Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 05 Ağustos 2007

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Dünya

 

Ya bağımsızlık, ya da bağımsızlık!

Kosova Başkanı Fatmir Seydiu Sırbistan ile 120 günlük yeni müzakereler dönemi için Kosova’nın net görüşü olduğunu belirterek, bu kez de Kosova statüsü ve onun toprak bütünlüğü ile Ahtisari paketinin müzakere edilemeyeceğini yineledi. Başkan Seydiu, bu yorumunu KFOR Komutanı general Roland Kather ile gerçekleştirdiği görüşmesi ardından yaptı.

Seydiu, yeni müzakerelerin kayıp kişiler, miras ve iki taraf arasında serbest dolaşım gibi teknik konulara odaklanacağını söyledi. Kosova Başkanı, statü çözümü olarak bağımsızlıktan başka hiçbir önerinin kabul edilmeyeceğini, dolaysıyla Kosova ve Sırbistan arasında bir konfederasyonun “olabileceği idalarının de söz konusu olamayacağını ifade etti. Sırbistan ve Kosova konfederasyonu konusunda uluslar arası topluluğun da bir tutumu olmadığını söyleyen Seydiu, Kosova’nın net bir vizyonu olduğunu ve bunun da bağımsızlık olduğunun altını çizdi. Bu fırsatta Başkan Seydiu, Kosova statü çözümünün hızlandırılması konusunda BM Genel Sekreteri Ban Ki Moon’un da savunduğu tutumunu selâmlayarak, bu yılın 10 Aralık gününde tüm bu süreçle ilgili nihaî raporun Güvenlik Konseyine sunulacağı inancını dile getirdi.

Şimdilik Mitrovitsa’nın en hassas bölge kalması sebebiyle Başkan Seydiu, Rusya’nın, Kosova’nın bu bölümüne bir ordu kontenjanını olası göndermesiyle ilgili yabancı haber ajansların yayınladıkları haberleri yorumlamak istemedi. KFOR Komutanı General Roland Kather de bu yazıların bir spekülasyon olduğunu ve böyle bir gelişmeden KFOR’un hiçbir bilgisi olmadığını ifade etti.

Seydiu-Kather görüşmelerinde bugün Kosova’da genel güvenlik duruma ve son günlerde çıkan yangınlara ağırlık verildi. Her iki yetkili, yangınların söndürülmesinde vatandaşların yetkili enstitülerle işbirliğinde bulunmalarına çağrı yaptı.

/ PRİŞTİNE

05.08.2007


 

Çekler ABD’nin füze savunma sistemini istemiyor

Çek Cumhurbaşkanı Vaclav Klaus, ülkesinde kurulması planlanan ABD’nin füze savunma sistemine halkın karşı çıktığını söyledi. Klaus, ABD’ye Çek halkının üçte ikisinin, füze savunma sisteminin kurulmasına karşı çıktığını belirterek, bu tepkinin dikkate alınmasını gerektiğini ifade etti.

Medyaya konuyla ilgili açıklamada bulunan Çek Cumhurbaşkanı Klaus, “Son yapılan anketlere göre Çek halkının üçte ikisi ABD füze savunma sisteminin topraklarında yerleştirmesine karşı çıkıyor. ABD bu tepkiye saygı duymalı. Bu gerçektir” dedi.

ABD, İran’a karşı Doğu Avrupa’ya yerleştirmesini planladığı füze savunma sistemi çerçevesinde Polonya’da füze üssü ve Çek Cumhuriyeti’nde de radar üssü kurmayı hedefliyor. Buna karşı çıkan Rusya, ABD’ye Azerbaycan’daki Gebele radar üssünü ortak kullanmayı teklif etmişti.

/ PRAG

05.08.2007


 

Maliki çekilmeye karşı

Irak Başbakanı Nuri El Maliki, Amerikan birliklerinin Irak’tan çekilmesi için bir takvim belirlemenin imkânsız olduğunu söyledi.

Amerikan ABC News televizyon kanalı için önceki akşam Bağdat’tan açıklamalarda bulunan Maliki, ne kendisinin, ne Amerikan hükümetinin bu konuda belirgin bir şey söyleyebileceğini belirterek, “Her şey, (sahadaki) başarıya ve aramızdaki anlaşmalara bağlı. Ne biz ne de Amerikan hükümeti, kaydedilen ilerlemelerin faydasını elden çıkarmak isteriz” dedi. Amerikan birliklerinin ne zaman Irak topraklarından ayrılabileceğinin sorulması üzerine ise Maliki, bunun Irak’taki duruma bağlı olduğunu belirtti ve “Güvenlik tesis edildiğinde bizim güçlerimiz de nöbeti devralmaya hazır olacak. Bu, elimizdeki sonuçlara bağlı bir şey” diye konuştu. Amerikan Kongresinin “Irak’ta siyasi ilerleme sağlanamaması yüzünden asker çekmekten yana tavır koyarak, giderek daha çok baskı yapması” hakkında görüşü de sorulan Maliki, “Irak meclisi ile Amerikan kuvvetlerinin varlığı arasında bir bağlantı bulunduğunu düşünmüyorum” dedi. Başbakan Maliki, aylardır Irak silâhlı kuvvetlerinin bu yazdan itibaren görevi Amerikan kuvvetlerinden devralmaya hazır olduğunu söylüyordu, ama ABC News’a verdiği demeçte Maliki, Amerikan kuvvetlerinin Irak’ta 5 yıl daha kalma ihtimalini göz ardı etmedi.

/ WASHINGTON

05.08.2007


 

Bush’a çar yetkisi

ABD Kongresi’nin üst kanadı Senato, terörle mücadele amacıyla, telefon ve elektronik haberleşmelerin mahkeme kararı olmaksızın istihbarat kuruluşlarınca izlenmesine izin veren bir yasa tasarısını kabul etti.

Tasarı, Senato Genel Kurulunda 28’e karşı 60 oyla kabul edildi. Yasa tasarısının, Demokrat Partinin kontrolündeki Senatodan geçmesi, bu yetkinin verilmesini savunan Cumhuriyetçi Başkan George Bush açısından büyük birbaşarı olarak değerlendirildi. Beyaz Saray sözcüsü Tony Fratto, tasarının yasalaşması için Kongrenin alt kanadı Temsilciler Meclisinde de hemen kabul edilmesi çağrısında bulundu.

Ancak Kongrenin hafta başında bir aylık tatile girmesinden önce Demokratların denetimindeki Temsilciler Meclisi’nin Senato’da kabul edilen tasarıyı oylayıp oylamayacağı kesinlik kazanmadı. Tasarı, söz konusu geniş yetkiler için Bush yönetimine altı aylık süre veriyor. Bu süre içinde Kongrenin başka ve kapsamlı bir yasa çıkarması öngörülüyor. Sol kanat Demokratlar ve sivil özgürlük kuruluşları, tasarının geçmesinde Bush yönetimiyle işbirliği yapan Demokrat senatörleri sert dille eleştirdi.

Senato Genel Kurulundaki oylamadan önce Ulusal İstihbarat Direktörü Mike McConnell, ABD’yi teröristlerin hazırlamakta olduğu saldırı planlarına karşı koruyabilmek için bu yasaya ihtiyaç olduğunu söylemişti.

ERMENİ LOBİSİNİN ZAFERİ

ABD’deki Ermeni kuruluşları, Başkan George Bush’un Erivan’da büyükelçi olarak görevlendirmek istediği, ancak Ermeni yanlısı bir Demokrat senatör tarafından ataması engellenen Richard Hoagland’in adaylığının Beyaz Saray tarafından geri çekilmesini memnuniyetle karşıladı. Amerika Ermeni Ulusal Komitesi’nin icra direktörü Aram Hamparian, ‘’Hoagland’in ABD’nin Erivan büyükelçisi olarak görev yapacak özellikleri taşımadığını sözleri ve eylemleriyle ortaya koyduğunu ve Bush yönetiminin,bir yıldan fazla süreden sonra sonunda bunu anlamasından memnun olduklarını’’ söyledi.

Amerikan Ermeni Meclisi kuruluşunun yazılı açıklamasında da Bush’un Erivan’a aday göstereceği yeni ismin, ‘’gerektiği gibi’’ Ermeni olaylarını’’soykırım’’ olarak tanımlayacak olması durumunda, Hoagland’in adaylığının geri çekilmesinin pozitif bir gelişme niteliği taşıyacağı ifadesi yer aldı.

/ WASHINGTON

05.08.2007


 

‘Direnişciliğe evet, milisciliğe hayır’

Hizbullah lideri Şeyh Hasan Nasrallah, Lübnan krizine çözüm bulunmasına hazır olduklarını ve krizde silâh kullanmayacaklarını söyledi.

Suriye ve İran tarafından desteklenen muhalefetin lideri de olan Şeyh Nasrallah, dün akşamki konuşmasında, iç sorunların çözülmesine hazır olduklarını belirterek, “Kampanyamız barışçı, sivil ve medenidir.

Silâhlar ülkeyi yıktı, herkesi yaktı. Gücümüz mevcut ama ülkenin iç kuvvetlerini kullanmak Lübnan’ın çıkarına değil. Bu silâhlar Lübnan’ı savunmak için, yıkmak için değil” dedi.

Nasrallah, Lübnan’ın doğusundaki Baalbek’te binlerce Hizbullah yanlısının yerleştirilen dev ekranlardan izlediği konuşmasında, “Direnişin silâhları milisin silâhları değildir” ifadesine de yer verdi. Ülkenin aylardır süren siyasî krizden çıkması için ulusal birlik hükümeti kurulması yönündeki çağrısını yineleyen Nasrallah, “Lübnan krizi yalnızca işbirliği ve birlik anlayışıyla aşılabilir. Lübnan bölünemez. Hükümeti yönetmek ya da devleti kontrol etmek peşinde değiliz. Biz, Amerikan yönetiminin nifak tohumları ekmek peşinde olduğu bir dönemde, birlik içinde, birleşmiş ve Lübnan’ı koruyan bir ülke istiyoruz. ABD’nin Lübnan’daki siyaseti tek bir partiyi iktidarı tekelleştirmeye itiyor. Nedir bunun sonucu? Yeni krizler” diye konuştu.

Lübnan, hükümetteki 5’i Şiî Suriye yanlısı 6 bakanın istifasıyla geçen Kasım ayından beri derin bir siyasî kriz içinde bulunuyor. Nasrallah’ın bu konuşmasının ise Pazar günü yapılacak ara seçim öncesinde devam eden gerginlik ortamına rastlıyor. Seçim, öldürülen 2 milletvekilinin yerine yeni milletvekillerinin seçilmesi için yapılacak.

/ BEYRUT

05.08.2007


 

Hatemi’nin toka sıkıntısı

İran’ın eski Cumhurbaşkanı Muhammed Hatemi kendisini şu günlerde internetteki görüntü paylaşım sitesi YouTube’a düşüren bir skandalla uğraşıyor.

YouTube’daki görüntüde Hatemi, geçen Mayıs’ta İtalya’ya yaptığı gezide bir kadınla el sıkışır gibi görünüyor.

Muhammed Hatemi görüntünün sahte olduğunu savunuyor.

Kendisine yakın çevrelerse, gelecek yılki meclis seçimleri öncesinde ciddi bir karalama kampanyasının başladığının işareti olarak değerlendirmişler.

/ ROMA

05.08.2007


 

İsrail nükleer santral peşinde

İsrail’in, Negev çölünde yapılması düşünülen nükleer güç santrali projesini tekrar gündemine aldığı bildirildi.

İsrail ordu radyosu, İsrail Altyapı Bakanı Binyamin Ben Eliezer’in açıklamalarına dayandırdığı haberde, projeye Başbakan Ehud Olmert’in de destek verdiğini, başbakanlık ve altyapı bakanlığının ortak çalışma grubu kurduğunu duyurdu.

Haberde, Ben Eliezer’in bir grup mühendis ile bir araya geldiği belirtildi ve bakanın, “İsrail hükümeti, Negev’de nükleer enerji santrali yapılmasına ilişkin tarihî bir karar almak üzeredir” şeklindeki sözleri yansıtıldı.

Ben Eliezer, projenin birkaç ay içinde hükümetin onayına sunulacağını kaydetti. Hükümetin onay vermesi halinde projenin 8 yıl içinde tamamlanması planlanıyor.

/ KUDÜS

05.08.2007


 

Taliban yanlısı aşiretlerden Pakistan ordusuna saldırı

Pakistan’ın kuzeybatısındaki Kuzey Veziristan’da, Taliban yanlısı bir aşirete üye militanların askerî kontrol noktasına saldırdığı, çıkan çatışmada 14 kişinin öldüğü bildirildi.

Pakistan ordusu sözcüsü, ölenlerden 4’ünün asker olduğunu, 5 askerin de yaralandığını belirtti. Sözcü, sabahın erken saatlerinde başlayan çatışmanın 2 saat sürdüğünü, militanların, çatışmanın ardından dağlık alanlara kaçtığını kaydetti.

Öte yandan Miranşah’ta düzenlenen bir diğer saldırıda Taliban militanlarının yine bir güvenlik noktasını hedef aldığı, saldırıda ölen veya yaralanan olmadığı belirtildi.

/ MİRANŞAH

05.08.2007


 

Iraklı sivilleri öldüren ABD askerine ceza

Irak’ta bir sivilin Amerikan askerlerince öldürülmesi ile ilgili olarak görülen dâvâda, bir deniz piyadesi 448 gün hapis cezası alırken, müfreze komutanı olan diğer deniz piyadesi 15 yıl hapse mahkûm oldu.

05.08.2007

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

Bütün haberler


 Son Dakika Haberleri