25 Haziran 2010 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Gün Gün Tarih
Dergilerimiz

Cevher İLHAN

Çelişkilerle muallel…


A+ | A-

Ankara’daki Güvenlik Zirvesinin ardından İstanbul’da toplanan Millî Güvenlik Kurulu’nun ana gündemi de terör ve “terörle mücadelede yol haritası”nın belirlenmesi.

Son haftalarda ardarda gelen terör olaylarına karşı kısa ve orta vadedeki tedbirlerin gözden geçiren MGK, bölgede görev yapan personelin yapısının değiştirilmesi kapsamında bazı “ilâve tedbirler”i görüştü.

Terörle mücadelenin profesyonel birliklerce yapılması, bu amaçla komando tugaylarının kurulması, bölgedeki istihbarat çalışmalarının genişletilmesi, elemanlarının “terör” eğitiminden geçirilmesi bu kapsamda ele alındı.

Keza dışta alınacak tedbirlerin başında komşu ve ilgili ülkelerle ilişkiler ve terörle mücadele koordinasyonunun etkinleştirilmesi; bu meyanda ABD, Irak ve özellikle Kuzey Irak bölgesel yönetimi ile ilişkiler, ele alınan konulardan...

Bütün bunların yanısıra, “terörle mücadele başarı” nutuklarının atıldığı bir sırada, terörün vâhim bir biçimde ülkenin bütün bölgelerine sıçraması, “söylem”le “eylem”, “iddia” ile “vakıa” arasındaki tezadı su yüzüne çıkarıyor…

Ve Ankara’nın terörle mücadele politikasında yıllardır ne denli ciddî bir ihmal içinde olduğunu; “demokratik açılım” sürecinde hâlâ demokratikleşme ve özgürlüklerin geliştirilmesine paralel olarak tutarlı bir “terörle ortak mücadele plânı” geliştiremediğini ve “plâtformunu” oluşturamadığını gösteriyor…

“DIŞ GÜÇLER” TEZADI…

Gerçek şu ki Başbakan Erdoğan her ne kadar kabul etmezse de, Türkiye daha önce özel güvenlik güçleri, profesyonel askerî birlikler ve uzman polis timleriyle terörle etkili mücadelede bulunmuş ve 1990’ların sonunda terörün tasfiyesinde büyük bir mesâfe almıştı.

Özellikle terörist başı Öcalan’ın yakalanmasıyla dağılma sürecine giren terör örgütünün etkisi azalmış, içte ve dışta teröristlerin sayısı önemli ölçüde azalmış, terör olayları sıfıra yakın bitme noktasına gelmişti…

Ne var ki sözkonusu “terörle mücadele yöntemi” 28 Şubat postmodern darbe sürecinden sonra devam ettirilemedi. Terörle mücadele için oluşturulan ve terörü tasfiye eden özel timler ve uzman güvenlik güçleri peyderpey tasfiye edildi. Ve ne yazık ki son sekiz senede AKP siyasî iktidarı de bu tasfiyeyi sürdürdü ve tamamladı.

Öncelik elbette hiçbir zaman askerî önlemler değildir ve olmamalı. Yapılacak olan “demokratik açılım”ın içinin doldurulması. Lâkin gelinen noktada yeniden “profesyonel özel timler”e dönülmesi, ibret verici bir vaziyet olarak dikkat çekiyor…

Son süreçte Ankara’nın terörle mücadelede bir diğer temel yanılgısı, terörün uluslararası bağlantısındaki yanlış parametrelerdeki yaman çelişkiler…

Daha birkaç ay önce, AKP iktidarında PKK terör örgütünün uluslararası desteğinin ortadan kalktığını söyleyen Başbakan’ın, şimdi her fırsatta “terör örgütünün taşeronluğu”ndan yakınması, bu tenâkuzları ortaya koyuyor… Diğer yandan Erdoğan, hafta sonu G-20 zirvesi için gideceği Kanada’da Obama ile Türkiye’nin ABD ve Irak’la “üçlü mekânizma” çerçevesinde başta “anlık istihbarat paylaşımı”ndaki zâfiyet olmak üzere “terörle mücadelede işbirliği”ni görüşecek.

Şurası muhakkak ki, Erdoğan “terör örgütünü taşeron olarak kullanan dış güçler” dedikçe, ilk akla gelen çeyrek asrı aşkındır PKK’ya her türlü silâh, eğitim, sağlık, finansal ve lojistik desteği veren ABD ve İsrail geliyor…

“SÜMENALTI” TENÂKUZU…

Bu bakımdan medyayı ve muhalefeti “teröre destek vermek”le ve hatta “yandaşlık”la suçlayan Erdoğan’ın, “teşeron”u Türkiye aleyhinde istimal “dış güçler”i tek kelimeyle olsun açıklamaması, dikkat çekici bir açık çelişki.

Ve bu çelişkiden, terör örgütünü taşeron olarak Türkiye aleyhine tahrik edenlerin terörle mücadelede hangi samimî desteği verebileceği sorusu soruluyor…

Terörle mücadelede bir diğer çelişki, Başbakan’ın muhalefete, “Terörist başı Öcalan size altın tepsi üzerinde sunuldu. Uluslararası konjonktör en uygun dönemdeydi. O zaman idam vardı, niçin sümenaltı ettiniz?” tepkisinde tezâhür ediyor.

Oysa teröristbaşı Adalet Bakanlığı’na bağlı cezaevinde. Geçtiğimiz aylarda tartışma konusu olan çatışmalı eylemlerle fizikî durumu, odasının 17 santim daralması, havalandırma penceresinin yüksekliği eleştirilerine bizzat Adalet Bakanı cevap vermişti. Başbakan, “Öcalan yakalandığında neden idam etmediniz; çünkü birilerine imzalı söz verdiniz!” diye muhalefete yükleniyor; ancak Adalet Bakanlığı şikâyeti üzerine sağlık raporunu açıklıyor, hücresine sineklik taktırıyor!

AKP sözcüleri, Öcalan’ın hükûmete “yol haritası”nı yollayıp avukatları aracılığıyla hapishaneden terörü yönetmesinden; “terör artacak, isyanlar olacak, daha çok kan akacak” tehditlerinde bulunmasından şikâyet ediyorlar.

Buna mukabil Adalet Bakanlığı, kontrolündeki cezaevinde Öcalan’ın terörü yönetmesini, şantajlar savurmasını, önlemiyor, önleyemiyor…

Çelişkilerle muallel “terörle mücadele” olur mu?

25.06.2010

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (24.06.2010) - Taşeron...

  (23.06.2010) - Ankara stratejilerini sorgulamalı…

  (22.06.2010) - Terörle mücadelede yol haritası…

  (21.06.2010) - Hani “anlık istihbarat paylaşımı”?

  (19.06.2010) - İsrail’le “eksen kayması” yok!

  (18.06.2010) - Ankara’nın “İsrail tavrı”

  (16.06.2010) - 16 Haziran irâdesi …

  (12.06.2010) - Gündem zehirlenmesi…

  (11.06.2010) - İran’la “takas anlaşması”na ABD takozu…

  (10.06.2010) - Saldırı soğumaya bırakılıyor…


Son Dakika Haberleri

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdullah ERAÇIKBAŞ

  Abdullah ŞAHİN

  Ahmet ARICAN

  Ahmet BATTAL

  Ahmet DURSUN

  Ahmet ÖZDEMİR

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Ali Rıza AYDIN

  Atike ÖZER

  Baki ÇİMİÇ

  Banu YAŞAR

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  Gültekin AVCI

  H. Hüseyin KEMAL

  H.İbrahim CAN

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Hakan YILMAZ

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Mehmet YAŞAR

  Mehtap YILDIRIM

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Muzaffer KARAHİSAR

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Osman ZENGİN

  Raşit YÜCEL

  Recep TAŞCI

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Said HAFIZOĞLU

  Saliha FERŞADOĞLU

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Umut YAVUZ

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin YAŞAR

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İbrahim KAYGUSUZ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu
Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.