|
Bir kere 4-0'lık Rizespor-Trabzonspor maçının skoru sizi yanıltmasın. Hatta böyle bir maçtan sonra Trabzonspor sevineceğine Rizespor nasıl ligde kalırım diye düşünsün derim. Trabzonspor Ersun Yanal ile ilk deplasman galibiyetini alsa da Rize Trabzon için deplasman sayılmaz. Onun için bu galibiyeti dış saha galibiyeti olarak kabul etmiyoruz.
Farklı galip gelen Trabzonspor, yine çok şeyi yanlış yapsa da, önceki maçlara göre en azından iştahlı oynadı. Maç başlar başlamaz oyunu rakip alana yıkması maçı ne kadar istediğini gösteriyordu zaten. Trabzonspor maçın ikinci yarısında bulduğu golleri ilk yarıda da bulabilirdi ama o kadar eller belde hücuma çıktılar ki, gol atarız havasındaydılar. Ki öyle de oldu zaten. Hızlı çıkamayan Trabzonspor'un bir başka eksikliği ileride çoğalamamaktı.
Umut, tek başına ileride, zaten sınırlı olan yetenekleriyle ne yapsın? Bir de buna Umut'un ortaya ve geriye koşularını ekleyin manzara ortada. Bu kadar kendini yoran santrafor topa istediği gibi vurabilir mi sizce? Sadece Umut değil, Trabzonsporlu oyuncular çok fazla boş koşu yapıyor ki bu da takımın enerjisini bitiriyor.
Rize maçında en dikkat çeken oyuncular Tolga, Mustafa Keçeli ve Tayfun oldu. Her üç oyuncu da arkadaşlarına göre artı bir daha fazla performans gösterdi.
Rizespor açısından birkaç cümle söylemek gerekirse, eğer bu ligde tüm takımlar takviye yapacaksa, ilk takviye yapması gereken takım Rize. Önce kaleci aldılar ama maalesef Özden maçta hatalı en az iki gol yedi. Bunun yanında hem defans, hem de orta alan bölgesinde yeşil mavili ekibe iyi birkaç oyuncu lazım.
Herkesin merak ettiği, bu maç kongreyi etkiler mi sorusunu ben de merak ediyorum ama sanırım o iş çoktan bitti. Yani Trabzonspor bundan sonra her maçını 11-0 kazansa da delege değişim istiyor; yenilik istiyor.
| 
