Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 31 Ekim 2006

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Haberler

 

İmamlar huzursuz

Son dört yılda Diyanet İşleri Başkanlığından, 1850 personelin diğer kurumlara yatay geçiş yaptığını söyleyen Devlet Bakanı Mehmet Aydın, bunun sebeplerinden birinin de “medyada imam imajını iyice olumsuzlayan tutum ve yayınların görevliler üzerinde ağır bir baskı oluşturması ve kurumdan ayrılma isteğini körüklemesi” olduğunu açıkladı.

Aydın, CHP Ordu Milletvekili Sami Tandoğdu’nun soru önergesine verdiği cevapta, Türkiye’de kadrosu bulunduğu halde 5 bin 901 camide imam-hatip bulunmadığını bildirdi. 9 bin 822 caminin de kadrosunun olmadığını ifade eden Bakan Aydın, imam-hatip kadrosundayken diğer kurumlara 2005 yılında 283, bu yıl ise 17 personelin naklen atandığını kaydetti. Aydın, son 4 yılda ise diğer kurumlara giden personel sayısının bin 850’ye ulaştığını belirtti.

Personelin maaş ve özlük haklarının diğer kurumlara göre düşük olması ve kadroların genelde köylerde bulunmasının da naklen geçiş için sebep oluşturduğunu kaydeden Aydın, ‘’Naklen tayin isteğinin bir başka nedeni de medyada imam imajını iyice olumsuzlayan tutum ve yayınların görevlilerimiz üzerinde ağır bir baskı oluşturması ve kurumdan ayrılma isteğini körüklemesidir’’ dedi.

“ÇOĞUNLUĞUNU, MEB’E

GEÇENLER OLUŞTURUYOR”

Bakan Aydın, Diyanetten ayrılanların büyük çoğunluğunu, Milli Eğitim Bakanlığına Din Kültürü ve Ahlâk Bilgisi Öğretmeni olarak geçenler, kariyerleri veya meslekleriyle ilgili bir göreve atananlar, sağlık sebebiyle ayrılanlar ve mahkeme kararıyla onay verilenlerin oluşturduğunu ifade etti.

Diyanet İşleri Başkanlığına 1990’dan itibaren hiç kadro tahsis edilmemesi sebebiyle kadro ihtiyacının her geçen gün arttığını belirten Aydın, şöyle devam etti: ‘’Camilerin tamamına kadro tahsis edilmemesi sonucu, zaman zaman liyakatsiz ve işin ehli olmayan kişiler tarafından cami hizmetlerinin yürütüldüğü görülmekte ve bunların denetimleri de mümkün olmamaktadır. Başkanlığın imam-hatip, müezzin-kayyım, Kur’ân Kursu öğreticisi, vaiz ve diğer bazı unvanlarda 20 bin kadroya ihtiyacı bulunmaktadır.’’

/ ANKARA

31.10.2006


 

Gizli belgede Meclis devredışı

8 Kasım’da açıklanması beklenen 2006 ilerleme raporunda, askerin yalnızca izin alarak ve sadece kendi alanıyla ilgili konuşması gerektiği vurgulanırken, Türkiye’de “gizli anayasa” olarak da anılan Millî Güvenlik Siyaset Belgesinin TBMM’de tartışılmamış, gizli bir belge olmasına dikkat çekilerek, ordunun belirgin bir şekilde siyaseti etkileme girişimlerini sürdürdüğü kaydediliyor.

Avrupa Birliği Komisyonu, Türkiye İlerleme Raporu’nu 8 kasımda açıklayacak. Raporda AB’yi en fazla rahatsız eden konu, askerin siyaset üzerindeki etkisi. Raporda askerin izin alarak ve sadece kendi alanıyla ilgili konuşması gerektiği vurgulanıyor. CNN Türk’ün haberine göre AB Komisyonu’nun 8 kasımda açıklayacağı Türkiye İlerleme Raporu, öncekinden çok farklı değil.

Ankara’yı ‘kötü sürprizler’ beklemiyor. Raporun en büyük yeniliği kısalığı. AB’nin en büyük sıkıntısı, ‘konuşan asker’ ile ilgili.

Rapora göre, sivil-asker ilişkileri alanında kaydedilen tek gelişme yeni yasa gereği askerî mahkemelerin sivilleri yargılayamayacak olması.

Milli Güvenlik Politika Belgesi’nin TBMM’de tartışılmamış, gizli bir belge olmasına dikkat çeken rapor, ordunun belirgin bir şekilde siyaseti etkileme girişimlerini sürdürdüğünü kaydediyor.

Milli güvenlik stratejisinin oluşturulması ve uygulanması sırasında sivillerin denetleme görevlerini tam olarak yerine getirmeleri de AB’nin istekleri arasında yer alıyor.

Geçtiğimiz yıl olduğu gibi bu yıl da millî güvenlik tanımının genişliğinden yakınılırken, jandarma üzerinde sivil etkisinin artırılmasının sağlanamadığı belirtiliyor. Raporda askerin izin alarak ve sadece kendi alanıyla ilgili konuşması gerektiği vurgulanıyor.

301’nci madde: Raporda bir başka eleştiri konusu, 301. madde. Hırant Dink dâvâsı örnek gösterilerek, 301’inci maddenin Avrupa standartlarına getirilmesi talep ediyor.

Azınlıklar: Azınlıklar konusunda da eleştiri var. Raporda, diyalog ihtiyacından bahsediliyor, ana dilleri Türkçe olmayan çocukların Türk okul sistemi içerisinde ana dillerini öğrenememelerinden yakınılıyor.

Raporda, çingenelere ilk kez kapsamlı bir yer ayrılması da dikkat çekiyor.

Heybeliada Ruhban Okulu’nun hâlâ

kapalı oluşu da raporda yer alıyor

Belgede, Heybeliada Ruhban Okulu’nun hâlâ kapalı olması ve ‘ekümenik’ sıfatına izin verilmemesi de tesbitler arasında yer alıyor.

Kıbrıs meselesi: Kıbrıs konusunda ise farklı bir yaklaşım yok. AB, Kıbrıs konusundaki yükümlülüklerin yerine getirilmesini istiyor, Rum yönetiminin tanınmasının, sürecin esas unsurlarından biri olduğunu vurguluyor. Türkiye’nin Kıbrıs eylem planına atıfta bulunuluyor ve Türkiye’nin Kıbrıs sorunun çözümündeki çabaları övülüyor.

Güneydoğu Anadolu: Raporda, Alevilerin hâlâ ayrımcı uygulamalara maruz kaldıkları da belirtiliyor. Güneydoğu Anadolu’da ise durumun kötüleşmesinden PKK sorumlu tutuluyor ama Şemdinli dâvâsındaki gelişmelere de atıf yapılıyor. Raporda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Kürt sorununun çözümüyle ilgili adımının devamının gelmediğini vurgulanıyor, yetkililerle seçilmiş yerel politikacılar arasında neredeyse hiç diyalog olmadığının altını çiziyor.

31.10.2006


 

Erdoğan: İçimize kapanarak, bir yere varamayız

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “Etrafımıza duvarlar örerek, sermayeyi renklere, ırklara, inançlara ayırarak, içimize kapanarak, dünyaya ilgisiz kalarak hiç bir yere varamayız” dedi.

iz, kelimelere, kavramlara takılı olan bir ülke olmaktan çıkacağız, ‘bizim işimiz var arkadaş’ diyeceğiz. Biz yola devam ediyoruz, yola devam edeceğiz’’ dedi.

Erdoğan, törende yaptığı konuşmada, son yıllarda ihracatın artması konusunda özverili katkılar sağlayan ve bunu bir başarı hikayesine dönüştüren özel sektör ve kamu kesimi mensuplarını ayrı ayrı kutladığını belirtti. Erdoğan, Türk ekonomisinin verilerine bakıldığında geçmişte ulaşılamayan başarıların yakalandığını belirterek, şunları kaydetti:’’İnanıyorum ki Türkiye, dünyanın en büyük, en dinamik ekonomileri arasında hak ettiği yeri mutlaka alacaktır. Ekonomimiz için belirlediğimiz vizyonun, çizdiğimiz yol haritasının hiç şüphesiz dünyadaki gelişmelerden bağımsız olması beklenemez. Etrafımıza duvarlar örerek, sermayeyi renklere, ırklara, inançlara ayırarak, içimize kapanarak, dünyaya ilgisiz kalarak hiç bir yere varamayız. Yapmamız gereken, uluslararası piyasalara entegre olarak hem bulunduğumuz bölgede hem de dünya genelinde ekonomik ve siyasi ilişkilerimizi güçlendirmektir. En önemlisi de, gelişmeleri yakından takip ederek çevremizdeki fırsatları doğru değerlendirmek, millî menfaatlerimizin gerektirdiği tedbirleri zamanında almaktır. Bizim hükümet olarak ekonomide bugüne kadar yaptığımız da budur.’’

KOMŞULARLA TİCARETİMİZ ARTTI

2000 yılında 20 milyar dolar olan çevre ve komşu ülkelerle dış ticaret hacminin 2005 yılında 60 milyar dolara ulaştığını anlatan Erdoğan, bu neticeye sadece bir ekonomik gelişme olarak değil, uluslar arası ilişkiler, diplomasi, siyasi güven ve istikrar açısından da bakmak durumunda olunduğunu dile getirdi.

Erdoğan, bunların birbirini desteklediğini ve tetiklediğini söyledi. ‘’Bizim dış politikamızın esası, düşman üretmek değil dost kazanmaktır’’ diyen Erdoğan, bu anlayışla önemli kazanımlar elde ettiklerini ifade etti.

Erdoğan, şöyle devam etti: “Artık Türkiye, üyeliği tartışılan değil... Efendim, işte tam üyemi olacak, imtiyazlı ortak mı olacak... Bunları bırakalım, bunları şu anda söyleyenler, sadece tribünlere oynuyorlar, bunu böyle bilelim, bizde de tribünlere oynayanlar olduğu gibi. Biz işimizi yapıyoruz. Bundan sonra da yaparız. Biz kurumlarımızı, aynen Avrupa’daki kurumlar gibi aynı yapıya kavuştururuz, olmadı Kopenhag Siyasi Kriterlerini adını Ankara siyasî kriterleri koyar yolumuza devam ederiz. Maastrich Kriterleri noktasında aynı ölçüleri yakalar, İstanbul Kriterleri koyar yolumuza devam ederiz. Çünkü ekonomimizin merkezi İstanbul.’’

/ ANKARA

31.10.2006


 

MGK toplanıyor

Milli Güvenlik Kurulu (MGK), bugün Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in başkanlığında toplanacak.

Orgeneral Yaşar Büyükanıt, MGK’nın Çankaya Köşkü’nde gerçekleştirilecek olağan toplantısına Genelkurmay Başkanı olarak ilk kez katılacak. Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral İlker Başbuğ ile Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Işık Koşaner de Kurul üyesi olarak toplantıda ilk defa yer alacak.

/ ANKARA

31.10.2006


 

Kınıklıoğlu: Fransız Meclisinin kararı Senatodan geçmez

Alman Marshall Fonu adlı Amerikan düşünce kuruluşunun Türkiye Direktörü Suat Kınıklıoğlu, bundan sonraki süreçte Fransa Meclisinin kararının Senatoya gideceğini hatırlatarak, ‘’Bizim aldığımız izlenim kararın Senatodan geçmeyeceği yönünde’’ dedi.

Kınıklıoğlu, Fransa Meclisinin sözde Ermeni soykırımının “inkârını” suç sayan yasa teklifini onaylamasını eleştirdiği makalesine Fransa’dan sert tepkiler aldığını söyledi.

Kınıklıoğlu, 20 Ekim 2006 tarihli International Herald Tribune gazetesinde yer alan, ‘’Kendi İşine Bak Fransa’’ başlıklı makalesinde, Fransa’nın Ruanda’ya ve Cezayir’e yaptıklarını kastederek, ‘’Fransa, kendi soykırım geçmişiyle yüzleşmeli’’ ifadesini kullanmasının bu sert tepkilere sebep olduğunu belirtti.

Türkiye’den ise makalesine olumlu tepkiler aldığını belirten Kınıklıoğlu, ‘’Türkiye’den teşvik edici, yerinde ve ‘İyi ki yazdınız’ türünden tepkiler aldım’’ dedi. Makalesinde Fransa Meclisinin kararını ‘’münasebetsizlik’’ olarak niteleyen Kınıklıoğlu, Ermeni meselesinin Fransa’da iç politika malzemesi yapıldığına işaret etti. Fransa’da Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden önce bu ülkede yaşayan Ermeni diasporasının sözde soykırımla ilgili baskıyı artırdığını ifade eden Kınıklıoğlu, ‘’Ermeni diasporası bu tür dönemlerde parlamenterlerin etkilere açık olduklarını bildikleri için bu zaafı çok iyi kullanıyorlar’’ diye konuştu.

Dünya kamuoyu gözünde Fransa Meclisinde bu kararın kabul edilmesinin önemine dikkati çeken Kınıklıoğlu, ‘’Ermeni lobisindeki birçok kişi de bu kanunun hayata geçmesini beklemiyor, önemli olan kanunun parlamentoda kabul edilmesiydi’’ diye konuştu. Kınıklıoğlu, Fransız parlamentosunun 550 parlamenterden oluştuğunu, ancak kararı 104 parlamenterin aldığını hatırlatarak, ‘’Dünya kamuoyu bunu bilmiyor’’

dedi. Suat Kınıklıoğlu, bu kararın, Türkiye’nin AB üyeliğine Fransa’da olumsuz bakılan bir ortamda gündeme geldiğine dikkati çekerek, ‘’Türkiye’nin AB üyeliği Fransa’da Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin başlıca konularından biri’’ dedi.

/ ANKARA

31.10.2006


 

Celal Adan: CHP’den bu millete bir umut yok

DYP Genel Başkan Yardımcısı Celal Adan, CHP’nin Türkiye’ye verebileceği hiçbir olmadığını belirterek, “Bir avuç dayatmacının tekkesi CHP’den bu millete bir umut yok… Altı okun altısını da kırmış olan CHP boğulma öncesi çırpınışlarla kendisini kurtaramaz” dedi.

Yaptığı yazılı açıklama da milletin CHP’yi ve kırk yıldır temsil ettiği geleneği iyi bildiğini söyleyen Adan, “Bu gelenek, halkın rızasına ve onayına bir türlü sahip olamadığı için iktidar arzusunu fırsatçılık üzerinden şekillendirmiş bir gelenektir” diye konuştu. Bugünkü CHP’nin, Türkiye’nin hangi sorununa anlamlı bir çözüm önerisiyle yaklaştığını, böylelikle de siyasette bir tartışma başlattığını soran Celal Adan şöyle dedi: “Bugünkü CHP, demokrasi, halkın iradesi, haklar ve özgürlükler konusunda hangi olumlu adımı atmış, siyasî çıkar beklentisinin ötesinde ahlâkî bir tavır içinde olmuştur? Yine bugünkü CHP, ona buna çamur atmak, ona buna itiraz etmekten başka siyasette olumlu sayılabilecek ne yapmıştır?”

Mevcut siyasi çizgisiyle merkez solda yer alan vatandaşların oylarından bile umudunu kesmiş olan Baykal’ın, merkez sağdan oy almak adına bir hayal aleminde dolaştığını da söyleyen DYP’li Adan, “Terör sorunuyla ilgili Sayın Ağar’ın başlattığı tartışmaları ne ölçüde takip ettiğinden kuşku duyulan bir yaklaşımla, Sayın Ağar’ın adına da kendisinin konuşarak sürdürdüğü monolog, siyasetimiz adına talihsizlik, CHP adına ise ibret verici bir örnektir. Sayın Baykal’ı siyasetteki çizgisine son derece uygun bu monologcu tavrıyla baş başa bırakıyor, bu anlayışın siyasetimize bir katkı yapmasa da akıbeti itibariyle çok faydalı bir ders olacağını ifade etmek istiyoruz” dedi.

Fatih KARAGÖZ / ANKARA

31.10.2006


 

Ahmet Türk: Asker silâh bıraksın demedik

DTP Genel Başkanı Ahmet Türk, “Bizim hiçbir zaman ‘Askerî güçler silâhlarını bıraksın’ gibi bir talebimiz, anlayışımız olmamıştır, olamaz da” dedi. Türk, “Bu sorunun altından ne ABD'ye, ne de farklı yerlere havale etmekle kalkamayız. Nihaî hedefimiz de silâhların tümden Türkiye gündeminden ve Kürtlerin gündeminden kalkması” diye konuştu.

Türk, partisinin İstanbul İl Başkanlığında Marmara Bölgesi il ve ilçe yöneticilerinin katılımıyla gerçekleştirilen toplantının açılışında yaptığı konuşmada, DTP olarak, ‘’sorunların şiddet dışı yöntemle çözümü konusunda ısrarlı bir çalışma içinde olduklarını’’ savundu.

‘’Kürt sorunu bir Türkiye sorunudur’’ diyen Türk, şu görüşleri dile getirdi:

‘’Bunu iç dinamiklerimizle çözmek istiyoruz. Bu sorunun altından ne ABD ne de farklı yerlere havale etmekle kalkamayız. Nihai hedefimizde silahların tümden Türkiye gündeminden ve Kürtlerin gündeminden kalkması. Bu stratejik bir karardır. Bu konuda hiç kimsenin endişesi olmasın. Taktiksel bir yaklaşım değildir. Hedefimiz, bu sorunun tamamen barışçıl, demokratik, sivil yöntemlerle çözümünü hedefleyen bir mantıktır.’’

Türk, partilerinin bazı görüş ve yaklaşımlarının tartışmalara neden olduğunu ifade ederek, şunları söyledi:

‘’(PKK hiçbir eylem ortaya koymamalı, silahlı güçler de gelecekle ilgili demokratik bir sürecin başlaması konusunda hassasiyet göstermelidir) diyoruz. Bu bazen çok fazla tartışmalara neden oluyor. Biz hiçbir zaman işte (askeri güçler silahlarını bıraksın) gibi böyle bir talebimiz, anlayışımız olmamıştır, olamaz da. Doğru da değildir. İstediğimiz bin yıldan beri birlikte yaşamış iki halk arasında onarılmaz noktaya gelmiş olan güvenlik duygusunun yeniden tesis edilmesidir.’’

/ İSTANBUL

31.10.2006


 

Masonlardan Cumhuriyet balosu

Türkiye Hür ve Kabul Edilmiş Masonlar Büyük Locası, ‘’Cumhuriyet ve Atatürk’’ haftası etkilikleri kapsamında Cumhuriyet Balosu düzenledi.

Bilkent Otel’de düzenlenen baloda konuşan Türkiye Hür ve Kabul Edilmiş Masonlar Büyük Locası Ankara Vadisi Başkanı Büyük Üstad Yardımcısı Yaşar Aysev,

‘’İnanıyoruz ki bizler bu bilinçte oldukça, Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır’’ dedi.

Aysev, bu baloları, cumhuriyete olan inançlarını tazelemek için düzenlediklerini söyledi.

Kürsüye ellerinde asa olan 3 kişinin eşliğinde gelen, Hür ve Kabul Edilmiş Masonlar Büyük Locası Büyük Üstadı Asım Akin ise Atatürk’ün 17 Mart 1937’de yaptığı bir konuşmadan pasajlar okuyarak, Masonların ülkelerinde çiçek yetiştiren adamlar gibi çalışarak, insanlığın yücelmesine katkıda bulunduklarını ifade etti.

Akin, ‘’Bu nedenle Atatürk’ün ‘Cumhuriyet erdemdir’ sözünü özümsemiş, kendimizi laikliğin bekçisi kabul etmiş kişiler olarak, Cumhuriyetimizin 83. yılını heyecan içinde kutluyoruz’’ dedi.

Konuşmaların ardından Atatürk’ün sevdiği eserlerin seslendirildiği Türk sanat müziği dinletisi sunuldu. Bir grup dansçının vals yaptığı baloda, çökertme de oynandı.

Baloya, Ankara masonları, diğer illerden gelen masonlar ve diğer davetliler katıldı.

/ ANKARA

31.10.2006


 

Havalar daha da soğuyacak

Yurdun tamamında görülecek sağanak yağışların, Marmara’nın batısı, kıyı Ege ile Akdeniz bölgelerinde etkili olacağı bildirildi. Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğünden yapılan yazılı açıklamada, yurdun yeni bir yağışlı havanın etkisine girdiği belirtilerek, yağışların etkili ve sürekli olmasının beklendiği kaydedildi.

Buna göre, dün tüm yurtta görülenk sağanak yağışların, Marmara’nın batısı, kıyı Ege ile Akdeniz bölgelerinde etkili olması bekleniyor.

Yurdun büyük bölümünde yarın da devam edeceği tahmin edilen yağışlar, İstanbul, Kocaeli, Balıkesir, Bursa, Sakarya, İzmir, Manisa, Aydın, Muğla, Denizli, Antalya, Mersin başta olmak üzere Marmara’nın güney ve doğusu, Ege, Akdeniz, İç Anadolu’nun batısı, Doğu Anadolu’nun güneyi ile Güneydoğu Anadolu bölgelerinde etkili ve sürekli olacak.

Kuzey ve doğu kesimlerde yarın devam edecek olan yağışlar, Perşembe günü yurdun doğu kesimlerinde etkisini sürdürdükten sonra yurdu terk edecek. Ancak, aynı gün akşam saatlerinden itibaren batı bölgelerinin yeni bir soğuk ve yağışlı havanın etkisine gireceği tahmin ediliyor.

HAVA SICAKLIKLARI AZALACAK

Hava sıcaklığının ise bugün doğu bölgelerde, yarın yurdun batı kesimlerinde artması, Cuma günü kuzeybatı kesimlerden başlayarak hissedilir derecede azalması bekleniyor.

Rüzgarın da bu akşam saatlerinden sonra özellikle Salı günü kuzeybatı kesimlerde kuzey ve kuzeydoğu, güney ve iç kesimlerde güney ve güneydoğu yönlerinden orta kuvvette, Marmara, Ege, Akdeniz, İç Anadolu ve Batı Karadeniz’de ise kuvvetli ve kısa süreli fırtına şeklinde eseceği tahmin ediliyor.

Açıklamada, kuvvetli rüzgarla birlikte etkisi ve sürekli olması beklenen sağanak yağışların oluşturacağı sel, su baskını, taşkın gibi durumlara karşı ilgililerin ve vatandaşların tedbirli olmalarının önemine de işaret edildi.

31.10.2006


 

Koray Aydın dâvâsına devam edilecek

Eski Bayındırlık ve İskan Bakanı Koray Aydın’ın, “İhalelerde usulsüzlük yaptığı ve mal varlığında haksız artış olduğu’’ iddiasıyla Yüce Divan’da yargılandığı davaya bugün devam edilecek.

Anayasa Mahkemesi heyetinin Yüce Divan olarak görev yapacağı duruşma, saat 10.00’da başlayacak. Yüce Divan’daki son duruşmada, Koray Aydın’ın bakanlığı öncesi 30 Haziran 1995 ile bakanlık dönemini kapsayan 8 Aralık 1999 yılında verdiği mal beyanları arasında haksız artış olduğu yönündeki iddiaları araştırması için görevlendirilen bilirkişi heyeti yemin etmişti. Bilirkişi heyetinin, söz konusu raporunu, 3 ay içinde Yüce Divan Başkanlığına sunması gerekiyor.

Koray Aydın’ın, Yüce Divan’a sevk kararında, bakanlığı döneminde, ihalelerin tamamına yakınının istisnai bir usul olan dâvetiye usûlüyle yapıldığı, böylelikle istisnai ihale usulünün uygulanmasının kural haline getirildiği savunuluyor.

/ ANKARA

31.10.2006


 

Erzincan da sallandı

Erzincan’da 12 saat içerisinde iki ayrı yerde meydana gelen küçük çaplı yer sarsıntıları vatandaşları tedirgin etti. Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi yetkililerinden edinilen bilgiye göre, ilk sarsıntı önceki gece saat 02.00 sıralarında Kemah İlçesi’ne bağlı Alpköy mevkiinde meydana geldi.

3.0 büyüklüğünde gerçekleşen sarsıntı ilçe halkını tedirgin ederken, bu depremin ardından Erzincan’a bağlı Çağlayan Beldesi’nde dün saat 11.27 sıralarında 3.9, 11.55’te ise 3.1, 11.58’de Üzümlü’de 2.8 büyüklüğünde 3 sarsıntı daha yaşandı. Belde halkına kısa süreli panik yaşatan depremlerde herhangi bir can veya mal kaybının olmadığı bildirildi.

/ ERZİNCAN

31.10.2006


 

İstanbul, 2009 IMF Kongresi’ne hazırlanıyor

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, 2009 yılında İstanbul’da yapılacak IMF ve Dünya Bankası Kongresi için kongre vadisi denilen bölgede en az bin ofis istendiğini ve bundan dolayı yeni proje geliştirme çalışmaları bulunduğunu bildirdi.

Topbaş, Dünya Ticaret Merkezleri Birliğinin (WTCA) 37'inci Genel Kurulu sırasında gazetecilerin soruları üzerine, IMF ve Dünya Bankası Kongresinin yanı sıra aynı yıl Dünya Su Forumunun da İstanbul’da yapılacağını, dolayısıyla dünyada bütün gözlerin bu şehire çevrileceğini vurguladı.

Şehirde otel ve kongre merkezi yapmak isteyenlere önemli destekler verdiklerini ifade eden Topbaş, ‘’Şu anda hummalı bir şekilde çalışıyoruz. Elimizde olan ve başka maksatlarla kullanılan yapıları da bu kongre sürecine katabiliriz’’ dedi.

Kadir Topbaş, Sütlüce’de yıllardır süren kongre merkezinin 2007 yılında bitirilmesinin planlandığını, ayrıca Ayazağa’da yarım kalan merkezin de hızlı bir şekilde bitirilmesine çalışılacağını kaydederek, ‘’2009’da yapılacak IMF ve Dünya Bankası kongresi için özellikle kongre vadisi, Habitat vadisi denilen bölgede yeni değişiklikler, yeni projeler geliştirme çalışmamız var. Orada en az bin ofis istenmekte. Bu kapsamda yeni düzenlemeler, belki yeni inşaatlar olacak. Bunlara ilişkin ön hazırlıklarımız var’’ diye konuştu.

/ İSTANBUL

31.10.2006


 

Sami Ofer’in şirketi Sümerbank arazisinde

CHP Denizli Milletvekili Mustafa Gazalcı, Sami Ofer’in şirketi ile Global Yatırım A.Ş’nin Denizli Sümerbank arazisi üzerinde 200 milyon dolarlık yatırım yapmasını TBMM gündemine getirdi.

Gazalcı, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığına sunduğu soru önergesinde, Denizli’deki Sümerbank’ın bulunduğu araziyi Zafer ve Tekstil A.Ş’den alan Mehmet Kutman’ın sahibi olduğu Global Yatırım A.Ş’nin, İsrailli işadamı Sami Ofer’in şirketiyle, arazi üzerinde yapılacak bir proje için ortaklık yaptığını ifade etti.

Bu ortaklıkla arazi üzerinde 600 konut, 5 yıldızlı ve 300 yatak kapasiteli otel, hastane ve alış veriş merkezi yapılmasını öngören 50 milyon YTL’lik ‘’Sümerpark projesi’’ planlandığını kaydeden Gazalcı, önergesinde şu sorulara yer verdi: “Bu ortaklığı nasıl karşılıyorsunuz? Bu araziye değerli kılmak için, belediyenin arazinin imar planlarının yapı yoğunluğunu artıracak şekilde değiştirmesi, bu alana giden yollarda genişletme, güzergâh değişikliği, kavşak yapımı gibi özel düzenlemeler yapılması bir rastlantı mıdır? Arazi üzerinde bulunan Sümer İlköğretim Okulu’nun başka bir alana taşınmasına neden gerek duyulmuştur?’’

/ ANKARA

31.10.2006


 

Başbakanlık, uzman yardımcısı alacak

Başbakanlık merkez teşkilâtında çalıştırılmak üzere 17 uzman yardımcısı alınacak.

Resmi Gazetede yayımlanan duyuruya göre, giriş sınavına, ÖSYM tarafından 10-11 Temmuz 2004’te yapılan KPSS’de KPSSP 95, 2-3 Temmuz 2005 ve 1-2 Temmuz 2006 tarihlerinde yapılan KPSS’de de KPSSP 95 veya KPSSP 97 puan türlerinden 85 ve üzerinde puan alan adaylardan, alınacak uzman yardımcısı sayısının 4 katı kadarının başvuruları kabul edilecek.

Uzman yardımcılığı için üniversitelerin hukuk, siyasal bilgiler, iktisat, işletme, iktisadî ve idarî bilimler fakültelerinden veya bunlara denkliği yetkili makamlarca kabul edilen yurt içi veya yurt dışındaki yüksek öğretim kurumlarından mezun olanların başvuruları alınacak. Başvurular, 3-13 Kasım 2006 tarihleri arasında, Personel ve Prensipler Genel Müdürlüğü Başbakanlık Merkez Bina Bakanlıklar/Ankara adresine şahsen, elden veya posta yoluyla yapılabilecek. Giriş sınavına katılmaya hak kazanan adaylar, 14 Kasım 2006’da ‘’http://basbakanlik.gov.tr’’ adresinden ilân edilecek. Sözlü sınava çağrılacak adaylar, ilk başvuruda verilen belgelere ilâve olarak istenen diğer belgeleri 17-27 Kasım tarihleri arasında aynı adrese teslim ederek, Sınav Giriş Belgesi alacak. Giriş sınavı, Başbakanlık Merkez Binada 6-7 Aralık tarihlerinde yapılacak.

/ ANKARA

31.10.2006


 

Öğretmenlerden ücretsiz kurs

Bitlis’in Güroymak ilçesindeki Gölbaşı Cumhuriyet Yatılı İlköğretim Bölge Okulu’nda (YİBO) görev yapan bir grup öğretmen 3 yıldır gönüllü olarak öğrencilere kurs veriyor.

Okulun Fen Bilgisi öğretmeni Ahmet Kaya, geçen sene ortaöğretim kurumları sınavı kursuna katılan 30 öğrenciden 25’inin sınavı kazandığını söyledi. Kaya, “Öğrenciler için OKS hazırlık kitaplarını bile öğretmenler olarak kendi paramızla alıyoruz. Öğrencilerimizden hiçbir ücret almadan gerekli bütün kursları veriyoruz.” dedi.

/ BİTLİS

31.10.2006


 

Akıllılar kaybetti, deliler kazandı

Bursa’nın İznik İlçesi’ne bağlı Müşküle köyünde istifa eden azaların yerine seçilen yeni azalar deli çıktı.

Müşküle köyü muhtarı Emin Tektaş’ın asil ve yedek azalarının istifa etmesinin ardından 29 Ekim günü seçime gidildi. Köy halkı muhtarın belirlediği ihtiyar heyetine inat, deli ve spastik kişilerin isimlerini yazarak sandığa oy attı. Muhtarın ihtiyar heyetine aday gösterdiği 11 ismin yerine kazananlar deliler oldu. Köylüler, hizmetinden memnun olmadıkları muhtara ders vermek için böyle hareket ettiklerini söyledi. Aklî dengesi yerinde olmayan Mehmet Olgun 222 oyla baş aza seçilirken, kendi halinde bir spastik olan Süleyman Güleç ise 193 oy aldı. Olgun ve Güleç’in haricinde İsmail Talan ve İbrahim Güvenç de aza seçildi. Muhtar Tektaş’ın hazırladığı liste böylece kaybetmiş oldu. İlçe Seçim Kurulu’nun yeni ihtiyar heyetini onaylayıp onaylamayacağı merak konusu oldu.

Müşküle köyü, Deniz Gezmiş, Mahir Çayan, Halil Ergün gibi isimlere ev sahipliği yapmış bir köy olarak biliniyor.

/ BURSA

31.10.2006


 

Kurtlar sürüyü dağıttı

Niğde’nin Bor ilçesine bağlı Halaç köyünde, kurtların saldırısına uğrayan sürüdeki 250 küçükbaş hayvandan 98’i telef oldu, 50’si yaralandı, 102’si kayboldu.

Önceki gece dağlık bölgede otlayan sürüye kurtlar saldırdı. Saldırıda 250 küçükbaş hayvandan 98’i telef oldu, 50’si yaralandı. Saldırı sırasında kaçışan 102 küçükbaş hayvan ise gece karanlığında kayboldu.

Yaralı koyunların, kurtların kuduz olma ihtimaline karşı kesilerek toprağa gömüleceği öğrenildi. Kaybolan koyunlar, köylüler tarafından aranıyor.

/ NİĞDE

31.10.2006


 

Büyükanıt, Atina yolcusu

Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt, 1 Kasım Çarşamba günü Yunanistan’a gidecek.

Orgeneral Büyükanıt, Yunanistan Genelkurmay Başkanı Oramiral Panagiotis Chinofotis’in daveti üzerine, bu ülkeye resmi ziyarette bulunacak. Ziyaret sırasında Oramiral Chinofotis ile bir araya gelecek olan Orgeneral Büyükanıt, ‘’ortak çıkarlara ilişkin’’ konularda görüş alış verişinde bulunacak.

Görüşmelerde, karşılıklı anlayış ve güvenin geliştirilmesi için yeni yollar da aranacak. Orgeneral Büyükanıt, 4 Kasım Cumartesi günü Türkiye’ye dönecek.

/ ANKARA

31.10.2006


 

Polis görevini yaptı, suç azaldı

İzmir’in Menemen İlçe Emniyet Müdürlüğü, New York’ta uzun yıllardır uygulanan ve şehre huzur getiren projeyi, ilçede uygulayarak suç oranında yüzde 80 azalma sağladı.

Menemen İlçe Emniyet Müdürü Mustafa Saygı, suç işlenmesini önlemeyi amaçladıklarını belirterek, ‘’Öncelikle teşkilât içinde düzenlemeye gittik ve polisin ilegal kişilerden, rüşvet iddialarından uzak durmasını sağladık’’ dedi.

Devletin ağırlığını sokağa yansıtarak, devriye görevini sıklaştırdıklarını anlatan Saygı, projenin temelinde yer alan ‘’sıfır tolerans’’ ilkesine göre suçu işleyen kimselere karşı ayrımcılık yapmadıklarını, suç unsurunun büyüğüne, küçüğüne bakmadan hepsine müdahale ettiklerini kaydetti.

Saygı, sürekli sokakta olan polisin, park ihlalinden, motosikletlerin yasal uygunluğuna kadar en ince detayları kontrol ederek ilçedeki sokak ve trafik düzenini sağladığını, suç oranındaysa ciddî oranda azalma yaşandığını ifade etti.

/ İZMİR

31.10.2006


 

Arzuhalcilik tarihe karışıyor

Şanlıurfa’da, valilik ile adliye yakınlarında çalışan ve vatandaşların bürokratik yazışmalarını yapan arzuhalciler, teknolojiye yenik düşüyor.

NTV’nin haberine göre, artık işlemlerin birçoğunun sanal ortamda yapılması sebebiyle, daha birkaç yıl öncesine kadar sayıları 100’ün üzerinde olan arzuhalcilerden sadece 12 tane kaldı. Arzuhalciler, yaklaşık 10 yıl önce arzuhalcilerin önünde kuyrukların oluştuğunu hatırlatarak, teknolojinin gelişmesiyle insanların arzuhalcilere daha az ihtiyaç duyduğunu belirtti.

/ ŞANLIURFA

31.10.2006

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

Bütün haberler


 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004