kadar yükselmiştir, halbuki geçen yıl Eylül-Ekim aylarında 230 dolar idi. Bu fiyat artışlarının halka yansıması çok olumsuz etkiler yapacaktır. Yeni mahsul Haziran-Temmuz ayında piyasaya çıkacak ama bunun fiyatları eski seviyesine çekmesi asla mümkün olmayacaktır. Çünkü spekülatif olarak çalışan fırsatçı tüccarlar buna engel olacaktır. Benzer olumsuzluklar bitkisel yağlarda, kuru bakliyatta, bulgurda ve çeltikte de görülmektedir.’’

/ İSTANBUL

17.04.2008


 

Şimdi tasarruf zamanı

Tüketeci Hakları Derneği Gaziantep Şube Başkanı Bülent Yılmaz, Türkiye siyasetindeki belirsizlik ve dünya ekonomisindeki durgunluk nedeniyle tüketicileri bilinçli davranmaları konusunda uyardı.

Dövizle borçlanılmamasını isteyen Yılmaz, “Bu dönemi en az kayıpla atlatmak için, araba ve ev değiştirmek ertelenmeli. Market alışverişleri tok karna yapılmalı ve liste dışına çıkılmamalı” dedi. Türk halkının lüks hayata alıştığına, bunun sonucu bir dizi ekonomik sorun ve mutluluğu tüketimde arayan bir toplumun oluştuğuna vurgu yapan Yılmaz, insanların kazançlarıyla doğru orantılı bir hayata yönelmelerini istedi. Tüketicilere tasarruf çağrısı yapan Yılmaz, “Tasarrufa daha fazla önem vermeliyiz. Ev ve işyerlerimizde gereksiz ampulleri kapatarak, tek televizyon kullanarak, suyu ölçülü kullanıp otomobil yerine toplu taşıma araçlarını tercih ederek bunu sağlayabiliriz. Ayrıca, ithal yerine yerli ürünlerin kullanımını yaygınlaştırmak, bu dönemde daha da önemli hale geldi” dedi.

/ GAZİANTEP

17.04.2008


 

Pirinç zammını boykot çağrısı kara mizah gibi

Tüketici Dernekleri Federasyonu Genel Başkanı Ali Çetin, ekmek zamları sırasında ses çıkarılmadığını, ancak pirinç fiyatı artışlarında boykot çağrısı yapıldığını belirterek, ‘’Zam yapan tüccarların temsilcileri bir araya gelip tüketiciyi pirince boykota çağırıyor. Bu olsa olsa Türkiye’ye özgü bir kara mizahtır’’ dedi.

Çetin, yazılı açıklamasında, ekmekte yüzde 11 maliyet artışına karşın yüzde 20 zam yapıldığını, tüketicilerin, tüketici örgütlerinin zamma karşı boykot çağrısına kulak vermediğini, tüccar temsilcilerinin, ‘’eğer sesinizi çıkarırsanız yüzde 20 daha zam yapacağız tehdidinde’’ bulunduklarını ifade etti. Daha sonra ‘’zam sağanağının başladığını’’ kaydeden Çetin, ‘’Tüccar temsilcileri bir araya gelip, tüketiciyi pirince boykota çağırıyor. Bu olsa olsa Türkiye’ye özgü bir kara mizahtır’’ dedi.

/ ANKARA

17.04.2008


 

Yabancılara mülk satışı durdu

Anayasa Mahkemesinin yabancılara Türkiye’de mülk satışıyla ilgili yasal düzenlemeyi iptal etmesi sonrasında, yabancıların yoğun şekilde alım yaptığı bölgelerdeki tapu dairelerinde yabancılara gayrimenkul satış işlemleri durdu.

Yabancılara gayrimenkul satışı dünden itibaren durduruldu. Satışların yeniden başlamasını sağlayacak yeni düzenleme Başbakanlık’ta bekliyor. Yeni tasarıda, 2.5 hektardan fazla arazinin yabancılara satışı engelleniyor. Hükümet, yabancılara gayrimenkul satışını Tapu Kanunu’yla düzenlemişti. Ancak Anayasa Mahkemesi, CHP’nin açtığı dava çerçevesindeki değerlendirmesiyle ilgili maddeyi iptal etti. Mahkeme, 2007 Nisan’ındaki kararıyla yabancılara doğrudan satılabilen 2.5 hektarlık arazi miktarını Bakanlar Kurulu’nun 30 hektara kadar çıkarabilmesine izin veren düzenlemeyi iptal etti. Yabancılara satılabilecek alanın, illerin yüzölçümünün binde 5’ini geçemeyeceği maddesi de orman ve göl alanlarının dışarıda tutulması nedeniyle yerleşim alanlarının tamamını geçebileceği değerlendirmesi yapılarak iptal edildi. 16 Ocak 2008’de Resmi Gazete’de yayınlanan iptal kararı, yeni düzenleme için 3 ay süre tanıyordu. Süre bugün doldu ve yeni düzenleme yapılmadığı için yabancılara taşınmaz satışları durduruldu.

YENİ DÜZENLEME BAŞBAKANLIK’TA BEKLİYOR

Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü’nün iptal kararı doğrultusunda hazırladığı yeni düzenleme ise Başbakanlık’ta bekliyor. Yeni tasarıda yabancılara yapılacak doğrudan satışında alan sınırlaması getirildi. Satışlar 2.5 hektar olarak korundu ancak Bakanlar Kurulu’nun miktarı artırma yetkisi kaldırıldı. İllerin yüzölçümüne göre belirlenen binde 5 oranındaki alan için ise imar planı içinde kalan alanın baz alınması şartı getirildi. İmar planı içindeki alanın yabancılara satılabilecek oranının ise yasama organınca belirlenmesi benimsendi.

73 BİN YABANCI GAYRİMENKUL SAHİBİ

Türkiye’de, 73 bin yabancının, toplam 38 milyon 419 bin metrekare taşınmazı bulunuyor. Toplam alan açısından bakıldığında, yabancıların en fazla gayrimenkul satın aldığı illerin başında, 4.5 milyon metrekare ile Muğla geliyor. Muğla’yı 3 milyon 800 bin metrekare ile Antalya, 3 milyon metrekare ile Aydın izliyor.

/ ANKARA

17.04.2008


 

Yabancı yatırımlar yüzde 80 azaldı

Yılın ilk iki ayında Türkiye’ye gelen doğrudan yatırım tutarı, yüzde 80.4 azalarak 1.6 milyar dolar oldu. Hazine Müsteşarlığı Ocak-Şubat dönemi yabancı sermaye gelişmelerini açıkladı. Türkiye’ye Şubat ayında 616 milyon dolarlık uluslararası yatırım girişi gerçekleşti. İki aylık giriş de 1 milyar 592 milyon dolara ulaştı.

Geçen yılın aynı dönemine göre yabancı yatırım girişi yüzde 80.4 düşüş kaydetti. 2007’nin ilk iki ayında gelen tutar, 8 milyar 102 milyon dolardı. Uluslararası doğrudan yatırım girişleri çerçevesinde sermaye girişi de ilk iki ayda 1 milyar 65 milyon dolar oldu. Yılın ilk iki ayında gayrimenkul satışlarından kaynaklanan girişler, yüzde 37.2 gerileme ile 404 milyon dolara inerken, diğer sermaye girişleri ise yüzde 120.3 artışla 130 milyon dolara çıktı. Uluslararası doğrudan yatırım girişlerinde, mali aracı kuruluşların faaliyetleri kalemindeki girişler de ilk iki aylık dönemde, geçen yıldaki 5.78 milyar dolardan 258 milyon dolar düzeyine çekildi.

/ ANKARA

17.04.2008


 

Eker: Yaşanan kriz değil

Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Eker, gıda fiyatlarındaki artışı değerlendirirken bunun bir kriz olmadığını söyledi.

Eker, ‘’Türkiye’de yaşanan kriz değil, kriz olması için iç piyasada ürün olmaması lazım. Çok şükür iç piyasada yeterli ürün var’’ dedi. Bazı çevrelerin, eleştirilerinin hatırlatılması üzerine Eker, ’’Bu bir kriz olarak tanımlanmaya çalışılıyorsa, o kriz, bunu kriz olarak ifade edenlerin kendinde olan bir krizdir. Kriz olarak nitelendirilebilmesi için içeride ürün olmaması gerekiyor. Türkiye’nin şu anda ihtiyacı olan mısır, buğday, çeltik var, hasat dönemine kadar götürür. Burada krizden söz etmek doğru değildir.Dünyadaki gelişmeler çok dramatik, Türkiye’deki fiyat artışları diğer ülkelerdeki gibi değildir, bu manada şu anda sıkıntı yok.’’

/ ANKARA

17.04.2008


 

Tüketici güveni dibe vurdu

Tüketeci Güven Endeksi Mart ayında yüzde 6.44’lük düşüş kaydetti.

Türkiye İstatistik Kurumu ve Merkez Bankası işbirliği ile yürütülen Aylık Tüketici Eğilim Anketi’nin Mart ayı sonuçları açıklandı. Tüketicilerin harcama davranış ve beklentilerini değerlendiren ankete göre Tüketici Güven Endeksi’nin Şubat ayında 87.60 olan değeri Mart ayında 81.96’ya indi. Güven Endeksi’nde bu yılın ilk çeyreğinde yüzde 12.71, en yüksek düzeyine ulaştığı geçen yılın Ağustos ayından bu yana yüzde 16.58, geçen yılın aynı ayına göre ise yüzde 13.69 düşüş yaşandı. Güven endeksinde Şubat’taki hızlı düşüşün ardından Mart ayında gerçekleşen daha da sert düşüş, tüketicilerin mevcut ve gelecek dönem satın alma güçlerine, gelecek dönem genel ekonomik duruma, gelecek dönem iş bulma olanaklarına ve mevcut dönemin dayanıklı tüketim malı satın almak için uygunluğuna ilişkin beklentilerdeki kötüleşmeden kaynaklandı.

/ ANKARA

17.04.2008


 

Bolat’tan, gazetecilere veda yemeği

Müstakil Sanayici ve İş Adamları Derneği ) Başkanı Ömer Bolat, “MÜSİAD olarak her zaman üzüm yemeyi düşündük, bağcıyı dövmeyi değil” dedi.

19 Nisan Cumartesi günü yapılacak MÜSİAD 4. Genel Kurulu’nda başkanlık görevini bırakacak olan Ömer Bolat, önceki akşam MÜSİAD Genel Merkezi’nde gazetecilere bir veda yemeği verdi. Yemeğin ardından bir konuşma yapan Bolat, MÜSİAD’ın tüzüğü gereği başkanların 4 yıl süreyle görev yaptığını hatırlatarak, Cumartesi günü yapılacak genel kurulda görevi devredeceğini söyledi. 1990 yılından bu yana Anadolu’nun sanayileşmesi için çok büyük hizmetlerde bulundukları inancını taşıdıklarını belirten Bolat, “Onların dışa açılmasında çok büyük katkılarımız oldu. Bir okul görevi gördük. Sivil Toplum Kuruluşları’nın (STK) gelişmesinde ve bir çok alanda öncülük ettik. STK’ların güçlenmesi çok önemli. MÜSİAD olarak her zaman üzüm yemeyi düşündük, bağcıyı dövmeyi değil. Dünyaya açılarak ülkemizin gelişimine katkıda bulunmaya çalıştık” şeklinde konuştu. Programın sonunda Bolat, toplantıya katılan gazetecilerle tek tek vedalaştı. Medya kuruluşlarının temsilcileri ile çok sayıda gazeteci katıldığı yemekte Yeni Asya Medya Grubu’nu Genel Müdür Recep Taşçı, Gazetemiz Yayın Koordinatörü Abdullah Eraçıkbaş ve Dergiler Koordinatörü Şener Boztaş temsil etti.

Ümit KIZILTEPE / İSTANBUL

17.04.2008


 

Metro Market, 3 boyutlu yazıcıyı satışa sundu

Metro Toptancı Market, Türkiye’de zincir mağazalar arasında bir ilki gerçekleştirerek, 3 boyutlu yazıcıyı satmaya başlıyor.

Metro Toptancı Market Genel Müdürü Hakan Ergin düzenlediği basın toplantısı ile 24 Nisan’dan itibaren magaza zincirlerinde satışa sunacakları 3 boyutlu yazıcıyı tanıttı. Fiyatları 40 bin ve 68 bin YTL olan yazıcılarla ilgili olarak Ergin, “3 boyutlu yazıcı Türkiye’de ilk defa bir market tarafından müşterilerine sunulmaya başlandı” dedi. 2007 satışları ile ilgili bilgi de veren Ergin, müşterilerinin ofis ihtiyaçlarına 5000’den fazla ürün çeşidi ile çözüm getirdiklerini kaydetti. 2007 yılında, 306 bin müşterilerine toplam, 3.500 ton kağıt ürünü, 800 bin adet klasör, 10 bin diz üstü, 5 bin adet masa üstü bilgisayar, 225 bin telefon, faks, ve cep telefonu ve 35 bin de ofis makinası sattıklarını belirten Ergin, 50 milyon euro ciroya ulaştıklarını kaydetti. Türkiye’de 1 milyar euroluk kırtasiye pazarında yüzde 8 pazar payı ile lider konumda olduklarını dile getiren Ergin, 2008’de de yeni ürünleriyle liderlikleri koruyacaklarını söyledi.

Ümit kızıltepe / İSTANBUL

17.04.2008

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

Bütün haberler


 Son Dakika Haberleri