Gelişini içime sindirememe rağmen Bülent Korkmaz G.Saray'ın başına teknik direktör olarak görevlendirildi.. Bülent Korkmaz'a karşı bu düşüncem Gençlerbirliği'nde yardımcı antrenör olarak görev yaparken, Ankara'daki G.Saray-G.Birliği maçındaki saha kenarındaki tavırları yüzünden oluşmuştu. Mesut Bakkal zaten gerekli taktikleri veriyor olmasına rağmen, Bülent Korkmaz'ın G.Birliği'nin gol atmasından sonraki hareketlerini ben hazmedememiştim. Çünkü Bülent, G.Saray'a yıllarını vermiş, kariyerinin en üst seviyesine G.Saray'da ulaşmıştı.
Ancak oyunculuğunun son döneminde kadro dışı kalmalar ve kendisinin kulüpten ayrılışında kırgınlıklar olmuştu. Tıpkı Hakan Şükür, Hakan Ünsal, Arif ve diğer UEFA şampiyonu kadrosunun oyuncuları gibi. Bu çok anlamsızdı. G.Saray kulübü bir kurum. Ve bu isimler G.Saray'la özdeşleşmiş isimler. Bunlar sadece o kurumda görev yapmış olan yönetici, başkan, antrenör gibi şahıslar kırgın olabilirler. Kurumu hedef alan tavır ileride tavrı alan kişileri zor durumda bırakabilir. Nitekim Bülent Korkmaz G.Saray'a bir anlamda yuvasına geri döndü. Umarım Ankara'da olanlar taraflar arasında unutulur.
Yönetim teknik adam değişikliği hamlesini geç bile yaptı. Değişikliğin olumlu etkilerini iki maçta gördük. Bu iki maçta G.Saray açısından son derece önemliydi. Bordeaux' un elenmesi ne kadar önemliyse, ligden kopmama adına Konya maçı da o kadar önemliydi. Ancak G.Saray, Bordeaux maçındaki iyi futbolu Konya'ya karşı sergileyemedi.
Yinede kazanmasını bildi. Bu durumu Bordeaux maçı yorgunluğuna bağlayalım. Ama G.Saray daha iyi olacağının sinyalini bu iki maçta verdi. Daha inançlı ve azimli olmayı oyuncular benimsemiş göründüler.
|