Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 03 Şubat 2008

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Basından Seçmeler

28 Şubat’ın kötü kopyası

Üniversitelerarası Kurul, fiili durum yaratarak türbanla ilgili anayasa değişikliği teklifinin mecliste ele alındığı saatlerde toplandı. Toplantının hukukiliği tartışılır ama o artık teferruatta kaldı.

Rektörler, 28 Şubat sürecindeki cüppeli yürüyüşleri gölgede bırakacak bir şovla bildiri yayınladılar. ‘Türkiye laiktir laik kalacak’ diye slogan attılar, ‘Artık yeter, uyanalım’ yazılı pankart açtılar.

Bir de ‘muhtıra’ verip tüm dünyaya ilan ettiler: ‘Türban üniversitelere girerse rejim elden gider!’

Açıkçası, 28 Şubat’ın kötü bir kopyası oldular.

Dünya bilimsel üretim sıralamasında sapır sapır dökülen üniversitelerinin mali, idari ve bilimsel özerklik hakları için kavga vermeyi bir kenara bıraktılar, ‘jandarma kulübesi’ haline getirdikleri üniversiteler üzerinden sözde rejim bekçiliğine (!) devam ediyorlar.

Evrensel manada özgür düşüncenin sembolü olması gereken üniversitelerde ‘yasakçılığı’ savunuyorlar.

Üniversitelerarası Kurul Başkanı Prof. Dr. Mustafa Akaydın, üniversitelerin inanç değil bilimsel özgürlüğün yaşanacağı yerler olması gerektiğini söylüyor ama hiçbir inandırıcılığı yok.

19 Mayıs Üniversitesi’nde emekli orgeneral Hurşit Tolon’un ‘Sevr’e Giden Yol’ kitabı, ders kitabı haline getiriliyor.

İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu, ‘AKP yüzde 95 oy alsa bile bir şey değişmez, gerekirse darbe yapılır’ diyor.

Çözümü demokraside değil darbede arayan Prof. Dr. Celal Şengör, YÖK üyeliği için tavsiye ediliyor.

Bu nasıl bir ruh hali veya nasıl bir eğitim sisteminin ürünüdür ki , ‘profesörlük’ unvanı almış bu koca zatlar, özgürlük rejimleri yerine totaliter rejimleri savunabiliyorlar. Bir de kalkıp türbana karşı çıkarken ‘özgürlük önündeki engeldir’ diyorlar.

Hangi özgürlük?

Postal altında yönetilmeyi içine sindirenlerin, sırtında kırbaçla ders vermeyi tercih edenlerin özgürlük kaygısı olabilir mi?

Olsa olsa ‘mazoşist’ olurlar. O ruhtan da ‘bilim adamı’ çıkmaz.

Kurul Başkanı Akaydın yine diyor ki: ‘Daha önce rektörler hakkında kötü konuşan siyasetçiler vardı, onlar hırsızlıkla yargılandılar, bu rektör onuruyla hala buradalar.’

Kastettikleri, ‘kayıp trilyon’ davasından yargılanan ve rektörlere ‘Selam duracaklar’ diyen eski başbakan Necmettin Erbakan.

Eğer bu kadar duyarlı iseniz; Yıldız, Ege, Ankara, İstanbul, 19 Mayıs, 9 Eylül, Muğla ve İnönü Üniversiteleri başta olmak üzere çok sayıda üniversitedeki intihal, yolsuzluk ve usulsüzlük iddiaları gırla giderken neden sesinizi çıkarmadınız? Neden onlar hala aranızda?

25 milyon dolarlık tıbbi cihaz alımında usulsüzlük yaptığı gerekçesiyle 9 ayrı suçtan Van 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanan dönemin Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yücel Aşkın’a neden sahip çıktınız? Neden ‘Aşkın’a sahip çıkmak Cumhuriyete sahip çıkmaktır’ diye açıklama yaptınız?

Star, 2.2.2008

Şamil Tayyar

03.02.2008

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

Bütün haberler

Başlıklar

  28 Şubat’ın kötü kopyası

  Darbe sevdalısını aday yap, mahkûm olana sessiz kal!

  Sorumlu, 12 Eylül

  Sadece türbana değil, herşeye karşı onlar

  Kamu hizmeti yasağı


 Son Dakika Haberleri