"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

“Napolyon’a değil Selâhaddin Eyyubî gibi bir İslâm kahramanına tâbi olun”

Selahaddin YAŞAR
06 Haziran 2015, Cumartesi
Selahaddin Eyyubi yazı dizisi - 76

Mustafa Kemal’e hitaben yazdığı söylenen ve onun, mebuslar hakkında yaptığı ikazlara aldırmadığını görünce hitap kısmını çıkararak beyanname hâlinde neşrettiği anlaşılan mektupta “Napolyon’a değil Selâhaddin Eyyubî gibi bir İslâm kahramanına tâbi olmasını” tavsiye etti.

Selâhaddin Eyyubî’nin kurduğu adalete dayalı devlet sistemi, onun vefatından dokuz yüz elli yıl sonra bile, o topraklarda yaşanan içtimaî, siyasî problemlere çare olarak gösterildi. Bunu da Uluslar Arası Teknolojik, Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Vakfı (UTESAV) Başkanı İsrafil Kuralay yaptı.

Bölgede yaşanan idarî, içtimaî, siyasî karışıklığın sebebinin; mezhebe, milliyete dayalı baskıcı yönetim anlayışı olduğunu söyleyen Kuralay, mesele ile ilgili olarak yaptığı bir konuşmada yaklaşık 1000 yıl önce de o topraklarda benzer bölünmeler yaşandığını anlattı. 

Ardından, “Selâhaddin Eyyubî, ne Türk, ne Kürt, ne Araptı. İyi bir Müslümandı. En belirgin özelliği de adaletti. Sadece hakkı, adaleti, kardeşliği esas alarak XII. yüzyılda İslâm coğrafyasında birliği yeniden sağladı. Şimdi de anahtar kavramlarımız hak, adalet olmalı, onlardan sonra diğerleri gelmeli.” diyerek iyi bir Müslüman devlet adamının yapması gereken idarî, siyasî icraatları, Selâhaddin Eyyubî’yi örnek göstererek dile getirdi.

Selâhaddin Eyyubî’nin tesiri sadece İslâm âlemine münhasır kalmadı. Onu savaş meydanlarında kahramanlığının, cesaretinin, dâhiyane hücum ve müdafaa planlarının yanı sıra adaleti, insanlığı, şefkati ve merhameti ile de tanıyan Frenk askerlerinin anlattıklarından etkilenen pek çok Avrupalı da ona duyduğu hayranlığı çeşitli vesilelerle dile getirdi.

Meselâ onu tanıyan Frenklerden bazıları, düşman sıfatı taşımalarına rağmen “Ondan daha iyi bir adam dünyaya gelmemiştir.” diyerek onun insanî hasletlerine dikkat çekerken; bazıları onu, “Avrupalı zihniyette bir hükümdar” olarak görüp göstermeye çalıştılar.

Asırlar boyu devam eden bu çabanın neticesinde Selâhaddin Eyyubî, “İngiliz halk şairlerinin muhayyilelerini tahrik etti, Fransız ve İtalyan manzumelerinde kendisine daha müsait bir yer verildi.” 

Bazı Fransız tarihçiler bu hususta biraz daha ileriye gittiler ve onun annesinin bir Fransız kadın olduğunu iddia ederek Selâhaddin’i sahiplenmeye çalıştılar.

Selâhaddin Eyyubî, “İslâm’ın yanı sıra insanlığın da ortak değeri olduğu ve paylaşılamayan bir güzelliğin odağında bulunduğu” için aralarında Kürtlerin, Arapların, Türklerin, Farsların, Fransızların da bulunduğu pek çok millet tarafından sahiplenilmek istenildi. 

Okunma Sayısı: 2119
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı