"Gerçekten" haber verir 11 Ağustos 2008
Anasayfam Yap | Sık Kullanılanlara Ekle | Reklam | Künye | Abone Formu | İletişim
ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET ve ŞÛRÂDIR

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Ali FERŞADOĞLU

Şimdi ne oldi?



Partileri millet açmalı, millet kapatmalı. Postlu, postsuz, yargılı, yargısız bütün darbelere karşıyız. Ve istibdat / diktatörlük nerede karşımıza çıkarsa çıksın, sillemizi indirmeliyiz. AYM, AKP’yi kapatmadı!

Dış sermaye, bankalar, sanayi ve askerî çevreler böyle istedi, ekonomik istikrar istiyor… Gördünüz mü, askerî üyenin reyini: “AKP kapatılmasın!” şeklinde… AKP’liler de seviniyor ki, partimiz kapatılmadı! Kapatılmadı, ama, kapatılmaktan beter edildi. Oysa ekonomik istikrar da, idarî istikrar da demokrasiden, insan haklarından geçer. Böyle bir gelişme var mı?

Adamın birisi, anadan doğma, üryan hamamın kapısına çıkar ve:

“Derler ki, kavunla birlikte bal yiyen delirirmiş. İşte ben yedim, bakın hiçbir şey olmadı!”

Bak kapatılmadık, bize bir şey olmadı! Adamlar yargı ile işlerini halletti, ne diye kapatıp, dünyanın şimşeklerini üzerlerine çeksin! Şimdi AKP’nin önceliği ne, sonralığı ne acaba?

Başörtülüler üniversite imtihanlarına bile alınmadı! Meslek okulu katsayısı meselesi halledilemedi. Kur’ân kurslarına gitme problemi duruyor. YÖK’e zaten dokunamıyorlar! Anayasa paketi raflarda. AB meselesi sürüncemede. Başörtülülerin, imam-hatiplerin, çocuğunu Kur’ân kursuna göndermek isteyenlerin, vatandaşların büyük ekseriyetinin işini halledemedi, kimin işini halletti? Dış sermaye, bankalar ve sanayi ve askerî çevrelerin… AKP’liler, “Bak, kapatılmadık, bize bir şey olmadı!” diye seviniyor. “Başörtüsü namus borcumuzdur, halledeceğiz!” demişlerdi… Halletmeye kalkınca, onları hallettiler! Demoklesin kılıcını başları üzerine asarak, “Sakın başörtüsüne dokunma!” dediler. Kaç sene, “Kurumsal mutabakat arıyoruz!” diye milleti oyaladılar? Başbakanın hemşerisinin dediği gibi, “Ne oldi şimdi?”

Şimdi kiminle mutabakat arayacaklar acaba? Peki ne olacak şimdi? Müridlerden birisi şeyhine giderek; suç işleyip hapse giren oğlunun salıverilmesi için girişimde bulunmasını ister. Şeyh: “Bizler derviş kimseleriz! Dünyaya ait işlere müdahale edemeyiz!” diye reddeder. “Peki, bir tavsiyenâme yazınız, şefaat ediniz de, cehennemden kurtulalım!”

“Allah’ın emriyle olacak işe karışmak benim haddime mi düşmüş?”

“Be adam, dünyada şefaat etmezsin, âhirette etmezsin; ne diye enayiler gibi peşinden geleyim?”

Eh, artık vatandaş ne yapacağını bilir! Köylünün birisinin çocuğu harika bir proje geliştirmiş. Padişah onu dinlemek istemiş. Baba, oğlunu alarak padişahın huzuruna çıkmış. Çocuk anlatmaya başlamış: “Bu böyle Padişahım, anlıyor musunuz, şu şöyle olacak Padişahım anlıyor musunuz, bu da şöyle olur Padişahım, anlıyor musunuz,?”

Çocuğun babası dayanamamış: “Oğlum, işlek değil ya, Padişah bu, elbette anlıyor!”

Adam oğluna sık sık, “Böyle devam edersen, aklını başına almazsan sen adam olamazsın!” dermiş. Babasının bu sözüne içerlemiş ve yıllar yılı okumuş, büyümüş ve bir vilâyete vâli olmuş. Kendisine saray yavrusu gibi bir ev yapmış. Sert mizaçlı, astığı astık, kestiği kestik biri olmuş. Emir verince herkes pervane gibi etrafında dolanıyormuş.

“Babam, oğlunun nasıl bir adam olduğunu görsün, övünsün ve söylediği sözden de pişman olsun!” demiş, adam göndertip çağırtmış:

“Hastayım, gelemem!”

“Gidin zorla getirin!” diye emrini tekrarlamış.

“Valinin emridir!” deyip yaka-paça götürmüşler vâlinin huzûruna: “Baba, sen bana sık sık ‘Adam olmazsın!’ derdin ya, işte bak, vâli oldum!”

“Oğlum, ben sana vâli olamazsın demedim ki, adam olamazsın dedim, adam! Adam olsaydın, böyle davranmazdın!”

Ya, işte böyle, biz AKP’ye ve sayın Erdoğan’a iktidar ve başbakan olamazsın demedik, bu kafayla bu işleri halledemezsin!” dedik. Şimdi ne oldi?

Biz AKP iktidar olamaz demedik, muktedir olamaz dedik. Olmaya kalktığında oldurmazlar dedik, bu bir tuzak dedik, bu tuzağı bozalım dedik! Şimdi ne oldi?

11.08.2008

E-Posta: [email protected] [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (09.08.2008) - Şaka değil,imtihanlardan imtihana…

  (08.08.2008) - Bir bu eşref-i mahlûkata bakın, bir de şu esfel-i mahlûkata!

  (07.08.2008) - İhlâs, hırs ve birlik

  (06.08.2008) - “Kulcuğa kulcuk” Kemalist İlahiyatçı kim?

  (05.08.2008) - “Yabancı nefreti” vahameti ve dönüş...

  (04.08.2008) - Lisan problemi

  (03.08.2008) - Müslümanlara olan bakış açısı çarpık

  (02.08.2008) - Avusturyalı sosyalistler, ülkelerinde cami yapımına destek çıkıyorlar

  (31.07.2008) - Avusturya’da İslâmiyet

  (30.07.2008) - İslâm güneşine mani olan perdeler yırtılıyor

 
GAZETE 1.SAYFA

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Ahmet ARICAN

  Ahmet DURSUN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Atike ÖZER

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  Kemal BENEK

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Raşit YÜCEL

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet Bayri FİDAN

  Saadet TOPUZ

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Site yöneticisi | Editör
Yeni Asya Gazetesi Gülbahar Cd. Günay Sk. No.4 Güneşli-İSTANBUL T:0212 655 88 59 F:0212 515 67 62 | © Copyright YeniAsya 2008.Tüm hakları Saklıdır