19 Aralık 2010 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Gün Gün Tarih
Dergilerimiz

Yurt Haber

 

Mevlânâ’nın üslûbuna ihtiyaç var

Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, Mevlânâ'nın eserlerinin ABD’de en çok satan kitaplar arasında bulunduğunu belirterek, ‘’Çünkü rencide etmeden aklın kapılarını açıyor. Onun için bizim de bu üsluba çok ihtiyacımız var’’ dedi.

HİKMETLE SÖZ SÖYLÜYOR, ÜLFET PERDELERİNİ ARALIYOR Mevlânâ’nın Mesnevisinde ‘’Üslubu Hakim’’den bahsettiğini hatırlatan Görmez, ‘’Bunun anlamı nedir? Hiç kimsenin gözüne parmağını sokmadan gözlerin ülfet perdelerini açmaktır. O, üslubu hakimi kullandığı için hiç eskimiyor” diye konuştu. Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, Mevlana eserlerinin ABD’de en çok satan kitaplar arasında bulunduğunu belirterek, ‘’Çünkü rencide etmeden aklın kapılarını açıyor. Onun için bizim de bu üsluba çok ihtiyacımız var’’ dedi. Görmez, Esnaf ve Sanatkârlar Odası Konferans Salonu’nda İl Müftülüğü personeline hitaben yaptığı konuşmada, Türkiye’nin büyük bir tarihin üzerine oturduğunu, bu yüzden hizmet üretirken sadece ülkemizi değil, bütün insanlığın düşünülmesi gerektiğini belirtti. Diyanet camiası olarak bundan sonra Türkiye’de hizmet yürütürken sadece cami, mahalle, Konya ve Türkiye’yi düşünme lüksüne sahip olmadıklarını ifade eden Görmez, ‘’Bütün insanlığın ihtiyacı var. Gönül coğrafyamızdaki bütün insanlar bizden hizmet bekliyor. 2003 yılında Diyanet İşleri Başkanlığında başkan yardımcısı olarak göreve başladığımda Diyanet olarak 22 ülke ile ilişkilerimiz vardı. Şu anda Afrika Kıtası dahil 85 Müslüman ülke, topluluk veya Müslüman azınlıkla doğrudan ilişkilerimiz var’’ diye konuştu. Görmez, Kur’ân ve cami hizmetlerinde, eğitimde kısacası her alanda dünyada büyük ihtiyaç olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti: ‘’Ülkemiz önemli bir süreçten geçiyor. Övünmek yok, ama büyük bir medeniyetin, tarihin çocuklarıyız. Tarih nehir gibidir, mutlaka akar gider. Ekonomik alanda gelişmeler yaşanırken, mânevî hayatta çürümeler başlarsa o ilerlemeler bir şey ifade etmez. Daha büyük bir yük olmaya başlar milletin başına. Onun için eş zamanlı olarak seferberlik başlatarak ülkemizin dini ve mânevî hayatını ilmek ilmek dokumamız lazım. Gönül coğrafyamız hizmet bekliyor.’’ Mevlânâ’nın mesnevisinde ‘’Üslubu Hakim’’den bahsettiğini anımsatan Görmez, konuşmasına şöyle devam etti: ‘’Bunun anlamı nedir? Hiç kimseyi rencide etmeden akıllarının kapısını açmaktır. Hiç kimsenin gözüne parmağını sokmadan gözlerin ülfet perdelerini açmaktır. O, üslubu hakimi kullandığı için hiç eskimiyor. ABD’de en çok satan kitaplar arasında Mevlânâ’nın eserleri var. Çünkü rencide etmeden aklın kapılarını açıyor. Onun için bizim de bu üsluba çok ihtiyacımız var.’’

19.12.2010


 

GAP, Ortadoğu’nun meyve bahçesi olacak

Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP) bölgesinin, tarımsal sanayide özellikle meyvecilikte, karayoluyla kısa sürede ulaşılabilecek komşu ülkelere yakınlığı sayesinde stratejik bir öneme sahip olduğu belirtilerek, Ortadoğu ülkelerinin 63 milyar dolarlık gıda ithalatının içinde meyve ithalatının payının 5,7 milyar doları bulduğu bildirildi.

Meyve Suyu Endüstrisi Derneği (MEYED), Harran Üniversitesi (HRÜ) Ziraat Fakültesi ve GAP Bölge Kalkınma İdaresi tarafından düzenlenen ‘’GAP Bölgesi Girişimi’’ panelinde, tamamlanacak sulama sistemleriyle birlikte 10 milyon dönüm sulanabilir araziyle, meyveciliğin kalkınmasında önemli bir potansiyele sahip GAP bölgesinden en verimli şekilde yararlanmanın yolları değerlendirildi.

HRÜ Osmanbey yerleşkesinde düzenlenen panelde açılış konuşmasını yapan Şanlıurfa Valisi Nuri Okutan, Şanlıurfa’da meyve üreticiliğini yaygınlaştırmak için çalışmalarının devam ettiğini, bu kapsamda il genelinde bu yıl 1 milyon meyve fidesi dikildiğini ve bu rakamı 2011’de 5 milyon olarak hedeflediklerini söyledi. Bu çalışmaların çiftçi bazında çıkarılıp büyük ölçekli yapılması için sanayi desteğinin gerektiğini belirten Okutan, ‘’Esas kurtuluşu, esas sonucu, büyük sanayicilerin bölgeye gelmesiyle gerçekleştirebileceğiz’’ dedi.

Tarım ve Köyişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Ferhat Şelli ise bakanlık olarak çok önemsedikleri bu toplantıyı tüm birimleriyle izlediklerine işaret ederek şunları kaydetti: ‘’Türkiye, tarımsal ekonomik büyüklük açısından bundan 6-7 yıl önce dünyada 11. sıradayken, bugün 8. konumdadır. Türkiye, ekonomik büyüklük bakımından Gayri Safi Milli Hasıla (GSMH) açısından dünyada 16. sırada, meyvecilikteyse şu anda dünyada 6. sırada bulunmaktadır. Türkiye’nin toplam 24 milyon hektar tarım arazisi var, bunun yaklaşık 3 milyon hektar alanında meyvecilik yapılıyor. 12 milyon tonlardan bugün Türkiye’nin meyve üretimi 16,5 milyon tona yaklaşmış durumda ve bu yılki toplam meyve ihracatımız 1,3 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir. Meyve piyasasına da baktığımızda bugün 16 milyon ton meyvemizin yaklaşık 800 bin tonu meyve suyu olarak değerlendirilmekte ve 2009 yılında Türkiye’de meyve suyu tüketimi kişi başına 11 litreyi aştı. Tarımsal ihracatımızla, meyve suyu ihracatımızla 130 milyon doları aşmış bulunuyoruz.’’

Şanlıurfa ve GAP Bölgesinin, Ortadoğu ülkelerine günübirlik karayolu mesafesinde olduğunu hatırlatan Şelli, bu bölgelerde yetiştirilecek ürünlerin pazarlama açısından stratejik bir konumda olduğunu sözlerine ekledi.

19.12.2010


 

Soğuktan kaçıp, bize geldiler

Avrupa’da etkili olan kış mevsimi sebebiyle, Muğla’nın Milas ilçesinde bulunan Tuzla Sulak Alanı, farklı türlerden kuşları erken ağırlamaya başladı.

Havaların soğumasıyla birlikte, farklı türlerden kuş sürüleri de Milas-Bodrum kara yolunda bulunan Tuzla Sulak alanına gelmeye başladı. Avrupa ve Afrika kıtaları arasındaki 4 önemli kuş yolundan 2’sinin geçtiği Türkiye’de göçmen kuşlar için en önemli sulak alanlardan biri olan Tuzla Sulak Alanı’na, kuşlar, geçen yıla göre yaklaşık 17 gün erken geldi. Bölgeye gelen kuş gözlemcileri, Tuzla Sulak Alanı’nın göçmen kuşlar için önemli bir merkez olduğunu belirterek, şöyle dedi: ‘’Her yıl 260 kuş türü Tuzla Sulak Alanı’nı ziyaret ediyor. Bu sene havaların Avrupa’da erken soğuması ve doğal yaşamı olumsuz etkileyen kış şartları nedeniyle kuşlar Türkiye’ye geçen yıla göre 17 gün erken gelmeye başladı. Sulak alanı ziyaret eden kuşlar arasında çoğunluğu, balıkçıl, flamingo ve ördekler oluşturuyor. Avrupa’da kış ayları zor geçince burada bulunan kuşlar sulak alana göç ediyor. Sulak alana göç eden kuşların kaçak avcılardan korunması için önlem alınmalı’’ Milas Kaymakamı Bahattin Atçı ise Tuzla Sulak Alanı’nın, ekolojik ve doğal yapının korunması için her türlü tedbiri aldıklarını vurguladı.

19.12.2010


 

SU KABAĞINDAN KUŞLARA YUVA

Artvin’de, kuşların daha tabiî ortamlarda barınma ve üremelerini sağlamak isteyen biyolog, kuruttuğu su kabaklarını kaşıkla oyarak yaptığı 200 kuş yuvasını ilin değişik yerlerinde ormanlara astı.

Artvin Orman Bölge Müdürlüğü Orman Zararlarıyla Mücadele Şube Müdürü Yaşar Aksu, yaptığı açıklamada, özellikle serçe türü küçük kuşların, yırtıcı kuşlara yem, bilinçsiz avcılara ise hedef olabildiğini, ağır geçen kış şartlarından daha fazla etkilenen bu türlerin neslinin, tehlikeye girebildiğini söyledi. Serçe türü kuşların daha sağlıklı ortamlarda üreyip, nesillerinin devamını sağlamaları amacıyla ilgili kuruluşlar tarafından zaman zaman tahtadan yuvalar yapılıp, ağaçlara yerleştirildiğini ifade eden Aksu, bu sayede kuşların neslin bir ölçüde de olsa korunduğunu, sağlıklı üremelerine, dolayısıyla tabiî dengenin korunmasına katkı sağlandığını vurguladı. Kurutulmuş su kabağının dayanıklı bir ürün olduğunu, geçmiş yıllarda evlerde kase ya da kepçe olarak kullanıldığını dile getiren Aksu, bundan esinlenerek 2 yıldır tabiiye daha yakın ve masrafsız olduğu için ağaç yerine su kabağından kuş yuvası yaparak ormanlara astığını belirtti.

19.12.2010


 

Doğuda kar, hayatı olumsuz yönde etkiliyor

Doğu Anadolu Bölgesi’nde aralıklar etkili kar yağışı hayatı olumsuz etkiliyor.

Alınan bilgiye göre, Orta Akdeniz üzerinden gelen alçak basıncın etkisi altında bulunan Doğu Anadolu Bölgesi’nde kar yağışı ve buzlanma yüzünden Muş’ta 6, Erzurum’da 2 ve Bingöl’de 45 olmak üzere toplam 53 köy yolundan ulaşım sağlanamıyor. İl Özel İdaresi Genel Sekreterliğine bağlı karla mücadele ekipleri, ulaşıma kapalı köy yollarının trafiğe açılması için çalışmalarını aralıksız sürdürüyor. şehir merkezlerinde de araç trafiği buzlanma yüzünden zaman zaman aksıyor. Belediye ekipleri tuzlama ve kar temizliği çalışması yapıyor. Bölgede gece ölçülen en düşük hava sıcaklığı, Ağrı’da eksi 6, Kars’ta eksi 4, Iğdır’da eksi 1, Ardahan’da sıfır, Erzurum’da 1 ve Erzincan’da 3 derce olarak ölçüldü. Yetkililer, bölgede etkili olacak kar yağışıyla birlikte gece hava sıcaklığında 2-3 derecelik bir düşüş yaşanacağını bildirdi.

19.12.2010


 

Hırsızlık zanlısı 3 kişi cezaevinden firar etti

Adıyaman’da hırsızlık suçundan E Tipi Kapalı Cezaevi’nde yatan 3 kişi gece geç saatlerde firar etti.

Edinilen bilgiye göre, hırsızlık suçundan cezaevine girdikleri belirtilen H.A.(19), Z.A.O.(26) ve E.Ö.(27) isimli şahıslar dün gece firar etti. İl Emniyet Müdürlüğü ekipleri zanlıları yakalamak için çalışma başlattı. Olayla ilgili soruşturma devam ediyor.

19.12.2010


 

Marmaris limanı için keşif kararı

Marmarİs Limanı’na aynı anda 4 kruvaziyerin yanaşabilmesini sağlamak amacıyla, 300 metre uzunluğunda ilave bir rıhtım yapılması projesine ilişkin Danıştay, keşif yapılmasına karar verdi.

Alınan bilgiye göre, Marmaris Liman İşletmeciliği A.Ş, 2005 yılında limanının büyütülmesiyle ilgili imar değişikliği yapılması başvurusunda bulundu. Yaklaşık 15 kurumdan, limanın büyütülmesi yönünde alınan olumlu görüşün ardından Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından oluşturulan komisyon da projeye izin verdi. Büyütmeyle ilgili olumsuz görüş bildirmiş olan Marmaris Belediyesi, bunun üzerine bakanlık aleyhine yargıya başvurdu. Danıştay 6. Dairesi, imar planı değişikliğine ilişkin yürütmeyi durdurma kararının ardından yapılan itirazları karara bağlamak için keşif kararı verdi. Marmaris Belediye Başkanı Ali Acar, yaptığı açıklamada, Danıştay’dan belediyeye yeni bir karar geldiğini belirterek, ‘’Limanla ilgili Danıştay keşif kararı aldı. Bilirkişi olan uzmanlar ve hukukçular gelip incelemelerde bulunacaklar. Keşif tarihi henüz belli değil. Yapılan itirazlar değerlendirildikten sonra kesin kararın verilmesini bekliyoruz’’ dedi.

19.12.2010


 

PTT şubesine molotoflu saldırı

İzmİr’İn Bornova ilçesinde, kimliği belirsiz kişi ya da kişiler biri PTT şubesi iki ayrı yere molotofkokteyli ve ses bombası atarak kaçtı.

Polis, saldırganları belirlemek için çalışma başlattı. İlk olay, Mevlânâ mahallesi 1710 sokak’ta meydana geldi. Müteahhitlik yapan İsmail Laçin, gece 02.15 sıralarında sokaktan patlama sesi gelmesi üzerine pencereden dışarıya baktı. Üç kişinin kaçtığını gören Laçin, aşağıya baktığında evinin bulunduğu binanın zemininde bulunan ofisinden alevler yükselmeye başladığını gördü. Damadı Adem Yalçın’la birlikte hemen aşağıya inen Laçin, alevleri kontrol altına almayı başardı. Polis ve itfaiye haber verildi. İtfaiye, yangını tamamen söndürdü. Polisin yaptığı ilk incelemede molotofkokteyli ve ses bombası atılan işyerinin camlarına terör örgütünü simgeleyen yazıların yazıldığı görüldü. Bu olaydan 15 dakika sonra ilk olayın olduğu yere yaklaşık 500 metre uzaklıkta bulunan 1550 sokaktaki Doğanlar PTT şubesinin camına molotofkokteyli atıldı. Olayı gerçekleştiren kişiler kaçarak izlerini kaybettirdi. Her iki olayda maddi hasar meydana geldi. Polis, her iki olayı da gerçekleştiren kişileri tespit etmek için geniş çaplı soruşturma başlattı.

19.12.2010

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Son Dakika Haberleri

Bütün haberler

Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu
Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.