Spor |
Gidiş iyi değil |
Aldığı sonuçlarla tarihe altın harflerle adını yazdıran G.Saray, geçmişine ihanet eden skorlarla Aili Sami Yen'e veda etti. Stadın yıkımı işi, makinelerden önce sahadaki oyuncular ve teknik heyet tarafından gerçekleştirldi. Stad adeta sevenlerinin başına yıkıldı. Yazık. Bu stadda inanılmaz başarılara imza atan teknik direktörler ve takım oyuncularının da mirasına ihanet edildi. Adnan Polat "istifa yok, seçim yok" dedi geçen hafta. Adnan Polat'a şunu sormak lazım: "Bu gidiş ve şu yönetim tarzı ile G.Saray'ın düze çıkacağına inanıyor mu?" Akl-ı selim hiç kimse, buna inanmıyordur. Adnan Polat belki, G.Saray'ı bu duruma soktuktan sonra bırakıp gitmeyi gururuna yediremiyordur. Çünkü o, gerçekten çok iyi bir G.Saray'lıdır. Polat, "Şimdi konuşanlar, geçmişte taşın altına elini niye sokmadılar" dediğinde gerçekten son derece haklıydı. G.Saray'ın Avrupa kupalarına, para yatırmazsa katılamayacağı utanç verici bir durumdayken, önderliği Adnan Polat yaparak bu ayıbın önüne sayesinde geçilmişti. Hemde bu iş onun üstüne vazife değilken. Bunlar unutulmamalı. Ama G.Saray'ın bugün içinde bulunduğu durum o günlerden daha vahim. Yeni bir açılıma ihtiyaç var. Ve sayın Polat, çok sevdiği G.Saray'ın önünü açması gerekir. Başarısızlığın da bir faturası her zaman vardır. Eğer Adnan Polat G.Saray'ı gerçekten seviyorsa gereğini yapmalı. Hagi, G.Saray'ın bu zor günleri için ne kadar yanlış bir seçim olduğunu adeta belgeledi. Donanımı, becerisi, sevk idaresi futbolculuğuyla ters orantılı. Futbolcusuna sahip çıkmayan ve onu zor durumda medya önüne atan teknik adam o oyuncudan medet umamaz. Bu kadar zıtlaşmaların G.Saray'a verdiği zararlar devasa boyutlara ulaştı. Tarihinin en başarısız dönemini öyle sıradan tedbirlerle atlatmak kolay değil. Radikal, kalıcı, gerçekçi değişimleri bir an önce hayata geçirmek, için camianın tecrübeli büyüklerinin oluşturacağı geniş katılımlı bir konsensüs oluşturulmalı. Gidiş hiç iyi değil..
SAİD OKUR [email protected]. |
13.12.2010 |