Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 09 Ağustos 2006

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Ekonomi

 

Elektrikte zam sınırına gelindi

Enerji Bakanı Hilmi Güler elektrikte zam ihtiyacının şu anda bulunmadığını belirterek, “Ancak sınıra geliyoruz. İndirim yaptığımız gibi zam da yapabiliriz” dedi. Enerji Bakanı Güler, enerji sektöründe yaşanan tartışmaları NTV/CNBC-e televizyonunun ortak yayınında değerlendirdi.

Güler, doğalgaza yapılan zam sonrasında gündeme gelen elektrik zammı konusunda “Devlet Bakanı Ali Babacan, Maliye Bakanı Kemal Unakıtan ve ben toplandık. Ekonominin gereği neyse onu yapıyoruz. Hazine’ye yük oluyorsak, nakit akışında problem varsa zam olur. Şimdi sınıra geliyoruz. Ben tek başıma olsam bir süre daha yapmam. Doğalgazın fiyatı kontrolümüz dışında yükseliyor, petrol fiyatlarını kontrol edemiyorsunuz” şeklinde konuştu.

“Kendi ürettiğimiz elektrikte zam ihtiyacı yok” diyen Güler, Cumhuriyet tarihinde böyle zamsız bir dönem olmadığını kaydetti. Güler, “Biz kamu olarak hâlâ bunu sürdürebiliriz ama petrol fiyatlarının arttığı görülüyor. Gereği neyse yaparız, nasıl indirim yaptıysak zam da yaparız” dedi.

Otoprodüktörlere yönelik eleştirilerini de yineleyen Enerji Bakanı, söz konusu şirketlere doğalgazı kamuya göre daha ucuz verdiklerini hatırlattı. Güler, otoprodüktörlerin üretimi durdurmasıyla ilgili olarak, “Kapatması gerekiyorsa kapatmalı. Göz göre göre zarar etmelerini istemeyiz. Doğalgaz furyasında bunu herkes yapmış, kamu da desteklemiş. Verimsiz çalışanlar var, bunlar kapatılsın tabii” diye konuştu.

‘NÜKLEERDE DESTEK DÜŞÜNÜYORUZ’

Enerji Bakanı nükleer enerjiyle ilgili gelişmelere de değindi. Nükleer santral kurulması için yasa hazırlanacağını kaydeden Güler, özel sektörden 14 başvuru olduğunu, özel sektör yapmazsa da santrali kamunun kuracağını söyledi.

Nükleer santral için bir miktar destek düşündüklerini ifade eden Enerji Bakanı, ya yenilenebilir enerjide olduğu gibi 7-10 yıllık bir sürede özel sektör tarafından alım garantisi ya da yap-işlet’lerde olduğu gibi kademe kademe azalan bir alım garantisi verileceğini sözlerine ekledi.

/ ANKARA

09.08.2006


 

Kralın vereceği sözler önemli

Türk-Suudi İş Konseyi Başkanı Ali Bayramoğlu, Kral Abdullah’ın Türkiye’de vereceği sözlerin ekonomik ilişkilerin gelişmesinde çok önemli olduğunu vurguladı

Bayramoğlu, Suudi Arabistan Kralı Abdullah Bin Abdülaziz Al Suud’un Türkiye ziyaretiyle ilgili olarak yaptığı değerlendirmede, ziyarette, özellikle Suudi Arabistan’ın potansiyel büyümesinin ve petrol fiyatlarının getirdiği bütçe zenginliğinin Türkiye lehine nasıl çevrilebileceği ve iki ülke arasındaki dış ticaretin ne şekilde eşit noktaya getirilebileceği üzerinde durulması gerektiğini söyledi.

Ziyarette Türkiye’ye yapılabilecek yatırımların alt yapısının oluşturulabileceğini dile getiren Bayramoğlu, ‘’Suudi iş adamlarının, bazı sanayi sektörlerine birinci derecede yatırım olmasa da ticaretle başlayıp çeşitli ortaklıklara girmek suretiyle kapasite artırımı veya komple satın alma suretiyle sanayileşmeye destek verebileceklerini düşünüyorum’’ diye konuştu.

/ İSTANBUL

09.08.2006


 

Reis’ten pirinç ithaline tepki

1980’li yıllara kadar bir tarım ülkesi olan Türkiye’nin, ürünlerini dünya pazarına satarken, bugün iç pazarda dahi alıcı bulamaz hale geldiğini savunan Reis Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Reis, tarım politikasının yeniden gözden geçirilmesini istedi.

Yaptığı açıklamada, Türkiye’de 500 bin ton pirinç üretildiğini ve üretilen pirincin bir dünya markası olduğunu kaydeden Mehmet Reis, “İhtiyaç ise 550 bin tondur. Açık olan miktar 50 ile 60 bin tona tekâbül etmektedir. Bir ülkede 60 bin ton pirinç açığı var diye 300 ile 350 bin ton pirinç ithaline izin verirseniz, ülke genelinde üretimi yapılan çeltik üreticisinin boğazını hançerle kesmiş olursunuz” dedi. Tarımında en büyük rakibin ithalat olduğunu ve iç piyasada üreticinin ürününe gösterilen titiz denetimin ithal ürünlere gösterilmediğini vurgulayan Reis, ithalatta kota uygulamasının şart olduğunu söyledi.

Reis, “İthal politikası ülke ekonomisine büyük zarar vereceğe benzer, çeltik üreticisi banka borcunu ve diğer borçlarını ödeyemecek, geçmişte olduğu gibi tarlasını boş bırakarak göçe zorlanacaktır” diye konuştu.

İsmail ŞANAL / TOSYA

09.08.2006


 

Memur bin YTL maaş isteyecek

Yaklaşık 1.5 milyon memur adına 15 Ağustosta hükümetle toplu görüşme masasına oturacak olan Türkiye Kamu-Sen, Memur-Sen ve KESK, memur maaşlarının bin ile bin 50 YTL civarına yükseltilmesini talep edecek.

Toplu görüşmelerde, üç konfederasyon da memurlara grev ve toplu iş sözleşmesi haklarının tanınması konusunu gündeme getirecek. Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Bircan Akyıldız, memurlara bu yılın birinci ve ikinci 6 aylarında yüzde 2.5 zam verildiğini hatırlatarak, memur zammının hedeflenen enflasyon çerçevesinde belirlendiğini, verilen zamların gerçekleşen enflasyon karşısında eridiğini dile getirdi.

Her şeyden önce memurların bu yılki kayıplarının telâfisini isteyeceklerini ve ortalama memur maaşının 800 YTL civarında olduğunu belirten Bircan Akyıldız, ortalama memur maaşının, ‘’Türkiye Kamu-Sen’e göre çalışan bir kişinin açlık sınırı olan bin 50 YTL’ye’’ çekilmesini isteyeceklerini bildirdi. Maaşı yüksek memurlara düşük, maaşı düşük memurlara ise yüksek zam verilmesi gerektiğini kaydeden Akyıldız, ‘’Yüzdelik zam istemiyoruz. Yüzdelik zamlar, en düşük ve en yüksek maaşlar arasındaki farkı daha büyük hale getiriyor. Makası daraltmak istiyoruz’’ diye konuştu.

/ ANKARA

09.08.2006


 

Benzinde 4 YKr indirim

Tüpraş’ın 95 ve 98 oktan kurşunsuz benzin türlerinin rafineri çıkış fiyatlarında yapılan ayarlamanın ardından, dağıtım firmaları da söz konusu benzinlerin pompa fiyatlarında litrede 3-4 YKr’lik indirim yaptı.

Yeni ayarlamayla Ankara’da OPET, POAŞ, BP ve Shell bayilerinde 95 oktan kurşunsuz benzinin litre fiyatı 3,04-3,05 YTL, 98 oktan kurşunsuz benzinin litre fiyatı da 3,30-3,31 YTL arasında değişiyor. İstanbul’da 95 oktan kurşunsuz benzinin litresi 3,05-3,06 YTL, 98 oktan kurşunsuz benzinin litre fiyatı ise 3,27-3,28 YTL’den satılıyor.

/ ANKARA

09.08.2006


 

Üretim artışı iki yılın zirvesinde

Sanayi üretimi Haziran ayında yüzde 11.4 artarak, Temmuz 2004’ten bu yana en yüksek düzeye çıktı. 6 aylık üretim artışı yüzde 6.5 oldu.

Ekonomik büyümenin öncü göstergesi niteliğindeki sanayi üretimi Haziran ayında beklentileri aştı ve Temmuz 2004’ten bu yana en yüksek düzeye çıktı. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, toplam sanayi üretimi Haziran’da bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 11.4 arttı. Sanayi üretimi yılın ilk yarısında ortalama yüzde 6.5 artış gösterdi. Mayıs ayında sanayi üretimi artışı yüzde 9 olmuştu.

Sanayinin alt sektörleri düzeyinde, Haziran’da bir önceki yılın aynı ayına göre madencilik sektöründe üretim artışı yüzde 10.9, imalat sanayi sektöründe yüzde 11.3, elektrik, gaz ve su sektöründe yüzde 12.7 oldu.

Sanayici ikinci yarı için iyimser

İstanbul Sanayi Odası’nın (İSO) Ekonomik Durum Tespit Anketi, 2006 yılının ikinci yarısı için iyimser sonuçlar ortaya koydu.

İSO üyeleri arasında gerçekleştirilen anket sonuçları, Yönetim Kurulu Başkanı Tanıl Küçük tarafından bir basın toplantısı ile açıklandı.

Anket, 2006’nın ilk yarısının, özellikle üretim ve iç satışlar açısından 2005 yılı ikinci yarısına göre daha olumsuz geçtiğini ortaya koydu. 2006 yılının ilk yarısında üretimlerinde daralma yaşayan işletmelerin oranı, bir önceki döneme kıyasla arttı. Çalışmada, işletmelerin 2006 yılı ikinci yarısına yönelik beklentilerinin bu yılın ilk yarısına göre daha iyimser olduğu ortaya çıktı.

2006 yılı ÜFE tahminleri ortalaması yılbaşında yapılan tahmine göre önemli ölçüde artarak yüzde 10,8’e ulaştı. TÜFE tahmini de ÜFE tahminine eşit oldu. 2006 yılı sonu için dolar kuru tahmini yılbaşına göre yüzde 17 artarak 1,6990 YTL’ye çıktı. Yılbaşında 1,7370 YTL olan avro kuru tahmini de yüzde 15 artışla 2,1380 YTL’ye yükseldi.

Yılın ilk yarısına ait ekonomik durum tespit anketi sonuçları, yaşanan oldukça etkili dalgalanmaya rağmen işletmelerin ekonominin gidişine ve geleceğe yönelik olumlu beklentilerini koruduklarını ortaya koydu.

/ ANKARA/İSTANBUL

09.08.2006


 

Karadeniz’e fındık göçü başladı

Fındık toplama sezonunun başlamasıyla birlikte Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinden çalışmak için Karadeniz Bölgesi’ne adeta göç eden binlerce kişi kendilerine iş verecek tarla sahiplerini bekliyor.

Her yıl fındık toplama mevsimi öncesinde Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinin çeşitli illerinden Samsun ve Ordu’ya gelen aileler, fındık sezonun başlaması üzerine kısa süreli de olsa iş imkânına kavuşuyor.

Çoğunlukla Şanlıurfa, Bitlis, Mardin, Muş ve Siirt gibi illerden gelerek yoğun olarak Samsun’da Terme, Salıpazarı ve Çarşamba yöresinde, Ordu’da ise Melet Irmağı yakınlarında kurdukları derme-çatma çadırlarda olumsuz şartlarda barınan aileler yaklaşık 20 gün çalışma imkânı bulabilecek.

/ SAMSUN/ORDU

09.08.2006

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

Bütün haberler

 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004