Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 21 Ekim 2007

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Yasemin GÜLEÇYÜZ

Modern-Mahrem ve ötesi...



Sosyolog Nilüfer Göle’nin ‘Modern Mahrem’ isimli eseri Türkiye’de başörtülü kadının toplum hayatının çeşitli safhalarında, üniversitelerde yer almasının neden rejimi tehdit eden bir unsur olarak algılandığını anlamak açısından önemli bir eser. Bu konuda yazılan hemen her makalenin Modern Mahrem kitabına yaptığı atıf boşuna değil.

18-19 Ekim tarihleri arasında İstanbul’da Modern-Mahrem üzerine Prof. Dr. Nilüfer Göle’nin iştirakiyle bir atölye çalışması yapıldı. Farklı ülkelerden san'atçıların konuyla ilgili eserlerinin de sergilendiği bu çalışma Bilgi Üniversitesi’nin Silâhtar Ağa’daki Santral İstanbul mekânında gerçekleştirildi. Uzun yıllar metruk, harap bir vaziyette olan mekânın adeta cennetten bir köşe haline geldiğini görmek, doğrusu çok sevindiriciydi.

Konuyla ilgili yabancı ülkelerden uzmanların da katıldığı çalışma bir panelle son buldu. Ali Bulaç, Sibel Erarslan, Hidayet Şefkatli Tutsal, Nihal Bengisu Karaca ve Nilüfer Göle’nin iştirakiyle gerçekleştirilen sunumda ülkemiz kadınının, Batı kültürüne kıyasla modern-mahrem çizgisi üzerindeki konumu değerlendirildi.

Ali Bulaç: Batı her şeyimizi yutuyor

Ali Bulaç’ın “Türkiye ve İran, tesettürü siyasallaştırıp, rejimlerinin sembolü haline getiriyorlar. Tunus hariç Mısır ve Mezopotamya’da kadınların böyle bir problemi yok. Ezher Üniversitesindeki kız öğrencilerin sayısı erkeklerden fazla” tesbiti ilginçti.

Batının her şeyimizi dilimizi, kültürümüzü, mutfağımızı yok edip yuttuğunu ifade eden Bulaç, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin reddettiği üç dâvânın (Başörtüsü, Refah Partisi ve Yüksek Askeri Şûrâ (YAŞ) kararları) da din üzerine olduğuna dikkat çekti.

Bulaç, sözlerini “Bahçemizde rengârenk ve çeşitli çiçekler mi olacak, yoksa sadece Batı çiçeği mi yer alacak?” sorusuyla bitirdi.

Nilüfer Göle: Tek bir Batı yok…

Nilüfer Göle “Tek bir Batı yok. Batı kültürü yekpare değil. Kaldı ki, modernliği sadece Batıya endekslememek gerekiyor. Modernliğin bir tek coğrafyası yok. Modern ve mahremi ayrıştırmak istiyorum. Kutsalı, mahremi unutmayacağız, ama ‘yeryüzü kızları’yız neticede. Mahremi modern yutabilir, ama kendi iç hesaplaşmamız önemli. Bugün Batı da kendi iç hesaplaşmasını gerçekleştiriyor. Küreselleşme karşıtları modernliği kıyasıya eleştiriyor” dedi. “Modern Mahrem kitabının yazarı olarak ben ‘Orada kimse var mı?’ diyorum. Bu bir dostluk sorusudur” cümleleriyle sözlerini bitirdi.

Sibel Erarslan: Planlar kadın üzerine..

Sömürgeci Batı kültürünün planlarını kadın üzerinden gerçekleştirmek istediğine dikkat çeken Erarslan, Cezayir, Afganistan, Azerbaycan’dan örnekler verdi.

Fransız sömürgecilerin Cezayir’i işgal ettiklerinde “Bu Fatmaları nasıl değiştiririz?” sorusuyla işe başlayarak eğitim kurumlarına el attıklarını anlattı. Bakü’nün merkezinde çarşafını kendisi yırtan bir kadının heykelinin “azadlık (hürriyet) heykeli” olarak anıldığını ifade eden Erarslan, Afganistan’a Batılı ülkelerin özgürlük ve demokrasi götürürken (!), işe, kadınların “Burka”sından başladığını hatırlattı…

İslâmcı feminist ve ilâhiyatçı…

Hidayet Şefkatli Tutsal kendisini bu sıfatlarla tanımlarken, asırlarca hadis âlimlerinin erkek bakış açısıyla hadisleri yorumladıklarını ve geleneksel İslâmın erkek egemen olduğunu ifade etti.

Bir plaj macerası…

Tesettürlü ve yüzmeyi seven bir başörtülü kadının deniz maceralarını anlattığı yazısıyla farklı çevrelerden tenkit ve takdirler alan Nihal Bengisu Karaca, bu yazısıyla yanlış anlaşıldığını ifade etti.

Karaca, toplum hayatında aktif olarak yer alan başörtülü kadının, hem Kemalist rejim tarafından, hem de dindar çevrelerce eleştiri oklarına, yasaklamalara maruz kaldığını anlattı.

21.10.2007

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (14.10.2007) - Ezan sesleri

  (07.10.2007) - Emzirme haftası

  (30.09.2007) - Bizim mahalleden Ramazan fotoğrafları…

  (23.09.2007) - Empati ve paranoya!...

  (16.09.2007) - Kadınlar ve erkeklerdeki değişim…

  (09.09.2007) - Aynalar…

  (02.09.2007) - Cumhuriyetin ideal kadınları

  (26.08.2007) - Hoca Ali Rıza’yı yâd ederken…

  (19.08.2007) - Modern zamanın Herkül ve Afroditleri

  (12.08.2007) - Ailede hürmet, merhamet ve muhabbet

 

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdurrahman ŞEN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Faruk ÇAKIR

  Gökçe OK

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hülya KARTAL

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Hüseyin YILMAZ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  Kemal BENEK

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Murat ÇİFTKAYA

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Raşit YÜCEL

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet Bayri FİDAN

  Sami CEBECİ

  Sena DEMİR

  Serdar MURAT

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin Uçal ABDULLAH

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Zeynep GÜVENÇ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT


 Son Dakika Haberleri