MERKEZİ EZANLA BİRLİKTE, KAPISI BULUNMAYAN TARİHÎ CAMİLERİN MİNARELERİNE GİREREK YUVA YAPAN GÜVERCİNLERİN YAVRULARI, BÜYÜDÜKLERİNDE DIŞARI ÇIKAMAYARAK ÖLÜYORLAR.
KAPISI bulunmayan tarihî camilerin minarelerine girerek yuva yapan güvercinlerin yavrularının, büyüdüklerinde dışarı çıkamayarak öldükleri bildirildi. Fahri Av Müfettişi ve Türkiye Av ve Yaban Hayatı Koruma Geliştirme ve Tanıtma Vakfı Fahri Bölge Sorumlusu İmam Ali Aslan Koçak, tarihî camilerin birçoğunun mülkiyetinin Kayseri Vakıflar Bölge Müdürlüğüne, yönetiminin ise Kayseri Müftülüğüne bağlı olduğunu söyledi. Bu sebeple Kayseri Vakıflar Bölge Müdürlüğünün mülkiyeti kendisine ait olan camilerin minaresine orijinalinde olmadığı gerekçesiyle kapı yaptırmadığını, sonradan yaptırılanları da tarihî dokusuna aykırı olduğu gerekçesiyle söktürdüğünü öne süren Koçak, şöyle dedi:
“Merkezî ezandan sonra...”
‘’Benim de görev yaptığım Erkilet Camisi, Kebir Camisi gibi tarihî camilerin minaresinde ya kapı yok ya da kapatılmıyor. Buralara girerek yuva yapan güvercinlerin yumurtadan çıkan yavruları, uçma aşamasına geldiklerinde dışarı çıkamayarak ölüyor. Sadece benim görev yaptığım caminin minaresinde boşluğa düşerek ölen 20’ye yakın güvercin buldum. Caminin içinde kanat seslerini bile duyabiliyoruz. Ayrıca tarihî camilerin duvarlarında ‘kuş sarayları’ var. Kuşlar buralara çevreden topladıkları ağaç dalları ve ipliklerle yuva yapıyor. Ancak dışarı çıkarken ayakları iplere takılıyor. Günlerce caminin duvarında ayaklarından asılı kalıyorlar ve can çekişerek ölüyorlar. Bu kuş saraylarının içinin de mutlaka temizlenmesi gerekiyor.’’
Son yıllarda ezanın merkezî sistemle okunması sebebiyle imamların minareye çıkmadığını, bu sebeple güvercinlerin yuvalarını minarelerin içlerine yaptıklarını belirten İmam Koçak, şöyle devam etti:
‘’Müezzin 5 vakit minareye çıktığı için güvercinler buralara yuva yapmıyordu. Şimdi kimse çıkmadığı için rahatça yuvasını yapıyor. Ayrıca minareler kuş pisliği ile kirleniyor ve kokuyor. Vakıflar Bölge Müdürlüğünün mutlaka bunun önlemini alması gerekir.’’
|