Spor |
Trabzon bu sezon ne çektiyse solunda çekti |
Bu yazının başlığından sonra aklınıza ne geliyorsa o. Trabzonspor Beşiktaş karşısında 10'a yakın pozisyon bulup, en az yedisini atamıyorsa bu olsa olsa Trabzon işi, Trabzon klasiği olurdu. Rakibini kendi on sekizine hapseden, yedi defansla savunma yapan Beşiktaş karşısında bu kadar pozisyon üretebildiği için herkes Trabzonsporlu oyunculara ve teknik direktöre teşekkür etmeli. Bir de madalyonun diğer yüzü var. Sonuç olayı. Trabzonspor, bütün büyük maçlarda pozisyonları daha çok bulup en sonunda sahadan boynu bükük ayrılan takım oldu hep. Bu sefer bu olmayacak sandık ama yanıldık. Trabzonspor bu sene en fazla sola yatırım yaptı ama ne çektiyse solundan çekti. Gabriç 2,5 milyon Euro ile transfer edildi ama sahada yürüyecek hali yok. Cale, ne şiş yansın ne kebap havasında. Buna rağmen, Umut, Colman, Selçuk, Tayfun, Song ile son zamanların en etkili futbolun oynadı. Öyle olmasa Beşiktaş pozisyon üretirdi. 3 pozisyon buldu. İkisi gol birini de Sylva çıkardı. Trabzonspor yedi yüz de yüz pozisyon buldu, sıfır gol. Bu futbolun değil golcülerin adaleti. Gökhan Ünal'ı taraftarın yuhalaması yanlış ama onun sorumsuz tavrı da yanlış. Umut, saha sola deplase oluyor, pres yapıyor ama hiçbir zaman tipik bir son vuruşçu değil. Böyle maçlarda Colman sahne alıyor, gol ya da goller atarak sorunu çözüyordu. O da suskun kalınca Trabzonspor bir tek gol bile bulamadı. Teknik direktör Bross sahaya sürdüğü kadro ve zamanında yaptığı değişikliklerle bizden tam puan aldı. Maçın eksiği goldü. O da kendisinin değil, sahadakilerin işi. Trabzonspor'da işler kötü. Bunlardan en fazla etkilenen Alanzinho, çıktı maçını oynadı. Sahada skor dışında her şey Trabzonspor lehineydi. Son dakikalarda yönetimi istifaya davet edenlere şunu sormak lazım: Yönetim o anda istifa etse, ya da maçtan önce istifa etse ne olacaktı, sonuç mu değişecekti? Taraftarın, bunları da sorgulaması lazım. Yoksa kuru kuru istifa davetleri makbul değil. Trabzonspor'un yapacağı moralini bozmadan, yoluna devam etmesi. Takım, takım oluyor. Takım oldukça, oyuncuların bireysel zenginlikleri de artacak. Böyle bir dönemde yönetime ve bazı oyunculara eleştirilerin dozu artacaktır. Bunları da yönetim ve oyuncular makul görmelidir.
KADİR BIYIKLI / [email protected] |
11.11.2009 |