"Gerçekten" haber verir 01 Ağustos 2008
Anasayfam Yap | Sık Kullanılanlara Ekle | Reklam | Künye | Abone Formu | İletişim
ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET ve ŞÛRÂDIR

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Nejat EREN

“Hz. Muhammed (asm)” kelimesi, bir Müslüman için neyi ifade etmeli?



Maddî havanın had safhaya varan sıcaklığına paralel olarak mânevî havanın da iyice ısınıp ayların sultanı olan mübarek Ramazan ayının artık gölgesinin düştüğü günleri yaşıyoruz.

İnsanlığın ve mahlûkatın şerefi Hz. Muhammed’in (asm) daha yakından hatırlanması ve çok daha derinden düşünülmesi lâzım olan günlerin arefesindeyiz.

Her ne kadar gerçek bir mü’min için ondan bir an bile kopmak büyük bir tehlike arz ediyor olsa da, bu mübarek gün ve ayları vesile ederek bir defa daha ona (asm) olan imanımızı tazelemek, sevgimizi yenilemek, bağlılığımızı teyit ve tekid etmek durumunda olmalıyız. Bunun için de yazının başındaki soruyu bir defa daha hepimiz kendimize sormalıyız diye düşünüyorum:

“Hz. Muhammed” (asm) kelimesi, bir Müslüman için neyi ifade etmeli?

Çapı ve muhtevası fani beşeriyetin takatini aşan bu soruyu, denizden bir damla misâli sadece hatırlayabildiğimiz bazı noktalara dikkat çekerek cevaplandırmaya çalışalım.

Şehadet âlemlerinin sultanı, gayp âlemlerinin mümtaz mi-safiri olan gönüller sultanı şanlı nebî!

Maneviyât âlemlerinin güneşini ifade etmeli.

En büyük İlâhî dâvet olan ezanları! Ve onun sembol ismi, Medine müezzini “Bilâl-i Habeşî’yi!

Namaz için camilere, mescitlere, seccadelere koşturmayı!

Hiçbir canlıyı incitmemeyi!

Gurbeti, gurbetleri!

Onun hasretinden iç üşümesini!

Hasretin yürek yakan, ruhun bedeni saran sıcaklığını!

Karanlığı boğan ışığı, nuru!

Yokluğun dehşetinden kurtuluş vesilesi olan varlığın güvenini!

Sevgiyi ve dostluğu!

Öksüzlüğü, garipliği!

Güveni, vefayı, efendiliği, yetimliği!

Gözlerin nuru, ruhların sıcaklığı!

Rahmeti, İslâm’ı tebliği, uzakta da olsa hizmet olduğu zaman oralara gitmede ihtilâf etmemeyi!

Her işe Besmele ile başlamayı!

İtaat etmeyi, insanlar hakkında iyi düşünmeyi, affetmeyi, pişmanlıkları kabul etmeyi, iyi davranmayı!

İyilikleri mükâfatlandırmayı, kötülükleri bazen af, bazen de adalete uygun olarak da cezalandırmayı!

İnsanları uyarmayı ve vaatleri yerine getirmeyi!

Daima hakikat yolunu izlemeyi, ortak olan noktalar için sürekli kapıları açık bırakmayı!

Allah’a hamd etmeyi, örnek insan olmayı, onun hayatını hayatımıza hayat kılmayı!

Dürüstlüğü, anlaşmazlıkları çözmeyi, yakın akrabalarla sıla-yı rahimi kesmemeyi, onları da hakka tebliğ halkasının içine almayı!

Gerektiğinde kudsî dâvâ için işkenceyi göze alabilmeyi!

Hicreti, iknayı, kötülüğe karşı iyi davranmayı, görev almayı ve gerektiği zaman görevlendirmeyi!

Emre itaati! Anlaşabilmeyi ve anlaşma hükümlerine uymayı!

Ziyaret etmeyi, elçilik yapmayı ve elçileri kabul etmeyi, gönülleri fethetmeyi!

Allah’a sığınmayı, inançlı ve cesaretli olmayı, merhameti, duâda devamlı olmayı, diri kalabilmeyi, gayreti, azimli kalabilmeyi!

Doğruluğa sahip çıkmayı, ondan vazgeçmemeyi, ateşe bağrını açmayı, dâvâyı asla bırakmamayı, sebatı, tahammülde kararlı ve umutlu olabilmeyi, gerçek sevgiden ve sevgiliden dönmemeyi!

“Kölelerin padişahı Bilâl” gibileri arkadaş edinmeyi. Kimsesiz ve garipleri, mahzun çocuklara hal hatır edip gönül almayı! Bayram şenliklerine ve oyunlara katılamayan yetimlere “Evlâdım olur musun?” deyişleri!

Kör ve özürlü olanlara da cihadın sancağını taşıma görevi vererek onları “öne çıkartabilmeyi!”

Kimsesizlerin kimsesi olabilmeyi!

Haysiyetin, merhametin, nezaketin, temizliğin ve masumiyetin sembolü olabilmeyi!

Canları, uğruna feda etmeyi! Sevmeyi şeref bilmeyi!

Gönüllere sultan olmayı, öğretici kalmayı, insanların sosyal ve psikolojik durumlarını göz önünde bulundurabilmeyi!

Güçlü ve etkili söz söylemeyi, cahil, vahşî ve inatçı insanların dem ve damarlarına işlemiş, hayatlarının ayrılmaz bir parçası haline gelmiş pek çok âdetlerini kısa zamanda, tek başına, hiç zora başvurmadan kaldırmaya muvaffak olmayı!

Allah yolunda verilecek mücadele ve İlâhî vahyin tebliğine her cihetten imam ve örnek olabilmeyi!

Sıradışılığı, varlığın dilindeki kilitleri çözmeyi. Hayata yeniden anlam kazandırmayı!

Allah ve insan sevgisinin yanında, yaratılmış olan her şeye derin bir sevgi duymayı!

İnsanın bu âleme gönderilmesinin gayesini, Kur’ân medeniyetini, hoşgörüyü, özü, sözü, tavır ve davranışlarıyla dosdoğru olmayı ve kalmayı!

Sıkıntılara karşı, O’nun adını anarak rahatlamayı!

Çevre dâhil, temizliğin ve yeşilliğin her tonunu, iyilerle kötülerin tefrik edilmesinin formülünü!

Güzel ahlâk, sevgi, şefkat, merhamet, cömertlik, eminlik, affedicilik, kerem, tevazu ve Allah’a teslimiyeti!

Gözlerinden yağmur gibi gözyaşların akışını. Bazen, bir noktaya kilitlenmeyi, dilleri susturmayı, gözleri ağlaştırmayı!

Şair Nebi Doğanay'ın güzel bir dörtlüğü ile bitirelim:

“Bir gün sana gelişim geç bile olsa bana,

Gül bahçesinin mermerlerinde yalın ayak koşmak nasip et.

Tâ ki aşkınla, sevginle bütün bedenim yanıp kavrulsun.

Terliklerimi bıraktığım o güzel mabed son durağım olsun..”

NOT:

Bütün İslâm âleminin ve dostların geçmiş Mi’râc Kandilini tebrik ediyor, duâlar ediyor, duâlarınızı bekliyorum.

01.08.2008

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (27.07.2008) - Kendi işine bakabilmek

  (18.07.2008) - DOSTLUĞUN GEREĞİNİ YAPMAK

  (11.07.2008) - Çözüm üretmek

  (04.07.2008) - Gazetemiz yazarı Robert Miranda (Davud Ali Selâm): Barla’da Bediüzzaman’ı yaşadım

  (27.06.2008) - Mânevî baharın fecrini hissetmek

  (21.06.2008) - Kazanmak mı, kaybetmek mi?

  (15.06.2008) - Dost sofralarında hasret gidermek

  (31.05.2008) - Müsbette ısrar ve sadakat

  (10.05.2008) - Baharı yaşamak

  (04.05.2008) - İhlâs, uhuvvet ve samimiyet

 
GAZETE 1.SAYFA

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Ahmet ARICAN

  Ahmet DURSUN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Atike ÖZER

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  Kemal BENEK

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Raşit YÜCEL

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet Bayri FİDAN

  Saadet TOPUZ

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Site yöneticisi | Editör
Yeni Asya Gazetesi Gülbahar Cd. Günay Sk. No.4 Güneşli-İSTANBUL T:0212 655 88 59 F:0212 515 67 62 | © Copyright YeniAsya 2008.Tüm hakları Saklıdır