Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 25 Nisan 2008

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Ekonomi

 

Birleşmiş Milletler: Türkiye gıda krizinden etkilenebilir

BİRLEŞMİŞ Milletler Dünya Gıda Programı Direktörü Josette Sheeran, dünyayı etkileyen gıda krizinden etkilenmesi muhtemel ülkeler listesinde Türkiye’nin de bulunduğunu açıkladı. Amerika’nın Sesi Radyosu’nun haberine göre, BM tarafından açıklanan “Gıda Krizinden Etkilenme Riski Taşıyan Ülkeler” listesinde, Türkiye son sıralarda yer alıyor. Listenin başında ise, başta Afrika ve Asya ülkeleri olmak üzere, Irak, Filistin, Çin ve bazı Güney Amerika ülkeleri bulunuyor.

Türkiye “en az riskli ülkeler” arasında yer almasına rağmen; özellikle kırsal kesimde yaşayanlar, çiftçiler ve şehirlerde yaşayan fakir halkın “gıda kıtlığından en çok zarar görebilecekler” arasında olduğu belirtildi. BM Dünya Gıda Programı Direktörü Josette Sheeran, gıda krizinin hemen giderilemeyecek kadar ciddî olduğunu söyledi. Geçtiğimiz ay 500 milyon dolarlık bağış yapılması çağrısında bulunan Sheeran, buna ek olarak 256 milyon dolarlık yardım daha gerektiğini, aksi takdirde Dünya Gıda Programı’nın yardımlarının yüzde 40 oranında azalabileceği uyarısında bulundu. Kısa süre önce Washington’daki düşünce kuruluşlarından Uluslararası ve Stratejik Araştırmalar Merkezi’nde (CSIS) konuyla ilgili bir sunum gerçekleştiren Sheeran, sorunun temelinde üretilenden çok gıda tüketilmesinin yattığını söyledi.

/ NEW YORK

25.04.2008


 

Karaborsacı cezalandırılsın

TÜKETİCİ Hakları Derneği Genel Başkanı Turhan Çakar, son günlerde tarımsal ürünlerin fiyatlarının yüksek oranlarda arttığını belirterek, ‘’Piyasada yapay fiyat artışlarına neden olan spekülatörler ve karaborsacılar en ağır şekilde cezalandırılmalıdır’’ dedi.

Çakar, Dernek Genel Merkezinde düzenlediği, ‘’Tüketicinin Gıda Enflasyonu’’ başlıklı basın toplantısında, son 1-2 ayda tüketicilerin en çok kullandığı temel gıda maddelerinden pirincin fiyatının yüzde 101, mercimeğin yüzde 40, ayçiçek yağının yüzde 40, irmiğin yüzde 30, kuru fasulyenin yüzde 23, şekerin yüzde 16 ve bulgur fiyatının da yüzde 15,5 oranında arttığına dikkati çekti.

Halkın hayatını sürdürebilmesi için gerekli olan gıda güvencesinin tehdit altında olduğunu savunan Çakar, ‘’Konu artık ulusal güvenlik sorunu haline gelmiştir. Bu nedenle Milli Güvenlik Kurulu’nda ele alınmalı ve acil önlemler paketi oluşturulmalıdır’’ diye konuştu. Tedbirler paketi içinde yer alması gereken öncelikleri de değerlendiren Çakar, piyasada yapay fiyat artışlarına neden olan spekülatörler ve karaborsacıların en ağır şekilde cezalandırılması, IMF ve Dünya Bankası politikalarına son verilmesi, tarımsal üretim içinde yer alan köylü, çiftçi ve üreticilere çok ciddî destekler verilerek hem üretimin devamlılığının hem de verim artışının sağlanması gerektiğini söyledi.

/ ANKARA

25.04.2008


 

Güneydoğu’da çiftçi perişan

DİYARBAKIR Ticaret Borsası Başkanı Fahrettin Akyıl, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin son 20 yılın en etkili kuraklığını yaşadığını söyledi.

Akyıl yaptığı açıklamada, kuraklığın bölgeyi adeta kasıp kavurduğunu ifade ederek, bölgede ekili hububatlardaki zararın büyük olduğunu bildirdi. Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde yaşanan kuraklığın özellikle Diyarbakır, Şanlıurfa ve Mardin’de daha etkili olduğunu kaydeden Akyıl, şöyle dedi: ‘’Bölge son yılların en ağır kayıplarını veriyor. Bölgemiz son 20 yılın en etkili kuraklığını yaşıyor. Çiftçi deyim yerindeyse perişan bir haldedir. Ürün kalkmadığı için özellikle temel gıda maddelerinde gözle görülür bir şekilde fiyat artışları olduğu kaydedilmiştir. Çiftçi kuraklıktan çok büyük zarar gördü. Zaten çok zor durumda olan bölge çiftçisine gereken destek verilmelidir.’’

25.04.2008


 

Bulgur yemeye devam

Tarim ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker, bulgurun pirince göre daha besleyici ve sağlıklı olduğunu belirterek, ‘’Pirinç sorunumuz yok, ancak bulgur yemeye devam edin’’ dedi.

TBMM’nin açılışının 88. yıldönümü sebebiyle verilen resepsiyonunda gazetecilerin sorularına ‘’Pirincimiz var’’ diyerek cevap veren Eker, ‘’Bizim pirinç sorunumuz yok, dünyada var. Bize bulaştırma gayretleri var’’ dedi. Bulgurun faydalarını anlatan Eker, ‘’Bulgur pirinçten daha besleyici. Pirinçte aşırı nişasta var, bulgurda hem protein hem de B grubu vitaminler var. Bulgur, pirince göre çok daha besleyici ve sağlıklıdır. Pirinç sorunumuz yok, ama bulgur yemeye devam edin. Zaten sorun yoktu, yapaydı’’ diye konuştu. Türk beslenme kültürünün, buğdaya dayalı olduğunu söyleyen Eker, kişi başına yılda 12 kilogram buğday, 7 kilogram pirinç, 6 kilogram da makarna tüketildiğini ifade etti. Dün, MHP Samsun Milletvekili Osman Çakır’ın yazılı soru önergesini de cevaplayan Eker, aynı hububat ürününün düşük fiyattan ihraç edilip, ardından da yüksek fiyattan ithal edilmediğini bildirdi.

25.04.2008


 

Gıda krizine karşı işbirliği

VENEZUELA, Nikaragua, Küba ve Bolivya, yoksul ülkeleri zor durumda bırakan gıda fiyatlarındaki artışa karşı ortak program geliştiriyor.

Dört ülkenin liderleri Venezuela’nın başkenti Caracas’da bir araya geldi. Venezuela Devlet Başkanı Hugo Chavez’in evsahipliği yaptığı zirveye Bolivya Devlet Başkanı Evo Morales, Nikaragua Devlet Başkanı Daniel Ortega ve Küba Devlet Başkan Yardımcısı Carlos Lage katıldı. Zirvede, bölgede yoksullar için gıda maliyetlerindeki artışla mücadele amacıyla 100 milyon dolarlık “Gıda Güvenlik Fonu” kurulduğu açıklandı. Liderler, yeni fona ilaveten tarımsal kalkınma için ortak programlar geliştirme sözü verdiler. Fonun nasıl çalışacağı, ortak programların neler olacağı konularındaysa ayrıntılı bilgi verilmedi. Güney Amerika liderleri, Mısır’dan Haiti’ye kadar isyanlara yol açan yüksek fiyatlardan da büyük oranda mısırdan etanol yakıtı ürettiren Amerikan politikalarının sorumlu olduğunu savundu. Chavez, zirvede yaptığı konuşmada, “Gıda krizi, kapitalist modelin tarihsel başarısızlığının en büyük gösterisi” dedi. Chavez, ülkelerin bir dağıtım ağı yaratması gerektiğini, böylece spekülatörlerin ve aracıların eline düşmekten kurtulabileceklerini söyledi.

/ CARACAS

25.04.2008


 

Buğdayda fırsatçıya dikkat

KONYA’DA kurulu Selva Gıda AŞ Satış ve Pazarlama Müdürü Ahmet Nurullah Güler, bu yıl hasat öncesi üreticiden buğdayını tarlada yüksek fiyattan satın alan tüccar olduğu duyumunu aldıklarını söyledi.

Makarna üreticilerinin 2007 yılı hasat döneminden bu yana buğday fiyatlarındaki artış konusundaki endişelerinin bu yıl da devam ettiğini dile getiren Güler, şunları kaydetti: ‘’Bu yıl, hasat öncesi üreticiden buğdayını tarlada yüksek fiyattan satın alan tüccar olduğunu duyuyoruz. Buğday fiyatlarını, bu hasat dönemi ve sonrası olması gereken seviyeden daha yukarıya çıkarmayı, böylece haksız kazanç elde etmeyi amaçlayan bu kişileri, isteseniz de tesbit edemezsiniz. Çünkü yaptıkları bu işin belgesi yok. Ancak, bize tarladaki buğdayın şimdiden kilogramı yaklaşık 60 YKr seviyelerinden almaya başladıkları konusunda güçlü duyumlar geliyor. Oysa geçen yıl aynı buğdayın alım fiyatı 40 YKr seviyelerindeydi. Tüketici açısından kötü sonuçlar doğurması muhtemel bu durum, bizi de son derece rahatsız ediyor. Bu davranışı gösterenleri, pirinç fiyatlarının yükselmesi konusunda stok yaptığı belirtilen spekülatörlere benzetiyoruz.’’

/ KONYA

25.04.2008


 

TMO, buğday satacak

TOPRAK Mahsulleri Ofisi (TMO), 75 bin ton ithal buğdayı, sadece un fabrikalarına yönelik olarak ve peşin bedel ile satışa çıkardı.

TMO’dan yapılan duyuruya göre, kilogram (kg) satış fiyatı, manipülasyon ve KDV hariç, 13 proteinli buğday için 0.590 YTL, 12 proteinli buğday için 0.575 YTL olarak belirlendi. Buğday talep eden un fabrikalarının, 2007 yılı fiili tüketim kapasiteleri, halen faaliyette olduğunu gösterir belge, 2007 yılında kullanmış olduğu elektrik enerjisi tüketimini gösterir resmi belgenin de ekli olduğu bir dilekçe ile 25 Nisan günü mesai saati bitimine kadar bulunduğu yerdeki TMO şube müdürlüklerine başvurması gerekiyor.

/ ANKARA

25.04.2008


 

Pirinçte stok toptancıya geçti

SON 15-20 günde pirinç satışında yüzde 70 daralma olduğunu belirten Pirinç Değirmencileri Derneği (PDD) Başkanı Turgay Yetiş, stoğun büyük bölümünün toptancıya geçtiğini savundu.

Düzenlediği basın toplantısında konuşan Yetiş, toptan ve perakende sektörünün talebine kesintisiz cevap verdiklerini ve halihazırda satışlarına devam ettiklerini söyledi. Türkiye’nin Eylül ayına kadar, yeni mahsul çıkmasına kadar hiç bir sorunu olmadığını belirten Yetiş, bir soru üzerine pirinçte son 15-20 günde birinci elde satışta yüzde 70 daralma olduğunu, stoğun büyük bölümünün toptancıya geçtiğini savundu. Pirinçteki fiyat artışında suçlunun kim olduğunun sorulması üzerine de Yetiş, ‘’Bütün tarım ürünlerinde artış var. Pirinç fiyatı en fazla artan ürün değil. Bizde spekülasyon, lüzumsuz fazla konuşmalardan var. Ayçiçeğinin fiyatı yüzde 168 arttı da niye bağırmıyorlar’’ şeklinde konuştu.

Ümit KIZILTEPE / İSTANBUL

25.04.2008


 

IMF: Türkiye’de faiz hep yüksek

ULUSLARARASI Para Fonu (IMF) Avrupa Bölgesi Direktörü Michael Deppler, “Yıllar içerisinden Türkiye’de reel faiz hep yüksek kaldı, yüzde 10 gibi bir oranda ve Türkiye’nin reel faizi düşürmesi gerekiyor”dedi.

Forum İstanbul 2008’in ikinci gününde gerçekleştirilen oturumda konuşan IMF Avrupa Bölgesi Direktörü Michael Deppler, gelecek ayın başında IMF programının gözden geçirmesinin gerçekleştirileceğini hatırlattı. Dünya ve Türkiye ekonomisindeki son gelişmelere değinen Depler, “Global açıdan enflasyona baktığımız zaman, Türkiye’de enflasyon hepimizin umduğundan maalesef daha yüksek çıkacak. Akaryakıt ve hammadde fiyatlarının yükselmesi deTürkiye’de negatif sonuçlara yol açacak benim görüşüme göre” diye konuştu. Bundan on yıl önce Avrupa’daki doğrudan yabancı sermaye yatırımlarına bakıldığında, Türkiye listenin en altında olduğunu belirten Depler şöyle devam etti: “Son yıllarda Türkiye’de çok dramatik değişiklikler oldu ve doğrudan yabancı sermaye yatırımları geldi. Evet, bu sağlam bir noktadır ama aynı zamanda zafiyetleri de içeren bir noktadır. Kısa vadede Türkiye’ye gelen doğrudan yabancı sermaye yatırımları uluslararası ölçekte bakıldığında hala çok düşüktür. Türkiye’dekiler, özellikle de gelişmekte olan bir pazar ekonomisinde olması gereken doğrudan yabancı sermaye yatırımları miktarının altındadır.” Michael Deppler, gelişmekte olan ekonomilerde çok likit pazarlar bulunduğunu ve bunun aslında iyi bir nokta olduğunu kaydederek, “Likidite bu kadar önemli midir? İçerisinde bulunduğumuz finans krizinin başlatıcılarından bir tanesi likiditedir. Çünkü Türkiye’deki pazara baktığımızda likidite açısından oynamalar görüyoruz. Bir de yüksek faiz oranlarından söz etmek gerekiyor. Yıllar içerisinden Türkiye’de reel faiz hep yüksek kaldı, yüzde 10 gibi bir oranda ve Türkiye’nin reel faizi düşürmesi gerekiyor” görüşünü aktardı.

/ İSTANBUL

25.04.2008


 

Kazak petrolü Ceyhan’a akacak

KAZAKİSTAN Parlamentosu’nun üst kanadı Senato, ülke petrolünün Bakü-Tiflis-Ceyhan (BTC) petrol boru hattı ile taşınmasını öngören anlaşmayı onayladı.

Azerbaycan ve Kazakistan arasında Kazak petrollerinin BTC ile taşınmasını öngören anlaşma Kazak Parlamentosu’nun üst kanadı Senato tarafından da onayladı. Parlamento tarafından onaylanan anlaşma, Kazakistan Devlet Bakanı Nursultan Nazarbayev’in imzasına sunulacak. Kazakistan Enerji ve Doğal Kaynaklar Bakanı Sauat Mınbayev, söz konusu anlaşma ile Kazak petrolünün Hazar üzerinden Akdeniz havzasına çıkarılmasının hedeflendiğini söyledi. Hazar denizi üzerinden Azerbaycan’a ulaştırılan Kazak petrolü buradan da BTC hattı ile dünya pazarına çıkarılacak.

25.04.2008


 

OECD: ABD’deki zayıflığın etkisi uzun sürecek

EKONOMİK İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı (OECD) Genel Sekreteri Angel Gurria, ABD’nin ekonomik zayıflığının ve bunun küresel ekonomi üzerindeki etkisinin daha önce beklenenden daha uzun süreceğini söyledi.

Gurria, Çek gazetesi Hospodarske Noviny’ye yaptığı açıklamada, OECD’nin ilk olarak, krizin küresel ekonomik büyümeye bu yılın ilk yarısında ağırlığını koyacağını ve 2009 yılının başlarında iyileşmenin başlayacağını tahmin ettiğini ifade etti. Gurria, ‘’Bu yıl ABD ekonomisinde düşüş ve Avrupa’da çok zayıf bir büyüme bekliyoruz. Kriz, bizim daha önce tahmin ettiğimizden 6 ile 9 ay uzun sürebilir’’ dedi. Hiçbir gelişmiş ülkenin, ABD subprime tutsat piyasası kaynaklı problemlerin oluşturduğu küresel dalgalanmadan tamamen kaçamayacağını belirten Gurria, krizin tüm gelişmiş ülkelere etkisi olacağını belirtti. Gurria, ‘’Fakat sorun mortgage krizinin kendisi ve ABD ekonomisinin real problemleri değil. Biz, büyük bir güven kriziyle yıkıldık’’ diye konuştu.

/ PRAG

25.04.2008


 

Elektrikte özelleştirme başlıyor

ENERJİ ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, bazı elektrik dağıtım bölgelerinin özelleştirilmesi konusunda Özelleştirme İdaresi Başkanlığının tüm hazırlıklarını yaptığını ve 1-2 hafta içinde dağıtım ihalelerine çıkılacağını bildirdi.

Türk-Alman İşbirliği Konseyi (TAİK) 14. Toplantısının açılışında konuşan Hilmi Güler, Türkiye’de enerji sektöründe ticaret ve yatırım ortamı hakkında bilgi verdi. Enerji tüketimi oranının Avrupa’da yıllık ortalama yüzde 1,5 artarken, Türkiye’de yıllık yüzde 8,5 arttığını ve Türkiye’de 2020 yılına kadar yaklaşık 130 milyar dolarlık enerji yatırımına ihtiyaç duyulduğunu anlatan Güler, Türkiye’de baraj, türbin yapımı, maden arama, santral yapımı, jeotermal, hidrojen, yenilenebilir enerji ve enerji tasarrufu konusundaki yatırımlarda Alman şirketlerini görmek istediklerini bildirdi. Kamunun elinde olan elektrik dağıtımı özel sektöre vermeyi hedeflediklerini ve bazı elektrik dağıtım bölgelerinin özelleştirilmesi konusunda Özelleştirme İdaresi Başkanlığının tüm hazırlıkları tamamladığını ve 1-2 hafta içinde ihaleye çıkılacağını belirten Güler, söz konusu ihalede Alman şirketlerini de görmek istediklerini bildirdi.

/ ANKARA

25.04.2008


 

Çalışma hayatına yeni düzen

Sendİkalar Kanunu’nda yapılması planlanan değişiklikle, işçi sendikalarına üyelik ve istifada aranan noter şartına son verilecek, sendika kurulabilecek iş kolu sayısı 28’den 18’e düşürülecek.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının, işçi ve işveren kesimi temsilcilerinin değerlendirmeleri sonunda yeni bir Sendikalar Kanunu için tasarı taslağı hazırladı. Buna göre, sendikalar en az 7 kişinin bir araya gelmesiyle oluşturulabilecek. Taslakla, sendikal örgütlenmede federasyon modeli de gündeme gelecek. Buna göre, aynı iş kolunda kurulu 3 sendika bir araya gelerek federasyon kurabilecek. Sendika ve konfederasyonların faaliyetlerinin durdurulması ve kapatılması da zorlaştırılacak. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, sendika ve konfederasyonlar için birer sicil kaydı tutacak. İşçi sendikalarına üyelik ve istifada aranan noter şartına son verilecek. Sendikalara üye olmada aranan yaş sınırı 16’dan 15’e çekilmesi de öngörülüyor. Üyelikle ilgili bildirim 15 gün içinde bakanlığa posta ve internet üzerinden elektronik ortamda gönderilecek. Geçici olarak işsiz kalan işçinin sendikaya üyeliği 1 yıl sürecek.

Taslakta, işçi ve işveren sendikalarının kurulabilecekleri iş kolları yeniden düzenlenerek 28 olan sayının 18’e düşürülmesi öngörülüyor. Sendikalar ve konfederasyonlar uluslararası faaliyette ve işbirliği içinde bulunabilecek, yurt dışında temsilcilik açabilecek, yurt dışında sendika ve üst kuruluş kurabilecekler. Sendika ve konfederasyonlar radyo ve televizyon kurabilecek. Buna göre, can ve mal kurtarma işlerinde, cenaze ve defin işlerinde, kamu kuruluşlarınca yürütülen itfaiye hizmetlerinde, noterlik hizmetlerinde, su elektrik, doğalgaz üretimi, tasfiyesi ve dağıtım işlerinde grev ve lokavt yapılamayacak. Bunun yanında, bankacılık, petrokimya, şehiriçi deniz, kara, demiryolu ve diğer raylı toplu yolcu ulaştırma hizmetlerinde grev ve lokavt yasağının kaldırılması öngörülüyor.

/ ANKARA

25.04.2008

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

Bütün haberler


 Son Dakika Haberleri