20 Mayıs 2015, Çarşamba
Bir sessizliktir yüreğimiz
Bir çığlıktır sesimiz
Bir kayboluştur varlığımız
Bir çıkıştır yolumuz
Bir dümendir bileklerimiz
Ah Kudüs
Sana gelmek böylece
Islanmak yağmurunda
Koşmak Mescidin avlusunda
Sarılmak çocuklarına
Zalime kalkan olmak
Mazlûma zırh olmak
Silmek gözyaşlarını yaşlarımızla
Çağırsan bizi
Baba ocağına gider gibi gelsek
Koşsak ana kucağına koşar gibi
Babamız da sen olsan
Anamız da sen olsan
Kardeşimiz de sen olsan
Eşimiz de sen olsan
Evlâdımız da sen olsan
Kısaca ailemiz sen olsan
Güneşimiz sana baksa
Gecemiz sende kaybolsa
Yolumuz da sana çıksa
Varacağımız yerde sende son bulsa
Ah Aksa
Aksa kanımız sana
Yarılsa başımız sana atılan taşta
Sürüklensek kaldırımlarında
Tankların önünde göğsümüzü siper etsek
Yine de senden vazgeçmesek
Kalbimize işlesek adını
Bileğimizde taşısak ismini
Yumruklarımız senin için kalksa semaya
Ve bağırsak
Ey Kudüs bekle
Zalimlerin hesap günü yakın
Bekle bizi
Haykırışlarımızı duy
Gözyaşlarımızı sil
Bak
Yumruklarımız senin için havada
İzle
Geleceğimiz gün yakın
Hisset
Dizinde uyuyacağımız günün hayallerine
Çağır bizi
Uykudan uyanıp gelelim
Koşalım
Dağ tepe demeden
Dizimiz kanayana
Ayaklarımız yaralanana kadar
Bir of bile demeyene kadar
Buluşsun bakışlarımız ilk kıblede
Secdelere kapansın başlarımız
Bir kurşun ile
Gözlerimizi yumalım
Ruhumuzu teslim edelim
Şahadet şerbeti içelim böylece
Sen yeter ki gel de bize
Okunma Sayısı: 1518
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.