Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 13 Haziran 2006

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Kültür-Sanat

 

Edep timsali bir hanımefendi: Münevver Ayaşlı

Münevver Ayaşlı doğumunun 100. yılında, Türkiye Yazarlar Birliği Vakfı’nın düzenlediği bir programla anıldı. 10 Haziran Cumartesi günü Türkiye Yazarlar Birliği’nde gerçekleşen programa Dursun Gürlek, Salih Suruç, Ergun Göze, Vehbi Vakkasoğlu, Necmettin Şahiner, Belkıs İbrahimhakkıoğlu, Memduh Süzer, Mehmet Nuri Yardım, gibi birçok yazar ve edebiyat severler katıldı.

Programın oturum başkanlığını yapan Mehmet Nuri Yardım Münevver Ayaşlı için şunları ifade etti: “Bana göre Münevver Ayaşlı, büyük bir vatanseverdir. Münevver Ayaşlı’yı sevmeyenin vatansever olduğunu söylemek zor. Dersaadet okunmadan İstanbul anlaşılmaz ise, Münevver Ayaşlı okunmadan da yakın tarih anlaşılamaz.”

Hatıralarla Münevver Ayaşlı

Doğumunun 100. yılı münasebetiyle yapılan programda Ayaşlı’nın hayatı, eserleri ve hatıralarından kesitler sunuldu. Münevver Ayaşlı’yı yakından tanıma ve onunla aynı sohbet meclislerinde bulunma imkanına sahip olmuş yazarlar, yaşadıkları hatıraları anlattılar.

Konuşmasında Münevver Ayaş’lının kitaplarını ‘eser’ olarak nitelendiren Necmettin Şahiner, “Bütün gençler mutlaka Münevver Ayaşlı’yı okumalı” dedi.

‘Edep Ya Hu’

Salih Suruç da Ayaşlı’nın yakın çevresinde bulunmuş yazarlardan bir diğeri. Yaşadığı hatıralardan kısa anekdotlar sunan Suruç şunları anlattı: “Münevver Ayaşlı tevazu sahibi bir insandı. Kendisinden bahsederken “Ben fakir mevlevî fukarasından Hatice Münevver Ayaşlı” derdi. Bir de en çok “kuzum” kelimesini kullanırdı. Gönül dünyası çok zengin bir insandı. Yalısı, bazen mescid, bazen eğitim yeri, bazen zikirhane olmuştur.”

Münevver Ayaşlı’nın evine astığı bir kaç tablodan bahseden Suruç yaşadığı bir hatırayı şöyle anlattı: “‘Ya Hz. Mevlânâ’ ve ‘Edep Ya Hu’ tabloları asılıydı duvarlarında. Ancak ‘Edep Ya Hu’ yazısını birçok yerde görebilirdiniz. Bunun hikmeti nedir diye merak ettik ve sorduk. O şöyle cevap verdi: ‘Edebin kendisi kalmadı, bari yazısı olsun. Belki birini okumayan diğerini okur.”

Günümüzün iktidarlarına mesaj

Vehbi Vakkasoğlu ise Münevver Ayaşlı’nın yakın tarihi çok iyi bilen ve önemli tesbitleri olan biri olduğuna işaret ederek, Ayaşlı’nın siyasî birkaç tesbitine dikkati çekti. Vakkasoğlu, Ayaşlı’nın “Her iyi idarecinin ardında manevî bir güç omuştur. Eğer bu manevî kişiler olmazsa iktidar olsanız da muktedir olamazsınız” sözlerini aktardı.

Münevver Ayaşlı’nın yakınında bulunmuş bir diğer yazar Belkıs İbrahimhakkıoğlu ise, Ayaşlı gibi değerli şahsiyetlerin manevî dünyamızdaki önemine vurgu yaptı. İbrahimhakkıoğlu “Onların hayatlarımızdan çekilmesiyle büyük bir boşluk açıldı ve bunu hiçbir şey dolduramıyor. Şimdi yeni bir dil, kültür ve dünya inşaa oluyor. İnşaallah temeli sağlam olur” dedi.

Canan KARAKAŞ / İSTANBUL

13.06.2006


 

Cemil Meriç’i rahmetle anıyoruz

13 Haziran 1987’de vefat eden yazar, mütefekkir Cemil Meriç’i vefatının 19. yıldönümünde duâlarla anıyoruz. Cemil Meriç, 12 Aralık 1917’de Hatay Reyhanlı’da doğdu.

Hatay Lisesini bitirdi. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe bölümüne girdi. Öğrenimini tamamlayamadan Hatay’a döndü. Bir süre ilkokul öğretmenliği ve nâhiye müdürlüğü, Tercüme Kaleminde reis muâvinliği yaptı. İstanbul Üniversitesi Edebiyât Fakültesi Fransız Dili ve Edebiyâtı bölümünü bitirdi.

13 Haziran 1987 günü İstanbul’da vefât etti.

Bediüzzaman için ne demişti?

"Said Nursi: Deccallere meydan okuyan imanın remzi. Karanlıkta bırakılan nesiller Nur Risalelerini heceleyerek şuurlanırlar. Said Nursi'nin kuvveti yalnız hafızasından, yalnız bilgisinden, yalnız büyük cedelkabiliyetinden gelmiyor. Cesarete susayan insanımız, ananevi irfanının bu pervasız temsilcisinden, asırlardır aradığı ihlası, feragati, bir dâvâ uğruna nefsini feda etmek celadetini de buldu.

Said Nursi'nin kitapları tahkiki imanın birer kalesi; kendi gönlümüzden, kendi toprağımızdan fışkıran saf bir kaynak..."

13.06.2006


 

Radyo Mega dinleyicileri ile buluştu

Şanlıurfa’da 96.5 MHz üzerinden yayın yapan Radyo Mega, “Radyo Mega Söyleşi Günleri” kapsamında dinleyicileri ile buluştu. Sunuculuğunu Mehmet Şelli’nin, açılış konuşmasını Radyo Mega program danışmanı Yrd. Doç. Dr. Cüneyt Gökçe’nin yaptığı söyleşi programının konuğu “Asr-ı Saadet Günlüğü” programının sunucusu Abdülaziz Kutluay’dı.

Söyleşide dinleyicileriyle duygu ve düşüncelerini samîmî bir atmosferde paylaşan Kutluay, medyanın belirleyici rolünü, etkin önemini işleyerek 13 yıldır Radyo Mega’da program yaptığını, bu mânâda istikrarlı çizgisi ve seviyeli yayın ilkesiyle bu özelliğe emsal teşkil ettiğini ifade etti.

Konuşması sonunda Abdülaziz Kutluay’a günün hatırasına Radyo Mega adına Şanlıurfa merkez vaizi Ahmet Sarraoğlu tarafından plaket takdim edildi. Minik kalplerin söylediği ilahi ile program son buldu.

İhsan S. YILMAZ / ŞANLIURFA

13.06.2006

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

Bütün haberler

 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004