Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 03 Şubat 2007

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Kariyer

“Duygusal zekâ ve mükemmellik vizyonu”

Gazetemiz Yeni Asya’nın 31 Ocak tarihli sayısının 16. sayfasındaki Cihan Haber Ajansı mahreçli haber dikkat çekiciydi. Herkes için ilginç miydi bilemem, ama hepimizi ilgilendiren önemli bir konuydu. Haberin başlığı “Duygusal zekâ tartışılacak” şeklindeydi.

Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi tarafından, Duygusal Zekâ Enstitüleri Platformu ile Business Center işbirliği ile 7–9 Mayıs tarihlerinde “Profesyonel hayatta Mükemmellik Vizyonu” temalı “Uluslararası Duygusal Zekâ ve İletişim Sempozyumu” düzenlenecek deniliyordu.

Adı geçen programa dünyanın ünlü akademisyen ve teorisyenlerin katılacağı sempozyumda;

* Eğitim-Duygusal, Zekâ,

* Duygusal Zekâ,

* Kişisel ve Profesyonel Gelişim,

* Duygusal Zekâ-İçsel İletişim,

* Kişilerarası iletişimde Duygusal Zekâ

* Duygusal Zekâ ve Kurumsal İletişim

Konularında atölye çalışmaları da yapılacak.

Bu haberde bahsi geçen faaliyet gerçekten çok önemli ve sevindirici bir gelişmenin habercisi olacağını ümit ediyorum. Materyalist felsefenin ve ona dayalı kurgulanan hayat anlayışının iflasının göstergesidir. İnsan fıtratını biyolojik ve hayvaniyet özelliklerini dikkate alan hazcılık yaklaşımından kalbin ihtiyaçlarını araştıran bir gelişmedir. Sadece akıl eksenli, her şeyi maddede arayan, maneviyatı göz ardı eden materyalist felsefe insanlığı mutlu edemedi. İlk çağlardan daha vahşi ve ruhsuz bir insan tipi ile ortaya koyduğu vahşet tablosu ortada. Zihin ve akıl zekâsı ile “ben” merkezli bireycilik, “hedefe ulaşmak için her şey mubah” anlayışı ile hayvandan daha aşağı vahşi bir tabloyu ortaya çıkardı.

Kalp ile nefis kavramlarının ne anlama geldiği yeterince anlaşılmazsa kalbin gerçek ihtiyacının farkına varılmaz. Kalp, sevgi, merhamet ve şefkatin merkezi, nefis ise, biyolojik hayatın devamı için fıtrata yerleştirilmiş kuvvelerdir. Nefis hazır zamanı yaşar. Hazırdaki zevke yapışır, acıdan kaçışır. İnsanın hayvaniyetle ortak özelliğidir.

Kalp vicdanın da yeri. Fıtratta vicdanın dört temel unsuru vardır. Zihin, irade, his ve lâtife. Bunların görevleri, işlevleri fıtrata uygun olursa insan gerçek insan olabilir. Bu görevler; Marifet, ibadet, muhabbet ve müşahedet.

Kalbin hakikî işlevi olan manevî santral görevini yerine getirmesinin gereğinin ilim dünyasında da ele alınması fevkalâde sevindirici bir gelişmedir. Yeter ki, gündem kalp olsun. Arkasından çok önemli gelişmeler olacak. Gerçek insanlığın ve insanı mutlu edecek manevî ihtiyaçların neler olduğu bir bir ortaya konulacak.

Din görevlilerinden daha etkili biçimde, psikologlar, sosyologlar, eğitimciler konuya eğileceklerdir. Arananların yanı başında olduklarının farkına varacaklar.

Kişisel gelişim konusu hakikî mecraı olan “insan-ı kâmil” zemininde karar kılacaktır.

Dursun SİVRİ

03.02.2007

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

Başlıklar

  “Duygusal zekâ ve mükemmellik vizyonu”

  Dürüstlük hazineden değerlidir

  İhmalleri ve zorlukları aşmak

  Bugün burada ya yarın?

  Sömestr Tatili Eğitim Seminerleri

  ZEKÂ KIRINTISI


 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004