13 Ekim 2010 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Gün Gün Tarih
Dergilerimiz

Banu YAŞAR

Beklemeyi öğrenmek


A+ | A-

Hep şikâyet ederiz “Çocuklarımız varın kıymetini bilmiyor, yoktan da anlamıyor” diye… Ama bunu onlara nasıl anlatacağımızı, nasıl öğreteceğimizi de bilemeyiz.

Ya çok kısıtlarız, birden kocaman yasaklar koyarız ya da biz görmedik, onlar rahat etsin düşüncesiyle bütün kapıları açarız. Her istediğini yaparak, her istediğini alarak onları mutlu etmeye çalışırız. Hiçbir şeyden eksik kalmasın, beklemesin, ağlamasın, üzülmesin diye özellikle maddî isteklerini hemen yerine getirmeye çalışırız. Bunu yapabildiğimiz ölçüde de görevimizi yerine getirdiğimizi, iyi anne babalar olduğumuzu düşünürüz.

Oysaki insanın özgürlük kadar, sınırlara da ihtiyacı vardır. Sağlıklı sınırlar insana güven verir. Bildiği yerlerde geziyormuş hissini verir.

Çocuğun gerçek ihtiyacı, her gördüğünde istediği şeyler değildir. Onun gerçek ihtiyacı anne babasının onunla oynaması, birlikte zaman geçirmesi, saçlarını okşaması ve ona sevdiğini söylemesidir. Çoğu zaman bunları bulamadığı için, sürekli bir şeyler aldırmaya çalışarak sevilip, sevilmediğini kontrol etmek ister. Alıyorlarsa seviyorlar, almıyorlarsa sevmiyorlar gibi, yanlış bir anlam çıkarır.

Birlikte vakit geçirilen, kendisiyle oynanan çocuklar ise ‘’yok’’ dendiği zaman daha kolay ikna olurlar. Bilirler ki, anne babaları onları seviyor, onlarla oynuyor ve birlikte zaman geçiriyorlar. İstedikleri şeyi de uygun bir zaman da zaten alırlar, diye düşünür.

-Var kadar, güzel söylenmiş bir yok- da oldukça öğreticidir.

En büyük Terbiye Edicinin bizi büyütürken kullandığı metodun muhtevasında da bu vardır. Verdiklerini şefkatli bir şekilde ödünç alarak, sahip olduklarımızın ne kadar değerli olduğunu anlatır bize... Bunu yaparken de tehdit etmeden, yüzümüze vurmadan, sadece O’nunla kendi aramızdaki bir sırmış gibi yapar bunu... Öğretirken bile o kadar ince ve şefkatlidir ki…

Biz de anne baba olarak çocuklarımızı yetiştirirken O'nun metodunu kullanmalıyız. En azından taklit etmeye çalışmalıyız. Her istediğini hemen almanın ona faydadan daha çok zarar vereceğinin farkına varmalıyız. İstediğini almamayı bir ceza gibi göstermeden, arzularını, isteklerini erteleyebilme yetisini öğrenmesinde ona rehberlik etmeliyiz. “İstediğin şeyi almak için biraz para biriktirmemiz lâzım, ya da en güzelini bulmak için biraz araştırıyorum, bunun için biraz zamana ihtiyacım var” diyebiliriz.

Tehditkâr olmayan açıklamalar çocuklara güven verir. Yaşına uygun bir bekleme süresi, verilenin güzelliğini de arttırır. Annesinin babasının onun için en uygun zamanda en güzelini alacakları güvenini yaşatır. Bu da ebeveyn ve çocuk arasındaki, bir şeyler aldırarak sevilip sevilmediğini test etme davranışını ortadan kaldırır.

Biz yetişkinlerin Rabbi ile ilişkisinde de bu gerçeklik yatar. O'nun bizim için yazdığı kadere hüsnü zanda bulunmak hayatımızı kolaylaştırır. İstediklerimiz konusunda bekletiyorsa eğer, mutlaka hazırladığı sürprizlere kalbimizi, aklımızı hazırlıyordur diye düşünebilmek hayatımızdaki korkulardan bizi azat eder. Kesin vereceğine inanarak istediğimizde, hediyeleri ile birlikte gönderir.

Çocuklarımıza varın kıymetini öğretebilmek için asıl Terbiye Edicinin yöntemlerini kullanabiliriz. Bu da bizi, sürekli deneme yanılma yaparak doğruyu bulma zorluğundan kurtarır.

Çocuklar sözle, nasihat ile değil, bizzat bizi gözlemleyerek öğrenirler. İşte bu yüzdendir ki, sürekli şikâyet eden, sızlanan anne babalar olmaktan vazgeçmeliyiz. Beklemeyi bilen ve bu halden şikâyet etmeyen anne babalar olmak çocuk için de model oluşturur.

‘’Annem babam istedikleri bir şeyin gerçekleşmesini ya da olmasını beklerken hiç de sabırsız ve huzursuz değiller. En uygun zaman ve sürede verileceğinden emin olarak bekliyorlar” diye düşünür. Çocuk bunu anne babasının hal ve davranışlarından, onlara bakarak ve gözlemleyerek öğrenir. Bir kayıt cihazı gibi gördüğü ve duyduğu her şeyi kaydeder. Bu ilk kayıtlar hayatı boyunca insanlarla ve kâinatla ilişkisinde asıl kaynakları oluşturur. Rabbi ile ilişkisi, O'nun verdikleri ya da vermedikleri karşısında tutumu da bu ilk kaynak olan anne babanın davranışlarından ve sözlerinden etkilenir.

Onlar bizi, inandığı için yaşamaktan lezzet alan, hayatı kolaylaştıran ve olumlu bakan insanlar olarak görürlerse, işte o zaman görevimizi gerçekten yapmış oluruz.

13.10.2010

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (06.10.2010) - İçimdeki sevgiyi kaybetmekten korkarım

  (04.10.2010) - Çocuk gelişiminde iki dönem

  (29.09.2010) - Hız kesmek

  (26.09.2010) - Kendi hikâyemizi sevmek...

  (22.09.2010) - Her şakanın altındaki gerçek

  (19.09.2010) - Şükür terapisi

  (13.09.2010) - Sesi değil, mânâyı yükselt

  (08.09.2010) - Niye?

  (01.09.2010) - Ne zaman ki aşk biter, insan o zaman yorulur

  (29.08.2010) - Bir damla, iki iklim


Son Dakika Haberleri

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdullah ERAÇIKBAŞ

  Abdullah ŞAHİN

  Ahmet ARICAN

  Ahmet BATTAL

  Ahmet DURSUN

  Ahmet ÖZDEMİR

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Ali Rıza AYDIN

  Atike ÖZER

  Baki ÇİMİÇ

  Banu YAŞAR

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  Gültekin AVCI

  H. Hüseyin KEMAL

  H.İbrahim CAN

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Hakan YILMAZ

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Mehmet YAŞAR

  Mehtap YILDIRIM

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Muzaffer KARAHİSAR

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Osman ZENGİN

  Raşit YÜCEL

  Recep TAŞCI

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Said HAFIZOĞLU

  Saliha FERŞADOĞLU

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Umut YAVUZ

  Vehbi HORASANLI

  YENİ ASYA NEŞRİYAT

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin YAŞAR

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İbrahim KAYGUSUZ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu
Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.