31 Ağustos 2010 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Gün Gün Tarih
Dergilerimiz

Ali FERŞADOĞLU

Şimdi zekâtla ekonomik kalkınma zamanı


A+ | A-

Eskiden, aydınlatma kandillerden sağlanırmış. Kandile zeytinyağı konur; fitil de yanardı. Camilerde aynı uygulama vardı.

Adamın birisi fenâ halde acıkmış. Ekmeği kandil yağına banıp banıp yiyormuş. Müezzin mi, imam mı, cemaatten birisi mi, onu görmüş:

“Vay, ne yapıyorsun; niçin kandilin yağızını yiyorsun!”

Şu cevabı vermiş:

“Beyt (ev), beytullah, zeyt (yağ) zeytullah, ene fakirullah, sana ne?”

«««

Zekât, emeğin korunması, dolayısıyla fakirin korunmasıdır.

Herşey bir şey üretir. İnsan da bu dünyaya bir değer üretmek için gelmiştir. Ve insanın en kıymetli ürünü; kendi eliyle kazandığıdır, üretimidir.

«««

Şimdi zekât zamanı, fakirleri sevindirme, aynı zamanda da ekonomik açıdan zekâtla kalkınma zamanı. Bu ne demektir?

Zekât, bir yönüyle sosyal hayatta dayanışmayı sağlarken, öbür cephesiyle kalkınmayı getiriyor. Bir taraftan ihtiyaçlar, bir yandan zekât; (ne kadar çok olursa olsun) “duran, hantal” parayı yer bitirir. Tükenmemesi için piyasaya sürülmesi, arttırılması ve “üretim”e kaydırılması gerekir.

Zekât, parayı piyasaya yöneltir! Böylece o para, yatarıma, üretime ve dolayısıyla ekonomiye kazandırılıyor. O takdirde de iş sahası açılıyor, üretim artıyor; kalkınma ve refah sağlanıyor; fakir ve işsizlere de iş sahası açılmış oluyor. Onlar da alınlarının akıyla çalışıyor, el emeğiyle kazanıyor, zekâta muhtaç olmaktan kurtuluyor ve hatta zekât verir hâle geliyor.

Zekâtın bir diğer önemli özelliği, mal bağımlılığını yok etmesidir. Yani, nefs-i emmâre, emeğini, parasını asla başkasına vermek istemez. Bu, yemek, alkol ve uyuşturucu bağımlılığı gibi bir şeydir. Zekât vererek, bu bağımlılığı öldürüyorsunuz. O zaman, sadaka, karz-ı hasen, yardım, mâlî destek ve sair yardımlara da yönlendirir insanı. Zekât verebilmek için de kuvvetli bir imana sahip olmak gerekir. Bir âyette; “Müminler ki, eğer kendilerine yeryüzünde iktidar verirsek namazı kılar, zekâtı verirler, iyiliği emreder ve kötülükten nehyederler. İşlerin sonu Allah’a varır” denir.

Zekât, toplumsal hayatın devamını sağlayan, aradaki gelir uçurumu farkını kaldıran; alt grupların kin ve nefretlerini törpüleyen bir köprüdür. “Heyet-i içtimaiyenin hayatını koruyan intizamın en büyük şartı, insanların tabakaları arasında boşluk kalmamasıdır. Havas kısmı avâmdan, zengin kısmı fukaradan hatt-ı muvasalayı kesecek derecede uzaklaşmamaları lâzımdır. Bu tabakalar arasında muvasalayı temin eden zekât ve muavenettir. Halbuki vücub-u zekât ile hurmet-i ribaya (faizin haram kılınmasına) müraat etmediklerinden, tabakalar arası gittikçe gerginleşir, hatt-ı muvasala kesilir, sıla-i rahim kalmaz. Bu yüzdendir ki, aşağı tabakadan yukarı tabakaya ihtiram, itaat, muhabbet yerine ihtilâl sadaları, haset bağırtıları, kin ve nefret vaveylaları yükselir.” (Bediüzzaman, İşârâtü’l-İ’câz, s. 49)

Zekât müessesesinin bir inceliği daha vardır: Zekâtı verenler asla minnet edemez. Çünkü, kulu yaratan Allah, o kula malı veren Allah, kullarına verilmesini emreden Allah!

31.08.2010

E-Posta: [email protected] [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (30.08.2010) - Azrail (as) sevilir mi?

  (29.08.2010) - Namaz kılmaya mı, iktidar olup saltanat sürmeye mi geldik?

  (28.08.2010) - Ekonomi ve imân

  (27.08.2010) - Teravih kılarken camide idik, ama hiçbirimiz namazda değildik!

  (26.08.2010) - Kalbimiz temiz, imanımız tam mı?

  (14.08.2010) - Bediüzzaman için ne dediler? (2)

  (13.08.2010) - Bediüzzaman için ne dediler?

  (12.08.2010) - Bizim gözlerimiz ne zaman açılacak?

  (11.08.2010) - İhlâs Risâlesi’nden siyasî ölçüler!

  (10.08.2010) - Ecnebîler kitap, Türkler okuyanın canına okuyor!


Son Dakika Haberleri

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdullah ERAÇIKBAŞ

  Abdullah ŞAHİN

  Ahmet ARICAN

  Ahmet BATTAL

  Ahmet DURSUN

  Ahmet ÖZDEMİR

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Ali Rıza AYDIN

  Atike ÖZER

  Baki ÇİMİÇ

  Banu YAŞAR

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  Gültekin AVCI

  H. Hüseyin KEMAL

  H.İbrahim CAN

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Hakan YILMAZ

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Mehmet YAŞAR

  Mehtap YILDIRIM

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Muzaffer KARAHİSAR

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Osman ZENGİN

  Raşit YÜCEL

  Recep TAŞCI

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Said HAFIZOĞLU

  Saliha FERŞADOĞLU

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Umut YAVUZ

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin YAŞAR

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İbrahim KAYGUSUZ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu
Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.